9. Bölüm

BURAKTAN...

Susadığım için aşağiya indim ama duyduklarımla sinirden deliye döndüm yengem masumdu gidip sinirden saçlarını tutup tokat atmıştım. Bir anda yengem yere yığıldı. Kapıyı açıp kucağıma alıp avluda bağırmaya başladım. "Abiiii kalk abiiii" Demir abi hızla aşağıya indi yüzü kan içinde olan yengemi bayılmış bir şekilde görünce korktu. Arabaya binip hastaneye gittik "Sedye "diye bağıran abime baktım. Sedye gelince sedyeye koydum yengemi doktorlar bir odaya girince dışarda beklemeye başladık. Yakama yapışan abime sinirliydim" Lan karımda gözün mü var adı herif "yüzüme yumruk atmıştı.

"Ne diyorsun lan sen ben senin yapmadığını yağtım yengeme inandım ama sen onu dövdün"diyip yumruk attım. " Ne diyorsun lan sen ne diyorsun"diyip beni sarstı." Bu kadar kör olma abi yengem masum Dilan herşeyi yapmış"deyince elleri birden yakamdan düştü doktor gelince "karım nasıl doktor"dedi abim. İyi ama aç kalmış ve bünyesi dayanamamış yığılmış serum ve vitamin takviyesi yaptık bitince çıkabilirsiniz. Doktor gidince abim odaya girdi. Annemler geldi " Gelinim nasıl iyi mi? " " İyi anam iyi merak etme sen abim yanında " "Amca annem çok ağlıyor"dedi üzülerek ah güzel yeğenim benim kıyamam ben sana " Amca annemi görecem ben" Kafamı sallayıp içeri götürdüm. "Baba annem neden uyuyo abim yaklaşıp Çağları kucağuna aldı bende odadan çıktım.

DEMİRDEN...

Burak Çağları getirince kucağıma aldım oda çıktı. " Baba annem neden uyuyor"

"Annen çok yorgun"

"Annem kalk hadi bak özledim ben seni ağlattım yanına gelmeseydin Dilan ablaya bağırmazdın"

"Annen niye Dilan ablana bağırdı."

"Beni Dilan abla kollarımdan tutup sarstı annem delirmiş gibi bağırdı oğluma dokuma diye ama Dilan abla beni duvara itince gözlerim kapandı"

Geberticem o Dilanı of Allahım ben nasıl bir salağım nasıl inandım ona

"Tamam oğlum sen şimdi amcanın yanına git ben gelicem. "

"Tamam Baba"

"Özür dilerim özür dilerim bilmiyordum hırsıma yenik düştüm" Ağlıyordum ben koskoca Demir Karay ağlıyordum 😔

BESTEDEN...

Gözlerimi açtığımda Demir elimin üstüne başını koymuş ağlıyordu inanmıyorum ağlıyormuydu o biraz kıbırdandım. Hemen bana baktı "iyimisin? "

"Evet iyiyim de noldu bana "

"Bayıldın yemek yememişsin" Herşey aklıma gelince elini ittirdim.

"Dokunma bana defol"

"Hayır bu sefer olmaz seni kaybedemem"

"Sen o kızı yatağına alarak beni kaybettin"şaşırmış bir şekilde bana baktı.

" Ne kızı kimi almışım yatağıma"

"Kimi olacak Dilanı"birden gülmeye başladı.

" Ne bunda gülünecek ne var ki"

"Dilanı ben yatağıma almadım ama biri kıskanmış"

"Yoo ne kıskanacam seni hem ben senle konuşmuyorum. "Kapı birden açıldı içeri doğru koşan oğlum "Anne çok korktum sana bişe olacak diye"

"Oy yerim ben seni annem bişe olmadı iyiyim "

"Anne kardeşime bakalım hadii merak ediyorum"

"Tamam Demir doktoru çağır "

"Tamam bekleyin geliyorum"

Şimdi sıra bana geldi göreceksin sen Ben seni bir süründüreyim de gör.

Doktor bir bayandı tatlı birine benziyordu." Merhaba ben Ela normalde Çağların doktoruyum ama sizi kontrol edicem "deyip beni kaldırdı.

Ultrasyon cihazından bakıyorduk "Bebeğim iyi mi? "bir an şaşırdı" Bebekleriniz demek istediniz dimi "

"İkiz mi bebeklerim" Evet anlamında başını sağlayıp peçete verdi karnımı sildim. Selcan annenin yanına doğru yürüdük. "Kızım iyi misin bebeğim iyi mi? "

"Bebeklerimiz iyi"dedi Demir herkes

Çok sevinmişti Sera'ya baktığımda birini görmüş gibi o tarafa bakıyordu. Herkes o tarafa bakınca Demir birden hafif tebessüm etti ve sarıldı adama" Vay kardeşim ne zaman geldin sen "

"Yeni geldim de yengem bu bayan herhalde"

"Beste ben "

"Yenge bu arada ben Poyraz Arslanoğlu"

"Memnun oldum"dedim.Demir kafa atladı atlamasa şaşarım zaten.

