21. Bölüm

21. Bölüm • FİNAL

Sudenur
snc3455

"Sesin, kokun, güzel kokan saçların, gözlerin ve dudakların... Bu dünyadan vazgeçmeceğim şeyler onlar olmadan bir gün dahi geçiremem güzelim"

--------------Keyifli Okumalar-------------

Şaşkın yüz ifademle Uras ve onun yanınki Arese baktım. Ares koşarak eve girmesiyle Urasta bana bakarak "Girebilir miyim" Başımla onayladığım da Uras ayakkabılarını çıkartıp içeri girdi bende onun arkasından kapıyı kapatıp mutfağa gittim. Ezgi yerde yuvarlanan Aresi severken abimde Urasa çay dolduruyordu Ege ise yere yatmış Aresle yuvarlanıyorlardı. Deli bu çocuk ya kalktığım sandalyeye tekrar oturduğum da üstümde gezinen Alaz'ın gözlerine ne var dercesine baktım.

 

Alaz sinirli bakışlarıyla Urası gösterdiğinde Urasa baktım. Abimle sohbet ediyorlardı bakışları bana kaydığında tebessüm ettim. Yanlış anlamasını istemezdim. Alaza bakıp sessizce "Noldu Alaz" Sessizliğini bozarak "Ne ne noldu Açelya belli değil mi sence!" Masada ki herkesin bakışları dikkatle üzerimizde gezinirken masanın altından Alaz'ın koluna vurdum.

 

Abim çatık kaşlarıyla "Ne bağırıyorsun lan kardeşime!" Oturduğum yerden kalkıp Alaz'ın kolunu tutup sertçe oturduğu yerden kaldırdım.

 

"Sen gelsene bi benimle"

 

Mutfaktan çıkarken peşinden Alazıda sürüklüyordum ve Alaz da sakince peşimden geliyordu. Salonun ortasında durup "Ne bağırıyorsun bana" Alaz sakinliğini koruyarak "Ne işi var bunun burda" Derin bi nefes alıp "Ben nerden bilim Alaz ben Uras'ın bekçisi miyim" Elime saran ele bakarken Alaz bana doğru bir adım atıp.

 

"Pardon biraz sert çıkıştım bugün seni bir yere götürmek istiyorum"

 

Bu kurduğu cümle beni meraklandırmıştı. Merakla karışık neşeli ses tonumla "Nereye götüreceksin beni" Alaz arkasını dönüp "Orası da bende kalsın" Alaz mutfağa girdiğinde peşinden bende girdim. Kahvaltımı bitirip odama girip kapıyı kapatacağım sırada kapıyı başka bir el kapatmamı izin vermemişti. Alaz hızlıca odama girip kapıyı kapattı.

 

"Abim görmesin"

 

"Görsün ne olcak" dediğinde ellerimi omzuna sardım. Alaz'ın kaşları çatıldı yavaşça bana doğru adım attı. Ellerini belime sardı "Ne yapmaya çalışıyorsun?" ona doğru adımlayıp gözlerine baktım.

 

"Bir şey yapmaya çalışmıyorum"

 

"Emin misin?" eli belimden aşağı kalçalarıma doğru gittiğinde bedenim ister istemez kaskatı kesilmişti. Alaz'ın yüzünde belirsiz bir sırıtma vardı.

 

"Eminim" dedim sesim titriyordu heycanlanmıştım.

 

Alazdan uzaklaşıp "Ben biraz daha uyucağım istersen git istersen kal" diyerekten pikeyi omuzlarıma kadar çektiğim sırada Alazda yatağa yatıp o da benim gibi pikeyi omzuna kadar çekti.

 

Bana yaklaşıp ellerini tekrar beline koyuduğun da ona dönerek "Rahat mı dursan acaba Alaz" dediğim sırada "Niye" diye cevap verdi hemen "Abim içerde ya hani" dediğinde ayağa kalkıp kapıyı kilitledi "Bu kadar basit" dedi.

 

Bana yaklaşıp yanıma yattı. Eli yanağıma dokundu bir süre okşadı eli yavaş yavaş aşağı doğru indi bu sefer eli kalbimin tam ortasındaydı. Bende elimi onun kalbininin üstüne koydum kalbi avuçlarımın içindeydi ve kalbi çok hızlı atıyordu "Kalbin niye bu kadar hızlı atıyor" dediğim sırada ondan beklemediğim bir cevap vardi.

