11. Bölüm
Bjk`li dylan / Genç kurt / Ölüm perisi

Ölüm perisi

Bjk`li dylan
anotherlove68

Gözlerimi açtığım da karanlık,rahatsız edici bir sessizliği olan,soğuk ve sadece camda ki demirliklerin yansımasından içeri gelen ışıkları olan bir odaydi. Hafiften ayaklanip kendime geldim ve en son nerde olduğumuzu, neler yaşadığımızı hatırladım. O an hızlıca sağıma ve soluma baktım ama ne yazık ki burası benim odam değildi. Güneş ve diğerleri neredeyiler?

Ayaklarımı soğuk zemine deydirip bir yanda etrafı inceleyerek yavaş adımlar ile kapıya doğru yöneldim. Kapının kolunu açtığım da içeri doğru gelen ışık ile kendime gelmiş gibi hissettim ve içimden bir oh çektim. Odadan çıktığım da küçük bir koridor ile karşılaştım.

Sağ tarafa çıkış vardı ve üzerinde kapalı yazısı yazan birde kapı, sol taraf ise orta boylar da fazla da geniş olmayan veteriner polikliniğine benzeyen bir yerdi. Etrafın da demirden raflar olan, sadece en üstte dikdörtgen bir penceresi olan ve birde duvara yaşlanmış olan 3 tane adam vardı. Dur bir dakika üç adam?

İkisinin Kaan ve Ahmet olabileceğini umsam da sahi diğer adam da kimdi?

Onlara doğru ciddi bir ifade ile yaklaşırken bütün bakışlar bana döndü ve Kaan ile Ahmet'in yüzünde hafiften bir tebessüm oluştu.

Kaan: güzellik uykunuzdan kalkabildiniz sonunda

Kaanın bu espiri olmayan espirisine göz devirerek yanıt verdim ve o ise sadece bana güldü. Onların yan tarafına geçtikten sonra kollarımı gogusumun üzerinde bağlayıp etrafı taradım ve gözüm o adama döndü. Uzun ve dalgalı kumral saçları,kahve gözleri,buğday tenli,üzerinde veteriner önlüğü ile aynı şekilde oda bana baktı

Duru:kimsin sen?

Dedim tok bir sesle

Korkut:size yardım etmek istiyorum. Ayrıca zaten yardımına muhtaçsiniz.

Duru: boğazıma sıcak kömür kaçsa su isteyecegim son kişi bile değilsin.

Korkut:fazla ön yargılı ve acemisin. Beni tanimaniz için zamanınız çok fazla.

Hala ona guvenmiyordum nerden bileceğiz ki alfanin o olup, olmadığını adamın bakışları bile gel beni öldür sıkıyorsa der gibi bakıyordu. Burdan cikisim da hastaneye gidip ilk işim organlarim yerinde duruyormu diye bakmak.

Kimse güneşi sormuyordu. Belkide tek bilmeyen ben olabilirdim diye düşünerekten Kaana döndüm.

Duru:güneş neden yok?

Kaan:güneş güvende. Sadece bir süre yanlız kalması gerekebilirmiş. Bak hani güneş alfa tarafından yaralanmıştı ya işte doktorun onun için bir kaç tahmini varmış daha doğrusu bildikleride denilebilir.

Korku ve endişenin karışmış halı ile doktora baktım. Güneşe ne olmuştu? Güneş iyimiydi? Ama o isirilmadi ki?

Korkut:güneş oldukça güçlü bir kız her konudan. Gösterdiği belirtiler beni hiç yanıltmadı. O gün alfa tarafından yaralandiktan sonra benim güneşin yaşayabileceğinden hiç ümidim yoktu. Güneşi bugün tedavi ederken kollarında ki damarların hızı hiç normal değildi kan dolaşımı ve iyileşme yetkisi çok güçlü. Yaralarından siyah kan akmasinin sebebi vücudunun normalden hizli çalışmasi. Direk özet olarak konuya girersek bir alfanin insan dışı bir varlık yaratmasi için sadece ısırması değil, pence atmasi bile yeterli tabii bu derinliğe bağlı çok nadir gorunulen birşeydir. Güneşin omzunda ki yara oldukça derindi. Alfanin pençeleri deriyi nerdeyse deşmis. Bu belirtilerin hepsinin sadece bir sebebi var. Güneş bir kurt yada bir cadı değil. Güneş bir ölüm perisi.

