Kaçak baldız

👆🏿 Yukarda Surendra ve Rana nın temsili görseli var

Başlamadan önce el emeği göz nuru diye şu yazarcığınızı bir yildizcıkla mutlu edin⭐👇🏿😘

(yorum ve beğenilerinizi sabırsızlıkla bekliyorum yorumları doldurup taşırın lütfen)

Annemler enişte beyin aile evinde kalacaklardı ben ölsem gelmem diyerek otel ayarlatmıştım ve hiç pişman değilim enişte parası çok tatlı geldi -oda resmen bir kral suitiydi- uzun uçuşun verdiği yorgunlukla gözlerim kapanmıştı.

Gözlerimi açmama bile izin vermeyen şemame 'li zil sesi ile çığlık atarak yerden dikleşip -uyurken kendimi yere atıyorum garip bir uyku alışkanlığı benimkisi- söve söve yatağın üstüne savurduğum eşyalarımın arasından elimle yoklayarak buldum, telefonu açmam la sağır kalmam bir oldu...

"Si*erim lan kaldır o uyuşuk götünü ve gel şu kınaya Türkiye'de ki kınaya gelmemenin bir yolunu bulmuş olabilirsin ama buna geleceksin yoksa seni 19000 ve bilmem kaç parçaya bölerim..."

Hey maşallah bu kızın hayal gücü neymiş böyle arada bir nefes alsaydın be aplam bari

"Nefese al ver all verrrr gülüm hadi benimle tekrarla bakayım..."

Ablamın sesini bastıran tok ve cırtlak ses bariz annemindi"kız yeminlen seni bir elime geçireyim öldürücem vallah, saten evden bize birşey demeden çıktın hava limanında gine bizi beklemeden basıp giti Allah bilir neredesin elime geçme sakın "

Geçersem ölürüm buna niyetli değilim zaten

"Si*ec*m lan nefesini şimdi, sen nerdesin şu anda onu de bakayım "

Ben nerdeyim çok güzel bir sorul, gözlerimi otel odasında gezdirdim sonra yatağa ardından yatağın yanında yerde uyuklamakta olan bedenime tabi bunu dersem o bilmem ne sayısına böler bedenimi

Gözlerimi ovalarken hafif öksürerek konuştum

"Ben oteldeyim bizim gavur patron yığdı önüme belgeleri de bende i-maile haletmeye çalışıyorum , bilgisayar başındayım "

"Dosya mı, sonra halledersin kalk gel buraya çabuk "

"Ne şansızlıktır bu dosyalar çok acilmiş aaa bak bir e-mail geldi size iyi eğlenceler bayy" yüzüne telefonu kapatarak derin derin nefes aldım Allah'ım benim ne günahım vardı da bu garip ülkeye sürüklendim yetmedi ablamı gelin etim, kesinlikle iş miş yok aslında var ama kimin umrunda ki...

Yerimden sıçrayarak kalktım ve kolarımı esnetim sonra belimi kütletim oyyhhh ne rahatladım anlatamam şimdi süslenme vakti yupiiii dans dans danssss ça ça ça yapacam , götümü sağa sola sallayarak ağzımda saçma bir ritim tutarak banyoya girdim dolapları açtığımda beni karşılayan kullanılmamış bedava malzemelerle otuz iki diş sırıtım "işte aradığım manzara".

Güzel uzun bir duş aldım ve ayna karşısına geçerek bornozumla beraber mutlu mutlu süslenmeye hazırlandım güzel bir yüz maskesi yapıp sırt çantama yıktığım gece kıyafetini çıkarıp giyindim maskeden kurtulduktan sonra yüzümü yıkayıp hafif bir makyaj ve pespembe Barbie dudaklar için güzel bir kalem ruj kombinasyonu ile tam olmuştum,aynaya sırıtarak baktım "hey maşallah yavrum baban şekerci mi yoksa evlatlıkmısın bu ne güzellik yahu tü tü maşallah yavrum sana"

Kendime yağdırdığım iltifatlarla oynaya oynaya banyodan çıkıp sırt çantasından küçük bir el çantasında alarak çıktım otel odasından, ulan Hindistana gelin etmek istemediğim ablamın kına gecesinde ne işim var ben ancak diskolarda coşarım -aman mazallah 2 ay önce ki gibi olmasında- hızla telefonumdan bar konumu aratım ve konumuna en yakın olanı seçerek Gine elbisemi umursamayip motoruma bindim tabi yol boyunca maymune reşlerin bakışlarına maruz kalmadım değil...