 

"Bu kalp senin için bu kadar hızlı atıyor"

 

Bunu demesiyle kaşlarım çatıldı

 

"Tekrar söyler misin duyamadım da"

 

Sırıttı "Bu kalp senin için bu kadar hızlı atıyor güzelim" dedi tekrar. Bakışları dudaklarıma kaydı yüzünü yüzüme yaklaştırdı sıcak nefesi dudaklarıma vuruyordu. Bir anda kapı çalınca bakışlarım hızlıca Alaza döndü. Alaz'ın dudaklarını dudaklarımda hissettiğimde kapının önündeki Ege'nin sesi duyuldu "Napiyorsunuz lan içerde bende gelim izlicem sadece bir şey yapmıcam lütfen lütfen" dediği sırada Alaz onu takmayarak dudaklarıma işkence çektirmeye devam ediyordu.

 

"Açelya bacaklarını kırarım senin bak kızım açın kapıyı bak söylerim seni abine"

 

Alaz dudaklarımdan ayrılıp "Ege" dediği sırada Ege'de "Efendim" diye cevap vermişti Alaz bir anda sinirle bağırarak "Siktir git Ege sinirlerimle oynama benim bak şu siktiğimin evinde özelimiz olmıcak mı" elimle hızlıca ağzını kapattım.

 

"Bağırmasana"

 

Alaz hızlıca ayağa kalkıp ceketinden 200 lira çıkarıp kapının kilidi açıp Egeye uzattı "Al şunu uza eğer Girayı da oyalıcaksan 400 yaparım" dediği sırada gözlerim fal taşı gibi açılmıştı.

 

"Alaz bunu yapmana gerek yoktu"

 

"Karışma işime bunun başka türlü gideceği yok"

 

"Ayıp oluyor ama neyse tamam o zaman ben hepsini oyaliyim sen bana 1000 ver" dediğinde Alaz sinirle "Tamam lan tamam git yeter ki" Ege kapıda uzaklaştığı sırada Alaz hızlıca kapıyı kapatıp kitledi.

 

Bana doğru yürürken hızlıca tişörtünü çıkarttı. Yatağa yatıp dudaklarıma tekrar kapandı elleri bütün bedenimde baştan sona gezinirken eli kasıklarımda durdu elleri yavaşça tişörtümün içine süzülürken dudaklarımdan ayrıldı "Sesin,kokun,güzel kokan saçların, gözlerin ve dudakların..." sustu dudaklarıma bir buse kondurdu boştaki eli saçlarıma gitti.

"Bu dünyadan vazgeçmiceğim şeyler"

Elleri saçlarımdan uzaklaştırdı yanağıma dokundu yavaşça okşadı.

 

"Onlar olmadan bir gün dahi geçiremem güzelim"

 

Eli tişörtümün altında göğsümün üzerinde durdu sağ göğsümü beklemediğim bir anda sıkınca ağzımdan kısık bir inilti koptu beni bir çırpıda kucağına alınca "Alaz ne yapıyorsun" demiştim fakat beni duymazdan geldi.

 

Tişörtümü hızlıca çıkartıp eli sırtıma doğru ilerledi sütyenim kopçasına tuttu. Gözlerime baktı izin alırcasını gözümü onaylarcasına sıkıca kapattım. Sütyenimi çıkardığından karşısında çıplak kalmıştım. Gözlerinin içinin parladığını gördüm direk olarak göğüslerime bakıyordu.

 

"Niye öyle bakıyorsun"

 

"Özür dilerim kendimi fazla kaptırmışım"

 

Elli karnıma değdi yavaşça yukarı doğru çıktı beni hızlıca altına aldığında şaşırmıştım. Yüzünü yüzüme yaklaştırıp dudaklarıma kapandı. Hırçındı sertti acıtıyordu fakat umrumda değildi. Eli sağ göğsümğ tamamını kaplamıştı dudağımı ısırdığında ister istemez yüksek sesle inlemiştim. Ellerimi Alaz'ın sırtına yerleştirip tırnağıklarımı bastırdım Alazdan hırırtılı bir ses çıktığı sırıda kapı çaldı.

 

"Sesinin dışarıya kadar çıkıyor lan bşde Egeye para vermişsiniz açın lan kapıyı!"

