
Selamlar arkadaşlar yeni bölüm geldi,veeee dediğim gibi LON-SRA BİR BORDO BERELİ kitabının karakter tanıtımı yapıldı okumanız için bir fırsat var fazla uzatmadan bölüme başlıyorum...
Koluna girip göz devirdim Saçmalama Çağan belli ki yanlışlıkla olmuş hadi gel kahvaltımızı yapalım"
Çağanı zar zor çiçeğin yanlışlıkla
olduğuna ikna ettikden sonra kahvaltı etmiştik.
Ben yanlışlıkla geldiğine inanmamıştım tabi bariz bana yollanmıştı. Ama kim?
Elbet yakında çıkar kokusu...
Çağan yatak odasına üzerin değiştirmeye gitmişti karargahda biraz işi olduğunu söyledi bir iki saate onları hallederse günün geri kalanını birlikte geçirecektik.
Bulaşıklar az olduğu için elimde yıkamıştım kuruladığım son tabağı da yerine koyarak arkamı döndüm. Koltuğun üzerindeki pike gözümü rahatsız edince yatak odasına götürmek için aldım.
Yatak odasının kapısını çalıp Çağan..giyindin mi..içeriye giriyorum"desim ses vermeyince giyinmiş olabilir diye düşünerek içeriye girdim.
Çağanı etrafta göremeyince kaşlarımı çatarak pikeyi dolaba koydum.
"Çağan.."yine ses yok.
"Bak oyun oynuyorsan oynama ben çok korkarım dedim.
Banyoya baktım ordada yoktu kiyafet odasına da bakacağım sırada kolumdan içeriye çekilmem ile bağırdım.
"Hİİ..ÇAĞAN korkulu gözler ile beni sıkı sıkı tutan Çağana baktım.
Aklımı almıştı..
Omuzuna vurarak surat astım
"Korkuyorum diyorum Yüzbaşı
şöyle ani hareketler yapmasana"
Üniformasının altını giysede üzerine bir şey giymemişti.
"Biraz adrenalin vücuda iyi gelir dedi gülerek.
"Sen askerlikten adrenaline alışmış olabilirsin ama ben alışkın değilim dedim ellerimi omuzuna koyarak.
"Sen benim alışkanlıklarımı değiştiriyorsun bende seninkileri değiştiriyorum işte"
"En azından benim değiştirdiğim şeyler senin aklını başından almıyor yüzbaşı..kalbime indiriyordun bana biraz daha yaklaşarak.
"İstersen başka türlü de aklını alabilirim"parmak uçlarıma yükselip yüzlerimizi eşitledim"Nasıl mesela"
Kahvaltı da yürek de yemedim ama hadi hayırlısı...
"Mesela..şöyle"üzerimdeki gömleğin düymelerini açmaya başladı. Dudaklarını dudaklarıma kapatarak beni dolaba yasladı elimi saçlarının arasaına daldırarak karşılık verdim.
Eli belimde gezinirken dudakları nefesimi kesiyordu dilini aralık olan dudaklarımdan içeriye sokunca kendimi tutamayarak inledim Çağan gömleğimi omuzlarımdan indirerek yere düşmesini sağladı ateş gibi yanan yeni tenime değdikçe içim gidiyordu.
Kalp atışım hızlanırken Çağan işaret parmağının tersini göğüs oluğuma koyarak aşşağı yukarı sürttü.
Eli çıplak tenimde gezinirken her yerimi yakıyordu sanki Aklımı alıyorsun dedin ya bana...sende benim aklımı başımdan alıyorsun..bakışınla..gülüşünle..öpüşünle..
herşeyinle aklımı başımdan alıyorsun boğuklaşan sesi ile kulağıma fısıldadığı şeyler bile beni kıvama getiriyordu.
Boynumu ve gerdanımı öperken
elimi bende onun gibi vücudunda gezdirmeye başladım bu bile onu inletirken yine kulağıma fısıldadı"Sen bana böyle dokunurken masum düşünmek de...kendimi senden çekmekte hiç kolay değil..."yanağıma öpücük bıraktı ve geri çekilip gözlerime bakarak parmağını aşşağıya doğru kaydırdı.
İnşallah kalbim durmazdı..
Elini pantolonumun fermuarına getirerek açtı göğüsüm heyecanla inip kalkarken Çağan gözlerimin içine bakıyordu.
Ben bir şey demeyince parmaklarını pantolonun içine sokarak kilodumun üzerinden kadınlığıma dokundu gözlerimi kapatarak dudağımı dişledim.
Kasılan bedenim kolları olmasa yere yığılırdı herhalde.
İlk defa hissettiğim duygular beni hem korkutuyor hem de devamını deli gibi merak ettiriyordu.
"Çağan..ne yapıyorsun?"dedim tırmaklarımı omuzlarına geçirerek.
Çağan kafasını boynuma koyarak öpmeye başladı"Karımı arzuluyorum.."parmakları kadınlığımı okşayınca inledim boynumda gezinen dili ve dudakları beni kendimden geçirtiyordu Burda yanlış bir şey yok.."
Ama ben ölebilirdim..
"Yanlış yok tabi.."kalbim deli gibi atıyordu.
