Aradan üç gün geçmişti Mina hayati tehlikesini atlatmamıştı hayla tehlike olduğunu söylüyorlardı doktorlar. Tabi bir ihtimal daha veriyorlardı, eğer beyin soğancığı zarar gördüyse sakat kalma olasılığı vardı, bunu Mina uyandıklarında görülecekti bu çünkü en çok darbeyi başına almıştı. Organlarında bir sıkıntı yoktu ama mide bulantısının çok olacağı düşünüyordu.
Kayra ve onur bey camın önünde bekliyordu birde Doğukan. Doğukan’a kim dil döktüyse fayda etmedi ailesini bile dinlemedi üç gündür orada bekliyordu. Diğer aile üyeleri iş yerlerinden izin alamadı çocuklar ise aile zoru ile okula gittiler.
Doktorlar son üç gündür yaptıkları gibi kontrole girdiler ama beklemedikleri şey Mina’nın gözünü açmış ne olduğunu anlamaya çalışıyorlardı. Doktorlarda şok oldu kaldılar onlar öyle olunca Doğukan cama baktı ve Mina’nın gözünü açtığını görünce heyecanlandı ve arkasına döndü bir anda ayakta uyumak üzere olan kayraya sarıldı, kayra baya şaşırdı ve oda sarıldı ‘ne oluyor Doğukan’ Doğukan hemen cevap verdi sarılmaya devam ederken ‘uyanmış abi Mina uyanmış’ kayra uykusuzluktan ilk başta anlamadı sonra gözü cama kaydı ve oda gördü onlar konuşurken onur bey çoktan cama bakıyor ve gülümsüyordu. Kayra Doğukan’a sarıldı sevinmişti oda.
Doktorlar kontrollerini bitirince dışarı çıktılar onlar bekleyen üç adama baktı ‘hiçbir sorun yok her yeri iyi her hangi bir tehlike yok sadece birkaç ay mide bulantısı ve kusma baş dönmesi olabilir normal bir odaya alacağız kan değerleri ve vitamin değerleri normale döner o zaman taburcu olabilirsiniz’ dedi kadın doktor hemşirelere haber vermek için uzaklaşınca herkesin içine su serpilmiş mutlu olmuşlardı, Onur bey Derin hanıma haber vermek için hemen telefonundan aradı kayra kardeşlerine mesaj attı.
Birkaç dakikanın sonunda Mina normal odaya alındı.
Doktorlardan her şeyi öğrenmiştim ve hayla uykum vardı. ben bu aralar çok mu uykucu oldum? Başım ağrıyor kolumu hareket ettiremiyorum ki bu çok sıkıcı ayağımda bile dikiş var! Seveceğim böyle işi! Odaya birileri giriyordu tek gözümü açtım. O babam abim ve sevgilim gelmiş! Kendimi sarhoş gibi hissediyorum babam ve abim yatakta ki boş yere oturdular ‘nasılsın balım’ dedi abim ‘sarhoş gibi hissediyorum’ dedim ve güldüm. Baya kahka attım! Benim kafa iyice gitti, ben gülünce abimde güldü aklıma gelen soru ve bir şeyle sordum ‘telefonum ve kimliğim nerede?’ dedim o anda Doğukan’la göz göze geldik tabi o ne demeye çalıştığımı anladı ve sırıtmaya başladı ‘bende’ dedi babam ‘sen bana telefonumu ver ben sana kimliğimi vericem’ dedim sarhoş gibi babam bir şey anlamadı ama abim ve Doğukan kahka atmaya başladılar. Onlar gülünce babam sorgulayıcı bakış attı ‘telefonun yok dene bilir’ dedi abim ‘neden’ ‘kırılmış bacım hem de ne kılıma açamıyoruz bile artık yenisini alırız’ dedi abim kafamı salladım gözümü kısıp Doğukan’a baktım, Bu niye Okulda değildi tamam bana araba çarpmış olabilirdi ama onun eğitiminden geri kalmasını da istemezdim ama yine de YERİM BEN BU ÇOCUĞU! ‘sen niye okulda değilsin doğu’ aşırı masum bakışları attı ‘sen bu haldeyken gidemezdim kar tanesi’ ya valla yicem ben bunu biz konuşurken abim araya girdi ‘biz dedik herkes dedi söz dinletemedik ama’ ab bir atlama işte ne güzel hem kızacağım hem seveceğim, işte biraz daha böyle konuştuk babam yanaklarımdan öptü doktor geldi ağrı kesici taktı bende uyudum.
