Nihayet içeri girecektik.
Korkuyordum.Ama yanımda Bora vardı.
Ellerimi kütlettiğimden haberim yoktu.Stres olmuştum.
Bora bunu bunu anlamış olacak ki bana elini uzattı.O da çekiniyordu,"İzin verirsen,korktuğunu anlarım.Elimi tuta bilirsin.Kimse karışamaz."
"Olur." dedim.Hem kekeledim hem de tebessüm ettim.
"Sevindim." dedi.Sırıtıyor muydu o!
"Susma konuş Alina.Bağır,çağır,gül,döv ve ya söv.Ama lütfen rica ediyorum Alina'm,susma." Sesi yalvarır gibi çıkmıştı.
"Evet ama sen varken çok da korkmuyorum."
"Çünkü sadece bana bakıyorsun,etrafına bakmıyorsun." Hayır bu kadar mı belliydi. Anladı mı?Anlamış!
Yine sustum.Ama o susma demişti bana.
"Çok kötüsün!Ayrıca çok da yak.." sustum.Bunu ona demek istemedim.
"Hiç de bile dana bakmıyorum.Hem baksam ne değişecek?"
"Ben de baktığımı itiraf edecektim.Tüh!"
"Ne!" dedim.Bağırdım.Ama heyecanlandım.
"Hiç dikkat etmedin mi?Gerçi bakıştığımızda sürekli gözlerini kaçırıyorsun,Alina'm."
Biraz yürüdük ve bir bank vardı.Orada oturdum.
Manzaraya bakıyordum.Çok güzeldi.Geceyi seviyordum.Daha az insan vardı.Sabahı sevmiyorum.
Bora bana bakıp,"Şuradaki Cansu'nun abisi mi?Hani seni satan kızın abisi?"
"Seni seviyormuş.." diye mırıldandı.
"Anlamadım?" dediğimde anlamıştım.Ama anlamazdan geldim.
"Seni seviyormuş Alina!" O bana mı bağırmıştı.
Yüksek sesten korktuğumu bilmiyor muydu.
Gözlerim onun gözleri hariç her yere bakıyordu.
"Alina." dedi net bir ses ile.Biraz da öfke ve biraz da üzgünlük vardı sesinde.
"Efendim?" dedim bende tok bir ses ile.
"Ben seni hak etmiyorum." diye mırıldandı.
"O pislikten uzak dur.O kızları kullanıyor.Alkolik."
"Onu sevmiyorum Bora.Bana bağırmasaydın diyecektim.."
"O adamı sevmiyorum.Emre pislik biri.Emre abi."
"Ona neden abi diyorum da sana demiyorum?"
O güzel gözleri çok güzel bakıyordu.
Bazen ev; 4 Duvar arasından oluşan bir çatısı olan tuğla yığını değildir,ev bazen de "İnsanlar"dır.
"Haklısın.Abim ile 25 yıldır arkadaş,pardon kardeşsiniz." dediğimde gözlerine bakıyordum ve tebessüm ediyordum.
"Neden aşık mı olursun?" dedim.Sonra kendime inanamayıp ağzımı kapattım ardından,"Özür dilerim.." dedim mahcup bir ses ile.
"Bir,evet.Evet dedim üsteleme,iki,özür gerekmez mükemmel kız.Utanma.Ben,Bora Çetin Korkmaz.Okulun popüler çocuğu!Sen,sosyal anksiyetesi olan bir kızsın.Dışlanıyorsun.Aynı okuldayız,aynı sınıfta ve hatta ve hatta,aynı sırada." dediğimde göz kırpmıştı.
Şimdi de sırıtıyor muydu?
"Sen de güzel olma!"
Ağzını kapattı.Hayır beni taklit ediyordu!
"Gıcıksın Bora!Gıcık!" son dediğim gıcığı heceledim.
"Sana gıcığım güzel kız.Ayrıca ben hiç utanmam." dedi alaycı bir tavırla.
Allah'ım çok güzel gülüyordu!Çok yakışıyordu gömlek ona.Çok mükemmeldi.Çok..
"Bilmez miyim!Utanmaz!Düzenbaz!" diye bağırdım.
Etraftakiler bana bakıyordu.Hissediyordum.
"Bora nefes alamıyorum,sanırım bayılacağım.." diye mırıldandım.
