
Çağan'ın bu sorusuna evet demeyi okadar çok isterdim ki fakat diyemedim işte
-hayır..."
-anlamadım Yn ne hayır?.derken kaşları çatılmış korku içinde bakıyordu ...
Kahkahama engel olamadım çağan ise şaşkın şaşkın bana bakıyordu.
-hayatım şaka yapıyorum hadi baştan alalım
-yavrum bak yüreğime indirecek isen giderim son kez baştan alıyoruz
-benimle bu yolda yürür müsün Yn??
Evet....💍💍
Çağan bir cevap bekleyerek gözlerime bakıyordu bense yaptığı konuşmanın verdiği etkiyle ağlamamak için kendimi tutuyordum.
"Evet..seninle bu yolda ömrüm yettiğince yürürüm yüzbaşı.. yeterki sen beni bırakma.." kollarımı boynuna sarıp kafamı boynuna gömdüm Bırakma.."dedim son kelimemi tekrarlayarak Bırakmam güzelim..insan hiç nefes almayı bırakabilir mi?"dedi belime sarılarak kollarımı daha sıkı sarıp boynumu öptüm.
Çağan ben ondan ayrılmayınca kıkırdayarak
"Anladım kocanı çok özledin ayrılmak istemiyorsun ama yüzük kutuda mı kalsın karıcım?"geri çekilerek elimin tersi ile göz yaşlarımı sildim.
"Neden ağlıyorsun?"dedi elini yanağıma koyup yaşları silerek.
"Mutluluktan Çağan dedim gülümseyerek.
"Mutluluktan da olsa..akmasın o güzel gözlerinden düşen yaş yüzüğü kutudan çıkarıp tekrardan komidinin üzerine koydu. Eğilip avuç içime dudaklarını bastırınca kalbim titremişti..
Düşüyorum yüzbaşı yapma böyle şeyler..
Sonra elimi ellerinin arasına alarak yüzüğü yavaş yavaş parmağıma geçirmeye başladı.
"Ben bu yüzüğü sana verirken kalbimi, yüreğimi ve hayatımı da veriyorum Yn., Ben sana parmağına tak diye değil yüreğine tak diye veriyorum bu yüzüğü..parmağından bir an olsun çıkabilir problem değil..kalbinden çıkarma yeter.. orası benim olsun..."
Orası senin zaten yüzbaşı...
"Orası çoktan senin Çağan...silinmez yazıyla yazdın sen adını kalbime elimi kalbinin üzerine koydum Burası da benim..."dedim gözlerine bakarak.
Elini elimin üstüne koydu"Senin.."
Gülümseyerek yanağını öptüm, sonra diğer yanağını, burnunu, çenesini her öpüşümde daha çok kıvrılan dudaklarına düştü bakışlarım.
Ne kadar öpülesi duruyordu!
Onu öpme fikri ile gülümserken
dişlerimi de dudaklarıma geçirmiştim. "Biraz daha bana böyle bakarsan ben
seni öpeceğim.."saniyelik bakışlarımı gözlerine çıkarıp baktım ve daha fazla vakit kaybetmeden biraz daha ona yaklaştım burnumu burnuna sürterek sırıttım, parmaklarımı boynundan yukarıya doğru çıkararak yüzüne gezinmeye başladı, Çağan anın yoğunluğu ile gözlerini kapattı.
Ben ise onu izlemeyi tercih etmiştim.
Heyecandan titreyen nefeslerimiz bir birine karışırken oturduğum yerden biraz yükselerek didaklarımı Çağanın dolgun dudaklarına bastırdım.
Dudaklarımı hareket ettirip alt dudağını ağzımın içine alıp emdiğim de bir yandan da onu izliyordum heyecandan ve zevkden göz kapakları titriyordu....
Bu halini biraz daha izlemek istesem de beni kucağına çekip öpüşünü derinleştiren Çağana daha fazla karşı koymadım ve gözlerimi kapattım.
Bacaklarımı beline dolayarak onu kendime çektim gözğüslerimiz bir birine yapışmıştı kalp atışı o kadar hızlıydı ki onu hissedebiliyordum.
Ellerim saçlarının arasında gezerken uzaun zaman sonra Çağanı doya doya öpmenin keyfini çıkartıyordum.
