
Baya bir zaman geçmişti. Ama ne yaşayan vardı ne ölen.. ben tam ortasındayım ikisinin. Bir yoğun bakımda abim birinde sevgilim yatıyordu ve ayağım yan yana olan yoğun bakım kapı önünde durmak dışında bir şey yapamıyordu. Düğünde de aynısı olmuştu abime sarılamamıştım, ama sevgilime de bakamamıştım. İkisinin elini de tutmak istemiştim ikisini de korumak yanımda tutmak, son kez belkide bakmak istemiştim ama Arafta kalıp ne abime sarılabilmiş ne de sevgilime bakabilmiştim.
-----------------°------------------
Gece yanımdaydı. Burak abi yanımdaydı. İkisininde çok canları yanıyor belliydi. Gece berbat durumdaydı. Abimin odasının önünde duruyordu. Burak abide benim gibi araftaydı. Ne emiri seçebiliyordu ne Berki. Ama onunda yüreği yanıyordu belliydi. Elinden gelse ikisinede şuan canını vermeye razı gibiydi.
Geceye baktım. Omuzunu sıvazladım.
"İyi misin..?"
"Ne kadar olabilirim ki?"
"İyi olacak ikiside eminim. Ya Berk bu bırakır mı bizi?? Hayır tabiki. Motorunu çizeriz hemen uyanır sinirden"
"Peki ya emir..?"
Sustum. Yutkundum.
"Emir... O.. o uyanacak. Hissediyorum. Ben çok uzun zamandan sonra gerçek aşkı bulduğumu anladım. Ne Mete ne tugay ne başkası.. ben emirde kendimi buldum. Bir ara ikimizide kaybettim ama o düştüğüm kuyudan çıkmam için bana el uzattı. Ve onu kaybetmeye niyetim yok gece. Kaybedemem.. tam bulmuşken.. yapamam.."
Burak abi girdi araya.
"Kızlar. Saçma sapan düşüncelere kapılıp umutlanmayın. Ama umudunuzuda kaybetmeyin. Sadece elinizi kalbinize koyun ve onları hissedin. Çünkü giderlerse eğer.. hissetmeniz zor olacak."
...
*3 ay sonra- 18 kasım akşamı*
İki mezar taşı.
Emir Ateş.
Berk Apak.
Garipti. Çok garip. Neden bu isimler bu denli tanıdık geliyordu bana? Bazı sesler yankı yapıyordu. Gerçekten kimdi bu durmadan konuşan kişi!?
"Abin dik durmanı isterdi"
"Seni severek gitti yıpratma kendini."
Ne saçmalıklar dönüyordu. Gözlerimi açıp etrafa baktım. Burak abi başta olmak üzere asrın.. akın.. tugay.. bir tabut taşıyordu? Arkasında başka bir tabut daha vardı?
Neler oluyor..
Biri beni uyandırsın..
Önüme baktım.
Emir Ateş
~D.T~ 01-01-1997
~Ö.T~ 18-11-2024
Berk Apak
~D.T~ 30-12-1998
~Ö.T~ 18-11-2024
Mezarların içi doldu. Ağzımdan çıkabilecek en büyük tonda çığlık çıktı..
Bağırsam gelecek misin?
Ağlasam duyacak mısın?
............
"ABİ!!!"
"He bebeğim söyle"
"Lan.."
"Su verin prensesime lan serum askısını sokarım bir yerinize!"
"Ölmedin mi sen.."
"Yok valla bebeğim ama 8 canım kaldı"
"Emir? O NERDE!?"
"Heee o şeyde"
"öldü mü.."
"He öldü"
Sustum. Dondum. Emirin sesini duydum.
"Berk baslicam sanada şakana da mal herif."
Arkamdan geldi sarıldı emir. Tekrar konuştu.
"Evet öldüm. Ama sana."
Abim konuştu.
"İyyy romantik gay"
"Hösssttt! Berk fişini çekerim senin"
"Karımı özledim ben"
"Gelir karın az sonra"
Biraz sessiz kaldık ve oturduk. Daha sonra gece içeri girdi. Ağlamış gibi görünüyordu.
"Gece noldu?"
Diye sordum. Ardından abim sordu.
"Gece ne oldu güzelim?"
Gece birden üzerime yürüdü.
"Nasıl yaparsın bunu! Kardeş saydım ben seni! İhanet nasıl edersin bana güneş!"
"Gece ne diyorsun? Ne ihaneti?"
Abim geceye sordu ama bende hiç bir şey anlamamıştım.
"Gece ne yaptım? Noldu? İstemeden seni kırdım mı?"
