

9.BÖLÜM
Sessiz salonun girişinde duruyorduk. Bacaklarım titriyordu. En son ne zaman bu kadar heyecanlanmıştım? Hiç hatırlamıyorum. Buradaki herkes benim kim olduğumu merak ediyordu. Salondaki insanlara göz gezdirdiğimde gördüğüm kişiyle duraksadım. Babam. Oda buradaydı. Ters bakışlarla bana bakıyordu.
Salondan bir adam bize dığru ilerledi ve "Hoşgeldiniz" dedi. Sanırım bu adam daveti organize eden kişiydi. Aras "Hoşbulduk" dedi. Adam bana baktı ev "Hanımefendi kim?" diye sordu. Aras'a baktığımda bana bakıyordu. Gözlerimin içine bakarak "Karım" dedi.
O an salonda sesler geldi. Birçok kişi konuştuğu için ses kalabalığı oluşmuştu. Adam "Masanız şurada" diyerek ileride bir yeri gösterdi. Aras ile birlikte oraya doğru ilerledim. Masaya geldiğimizde çantamı kolumdan çıkardım ve masanın üzerine bıraktım. Eda yanımızdan ayrılıp birkaç arkadaşının yanına gitmişti. Sarp ise yanına gelen bir adamla konuşuyordu. Etrafıma bakındım. O sırada bize doğru gelen Yusuf'u gördüm.
Yusuf yanımıza geldi ve Aras ile selamlaştı. Bana bakıp "Selam yenge" dedi. Tip bir bakışla ona baktım. "Selam" dedim. Yusuf Aras'a "Yenge fazla kaprisli sanki" dedi. Ters bakışlarla bir Yusuf'a birde Aras'a baktım. Aras birşey demedi.
Benim tanımadığım fakat Aras'ın tanıdığı birçok kişi yanımıza geliyordu. Tek tek hepsiyle tanışmak aşırı sıkıcıydı. Ayrıca hepsi kendini beğenmiş garip tiplerdi. Yusuf neredeyse hiç yanımızdan ayrılmamıştı. Bir ara Aras ile birlikte birkaç kişiyle selamlaşmak için yanımdan ayrılmışlardı.
Yanıma sarı saçlı bir kadın gelmişti. Kadın bana bakıp "Merhaba" dedi. Soğuk bir tavırla "Merhaba" dedim. Kadın beni süzdü ve "Ben Sedef Teşkil" dedi. "Hazal Dağhan" dedim. Durakan soyadını burada kullanmayacaktım. "Demek Savaş ile evlisin" dedi. Kafamı salladım ve "Evet" dedim.
Sedef "Onu nasıl tavladın" dediğinde tek kaşımı kaldırıp ona baktım. Ne diyordu bu? "Savaş gibi bir adamdan anı bir evlilik beklemezdim. Söylesene onu nasıl tavladın?" dedi. Ben bu kadını boğarım. "Sizin tavlama taktiklerinizi kullanmadığım kesin" dedim. Yüzü soldu. Bunlara bunlar gibi konuşacaktın. "Güzelliğine lafım yok fakat Savaş gibi bir adamın yanına yakışmadığın kesin." dedi. Ya sabır. "Senmi yakışıyorsun onun yanına?" diye sordum.
Güldü. "Eskiden evet. Gerçi eskiden değil. Hâlâ öyle. Hâlâ Savaş'ın yanına ben yakışıyorum" dedi. Bu kadınla Aras'ın bir geçmişi vardı. Bu apaçık belliydi. Aras yanımıza geldiğinde kadın bakışlarını benden çekip Aras'a dikti. "Kocam hakkında bu şekilde konuşman beni kıskandırmıypr fakat seni fazlasıyla düşürüyor Sedef Teşkil" dedim. Aras kaşlarını çatıp bir bana birde Sedef'e baktı. "Kocam ile yakışmam konusunda senin eleştirilerini çokta dinleyeceğimi düşünmüyorum." dedim. Her defasında 'kocam' kısmını bastırarak söylüyordum.
Sedef karşımda kudurmuştu. Bunu saklayamıyordu. Aras anlamaz bakışlarla bize bakıyordu. Sedef yanımızdan ayrıldığında Aras'a baktım. Aras "Kocam?" dedi. "Aptal eski sevgilini kudurtmak için söyledim ve başardım." dedim. Aras sorgular bakışlarla bana baktı ve "Eski sevgilimi neden kıskandırmak istedin?" diye sordu. "Çünkü canım öyle istedi." dedim. Kaşlarını kaldırıp indirdi.