Belimdeki elleri beni kendine bastırdıkça daha fazla ıslanıyordum.
Hele o kesik kesik inlemeleri...
Çok farklı hissettiriyordu bana..
her seferinde başka bir duyguyu tattırıyordu..
Çok garip bir adamdı. Çok güzel bir adamdı..
Nefesim kesildiğinde kendimi geri çektim kızarmış dudakları ve yorgun haliyle bana bakan Çağan halinden oldukça memnun bir ifade ile"Nefesini mi kestim Hatun?"dedi sırıtarak.
Hatun mu dedi?
Bakışlarımı kaçırdığımda belimdeki elleri daha da sıkılaştı.
"Alışıyorsun bana dedi gülerek.
Bağımlın bile oldum,ne alışması.!
"Nerden anladın bunu?"
"Sen öptün beni dedi hala şaşkın olduğunu belli eden bir ifade ile kollarımı boynuna sarıp gülümsedim biraz cilveli bir sesle
"Ben öptüm seni dedim.
"Bu kadar tatlı olmak zorunda mısın?"
dedi dudağıma ufak bir öpücük bırakarak.
Utanarak kıkırdadığımda
"Öldüreceksin beni kadın dedi bu sefer alnını alnıma yaslayarak.
Biraz öyle kaldıktan sonra parmaklarımla göz altındaki morluklara dokundum yine.
Çok yorgundu..
"Uyuyalım mı? Dinlen biraz"
Kolundaki saate baktığında saatin 19:43 olduğunu gördüm.
Ne ara akşam olmuştu?
"Uyuyalım'dedi beni kucağından indirip yorganı kaldırarak.
İkimizde yatağa yatınca üzerimizi örtüp Çağana sarıldım uzun zaman sonra tekrardan onun kokusu ile güzel bir uyku çekecektim.
"Bu gün çarşıya yüzük için mi gittin?"
"Evet..birde hattımı değiştirdim"
kafamı göğüsünden kaldırıp ona baktım
"Gerçekten mi.?"
"Evet neden şaşırdın ki bunu sen istemedin mi
"İstedim ama ne bileyim ben ubutmuştum bunu dikkate aldığını düşünmemiştim elini yanağıma koyup gülümsedi.
"Ben seninle ilgili olan her şeyi dikkate alırım..çünkü sen benim herşeyimsin dudaklarımı yanağına ve boynuna bastırarak ona daha sıkı sarıldım.
"Teşekkürler bana böyle hissettirdiğin için"
"Senin hissettirdiklerinin yanında bu hiç birşey güzelim saçıma öpücük bıraktı ve beni biraz daha kendine çekti gözlerimi huzurla kapatıp uykuya daldım.
Yüzüme vuran güneşle birlikte gözlerimi açtım ilk bir nerede olduğumu sorguladım sonra kulağımın altında melodi gibi atan kalp atışı sesi ile gülümseyerek kafamı kaldırdım.
Ve o kalp atışının sahibine baktım...
Çağan'a...
Ona bakarken dünyayı unutuyordum sanki..
Elimi yüzüne koyup parmaklarımla çenesinde gezerken Çağanın yüzünde tebessüm oluştu"Çok yakışıklısın biliyor musun.. baktıkça bakasım geliyor sana" dedim bir elimi başımın altına koyup onu izlerken.
Bakışlarım duvardaki saate kaydığında 08:26 olduğnu gördüm.
Oha biz dün 19:43 de yatmıştık kaç saatir hiç aralıksız uyumuşmuyduk
13 saat uyumuş muyduk?
Çüş
Şaşkınlığımı üzerimden attığımda Çağanın yanağına bir öpücük bırakarak yataktan kalktım üzerime gömlek ve pantolon geçirerek odadan çıktım.
Mutfağa geçip kahvaltı hazırlamaya başladım bir yandan patateslere soyarken bir yandan da aç telefondan açtığım şarkıya eşlik ediyordum.
~Buray:Alaz Alaz
"Topladım tüm cesaretimi.. Hadi beni al canına.. Vallahi billahi gitmem..Bavulum dolu tıka basa.. Usul usul öp dudağımdan..Günahımla bas bağrına... Vallahi billahi dönmem.. Korkma, sevişelim dört nala.."
