Hınçla sağa sola kaçmaya çalıştım ama boşunaydı. Beni resmen yerime mıhlamıştı. Boyu benden uzun olduğu için arkamdan üzerime doğru eğilmişti. Kocaman bir ağaç gibi gövdesinde kayboluyordum.

“Kendini dışarıdan görsen senin beni taciz ettiğini düşünürdün?”

Kulaklarım zevkle ve stresle çınladığı için onu zor duyuyordum. Sadece uzun parmaklarını ve dokunduğu yeri düşünebiliyordum. Ne dediğini bile soramadım, neredeyse ağzım akacaktı.

“Çiftleşme zamanı gelen dişi kaplanlar erkek kaplanları çok ciddi ısırıp yaralayabilir. Çiftleşmek isteyen bir kaplan gibisin. İstediğini biliyorum. Seni öyle uzun zaman uzaktan izledim ki, kendinin bilmediği hislerini bile biliyorum.”