Kaçırma

O adamın boş durmayacağını biliyordum. Ama aklıma birşey takıldı. 'baba gene annemi hangi kadınla aldatıyorsun?!' sözleri...

Demek oluyor ki bu adam önceden de aldatmış. Ama karısı bir şey yapamamış. Bunların intikamı da alınacak, hemde öyle bir alınacak ki... Özür dilemekten geberecek.

Sana söz, sizlere söz, tüm kadınlara söz, her aldatan erkeğin intikamı alınacak.

"Mert, olmaz. Annem gelmez. Babam durmaz." Dedi Masal ağlamaklı sesle. Neden hiçbir erkeğe güvenemediğini şimdi anlıyordum. Ama ben dışarda aldatıp, eve gelip karıcığım diyen adamı sikerim lan!

Masal'ın yüzünü avuç içime alıp "Masal, baban hiç birşey yapamayacak. Annen bizde güvenilir bir şekilde yaşayacak. Bizde yaşamayı istemezse, yakınlardan bir ev bulurum. Alırım. Ordada yaşar. Tamam mı?" Dedim. Masal konuşursa yaşlara boğulacaktı. Bu yüzden dudaklarını birbirine bastırdı.

"O dudaklarına öyle yapma, kendine öyle yapma. Ve merak etme anneni en güvenilir şekilde eve getireceğim" dedim ve göz kırptım. Alnına dudaklarımı yasladım.

Hemen Eren'i aradım. "Eren acilen Masal'ın annesini benim 2. Eve getirmemiz gerekiyor gizli bir şekilde olacak. Ekibe haber ver. Bu arada siz ne yapıyorsunuz?" Dedim. Düşünceli bir arkadaş olduğum için, tabiki onları da sordum.

"Biz Minel ile pikniğe gelmiştik de. Ben ekibi topluyorum. Bende geliyorum" tabiki de bu romantik anlarını bozmayacağım.

"Yok Eren sen gelme. Ama ekibe haber ver. Benim 2. Evin oraya gelsinler. Masal'ın annesinin evi, o ev olsun" dedim. Ve telefonu kapattım.

Odaya çıkıp üstüme siyah bir gömlek giydim. Altıma ise siyah bir pantolon. Beyaz spor ayakkabılarımı çektim. Belime silahımı yerleştirdim. Hazırdım. Ne olursa olsun parfüm de sıkardım.ve sıktım.

Siyah Range Rover'ıma bindim. Ve 2. Evime doğru gittim. Arabayla 5 dakikaydı.

Gittiğimde tüm ekip, siyah gömlek, siyah pantolon giydiğini gördüm. Bu demek oluyor ki hazırız.

En önde ben olmak şartıyla, arabalar sırayla geliyordu. Bir arkamda Mete vardı. Mete'nin arkasında Ömer, Ömer'in arkasında Selim, Selim'in arkasında Hakan vardı. Biz böyle bir sıra gidiyorduk. Ortamızda Doğu'nun Beyaz arabası ve sonra tekrardan siyah arabalarla bir sıra vardı.

🌪️

Yalının arka bahçesini net bir şekilde görüyordum. Hazırlanmıştık. Adam öldürmemeye dikkat edecektik. Silahlarımız da susturucu vardı. Arka kapıyı yavaşca açtım.

Arka kapı etrafında ağaçlar olduğu için tam belli olmuyordu. Zaten şatafatlı değildi. Düz siyah bir kapıydı. Ben girdim. Yere yattım. Ve ekipten bazı kişiler de girdi. Bazıları nöbet tutuyordu. Yavaş yavaş sürünerek ilerledim. Ve Semih'i gördüm. Kiler gibi bir yer vardı. Bahçe eşyalarının konulduğu. Hemen kalkıp, oraya geçtim. Belimden silahımı çıkarttım. Semih'in beni görmeyecek şekilde. Yürümeye devam ettim. Bir ağacın arkasına geçtim. Ekip, yavaş yavaş benim geçtiğim yerlerden geçerek geliyorlardı.

Bahçedeki olan kolonun arkasına geçtim. Semih'in bizi fark etmmemesi gerekiyordu. Semih ön bahçeye doğru dolanmıştı. Zaman bu zaman diyerek, alkollü mendilimi hazırladım. Çok seri bir şekilde eve girdim. Kimse beni fark etmemişti. Tüm çalışanlar işleri ile ilgileniyordu. Mutfaktan ağlama sesleri geliyordu. Hemen kafama maskemi geçirdim. Benim geçirmemle tüm ekip geçirdi.

Hazırdık.

Mutfağa yavaş adımlarla ilerledim. Evdeki kameralar umrumda bile değildi. Maskemiz vardı. Zaten eve girerken kameraların bizi çekmeyeceği yerden girmiştik. Beni bilecek, ama kanıtı olmayacaktı.

Göz ucuyla mutfağa baktım. Masal'ın annesi tek başına orda duruyordu. Ağlıyordu. Ve ağlama nedeni aldatılmaktı...

Ellerimi yukarı kaldırarak mutfağa girdim. Eğer benle kendi iradesiyle gelmezse, son çare olarak bayıltacaktım.