Bara girdiğim anda sırıtmadan edemedim ama bu neşem çabuk bertaraf edildi çünkü bok gibi kokuyor burası " ulan insafsızlar bir dedorant sıkıp geleydiniz yada oda sipreyi sıksaydınız şuraya " homurdanarak barmene yaklaşıp bir tabure ye oturdum fazla içemezdim yada kafayı bulamazdım çünkü buraları bilmiyorum üstüne burda adam döversem ne olur onu da bilmiyorum yani güçsüz olduğumdan değildi tedbirliyim yani, müzik sesine rağmen barmene sesimi duyurmaya çalışarak sipariş verdim

"Please get me some tequila"( lütfen bana bir tekila)

Barmen kafa salayarak siparişimi hazırlarken ilk bir etrafı süzdüm sonra gözlerimi barmene çevirip onu da bir güzel süzdüm, ulan şu düğündekiler dışında hep çirkine denk geldim ben yalnız bunların nasıl bir geni var aga. Birkaç bardaktan sonra modunu yakalamıştım ve artık gerçek eğlence başladı hafif bir ritimle oynayarak direk dansı yapan dansçı'nın olduğu platforma çıkıp kadının omzuna dokunarak gülümsedim Would you please allow me?"(İzin verirmisiniz acaba)

"I don't know English " dansçıdan aldığım cevapla direği işaret ederek tekrar izin istedim, dansçı ilk tereddüt etsede başını sallayarak çekilmesi ile onun yerini aldım şimdiden Arizona kertenkeleleri etrafımda toplanmıştı...

********🐂 Surendra Kumar*********

Belgelere odaklı olan dikatim yanımda ötüp duran telefonumla çatık kaşlarla elimi uzatıp elime alıp arkama yasladım

"Ne var lan sana kaç kez cidi birşey yoksa işteyken beni arama dedim umarım arama sebebin bu yaptığına değer "

"Ağabey bir sus motorun soğsun,beni dinle ilk"

Durum cidi gibi duruyordu"söyle Gine ne oldu,hem bu gün senin kınan lan bişileri dert etmek yerine karınla ilgilen ulan bir insan bukadar düğün yapmayı niye sever ya"

"Yaa abi katma onu şimdi konuşmaya iki tarafın da akrabaları için böyle yaptık biliyorsun,hem mesele Gine seninki "

Sonda duyduğum şeyle istem dışı dikleştim

"Benimki derken kimiş benimki"

"Benim baldız yaahu tabi sen onu küçük fare olarak benimsedin sende haklısın"

"Lan man kafa sen benimle t*ş*k mı geçiyorsun o küçücük aklınla "

Gülmesini bastırmaya çalıştırdığı boğulur gibi çıkan o garip sesten bile kim olsa anlardı, "lan it eveleyip geveleme ağzında gelirsem o ağzı yırtlarım anladın mı "

"Anladım ağabey özür dilerim "

Kısık çıkan sesine takılmadım çünkü takıldığında nokta farklıydı acaba şu fare Gine hangi deliğe girmişti"şu fare hakkında ki haberi ver eveleyip gevelemefen anladın mı pankaj"

"Ağabey benim baldız, biliyorsun bana karşı ufak bir gayesi var bu yüzden bizim evde kalmak istemedi, o yüzden ben ona otel odası ayarlatım kimseye görünmeden havalimanından çıkıp gitmiş otele"

