
"Merhaba ben Gurur, sizin önce sevdiğiniz oldum ama sonra kötü karaktere büründüm. Bunun suçluluğunu yaşıyorum. Pişmanım. Bu hâle dönüşmemem lazımdı. Sevdiğim kadına bu şekilde ihanet etmemem lazımdı. Arkadaşlarıma bu şekil ölüm sunmamalıydım.
Masumum diyemem ama bütün suçta ben de değil. Çocuktum. Arkadaşım öldü. Farah elimden gitmek üzereydi. Onu kendine getirdim, onu her şeyi yapmak istedim ama hep bir yanımı susturdum. O kötü hem ailesi hem arkadaşı öldü dedim. Bazı şeyleri erteledim. Ama bazen ertelemeseydim diyorum. Ertelemesem bu kötülüğü ona yapar mıydım sanmıyorum.
Sizin gözünüzde kötü bir karakterim. Ama beni kendinizin yerine koyun. Öldü sandığını sandığınız arkadaşınız bir an da karşınıza çıkıyor. Size tek tek her şeyi anlatıyor ve sizi bir an da manipüle edip, Farah’ı suçlu gösteriyor. İlk inanmadım. Yaptığı plana katılmak istemedim. Sevdiğim kadına ihanet etmek istemedim ama manipüle edildim. Kendimi bir an da o oyunda buldum.
Oyunun için de acı çeken sadece Farah değildi. Bende acı çekiyordum. Onun her canı yandığında ben de acı çekiyordum. Sürekli oyunu bitirmekle bitirmemek arasında gidip geldim. Sonra her şey son buldu ama sun bulduğu gibi aramızdaki tüm samimiyette son buldu.
Her şeyin bir yanlış olduğunu öğrendik. O öğreniş hep orada bir yerlerde kaldı. Bir kadını kırmıştım. Oyunun kurbanları onlardı ama yön değişmişti. Oyunun kurbanları biz olmuştuk. Sevdiğim kadını tamamen kaybetmiştim.
Yaptıklarımın hiçbir affı yoktu. Farah’ın da beni affedeceğini sanmıyorum. Beni asla affetmeyecekti bunu biliyordum. Bu yola başlarken bunları düşünerek başlamıştım ama böyle sonuç beklemiyordum.
Beni dinler misin bilmiyorum ama size küçük bir tavsiye vermek istiyorum. Bir katil tavsiyesi değil, ilk başta sevdiğiniz Gurur tavsiyesi.
Arkadaşlarınızın arkasından asla bir şeyler çevirmeyin. Bir şey öğrendiyseniz gidin önce ona sorun, ondan öğrenin tüm olanları. Bir açıklaması vardır. Kimse bir şeyi açıklaması olmadan yapmaz.
Ben konuşmadan sorguladım. Ve sorgulamadığım için pişman oldum. Sizde benim düştüğüm hataya düşmeyin. Bir şey duyduysanız önce sorgulayın. Sorun, kızın ama ondan dinlemeden içinizden infaz kararı vermeyin...”
Size bir nergis çiçeği bırakıyorum. Çiçek’e ilk aldığım çiçek... Bunu hâlâ o günlüğün içinde saklıyor. Bunu Çiçek’in mezarına bırakabilir misiniz? Benim değil, onun mezarına bırakın. Kendinize iyi bakın...”
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 189 Okunma |
73 Oy |
0 Takip |
23 Bölümlü Kitap |