🧊🩸
Kolumdaki saate baktığımda saatin 21.24 olduğunu gördüm. Zaman çok çabuk geçmişti. Aşırı sıkılmıştım. Elimde içeceğimle masada duruyordum. Yanıma birisi geldiğinde döndüm. Orta yaşlarda güzel bir kadındı. Dikkatle bana bakıyordu. Fazla dikkatlice bakıyordu. "Merhaba" dedi. Elimdeki içeceği masaya bıraktım ve "Merhaba" dedim. Bu kadında cemiyetten birisinin eşidir. Eminimki sadece benimle tanışıp Aras ile nasıl evlendiğimizi merak eden kadınlardan birisiydi.
"Ben Yasemin Dağhan" dedi. Kaşlarımı çattım. Dağhan'mı? Bu kadın Aras'ın akrabası olabilir miydi? "Hazal Dağhan" dedim. "Sanırım Aras'ın akrabasısınız" dediğimde kadın "Annesiyim" dedi. O an şok oldum. Ne demek annesiydi? Küçük dilimi yutacaktım neredeyse. Bu kadın benim kayınvalidem miydi? Nasıl? Birisi beni aydınlatsın lütfen. O an imdadıma Aras yetişti.
"Anne" diyerek yanımıza geldi. Yasemin hanım oğluna ters bakışlarla baktı ve "Eve geçince herşeyi konuşacağız Aras" dedi. Bu kadının haberi yoktu belliki. Bu kadın diye bahsettiğim kişinin kayınvalidem olması dışında sorun yok.
🧊🩸
Davetin sonlarına gelmiştik. Büyük malikaneden çıkmıştık. Bahçede ilerliyorduk. Hava esiyordu ve benim üzerimde kısa bir elbise dışında hiçbirşey yoktu. Üşümüştüm. Kollarımı birbirine sardım. Aras arkamdan yaklaştı ve elindeki ceketi omuzlarıma örttü. Reddedecek bir halde değildim.
Ceketin yakalarından cekiştirerek iyice üzerime örttüm. Burnuma dolan yoğun bir parfüm karşık sigara kokusunu soludum. Kocam güzel kokuyordu. Ben öyle ilerlerken ayağım boşluğa düştü ve anlık tökezledim. Aras kolumdan tuttu ve "Dikkat et" dedi. "Adamların bahçesi kötüyse ben ne yapabilirim" dedim. Doğrulduğumda ayağım tekrar boşluğa düştü. Eğilip ayağıma baktığımda topuklu ayakkabımın topuğunun kırıldığını gördüm. Oldu mu bu şimdi?
"Ya topuğum kırıldı" dedim. Sesim biraz ağlamaklı çıkmıştı. Aras önce topuğu kırılan ayakkabıma ardından ağlamaklı yüzüme baktı. Yasemin hanım, Sarp ve Eda önden gitmişlerdi bile. Şuan onlar beni ilgilendirmiyordu. Birtanecik ayakkabımın topuğu kırılmıştı. Aras sıkıntıyla nefesini verdi. "Çıkar şu siktiğimin ayakkabısını" dedi. Eğilip ayakkabıyı çıkardım ve elime aldım.
Aras'a baktığımda halime bakıyordu. Beni kucağına almasını beklemiyordum. Kucağına aldı ve ilerlemeye devam ettik. Ayakkabıyı kucağıma bıraktıktan sonra kollarımı boynuna sardım. Arabanın önüne geldiğimizde Aras beni arabaya bindirdi. Geniş arabada Yasemin Hanım ve Sarp karşı koltukta, Eda ise yanımda oturuyordu. Üçüde tip bakışlarla bana bakıyorlardı. Aras beni bindirdikten sonra kendide bindi.
Yanıma oturdu. Aşırı uykum gelmişti. Eve gittiğimde hemen odama çıkıp uyuyacaktım.
🧊🩸
Eve gelmiştik. Merdivenlere yöneldiğimde arkamdan Yasemin Hanım'ın "Nereye gelin hanım?" diyen sesini duydum. Banamı diyordu. Benden başka gelini olmadığına göre evet bana diyordu. Arkamı dönüp ona baktım. "Odama" dedim. Yasemin hanım çok ciddi bir yüz ifadesiyle "Salona geç konuşacaklarımız var" dedi. Emir mi veriyordu bu? Asla hiçbir emire itaat etmeyen bir kadındım.
