Yeni Üyelik
keyboard_arrow_left keyboard_arrow_left4.
Bölüm
keyboard_arrow_right

4. Bölüm: İyi Bir Gün

@aliorak123
Derin bir nefes alıp verdim bahçeye girmeden önce. Çünkü çok iyi bir gün yaşamıştım ve bu günün bitmesini istemiyordum. Son senin ilk günü çok iyi geçmişti ben bu kadar iyi olmasını beklemiyordum.

Aceba Melis yüzündenmi bu kadar sevinçli olduğumu düşünmeye başladım durduğum yerde. Uzun zamandır bu kadar okulu sevmemiştim. Neyse bu konuyu dahada kurcalamadan evin kapısına doğru yol aldım. Kapıya geldiğimde 3 kez tıklattım ve nur yüzlü annem kapıyı açtı.

"hoşgeldiniz Meriç Bey"
"hoşbulduk kraliçem" dedim ve çantamı kapının köşesine bırakıp ayakkabımı çıkartıp içeriye girdim. O anda odanın buz gibi olduğunu farkettim. İçime bir ferahlık gelmişti resmen.
"Anne buz gibi olmuş ev"
"klimayı çalıştırdım sen gittikten sonra"
"zeki annem benim" dedikten sonra çantamı yerden alıp odama doğru çıkmaya başladım.

"Anne kıyafetlerimi değiştirip geliyorum yemek hazırsa yiyelim hemen"
"oldu canım yicez zaten ama önce kraliçene yardım edicekksin" o anda suratım bir anda asıldı ve evde olduğumu bir kez daha anladım. Ama olsun bu gün muhtemelen kimse keyfimi bozamazdı.

"tamam anne bekle yardıma geliyorum" dedim ve hızlıca üst katta olan odama çıktım. Kapıyı açıp içeri girdiğim an çantamı yatağın üstüne attım ve üstümdekileri değiştirmeye başladım. Bu gün akşam dışarıya arkadaşlarımla buluşmaya gideceğim için şimdi öylesine elime ne geçtiyse giydim.

Sonra telefonumu alıp odamdan çıktım. Karşıda olan tuvalete girdim dişimi iyice fırçaladım ve saçımıda taradıktan sonra Anneme yardım etemeye aşağıya indim. Sonra benim odam kadar büyük olan mutfağa girdim.

Annem zaten herşeyi hazırlamıştı bana düşen görev masaya yemek dolu tabakları koymak kalmıştı.
"sonunda gelebilddin Meriç"
"evet anne geldim bak karşındayım" dedim sonra kaşlarını çatarak bana baktı ve şimşekler çakıyordu sanki bu havada.

"bana bir daha cevap verirsen Meriç efendi sonuçlarına katlanırsın" dedi ve bende bir güzel yutkundum.
"özür dilerim anne bir daha cevap vermem" o anda birden yüzü gülmeye başladı tekrardan. Amacı beni korkutmaktı ama ben kanmam bunlara artık kraliçe.

"hadi oğlum ne bakıyorsun tabakları koysana masaya"
"tamam anne" dedim ve hepsini teker teker koymaya başladım. Sonra sandalyeme oturdum ve mis gibi kokan dolmanın kokusunu içime çektim.
"bu gün ayrı bir güzel anne bu yemekler"
"Her zaman güzel yapıyorum zaten Meriç"
"biliyorum annem efsane yaparsın sen hep"

dedim ve duvarda duran saate baktım o anda aklıma geldi daha yemek saatine çok erken. Ama yemekler bu saatte hazırdı.
"anne saat daha 14. 05 bu saatte niye yemek hazırladın"
"ben gidicem az sonra o yüzden Meriç"
"nereye gidiyorsun anne?"
"babanın yanına işimiz var"
"tamam öyle olsun" dedim ve yemeye koyulduk 30 dakikada tabağımı bitirdim.

"ellerine sağlık annem çok güzel olmuş" dedim ve yanağından öptüm.
"ben gidiyorum Meriç akşam geç gelicem görüşürüz"
"görüşürüz kraliçe" dedim ve kenarda duran bilgisayarımı aldım.

Açtıktan sonra vakit geçsin diye film izlemeye karar verdim. 20 dakikalık bir arayıştan sonra Joker'i izlemeye başladım. Sessiz ve sakin olan odamda uzanarak 2 saat 22'dakikalık filmi çok rahat bir şekilde sanki sinemada izlemiş gibi oldum.

Filmide çok beğenmiştim hatta joaquin phoenix'in oyunculuğuna o kadar aşık olmuştumki keşke yerinde ben olsaydım dedim. Sonra bilgisayarı kapatıp yere koydum ve tefonda takılmaya başladım. En sonunda da uykum geldi ve biraz kestirme kararı aldım. Biraz kestirme demiştim ama baya bir uyumuştum kalktığımda saat 19.45'di.

Ve arkadaşlarımla basketbol sahasında 20.30'da buluşacağım için hemen yerimden kalktım. Üst kata çıktım acele bir şekilde duş aldım ve kıyafetlerimi giyindim. Bu gün nedense her yere geç kalıyordum. Ama olsun buda keyfimi bozacak kadar etkili bir şey değildi.

Saçımıda güzelce tarafıktan sonra basketbol topumu alıp evden çıkmak için aşağıya indim. Koltukta duran telefonunu ve anahtarımı alıp evden çıktım. Ayakkabı giydikten sonra anneme mesaj çektim ben çıkıyorum evden diye.

Sonra belki motorum çalışır diye bindim ve üstünde bir not vardı.
"oğlum dün gece çok içtiğinden benzini boşaltmıştım bilerek kaza falan yaparsın diye. Şimdi içi dolu binip gidebilirsin ayıksan tabi"

O anda derin nefes alıp verdim.
"baba helal olsun sana iyi fikirmiş" dedim ve notu cebime koyup motoru çalıştırdım. Tekte çalıştı canım motorum ve gaza basarak hızlı bir şekilde yola koyuldum. Evime motorla 15 dakika uzaklıkta olan yere 10 dakikada varmışım ve bizimkiler gelmişti bile.

Beni motorla gelirken gördüler ve hemen ıslık çalmaya başladım. Bende kenera motoru park ettim. Sonra sahaya girdim ve o anda Mert hemen topu bana attı. Bende Mert'i geçtim ve potaya smaç bastım.

"lebron James işte bu" dedim ve Mert'e sarıldım.
"hoşgeldin kanka"
"hoşbulduk kanka" dedim ve Zeynep getirdiği hoporlerden şarkı açtı.
Sonra ayağa kalktı ve bana sarıldı.
"hoşgeldin Beşiktaş'lım"
"hoşbulduk Zeynep" dedim ve geri kalanlarımız geldi.

Ama yanlarında birisini daha görüyordum kim diye baktığımda onun Melis olduğunu görünce küçük bir komaya girdim.
modal aç
modal aç
modal aç