"Merhaba Hanımefendi. Ben Masal'ın kocasıyım. Lütfen sakin olun, sizi burdan almaya geldim. Masal ile benim yaşadığım Eve gideceğiz ve eğer istemezseniz sizin için bir evde ayarladım. Yeter ki bu adamın yanında durmayın. Olayları biliyorum. Lütfen gelin" dedim tek nefeste. Derin bir nefes aldım. Korkmuştu. Gözlerinden belliydi. Ve korkuyordu, o adamdan korkuyordu.

"Size hiç birşey yapamayacak. Ben varım. Biz varız" dedim ve elimi uzattım. Elimden tutup kalktı. Bir maske verdim. Hemen giydi. Ve şimdi kaçış vaktiydi. Tam mutfaktan çıkarken bir çalışan girdi. Tam bağıracaktı ki mendille hemen bayılttım. Ve kenara çektim. Evden çıktık. Ve bir adam gördüm. Biriyle sohbet ediyordu. Ve sohbet etttiği kişi adama Sinan Bey diyordu. O Sinan bu Sinan demek ki...

Ben bu adamı bırakır mıyım? Hayır.

Ömer'e adamı işaret ettim. Mete hemen yanındaki adama doğru kenarlardan gitti. Adamı hemen bayılttı. Sinan ne olduğunu anlamadan ömer onu da bayılttı. İşlem tamamdı.

Sinan'ı depoya gönderttim. Ve Masal'ın annesiniyle eve doğru yol alıyorduk. Az kalmıştı. Telefonum kapalıydı ve açmamıştım. Annesi benden de korkuyordu. Anlayabiliyordum. Korkmasın diye telefonumu açıp, Masal'ı aradım.

Masal "Mert iyi misin? Annemi aldınız mı? Annem nasıl? O şimdi senden korkabilir. Anneme versene telefonu" dedi. O kadar çok konuştu ki ben yorulmuştum. Hemen cevap vermeye başladım.

"Ben gayet iyiyim. Anneni aldık, şuan yanımda geliyoruz. Annen de gayet iyi, evet bencede benden korkuyor ama şuan hoparlörde karıcığım." Dedim bir çırpıda.

"Anne, anne nasılsın? Öğrendin mi?" Dedi endişeli seslerle Masal.

"İyiyim kızım. Merak etme ve öğrendim. Gelince konuşalım olur mu?" Dedi. Müstakbel annem.

Masal tamam deyip, telefonu kapattı. Ve annesi "Mert değil mi?" Dedi. Ben ise " Evet Mert. Adınızı öğrenebilir miyim?" Dedim büyük bir efendilikle.

"Dalya" diye bir cevap aldım.

"Yıldız çiceği değil mi"

Güldü. Gülümsemesi aynı Masaldı. Masal annesine çok benziyordu. "Evet anlamı öyle" dedi.

Ben Masal'ın her zerresine kıyamıyorken, o koca olacak adam aldatıyordu. İnanamıyordum.

🌪️

"Annem" diyerek Masal, Dalya Hanım'a sarıldı. İkisine çok güzellerdi. Masal gerçekten aynı annesiydi. Asuman ve Ceylin Elea ise bu anları tebessüm ile izliyorlardı. Sina ve Bade, meraklı gözlerle bakıyorlardı. Annem ise gözlerinden yaş akmaması için zor duruyordu.

Telefonum çaldı. Doğu arıyordu.

"Abi herşey hazır seni bekliyoruz" dedi. Ben ise "Tamam aslanım. Geliyorum. Birde depoya oda kokusu sıkın" dedim. Ve telefonu kapattım. Yanıma Masal'ı da götürecektim.

Sarılmaları bittiğinde Masal'a "hazırlan seni süpriz bir yere götüreceğim. Beğenmemezlik yapmak yok. Seni çok tatmin edecek" dedim. Ve kafasını sallayıp yukarıya çıktı. Biz de o sırada arka bahçeye çıktık. Herkes oturdu. Sina ve Bade oyun oynamaya devam ediyorlardı. Bende yerime geçtim.

Annem "iyi misin oğlum? Başka birine birşey yapmadınız değil mi?" Diye bir soru sordu.

"Bir adam var. Karısını dövüyormuş. Ayrılmışlar. O adamı aldırdım. O kadının da intikamı alınacak. Ve merak etmeyin Dalya Hanım, Semih denen it de cezasını çekecek. Ama onu yakalamam zor olacak. Ama bir gün o da olacak." Dedim. O sırada masal hazırlanmıştı. Siyah, diz altında biten bir elbise giymişti. Siyah çok iyi olacaktı. Tam rengini giymişti.

Bir kadının daha intikamı alınacaktı. Bir kadın daha göz yaşı dökmeyecekti. Aslında hiç bir kadın göz yaşı dökmemesi gerekiyordu. O günlerde gelecek. Tüm kadınların intikamı alınacak.

YAŞASIN KADIN HAKLARI

YAŞASIN KADIN OLMAK

🌪️

BU BÖLÜM BÖYLEYDİ CANOLARRR 💙

MERTİM DE MERTİM DİYORUM BASKA HİÇ BİRŞEY DEMİYORUM ♥♥♥

MERT?

DALYA?

SEVİLİYORSUNUZZZ💋🫂💅🏻

OY VERMEYİ UNUTMAYIN✨