Çok mutluyum!! Hem arkadaşlarım, kuzenlerim, amcalarım ve teyzem geliyormuş!!. Şuan odada bir tek doğum ve ben vardım oda bana sarılıyor sanki bıraksa kacakmışım gibi bırakmıyordu. Travma bırakmadık inşallah çocukta. Bana hava hoş sarılsın, şimdi telefonundan benim için yaptığı çalma listesini gösteriyordu üşenmemiş birde sıralamış, normal güzel şarkılardan yöresel şiveli şarkılara ardından sonra birkaç oyun havası geliyordu çok güzel yapmış lan!!!. Biz bakmaya devam ederken kapı çaldı ben ve mükemmel şakalarım durur mu hayır, Doğukan’la bir bakıştık çok kısa saliselik o ayağa kalkarken ikimizde bağırdık ‘odada yokuz!!’ içeri biri kafasını uzattı Timur abi!! Uzun bir süre önce Gökalp abi ile göreve gitmişlerde neredeyse bir aydır yoklar. Bize göz kırptı ‘lan miran harbi yoklar’ Gökalp ve miran abinin sesi geldi ‘lan azına tükürdüğüm aç kapıyı’ dediler Timur abi hızla içeri girdi diğerlerinin girmesine izin vermeden ‘Kapı sıkıştı kapı’ dedi kısacası para vermeden nah geçersiniz diyordu talih amcamın sesi geldi ‘tan Timur aç lan kapıyı valla döverim seni’ Timur abi hemen kapıyı açtı ‘tamam amca ya kızma sen ki küçükken dövmedin’ talih amcam içeri girdi ‘ne zaman dövdüm lan!, iki üç kafana vurduk küçük bir şeydin yere yapışıyordun’ ‘e ama düşüyormuşum işte’ bu mükemmel muhabbetten sonra içeri girdiler şükür çok kişi gelmemiş baba tarafı kuzenlerim ama Taner abi ve sare yok muhtemelen birinin işi diğerinin okulu var anne tarafından bir tek Alp var büyüklerden de talih amcam gelmişti yeterliydi herkesin işi olabilirdi hafta içi bu gün!.
Gökalp abi yanıma koştu ‘kız cimcime ne yapıyorsun bak şimdi sana ne vereceğim gör bak’ dedi ama Timur abi ona yetişti ‘dur lan ilk ben vereceğim’ dedi onu ittirdi arkadan miran abi geldi ‘ben daha büyüğüm lan ilk ben vereceğim’ dedi onlar kavga ederken alp geldi yanıma ve sarıldı ‘geçmiş olsun Mina’ dedi ilk defa sesi bu kadar sıcak çıkıyordu elime bir paket tutuşturdu ‘hediyem ilk ben vereyim çatlasınlar’ dedi güldü bende güldü kuzen olan abimler hayla kavga ediyor ben paketi açtım AAAAAAAAAAA kitap almış bana!! Çevrim içi diye bir kitap çok güzel gözüküyor birde ciltli ‘teşekkür ederim Alp’ dedim başımda dikilen abilere baktım. Bir dakika ben yanlış mı görüyorum.