Çenemi kaşırken homurdandım"eeeee"

"Rojbin sonradan aradı,bana çok iş verdi yeni patron gelemem kınaya falan diyerek Rojbinin yüzüne telefonu kapatmış "

"Laaann ne işi a*k sırf bahane üretmesin diye iş verdirtmedim kıza "

Pankaj yükselen kıkırtısını bastırmaya çalışarak öksürüp devam eti "bende resepsiyonu aradım kız 2 saat önce otelden çıkmış minacık bir elbiseyle hemde ağabey kız buraları pek bilmiyor bir bak"

"Sen benimle t*ş*k mı geçiyon lan kapat kapat haledecem ben " sinirle telefonu kapatıp ayaklandım koltuğumun sırtlığına astığım ceketi alıp laptopum'un ekranını'da kapatarak ofisten çıktım da Akhaş'la yüz yüze gelince omzundan tutarak döndürdüm "gel koçum gel, bende tam seni arayacaktım "

"Ne oldu ağabey bir sorun mu var yoksa şu herifler Gine sorun mu çıkardı "

"Yok oğlum mesele farklı şimdi sana vereceğim numarayı sorgula ve konumunu tesbit edip bana at "

"Abi kimin numarası, eğer sana bir yamuğu olduysa bu şahsın söyle parçasını alalım aşağı "

"Oğlum sende ne bela çağırıcı çıktın yok kimse yamuk falan yapmadı pankaj'ın baldızı ortalıkta yok hadi koçum "

Başka birşey demesine izin vermeden şirket binasından çıktığımda adamlardan biri arabayı getirip kapısını açıp inince omzuna ikikez pat pat yapıp bindim nereye gittiğimi bilmeden yolarda dolaniyorken bir yandan sayıp sövüyordum "ulan kadın ulan kadın sen niye ayarsızsın pankaj'ın dediği kadar bela mıknatısısındır kesin"

Telefonuma gelen bildirimle sağ elimi uzatıp aldım ekranını açtım göz ucuyla ekranda yazan konuma bakıp araba navigasyonuna bağladım "ulan böyle bir mekanı da nerden buldun sen be kızım hay ben böyle işin "

Mekanın önüne gelince arabayı gelişi güzel park edip arabadan bir hışım indim

İçeriyr gireceken badigard tarafından durdurulunca ilk şöyle bir yumruğu cakasım geldi sonra adamın kendi işini yaptığını kendime hatırlatarak sakinleşmeye çalıştım

"Birader arabanı oraya park edemezsin"

"Bak kardeşim iki dk içerden birini alıp çıkacakm kalsın kimse ölmez yaaa" sinirden dişlerimi sıkarak konuşuyordum o kadar sabrım kalmadı anlayın ve birader

"Lan birader sana oraya park edemezsin dedim çek arabanı sonra gir içeri"

"Lan senin anlama sornun mu var birini alıp çıkacam kalsın iki dk işte "

Adam üzerime doğru gelip tam birşeyler diyeceği anda arkasından bir adam koşarak gelip badigardın kolundan tutarak çekti"oğlum Yusuf sen delirdin mi o Surendra Kumar,afedin efendim tanıyamadı sizi daha yeni bu işte" ilk Yusuf denen badigardı süzdüm beliki müslümandı sonrada iri yarı badigarda azar çekip bana iki büklüm olan 50 lerindeki adama baktım, İşte bu kumar ailesinin gücüydü bu 30 yıl önce babamın kurup bana devrettiği güçtü benimde geliştirip büyüttüğüm güç bu....

Kimse kumar'ı karşısına almak istemezdi bu yüzden."sorun değil zafer efendi ve lakin adamın akilisini kendine eleman etsen iyi edersin "

yaşlı adamın omzuna patpatlayıp içeri girdiğimde, beklenmedik bir manzara karşıladı beni, manzara şöyleydi direk bulunan bir platformun üstünde kışkırtıcı bir şekilde dans eden küçük fare ve etrafına toplanmış kazban (Şirinler çizgi filmindeki gargamelin kendisi ) kılıklılar, ulan küçük fare sen neymişsin...