Çağan kafasını kaldırıp kısık gözlerle bana baktı zevkden dağılmış halimi görünce dudağının kenarı kıvrılmıştı kafasını tekrardan boynuma koyarak derin bir nefes aldı ve tenimi dudakları arasına sıkıştırdı.
Parmakları kadınlığımı okşarken düşünme yetimi kaybetmiştim, her dokunuşunda daha da ıslanıyordum,dudaklarımı dişleyerek kolları arasında titreyerek kıvranmaya başladım, içimde volkanlar patlarken devam etmesin diye ona seslenecektim ki"Çağ-Ah.."parmaklarının baskısı artınca inleyerek omuzunu sıktım.
"Çağan..sen karargaha gitmeyecek miydin?"
dedim durması için.
"Gideceğim.."dedi düşük bir sesle elini pantolonumdan çıkartarak geri çekildi.
Boğazını temizleyerek
"Haklısın..gideyim diyerek üniformasının üst
kısmını giydi.
Morali bozulmuştu...
Benim yüzümden..
"Belki işim biraz daha uzun sürer.."dedi giyinme odasından çıkarak.
"Çağan..ben.."dedim açıklama yapmak için ama devamı gelmedi.
"Sorun değil.."arkasını dönerek odadan çıktı.
Of
Gerçekten onu kırmıştım..
Hemde çok..
Onu redd etmiş gibi olmuşdum..
Ama ben onu istiyordum..
sadece çok heyecanlanıyordum ve biraz da korkuyordum ama yeniyordum kendimi yavaş yavaş.
Bu akşam Çağan ile bu konuyu konuşacaktım...
Çağan'dan
Evden çıkıp karargaha geçtim odamda oturup sıkıntıyla bir nefes aldım.
Sabahki olaylar kafamı meşgul ediyordu hem çiçek olayı hem de Yn...
Yn'den uzak durmak işkence gibiydi yaklaşmak ise ateşte yanmak gibi...
Bu gün kendimi tutamayarak biraz ileri gitmiştim.
Ve sanırım onu korkutmuştum
ne zaman yakınlaşsak karşımda titriyordu bu hoşuma gitsede bazen heyecandan mı yoksa korkudan mı titriyor anlamıyordum o zamanlarda da mimiklerine bakarak çözmeye çalışıyordum.
Hayatımdaki ilk kadındı ve haliyle de karşısında afallıyordumona nasıl yaklaşacağımı da bilmiyordum zaten her şey doğaçlama gelişiyordu ben ona çekiliyordum o da buna karşı komuyordu..
İkimizde acemiydik bu konularda..
Yavaş yavaş ilerliyorduk..
Bu konuda da bir şikayetim yoktu
benim..sadece onu öpünce bile zevk alıyordum. Acele etmeye ya da onu zorlamaya gerek yoktu ne zaman hazır hissederse o zaman olacaktı.
En iyisi herşeyi akışına bırakmak...
Derin bir nefes alarak ayağa kalktım biraz hava alsam iyi olacaktı.
Bahçeye çıktığımd Salih arkadaşlarını toplamış bir şeyler konuşuyorlardı.
Yavuzda kenarda oturmuş çay içiyordu.
Bakışlarım Salihe kayınca göz devirdim yine bir kızı beğenmişti ve onu arkadaşlarına anlatıyordu.
Oldum olası hiç sevmezdim Salihi birde babasının torpili ile askeri okula girip kazanınca iyice nefret etmişdim ondan.
Onu boş vererek Yavuz'a doğru ilerleyecekdim ki söyledikleriyle olduğum yerde durdum.
Oğlum var ya kızı bir gör bir içim su adı da Yn..iki kere gördüm ama çarpıldım resmen hele o gözleri..baktıkça kaybolası geliyor insanın..nişanlıyım falan dedi ama kimin umrunda..nazlanıyor sadece..hem geçen iş yerine çiçek de gönderdim onu da kabul etti..demek ki onun da rızası var..o bir evet desin ben onunla bir gece geçirmek için bütün servetimi veririm sinirle yumruklarımı sıktım.
Sözleri beynimde şimşekler çaktırırken hızla arkamı döndüm.
"Ne diyorsun lan sen?"dedim kolundan çekerek.
"Napıyorsun oğlum delirdin mi sen?"dedi bana bakarak.
"Delirdim..sen Yn hakkında ne dedin az önce?"snirden elim titriyordu ben bakmaya kıyamazken o neler söylemişti.
"Sana ne kardeşim ne dediysem dedim sana ne oluyor?"sırıtarak"Ne o yoksa sende mi beğendin o kızı?
Beğenilmeyecek gibi de değil ki taş gibi hatun ama sıra var Çağan önce ben bir bakayım sonra istersem sana veririm"cümleleri ile kendimi tutamayarak yüzüne yumruk indirdim. Kendini kaybederek yere yığılan bedeninin üzerine çıktım ard arda yumruk attığımda diğerleri bizi ayırmaya çalışıyordu.
"Adi şerefsiz bir saha onun adını ağzına alırsan gebertirim aeni anladın mı"Yavuz beni ondan ayırarak uzaklaştırdı.
"Çağan.. Çağan sakin ol ne oldu öldüreceksin adamı"
"Karım lan o benim.."dedim Yavuza cevap vermeden yerde yatan Salihe doğru..
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 175.39k Okunma |
12.61k Oy |
0 Takip |
63 Bölümlü Kitap |