Hepimiz agizimiz açık bir şekilde dinliyorduk bir veterinlerin bu kadar bilgili olmasını sorgulamak Su an en son sorucagim soruların arasındaydı. Ama güneş için endiselenmemek elde değildi bununla başa çıkabilir mi bilmiyorum bu zor dönemi nasıl atlaticak onu hiç bilmiyorum. Yanın da olmaya çalışsam da bu kendine daha fazla zarar vermesine neden olucak. Bu yüzden bu sefer sadece bu veterinerin dedikleri ile yolumuza devam etmek zorundayız.

Kendi isirildigim gün bile bu kadar fazla korkmamistim. Beni yine düşüncelerden uyandıran Kaan oldu.

Kaan: güneşe hiç birşey olmicak merak etme. Senin hep onun arkasında olacağından ve kollayacagindan eminim. Onun arkasindayken sakın arkana bakma. Çünkü arkanda da hep ben olucam.

Bana cesaret veren hep bu sozleriydi. Gözlerinin içine tebessüm ederek baktım ve kafamı omzuna yasladım. Bir kolunu omzuma atıp beni kendine daha da bastirdi.

Bu konular da hep kendimi düşünüyordum ama peki ya Ahmet nasıldı? O bu konu hakkın da hiç yorum yapmamıştı. Tek yaptığı şey susup yerde ki zeminleri izlemek oldu. Aslında susmakta degilmidir ki en büyük çığlık

♪ 

Veteriner ile bir süre konuşmuş evlere dağılmıştik Ahmet hiç söz etmeden direk eve geçmişti. Kaan ise itirazlarima rağmen benimle birlikte geliyordu. Annem bir süredir eve çok geç dönmeye başlamıştı ama ben buna çoktan küçüklükten beri alışmıştım artık merklanmiyor yada uzulmuyordum.

Eve döndüğümüzde kapıyı açıp içeri girdik ve ben kapıyı geri kilitledim. Kaan ise mutfağa doğru ilerliyordu. Ona kafa mi hafif cevirip baktıktan sonra yüzüm asık şekilde merdivenlere doğru gidiyordum ki bileğimi kavrayan el ile tökezledim.

Kaan:seni bu şekilde odana gonderebilecegimi mi sandın yavrum?

Ondan gözlerimi kaçırıp tekrar merdivenlere baktım ve kafa mı yere doğru eğdim. İşaret parmağı ile çenemin altına hafif bastırarak kafa mı yukarı doğru kaldirdi ve gözlerimizin buluşmasını sağladı.

Güneş:onu herşeyime bulaştırmasam olmicaktı. Ama bir yandan da onun hep yanım da olmasını,herşeyi birlikte yapmamızı istiyorum.

Kaan:bazen istediğimiz herşey olmayadabiliyor. Ama eminim güneşte bunun senin hatan olmadığını biliyordur.

Kocaman bir iç çekerek yalandan bir gülümseme savurdum. Kaan beni kendine çekip sıkıca sarıldı. Sanki şu an biri ağla dese hemen gözlerim şelaleye dönecek gibiydi. Kaandan yavaşça ayrilip üst kata çıktım ve Kaana yine aynı şekilde bir battaniye ve birde yastık verip odama geri döndüm.

Kapıyı kapattıktan sonra lavaboya gidip elimi ve yüzümü yıkadıktan sonra ellerimi soğuk fayansa dayayıp aynadan kendime baktım. Baktım ve baktım. Sadece kendime bakıp düşündüm. İsirilmadan önce nasıl olduğumu hatırlayıp kendimi uzucek düşüncelere kapilabilirdim ama öyle birşey yoktu. Bende hiç bir zaman ne olduğumu yada nasıl olduğumu bilmiyordum zaten.

Odama geri geçip üzerime pembe bir pijama takımı alıp saçlarımı taramaya başladım. Aynada saclarimi tarayıp kendime bakarken gözümün önüne bir görüntü geldi. Bir an yine düşüncelere daldigimi sanıp kendimi duzelttim ama gözlerimin önüne gelen bir kargaydi. Bir görüntü sürekli gidip geliyordu,aklımdan sesler geçiyor ve kafa mı karistiriyordu. Umarım bunun içinde de tuaf birşey çıkmaz.

İşleri mi hallettikten sonra yatağa uzandım ve yanım da ki lambayı kapatmadan gozlerimi kapayip uykuya daldim.

 

 

Arkadaşlar okunma sayısı düşmeye başlamış. Sıkıcı mi gitmeye başladı bilmiyorum eğer ki ek olarak sıkıcı olan veya fazlalık olan su yer var felan gibi düşünceleriniz varsa yada fikirleriniz varsa söyleyin lütfen❤️‍🔥2

 

Bölüm : 18.01.2025 03:42 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...