Gece konuşmaya devam etti.
"Ya bırak Allah aşkına! Hepsini etrafına toplamaya çalışma! Daha fazla yapma bunu! Ne sandın! Senle aynı evde yaşıyoruz diye fark etmez miyim sandın!"
" Ya ne diyorsun.. anlamıyorum hiç bir şey gerçekten?"
"Sen halâ berke aşıksın dimi!! Biliyorum bunu sakın, sakın bana yalan söyleme güneş!"
Gece ağlamaya başladı. Devam etti ağlayarak.
"Yıllarca kocama kavuşamadım! Ayrı kaldım! Sonra kocamın alçak kız kardeşinin kocama aşık olduğunu öğrendim! Geçer dedim hatadır biter dedim! Bitmedi! Bitmemiş! Nasıl halâ Berke aşıksın sen güneş!"
Şok olmuş dinliyordum.
"Sen öyle bir kadınsın ki.. gönlün kime kayıyor belli değil güneş. Gönlün en az bir pavyon gibi. Kim giriyor kim çıkıyor belli değil. İlişki geçmişini anlayamıyorum bile. Metesiydi tugayıydı berkiydi emiriydi derken.. var mı eksik saydığım?"
Abim konuştu.
"Gece. Düzgün konuş. Saçmalıyorsun. Farkındasın değil mi?"
"Ben mi saçmalıyorum? Kardeşin sana aşık Berk.. ve sen evlisin.."
Emir konustu.
"Gece. Bunu yapma? Ne kadar doğru rencide etmen?"
"Ya Allah aşkına ben mi rencide ediyorum? Kız abisine aşık."
"SUS GECE SUS! DEĞİLİM SUS SAÇMALAMA! BİR HATAYDI! EMİRE AŞIĞIM BEN!"
"Sen güvenilir bir insan değilsin. Kadınların yüz karasısın."
Yanına yaklaştım tam bir şey diyecektim ki yüzümde bir ağrı hissettim daha sonra kendimi yerde buldum. Gözümden bir damla yaş aktı.
üçü aynı anda bağırdı.
"GECE!"
"Berk. Şimdi sana soruyorum. Bu aşağılık kızımı seçiyorsun yoksa beni ve bebeğini mi?"
"N-ne?"
"Hamileyim.. bebeğimiz olacak.. ve seni yanımda istiyorum.. bebeğimiz babasız mı kalsın Berk.."
Gece beni gösterdi.
"O babasız büyüdü diye benim çocuğumda babasız büyümek zorunda değil."
Ayağa kalktım. Dik durdum nefes almaya çalıştım. Sözleri yedirmeye çalışıyordum.
"Sen... Ben... Güneşe yapamam.. o benim Dünyam.."
"Berk bu senin kanından canından evladın ama..?"
Abim bekledi bekledi bekledi..
Ben zaten anladım ki cevabı. Sözler bazen ağızdan çıkmadan anlaşılır.
"Gece.. sizi seçiyorum.."
Yutkundum. Zaten anlamıştım.
Güneş zaten anladın sen. Güçlü kalır mısın? Bir kez olsun güçlü kal. Kimseye muhtaç kalma.
Ama o abim?
Abim seni değil bebeğini ve karısını seçti. Gidecek ve gelmeyecek.
Ama bebeğinin bir suçu yok.. onu seçmeli zaten..
Salak mısın kızım sen! Karısına bir şey demedi bile? Sana Tokat attı? Seni rezil etti karısı? Ama abin gerçek ailesini seçti. Seni değil.
Ben zaten hiç tercih edilen taraf olmadım ki.
Daha fazla bir şey duymamak için odadan çıktım. Emir peşimden geldi.
"İstemiyorum"
"Güneş, güzelim. İyi değilsin sen. Nereye adım atıyorsun onun bile farkında değilsin."
"Ben her şeyin farkındayım. Peki sen bana inanıyor musun? Sende gidecek misin?"
"Ben hiç bir yere gitmiyorum seni bırakıp güneş. Ben bir adım attım. Sen benim karım olana kadar ben senin peşini bırakmayacağım. Ben ne zaman ölürsem o zaman senden giderim anca."
"Teşekkür ederim.."
Devam ettim.
"Benim biraz yalnız kalmam lazım Emir.. seni seviyorum.."
"Aradığımda aç lütfen"
Kafa salladım ve gittim. Arabama bindim. Sürdüm.
Nasıl böyle olmuştu? Abim ve sevgilim yaralıyken kendimden çok destek çıktığım kadın nasıl bugün gelip bana hayat kadını muamelesi yapmıştı..?