 

Alaz umursamayıp öpmeye devam ederken yavaşça onu itikledim. Alaz üstümden kalkıp yerdeki sütyenimi bana verdi.

 

"Sikeyim böyle işi ya giy üstünü"

 

"Aç sen"

 

"Kızım manyak mısın sen git şu üstünü bak"

 

"Açın kapıyı!"

 

"Bekle bi oğlum"

 

Tişörtümü giydiğim sırada Alaz hızlıca kapıyı açtı "Nerde lan o Ege paramı geri ver çabuk" diyerekten hızlıca içeri doğru koştu abim bana bakarak "Bekle sen sonra konuşucaz senle bunu" diyerekten o da içinden gitti. İçerden bağrışma sesleri gelince bende peşlerinden gittim. Ege camın önünde durmuş

 

"Gelme atlarım ki benim param o burdan atlarsam öiürmüyüm ki atlıcam!"

 

"İn lan şurdan düşüceksin şimdi aşağı"

 

"Ege mal mısın 2 kattayız atlasan bile ölmessin bir tarafın kılırır o kadar"

 

"Atlıyom o zaman"

 

"Ege inersen 2000 lira vericem"

 

Ege hızlıca inip Alaza yürüdü bende hızlıca camı kapatıo önünde durdum. Zamanımız böyle geçerken akşam olmuştu. Herkes bara giderken Alazla bizim başka planlarımız olduğu için gitmemiştik. Alaz eve gitmişti üstünü değiştirmeye bende sade bir şeyler seçmiştim. Beyaz dizlerime kadar gelen askılı bir elbise seçmiştim hafif bir makyaj yapıp evden çıktım.

 

Telefonuma bildirim geldiğinde telefonu çantamtan çıkartım kimin mesaj attığına baktım.

 

Alaz: Urazın mekanının önüne gel bekliyorum.

 

Oraya doğru yürümeye başladım. 15 dk sonra önüne geldiğimde yerde kanlar içinde yatan bir beden vardı. Çöp konteynerlerin kenarına çekilmişti. Harketsizce yatıyordu biraz daha yaklaştığımda bu kişinin Alaz olduğunu anlamam çok geç sürmüştü.

 

Gözlerimden bir yaş düştü ve ard arda gelmeye devam etti son bulmadı koşarak Alaz'ın yanına gidip yanında diz çöktüm. Titreyen ellerimle telefonu çıkartıp 112 arayıcakken telefon hızlıca elimden alındı.

 

"Ah benim küçük kızım"

 

"S-senin burda ne işin var"

 

Bana doğru doğrultuğu silah ile yerde yatan gözleri açık bilinci kapanmamış olan Alaz'ın elini sıkıca tuttum. Alaz zar zor konuştu.

 

"İstediğin benim bırak onu gitsin"

 

"Hayır benim istediğim ikinizsiniz siz asla bir araya gelemiceksiniz siz imkansız aşksınız"

 

Bir silah sesi geldi karnımda bir acı ve sonrasında bir el ateş sesi daha sonrasında ise bizden hızla uzaklaşan ayak sesleri. Yere yığılan bedenim ile Alaz'ın gözlerşne baktım. Alaz'ın gözleri benimkilereni buldu.

 

"Açelya..."

"Alaz..."

"Sen...güzel bir düştün"

Sustu sesleri kısık kısık duymaya başlanmıştım gözlerim kapanıyordu sonra tekrar onun sesini duydum.

"Ama imkansızdın"

Sustu nefes almaya çalıştı tekrar konuştu .

"Ve ben yine de... O düşün peşine düştüm

"Ne olursa olsun seni asla bırakmıcam sen benim imkansızımsın"

Derin bir sessizlik oldu bir elimde Alaz'ın elini sıcaklığı bir elimde karnımın üstünde duran elimde ki kanımın sıcaklığı. Gözlerim kapandır belki de o gözler bir daha açılmak için kapandı belkide bir daha açılmamak üzere kapanmıştı.

------------------❦SON❦-----------------

Kitabımız 3 kitaptan oluşacaktır. 2.kitabı yazmaya başladım kitabın sonu iyi biticek merak edenler için söyleyiyim. 1000 görüntelenme ve bölümlerin toplamının oyu 200 oy olana kadar paylaşmama kararı aldım. Tekrar görüşmek üzere görüşürüz.❤

Bölüm : 10.05.2025 22:22 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...