Onlar küçük çocuk gibi taş kağıt makas yapıp kazanan mı verecek
Odadaki herkes onlara bakıyordu kazanan tabi ki miran abi oldu ‘ağla lan Timur’ dedi Talih amcam hepsinin ensesine acıtmayacak ama öne götürecek bir şaplak attı ‘Eşşek kadar oldunuz lan kaş kağıt makas ne’ bence otuzlarına yaklaşmış değil de daha on beş yaşında gibiler miran abi bir poşet uzattı bana gülümsedim ve aldım, ALLAHIM BU NE NEZAKET! Poşeti açınca bir tane pelüş oyunca çıktı bir değil iki tane LAN BUNLAR ÇOK TATLIII yıl başı şapkalı kardan adam ve penguen çıktı ya çok ‘BUNLAR ÇOK TATI!! TEŞEKKÜR EDERİM’ dedim miran abi zafer kazanmış gibi gülümsedi ‘rica ederim prenses’ dedi ve talih amcamın yanına gitti oturdu sonra Timur abi poşeti bana uzattı ‘şimdi şöyle bir şey öğrendim sen kitap okumayı çok seviyormuşsun birde asker kurgusu mu ne bir şey varmış onu çok seviyormuşsun o yüzden sana çok güzel bir şey aldım’ dedi paketi açınca kutulu set çıktı hem de iki kitaplık Kazazede bende yoktu ve bu kitabı çok istiyorum ‘teşekkür ederim abi’ güldü ‘rica ederim rica ederim’ oda geri çekildi sonra Gökalp abi yanıma oturdu ‘kız oturacak yer kalmadı bizim sülale ne kadar fazla’ ‘he ya’ dedim bir elini omzuma attı ‘herkes hediye aldı ben almaz mıyım’ bana hediye paketi uzattı, kardeş bune herkes hediye almış ki ellerinde daha iki poşet vardı muhtemelen Miraç ve Mira içindi her neyse açtım paketi iki şey çıktı KİTAP! Bir günde 4 kitabım oldu laaann çok iyi buda File arkası diye bir kitaptı çok güzel bir kitaba benziyordu içinden bir şey daha çıktı o bir tane daha pakete sarılı bir şeydi onu da açtım Künye çıktı. Bildiğiniz asker künyelerinden ABOOOOOO çok güzel lan gülümsedim niye gülmeyeyim ‘teşekkür ederimm’ dedim sarıldı bana bende sarıldım ‘da neden herkes bir anda hediye verdi’ Doğukan konuştu ‘Yılbaşı geldi bir hafta sonra’ ‘neyyyy bir hafta sonra 2024’e mi giriyoruz vay anasını’ dedim. Sonra işte konuştuk
Kadro tamamlanmıştı, miraç ve mira da hediyelerini aldılar oturuyorduk Doğukan evine gitmişti ama geri geleceğini söyledi. Ben ise kimliğime bakıyordum. Bir şey fark ettim hassiktir benim iki ismin vardı lan, doğru ya bana hep Mina dedikleri için Asya ismini unutuştum, yeni kimliği babamlar çıkarmıştı nasıl fark etmediler belki ettiler demediler, her neyse ya eninde sonunda öğrenirlerdi. Kapı çalınca Doğukan içeri girdi onu görünce konuşmaya devam ettiler. Şimdi şöyle düşünün ben yataktayım benim etrafımda kuzenler ve arkadaşlarım var bizim grup filan babamlar odanın diğer tarafında muhabbet ediyordu, Doğukan yanıma geldi ‘sana hediye aldım kar tanesiii’ dedi ve paketi ban uzattı şimdi kesinlikle bir kitaptı amaaa onun aldığı kitaplar her zaman iyi olurdu canım sevgilim şimdi etrafımdakiler bana bakıyordu bende paketi açmaya başladım. Kitap’ı çıkardım ilk gözüme çarpan şey mor renk olması ve kitabın ismi Asya olması Asena atladı olaya ‘isminde bir kitap yazılmış lan’ şimdi baba tarafım bir bakışma yaşandı ‘İsmi’ dedi Gökalp abi.
O anda büyükler hariç diğerleri bana dönü benim açımdan büyük bir şey değildi ama onların açısından düşününce ‘kardeşimin bir ismi daha varmış ve bize söylenmedi’ gibi olabilirdi o yüzden açıklayacağım
‘Benim iki ismim var ever Asya Mina ama ben Mina’ya alıştım hatta Asya adını unutmuştum tip tip bakmayın yüzüme’ bence baya açıkladım bir şey diyeceğim Doğukan’ın böyle bir ortamda bu isim işini patlatması çok güzel oldu. Kafalarını salladılar inşallah küsmezler, hayır yani ben 10 yıl sonra kendi ismimi fark ettim sizden trip yemek istemiyorum, kafa salladılar konuşmaya devam ettiler ama ben kitabı incelemek uğraşıyorum ki şuan konuşmaları hiç ilgimi çekmiyordu.
KISA BİR BÖLÜMLE GELDİM SİZE ÇALMALİSTESİNİ ATMAK İSTERDİM AMA ATAMAM MÜKEMMEL BİR SIKINTIDAN DOALYI.
HER NEYSE BAYA GEÇ SATTE ATIYORUM BÖLÜMÜ (23.07) OKUNUR MU BİLMİYORUM
BİRDE, GÜNAYDIN/TÜNAYDIN/İYİ AKŞAMLAR BALLARIM1
OY VERİP YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN!!!!!!!!!!!!
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
19.46k Okunma |
1.2k Oy |
0 Takip |
17 Bölümlü Kitap |