Ve abim nasıl onu seçmişti..?
Bebeği vardı.
Haklıydı.
Kim olsa aynısını yapardı.
Kendini kandır anca.
Düşünme düşünme düşünme..
Ağlama ağlama ağlama..
Halbuki ben ne kadar korkmuştum abim ölecek beni bırakacak diye..
Abin ölmeden bıraktı seni uyan artık uyan! Bitti Rüya!
Evet bitti Rüya.
Durdum. Tabiki yine buraya sığınacaktım. Annemin olduğu tek yer.
Masum olan tek yer. Seslerin sustuğu tek yer.
Mezarlık.
Annemin mezarını buldum. Yanına uzandım sessizce.
Bir süre sessiz kaldım sonra yavaş yavaş hıçkırıklar başladı ve arttı.
Artık sadece benim sesim duyuluyordu mezarlıkta.
"Anne oğlun beni bırakıp gitti!'
Şikayet ettim..
"Anne bana denilen laflara sesimi çıkaramadım.."
Sanki cevap alacak gibi derdimi anlatıyordum.
"Anne Tokat yedim.."
Saçımda bir el hissettim. Yavaşça saçımı okşadı. Kim olduğunu bilmiyordum ama ağlamaya devam ettim.
Sonra ses duydum..
O ses..
Hayır..
"Noldu güzelim? Ağlıyordun? Biricik Berkin seni bırakıp gitti mi? E hani nerde akın? Hani nerde asrın? Nerde Tuğçe Ada? Peki şuan ki sevgilin Emir? Hiç birisi yok değil mi? Ben varım yine sadece."
Mete.. kabus yine mi başladı..
"Ya defol!!! Şuan seninle uğraşamam Mete!!"
"Uğraşma Mira. Ama baş belan geldi. Ve şuan seni koruyacak bir Berkin yok. Kendine sahip çık. Belli ki yine tercih edilen taraf sen olmamışsın. Yazık. Çok mu incindin Mira? Bana yaparken iyi geliyordu sana değil mi? Beni bırakırken iyiydi? Nasıl hissettiriyormuş sevdiğin tarafından terk edilmek? Ah pardon ya! Sen abine aşıktın! Ben nerden geleyim ki aklına?"
"METE GİT DEFOL!! GEBER ARTIK SENDE PİSLİK HERİF! KAÇ CANLISIN SEN APTAL HERİF!"
Ayağı kalktım. Arabaya bindim direk uzaklaştım ordan. Ve arabayı sürerken ağlıyordum. Eve geldim durdurdum arabayı eve girdim. Odama girerken abimin odasına kaydı gözüm.
Eşyaları ne ara toplamışlardı?
Bu kadar çabuk mu.. son kez o hastanede mi görmüştüm ben abimi?
Yatağına uzandım gözlerimi dua ederek kapadım.
Allah'ım sen bana yardım et. Canımı al diye dua etmeyeceğim.. abim mecburdu bunu yapmaya.. ama sen bana yardım et.. ayakta durmak istiyorum.. sen bana güç ver Allahım..
----------------
Berk & Gece
"Gece bu yaptığın doğru değildi"
"Berk! O kadının lafı geçmeyecek bu evde."
"Gece o benim canımdan bir parça"
"Bizde senin canından bir parçayız?"
Biraz bekledim.
"Gece"
Bana baktı.
"Oğlumuz olursa Adı Deniz olacak. Kızımız olursa Mira su. İtiraz istemiyorum."
"Neden?"
"Keyfim öyle istiyor."
Hayır. Kardeşimin ilk isimlerini şimdi tercih etmek zorunda kaldığım çocuklarıma koyacaktım.
Mira Su Deniz
Kızımın ve oğlumun isimleri. Kızım halasına o kadar benzesin ki onun kadar kocaman bir kalbi olsun.. oğlum halasına o kadar benzesin ki onun kadar güçlü bir insan olsun..
Ben Berk Apak bugün bir hata yaptım kardeşime. Bunu belki şuan telafi edemiyorum. Ama şunu belirtmek isterim ki seni çok seviyorum benim biricik minik kardeşim.
Çocuklarım senin isminle parlayacaklar ve seni çok sevecekler.
Güneşim, ömrüm... Seni çok seviyorum gün ışığım. Umarım beni affedersin.. senle bir gün karşılaşıcaz.. hayatını kuracaksın. Ama ben seni hep izleyeceğim göz bebeğim..
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 4.13k Okunma |
263 Oy |
0 Takip |
48 Bölümlü Kitap |