17.BÖLÜM:GECENİN SABAHI

17.BÖLÜM

"Şu örtünün hepsini kendine çekme" dedim. Evet aynı odada aynı yataktaydık. Kocam en az benim kadar inattı. Odada tek kişilik bir koltuk olduğu için geniş çift kişilik yatakta yatmaya karar vermiştik.

"Ne yapayım?Aramızda 10 kilometre mesafe var." dedi. Az daha abartsaydın. Üzerimdeki örtüyü fırlatırcasına kenara ittim. Sırtüstü dönüp tavana baktım. Aras'ın sırtı dönüktü. Parmağımın ucuyla sırtına dokundum ve "Aras" dedim. Uykulu bir sesle "Hı" dedi. "Ben acıktım" dedim.

Ses çıkmadı. Sırtından dürtmeye başladım. "Acıktım" dedim. "Tamam git mutfağa bana neden söylüyorsun?" dedi. "Korkuyorum çünkü" dedim. Anında bana döndü ve "Neyden?" diye sordu. "Öcülerden" dedim. Kahkaha atarak güldü. "Akşam insanları kurşuna dizen karım öcülerdenmi korkuyor?" dedi. Mızmız bir sesle "Evet" dedim.

Bir kahkaha daha attı. Uyuz. Cidden kocam olan adam tam bir uyuz. "Gülmeyi kes ve benimle mutfağa gel" dedim. Oflayarak yataktan doğruldu. Bana dönüp baktı. "Kalk hadi kalk" dedi. Gülümsedim ve yataktan kalktım. Birlikte odadan çıktık. Mutfağa girdiğimizde Aras ışıkları yaktı. Dolabı açıp baktım.

"Ee ne yiyeceğiz?" diye sordum. Dolapta hiç canımın istemediği şeyler vardı. Aras "Yumurta filan var işte orada" dedi. Burun kıvırdım. "Ya ben çikolatalı puding istiyorum banane" dedim. Aras'ın sabrını zorluyordum. Bakalım katlanabilecek mi bana? "Gece gece canın çikolatalı puding mi çekti cidden?" dedi. "Evet ne var bunda" dedim.

Aras "tamam adamlara söyleriz alırlar." dedi. Cidden mi? Ben deniyordum ama çikolatalı puding olmasıda kötü olmazdı. "Tamam hızlı olsunlar" dedim. Mutfaktan çıkarken "tamam" dedi. Fazla sabırlıydı. Ben olsam 'gece gece ne pudingi' der yatağıma gidip yatardım.

🧊🩸

Masada otumuş elimdeki pudingi yiyordum. Aras'ta yanımdaydı ama o hiçbirşey yemiyordu. Ben güzel bir şekilde pudingimi yemeye devam ederken o sadece beni izliyordu. Puding bitince kabını masaya bıraktım.

Masadan kalktım ve mutfaktan çıktım. Odaya doğru ilerlerken esnedim. Odaya girip yatağa uzandım. Örtüyü göğüslerime kadar çektim. Bir süre sonra odanın kapısı açıldı. Tahmin ettiğim kişi olan kocam gelmişti sanırım. İlerledi ve yatağa uzandı. Örtüyü üzerine çektiğinde benim üzerimdeki örtüde kaymıştı. "Yavaş" dedim. Ona dönüp baktım.

"Bende varım burada" dedim. "Farkındayım ama yapacak birşeyim yok." dedi. Ne demek yok? Bizim götümüz açıkmı uyuyalım o zaman alla alla ya. "Örtünün hepsini kendine çekmeyebilirsin mesela" dedim.

"Odamda hatta yatağımda zorla kalan sensin karıcım" dedi. İfadesizce "Yani" dedim. "Uyu Hazal uyu" dedi. Uyuyacağım uyumasına ama örtü olmadan olmaz. Uyuyamam. Olmaz yani. "Tamam örtüden banada bırak biraz" dedim. Örtünün bir kenarını bana doğru uzattı. Aldım ve üzerime çektim. Bu seferde sanırım onun üzeri açılmıştı.

Umursamadan sırtımı döndüm ve gözlerimi kapattım. "Hazal" dedi. "Hı" dedim. "Bu seferde örtünün hepsi senin üzerinde" dedi. Uykulu sesimle "yani" dedim. Sıkıntıyla nefesini verdiğini duydum. Yatakta birkaç haraketlenme oldu. Arkamı döndüğümde Aras dibimdeydi. Bismillah.

Fazla yakın değilmiydik? Bence öyleydik. Öyle öyle. Resmen dibimde duruyordu. Elimi omzuna bastırdım ve onu itmeye çalıştım. "Uzaklaş" dedim. Aras'ın gözleri kapalıydı. "Aras uzaklaş" dedim. Zar zor gözlerini açtı ve "Örtü ancak bu şekilde ikimize yetiyor. Yapacak birşey yok" dedi. Of. Cidden of. "Tamam biraz uzaklaş" dedim. Aras dediğimi yapmıştı. Birazda olsa uzaklaşmıştı. Bende tekrar gözlerimi kapattım ve arkamı dönüp uyudum.