"Sakın!" diye bağırdı.Kpnuşmaya devam etti,"Sakın beni bırakma güzel kızım.Güzelim,Alina'm,Arven'im.Bak benim sin.Bensiz de gidemezsin!Kimse yok.Kimse sana bakmıyor.Sana bakanın gözünü oyarım.O kadar." dedi.Sesi hem ciddi,hem endişeli,hem de netti.
"Korkuyorum.Çok korkuyorum.Herkes bana bakıyor."
"Senin sosyal anksiyeten çok ileri değil,şu anlık bayılmazsın sanırım.Üzüldüm seni kucağıma almak vardı."
Güldüm.Ama bunu sadece ben gördüm o görmedi.
"Ben bayılmamak için dokuz doğuruyorum!Senin yaptığına bak!Dalga geçiyorsun."
"Ya sana bir şey sorcam." dedim kendimi tutamayıp.
"İstemsiz bir şekilde afalladın?Bir de.."
Bu sefer;Susan ben değildim,oydu..
"Bir de gözlerini kaçırıyorsun.Korkuyormuş ya da tereddüt etim gibi.Neden bilmiyorum.Yalan söyleniş olduğun belli burdan.Güzel kız."
"Güzel kız.." diye mırıldandım.
Ama diyin o ben bile zar zor duydum kendi dediğimi.
"Hayır.Sadece evet.Alacağım cevaptan korktum.Ama soruyu boş versek.Bu gün özel bir gün." dediğimde buruk bir gülümseme saçtım gözlerine.
"Bu gün de sıradan bir gün demedin?"
"Nerden biliyorsun sen!?" dedim.Şaşırmıştım.
"Benleyken hep,'Bu gün de güzel bir gün' ya da 'bu gün özel bir gün' diyip duruyorsun.Ama İpek'e öyle demiyormuşsun?"
Sanırım onu sevdiğimi anlamıştı.Kaçış yoktu.
Önce sırıttı.Ben bu sırıtışı biliyorum.
"Sırıtma!"
Daha büyük sırıttı.Sinir olmuştum.Ama çok güzel gülüyordu.Hemde çok.O gözleri.
"Sırıtmam.Sen de o zaman o kadar güzel olma."
"Amacın ne?" dedim.Eğer bana ümit veriyorsa..
"Amacım aslında basit.Beni seveni arıyorum.Ama belki de o uzaklarda değildir."
Son dediği gözlerimi açmama sebep oldu.
"Ama duymadım.Hatta duydum ama itiraf edemiyorum diyorsan,'Beni seveni arıyorum ama belki de o uzaklarda değildir.'dedim.Her şeyi uzakta aramak saçma geldi."
"Bu kadar saf ve temiz kalpli olma güzel kız."
"İçeri geçelim mi?Sıkıldım."
Konu değiştirdim.
"İstersen bin soru sor.Ama susma.Cevaplarım."
"Bana neden bu kadar iltifat ediyorsun?"
"Seviyorum çünkü seni güzel Alina'm."
İçeri geçtiğimizde herkes bize bakıyordu.
Elimi hemen Bora'nın kolundan çektim.
~
Nihayetinde masaya geçtik.İpek beni lavaboya çağırdı.
Lavaboya girince,"Kimse yok,değil mi?"
"Bak şimdi beni ğür dikkat dinle.
"Ben sanırım birisine aşık olmuş ola bilirim."
"Bora'nın en yakın arkadaşına.Arda'ya.."
"E haklı." dedim göz kırparak.
"Ya yapma şunu.Bora'ya rica etsen mi acaba.Arda da gelse falan.Emre abi gelsin,Nil abla,Bora sen ve ben bahçeye çıkalım."
~
Abim,"Ya neden dışarı geldik şimdi?"
Ablam,"Bilmem?Neden buradayız?"
Bora,"Güzel yer.Söylenmeyi kesin!"
İpek biraz Bora'ya yaklaşıp,"Arda nerde kaldı?" dediğini duydum.
"Bilmem?" diye fısıldadı Bora.
Abimin yanına gidip,"Abi,ablam neden bu kadar huysuz?"
"Maalesef abicim.O adama çekmiş."
"Çekmez olaymış." diye mırıldandım.
Abim başını olumlu anlamda salladı.Evet anlamında yani.
Okur Yorumları | Yorum Ekle |