Patatesleri ocağa atıp kızarmalarını beklerken işe daldığım için sesimi yükselterek şarkıyı söylemeye devam ettim.
"ALAZ ALAZ YANALIM
GÖK KUBBEYE VARALIM
KORKSUN DÜNYA BU AŞKTAN
FELAKET ÇIKARALIM
KORKSUN DÜNYA BU AŞKTAN
FELAKET ÇIKARALIM
ALAZ ALAZ YANALIM
NIRVANA'YA VARALIM
KORKSUN DÜNYA BU AŞKTAN
KIYAMET KOPARALIM masaya bardakları koyarken kapıya yaslanmış beni izleyen Çağan ile korkmuştum.
"Hii..neden sessiz sessiz izliyorsun korktum"
Çağan sırıtarak yanıma gelip biraz eğilip yüzlerimizi eşitledi"Ses çıkarsaydım bu mini konseri dinleyemezdim"
Kızarma kızarma sakın kızarma..
"Sesim kötü bir kere" dedim utanmamı gizlemeye çalışarak.
"Neyin kötü?"dedi inanılmaz bir tonda.
"Sesim"
"Çok kötü bir yalancısın Avukat dedi parmağıyla burnuma vurarak.
"Abartma Yüzbaşı" dedim çaydanlığı ocağın üzerinden alarak.
"Abartmıyorum"
"Tamam hadi gel kahvaltı yapalım..
Bu gün izin günüm senin de işin yoksa birlikte vakit geçirebiliriz" dedim gülümseyerek.
Çağan masaya oturup kaşlarını çattı"Sen işe mi başladın?"
Patateslerin tabağa koyup ocağı kapattım ve masaya oturdum.
"Çağan neredeyse bir haftadır çalışıyorum..hatta ilk gün bana çiçek bile gönderdin..unuttun mu?"
Çağan kaşlarının mümkünmüş gibi daha çok çattı Bir dakika ya..sen işe başladın ve biri sana çiçek mi yolladı?"
"Evet..sen yollamadın mı?"
"Ben çiçek falan yollamadım işe başladığından bile haberim yok"
"Nasıl yok sana attığım mesajları da mı görmedin?"
"Görmedim Yn hattımı değiştirdim ya hepsi silinmiştir"
"Çağan neredeyse bir hattadır çalışıyorum..hatta ilk gün bana çiçek bile gönderdin..unuttun mu?"
Çağan kaşlarının mümkünmüş gibi daha çok çattı"Bir dakika ya..sen işe başladın ve biri sana çiçek mi yolladı?"
"Evet..sen yollamadın mı?"
"Ben çiçek falan yollamadım işe başladığından bile haberim yok"
"Nasıl yok sana attığım mesajları da mı görmedin?"
"Görmedim Yn hattımı değiştirdim ya hepsi silinmiştir"
"Hem kim yollayacak ki başka Hem sen göndermediysen o zaman neden notta Nazlı kadın yazıyordu?"
Çağan elindeki çatalı sıkarak"Ne yazıyordu?"
dedi.
"Boşver ya belki de yanlışlıkla gönderilmiştir.."dedim sakin olması için.
"Yanlışlıkla öyle not mu yazılır Yn nerde bu çiçek?"
"V-Vazoya koydum"Çağan masadan kalkınca bende kalktım Bunlar mı?"dedi vazoyu göstererek.
"Evet"
Üzerindeki notu alarak okudu ve sinirle bir nefes verdi.
Notu elinde sıkarak Bunun hukukta bir cezası var mı?" deyince anlamayarak"Neyin?"dedim.
"Evli bir kadına çiçek göndermenin?"
ciddi mi diye gözlerine baktım.
Bayağı bayağı ciddiydi...
Sen daha dur çağan efendi karın için kırk takla atacağınız zamanlar da gelecek
Bölüm nasıl???✨✨🦋
Ay bu bölüm duygusal oldu ama hele gel başta yaptığım o şaşkınlık Çağanın yüzünü düşünebiliyor musunuz??🤭
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 175.39k Okunma |
12.61k Oy |
0 Takip |
63 Bölümlü Kitap |