Aras'a baktığımda ifsdesizce bize bakıyordu. Yasemin hanım "Odan kaçmıyor." dedi. Çok saçma bir şekilde "Siz kaçıyor musunuz?" dedim. Ben bunu dedikten sonra Sarp'tan bir gülme sesi geldi. Yasemin hanım buz gibi soğuk bir yüz ifadesiyle bana bakıyordu. Fazla ciddiydi. "Pekala konuşalım bakalım" dedim.
Çıplak ayaklarla salona doğru ilerledim. Onlarda arkamdan geldiler. Koltuklara oturduktan sonra hepimiz birbirimize bakıyorduk. Ortam fazla gergindi. Kimse ağzını açmıyordu. Peki bu gerginliğin sebebi neydi? Tabikide ben!
Yasemin hanım sessizliği bozdu ve Aras'a bakarak "Bana ne olduğunu anlat." dedi. Aras "Hazal ile intikam nedeniyle evlendim anne." dedi. Evet sonunda benimde öleceğim o intikam. Aras anlatmaya devam etti. "Babası Adnan Durakan ile olan meseleyi biliyorsun. Bende kızını kullanmak istedim. Bu kadar." dedi. O mesele herneyse Aras benim bilmemem için çabalıyordu resmen. Kullanmak istedim derken? Mal mıyım bende kulmanacaksın?
Yasemin hanım bana baktı ve ardından Aras'a dönüp "İntikam için kızıyla evlenmek yerine başka bir yolda bulabilirdin" dedi. Haklıydı. İlla evlenmek zorunda değildi. Aras "Başka bir yolu yoktu" dedi. İllaki vardır ve Aras çabalasa bulurdu. Kolay yol olarak evlenmeyi seçtim demiyorda.
Bu zamana kadar suskun bir şekilde durup onları dinlemiştim. Araya girmemiştim. Benden beklenen bir şey değildi ama yaptık işte. Sarp "Abi peki bu işler bittikten sonra?" diye bir soru sordu. Aras bir süre sessiz kalıp bana baktı. Ardından Sarp'a dönüp "O zaman önce Adnan Durukan'ı ardındanda ailesindeki herkesi öldüreceğim" dedi. O an kanım dondu. O aileye maâlesef ki bende dahildim. Zorlukla konuştum ve "Yani anlayacağınız aranızda uzun süre kalıcı değilim." dedim. Herkes bana bakıyordu.
Eda "Sadece adamı öldürsen. Ailesinin ne suçu var?" dedi. Aras "Eğer geride ailesinden birisini bırakırsam o kişi intikam için çabalar. Buda bizi yorar" dedi. Haklıydı. Şahsen beni bıraksaydı ne olursa olsun intikam peşinde koşardım. Fakat benide öldüreceği için bunu çokta düşünmedim. Yasemin hanım bana baktı ve "Bu kadına dikkat et." dedi. Ona baktım ve "Yok ben oğlunuzu öldüreceğim." dedim. Şaka yapmıştım ama onlar fazla ciddiye almışlardı.
Aras ukala bir tavırla "o biraz zor" dedi. Ona tip bir bakışla baktım. Koltuktan kalktım ve "Size iyi geceler" dedim ve salondan çıktım. Merdivenlerden tek tek çıktıktan sonra odama girdim. Aşırı uykum vardı. Bu gece aşırı sıkıcı geçmişti. Hemen duşa girecektim. Ardından rahat bir uyku çekecektim.
🧊🩸
Pijama takımının şortunuda giydikten sonra yatağıma ilerledim. Telefonumu aldım ve yatağa oturdum. Duştan sonra garip bir şekilde uykum kaçmıştı. Telefonda bakacak hiçbirşey yoktu. Kapatıp yatağın üstüne fırlattım.
Yataktan kalktım ve odadan çıktım. Koridorda gezinmeye başladım. Aras'ın odası olduğunu düşündüğüm yere kapıyı tıklamadan girdim.
Selam
Bölüm hakkındaki eleştirileri alayım...
Bence baya heyecanlı bir yerde bitirdim. Hihihihi. Bu yüzden yeni bölümü hemen yazıp yayınlamalıyım.
Yeni bölümde görüşmek üzere 🖤
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 5.75k Okunma |
637 Oy |
0 Takip |
27 Bölümlü Kitap |