Adamları ite kaka platforma yaklaştım aralarından biri"hey güzelim gel kucagıma da biraz eğlenelim " diye bağırması ile bende ki sabır tükenmiş bulundu adamın ensesini tuttuğum gibi küçük fare'nin üstünde dans etiği platformun kenarına kafasını çarptım , gerçekleştirdiğim şiddetli eğlemle müzikle beraber birçok kişi durup bana bakarken hanfendi hala dans ediyordu lan sen benim elime geçersin küçük fare ama ilk planda bu it var

"Lan dingil seni ben bin parçaya bölmezmiyim haa sen kime laf atığını sanıyorsun öldürürüm seni lan " tüm öfkemle haykırdım kazbanya canavarının üstüne doğru

"Lan bırak beni manyak ruh hastası asıl sen benim kim olduğumu biliyormusun haaa,benim babam vali lan sen canına mı susadın " iğrenç bir bit gibi gülen adamın yüzüne yumruğu indirdim,birtane daha ve birtane daha bu sırada gelen Akhaş ve ekibi adamı elimden zor almışlardı kollarından tutarak sürükleyerek mekandan çıkarmaya çalışırlarken ardından haykırdım "oğlum senin babanın da seninde işiniz biti lan" etrafta yükselen bağırmalar ve küfürlere aldırmadım

Platformün üstüne çıktım hala direğe sürtünerek dans eden sarhoş kadına iç çekerek baktım,ben bu kadından çok cekicem kesinlikle.

Beline tek kolumu dolayarak onu sertçe direkten ayırıp göğsüme yasladım eğilip şaşkın bakışlarınin arasında kulağına fısıldadım "benim başıma bela mısın küçük fare"

Tepki vermesine izin vermeden eğilip onu tek omuzumun üstüne aldım sırtıma indirdiği sert darbeler bıçakla antrenman yaptığımda hisetigim acının yanında bir hiçti bu acı

Mekandan çıktığım anda yanımda biten Akhaş'a doğru elimdeki araba anahtarını fırlatım "direksiyona geç koçum"

"Emrin olur ağabey"

Arka kapıyı açıp küçük kadını savururcasına arka koltuğa yerleştirip kapıyı kapattıp arabanın arkasından dolanarak diğer kapıdan bindim direksiyondaki Akhaş'a baş onayı verdim

"Evime sür koçum "

Başını onaylarcasına sallayarak hemen motoru çalıştırdı, kafamı cama çevirerek dizimi de camın pervazına yaslayıp dışarıyı izlemeye başladım, Mumbai'nin arka sokaklarının aksine sahşalı olan sokaklarına olan dalgın bakışlarımı bölen boynuma değen ılık nefes ve onun peşi sıra inan sulu öpücüklerdı

"Naptığını sanıyorsun küçük fare, bu yaptığın senin için kötü biter"

Beni anlamadığını bilmeme rağmen Hintçe konuşmuştum,"seni anlamıyorum sexsi bacak,kaç kez sana anlayacağım dilde konuş diye uyardım"

bu düşüncemi tembihler gibi alkollün verdiği sersemlikle tatlı tatlı homurdandığında belinden tuttuğum gibi kucağıma çekip çenesini tutarak anliycağı dilde konuştum

"Diyorum ki küçük fare uslu dur yoksa canın yanar"

Dudak büzerek bana ters bakışlar atı ardından omzuma yaslanan başıyla kendi kendime homurdandım

"Başıma bela olacağın çok önceden belliydi"

***********************

Eveeeett canlarım komedi komedi diye diye romantizm atlamayalım dedik umarım beğenirsiniz

Bu arada dürtün bir şu yıldız çığı anası (me) çağırıyor

👇🏿⭐

Bu bölüm diğer bölümlerden farklı olduğu için en çok bu bölüm hakkında ki düşüncelerinizi merak ediyorum