🧊🩸

Yazarın anlatımıyla;

Aras'ın uykusu kaçmıştı. Bir anda gözlerini açtı. Sırt üstü yatakta yatıyordu. Tavana bakıyorduki vücudunda kıpırdayan birşeyi hiseedince bakışları aşağı döndü. Hazal Aras'ın vücuduna yapışık bir biçimde uyuyordu.

Aras dikkatle Hazal'a baktı. Hazal'ın başı Aras'ın göğsündeydi. Ayrıca bir bacağınıda Aras'ın bacağının üzerine atmıştı. Masum bir şekilde uyuyordu. Aras'ın yüzünde istemsizce bir gülümseme oluştu. Yatmadan önce uzaklaş diyen kadın şimdi kendisi Aras'a yapışmıştı.

Aras bir kolunu yavaşça Hazal'ın omzuna koydu. Hazal biraz kıpırdandı ama uyanmadı. Aras yattığı yastığa kafasını iyice gömdü ve tekrar gözlerini kapattı. Hazal ise yastığı olan Aras'ın göğsünde fazlasıyla rahattı.

🧊🩸

Hazal.

Gözlerimi açtığımda tavana yada duvara bakarak uyanmadım. Kafamı koyduğum yer bir yastık değildi. Bunu farketmem çok sürmemişti. Peki ben nerede yatıyordum. Ayrıca kolumun üzerine bir el vardı. Ben birisiyle yatıyordum! Peki kiminle? Bunu öğrenmem için başımı kaldırıp bakmam gerekli ama bakamıyordum çünkü hangi yüzle karşılaşacağımı bilmiyordum.

Cesaretimi topladım ve kafamı kaldırıp baktım. Aras! Aras'la yatmıştım. Kocamla yatmamda normalde sorun yoktu ama Aras'la yatmamda sıkıntı vardı. Kollarından ayrılmaya çalıştım ama yapamadım. Kolu üzerimde olduğu sürece ayrılmam biraz zordu.

Elimi elinin üzerine götürdüm ve itmeye çalıştım. Kolu kıpırdamamıştı bile. Ya sabır. Aras yerinde kıpırdanmaya başlanmıştı. Uykulu ve kalın çıkan sesiyle "Rahat dur" dedi. Ya nasıl rahat durayım be adam. Resmen bedenlerimiz yapışık. Adamdaki rahatlığa bak.

Yerimde kımıldanmaya devam ettim. Resmen cebelleşiyorum. Kalk be adam! "Aras sal amına koyayım" dedim. Aras hiç tepki vermeden uyumaya devam ediyordu. "Aras!" diye sesimi yükselttim. Yerinde haraket ettiğinde kafamı kaldırıp baktım. Yerimde doğrultmuştum. O ise yan dönmüş bir biçimde uyumaya devam ediyordu.

Harbiden fazla rahattı. Allah'ım yarabbim sen bana sabır ver. Yataktan çıktım ve ona baktım. Uyurken kaşları çatık uyuyordu. Adamın normaldede güldüğü çok görülmüyordu zaten.

Üzerimdeki pijamalarımla hiç çekinmeden odadan çıktım. Mutfağa girdiğimde hazır olan kahvaltı sofrasını gördüm. Birçok çeşit kahvaltılık ürün vardı. Karnımda guruldamıyor değil açıkçası. Ben öyle masaya bakarken arkamdan hizmetçi be kadın geldi. "Günaydın Hazal Hanım. Kahvaltıda ne içersiniz?" diye sordu. Bu kahvaltıyla güzel bir çay giderdi. "Çay" dedim.

Kadın "hemen hazırlıyorum Sedef Hanım" dedi. Sedef Hanım derken? Sedef Hanım... Kadın isimleri karıştırdığını anladığında hemen sustu. Demek Sedef Hanım ha?

Sedef Hanım.

Sedef Hanım.

Sedef Hanım.

Kafamın içinde yankılanan o kelimeler.

Sedef Hanım.

Bir sonraki bölümü yayınlamadan önce şunu söylemeliyim;

Hazal, Aras'ı kıskanmıyor. Sadece kendine başka birisinin ismiyle seslenmesi ağırına gidiyor. Ama yine bunuda çok umursamıyor.

Aras Hazal ile intikam nedeniyle evlendi bunu unutmayalım ve zamanı geldiğinde onu öldürecek.

Eminim ki bu bölümden sonra linç gelecek. Bu nedenle şimdiden açıklamamı yapayım.

Birde kitapta birkaç farkedilmeyecek mantık hataları var. Bunun farkındayım fakat size şunu söyleyeyim, herşeyde bir mantık ararsak onu zevkli bir şekilde yaşayamayız.

Bir sonraki bölümde görüşmek üzere🖤