" Ee sen nerden öğrendin burda olduğumu "

"Sizin eve gittim Hacer abla burada olduğunuzu söyledi bu arada yenge çok büyük geçmiş olsun"

"Saolun teşekkür ederim"

Eve geldiğimizde Selcan anne dinlenmemi söylemişti odama gidip annemi aramıştım şuan çok iyimiş biriyle tanışmış ciddiymiş düzenini kurmuş İstanbul'da onun adına sevindim.

YAZARDAN..

Beste yatağa uzanmış olanları düşünüyordu o sırada kocası gelmişti. Yatağın diğer tarfında kıbırdanma olduğunu hissetsede tepki vermedi birden belinden sarılınca neye uğradığını şaşırdı çekmeye çalıştı ama kocası izin vermedi affetmek istiyordu ama onu pişman etmesi lazımdı ona inanmamıştı.

Bebeklerine bişey olabilirdi. Ve hala sınırlıydı. Yüzünü kocasına dönüp "çek ellerini üzerimden" Adam sanki inat olsun diye daha çok sarılıyordu.

"Neden böyle inatsın" Eli karısının yüzünde gezdirdi. Dokunmaya kıyamadığı karısına neler yapmıştı içi acıyordu içinden'keşke yapmasaydım'diye geçiriyor. Karısı bu durumdan rahatsız olmuşcasına arkasını dönmek için hareket edecekken izin vermedi. Dudaklarına yapıştı. Susuz kalmış gibi sömürüyordu.

Nefes almak için ayrıldı karısından karısı bir anlık boşluktan yararlanarak yataktan kalkıp banyoya gitti.

Aynada kendine baktı klozetin kapağını kapatıp üstüne oturdu düşündü nasıl pişman edebilirim diye sonra aklına gelen bir fikirle sırıtmaya başladı.

BURAKAN...

Poyrazlar bize gitmişti bende yeni düzenlenecek okul için yola çıktım.

Okulun oraya geldiğimde okul müdürü ile selamlaşıp odasına gittik.

"Bu lise hakkında sizinde fikirleriniz var mı dış mimarlık konusunda"

"Aslında çocuklar için zaman değerlendirmek için güzel bir köşe hazırlıyabiliriz"

"Bu fikir güzel ama öğretmen eksikliğimiz var edebiyat öğretmeni yok az sınırda var bizde 5 tane var ve 200 sınıfa bakmaları neredeyse imkansız "

"Bunu da görev önünde bulundurucağımdan temin edebilirim sizi"

Birden kapı çaldı içeri çok güzel bir bayan girdi başta veli sandım.

"Gel kızım bu hanım kızımız Bilge Yılmaz"dedi ve konuşmaya devam etti. " Bu beyde okulumuz için gelen mimarımız Burak Karay"

Elini uzattınca bende uzattım"Ah memnun oldum "

"Bende memnun oldum" Deyıp elini direk çekti.

"Siz okula niye geldiniz Bilge hanım"

"Ders programını düzenlemek için gelmiştim sizide göreyim dedim müsait olmadığınızı bilmiyordum "

"Yok kızım okul için konuşuyorduk seninde bir fikrim var mı"

"Aa aslında şöyle söyleyeyim bence çocukalrın ilgisini çekecek vakit harciyabileceği bir köşe olabilir. Ama güzel oturaklar falan olabilir çimlerin üzerine koyarız " Beğenmiştim fikrini hem güzel hemde akıllı biriydi gitmek için kalktığında bende kalktım"neyse benim işim bitti ben çıkıyorum izninizle" Ben boş dururmuyum" Yardımcımla yarın size çizimleri yollarım. El sıkışıp kapıya çıktım.

Bilgeyi görünce onun yanına gittim"isterseniz sizi bırakabilir "

"Teşekkürler ama taksi gelir şimdi"

"Bu havada o kadar beklemeyin güneş başınıza geçer" Biraz düşündü sonra "peki teşekkür ederim ama sizi yolunuzdan etmeyeyim" "Yok zaten ben eve gidecektim sizi bırakıp yine eve giderim. "Arabaya binip ordan uzaklaştılar.

DEMİR...

Of Allahım nasıl affettiriyceğim kendimi bütün gün kafa patlattım ama sonuç sıfır koca bir sıfır oğlum girdi.

" Baba annem nerde "

"Banyoda oğlum"

"Senin neyin var baba"

"Annene kendimi nasıl affetiricem onu düşünüyom"

"Ondan kolayı ne var biz Berk amcamla bi şeyler yaptık yani seni affetmemesi imkansız şimdi anneme güzel bir elbise yolla akşam ve kapıda bekle kapıda ki şöför abi sizi götürecek"

"Oğlum bu yaşta bu zeka tam benim oğlum olduğunu belli edıyorsun"

"Tamam Baba ben çıkayım ha elbise hazır ama karışmıyacaksın elbisenin şekline falan" Öyle deyince kaşım çatıldı.

"Babaaaaa"dedi. İmalı bir şekilde.

"Tamam oğlum tamam "

"AKŞAM ÜSTÜ"

Herkes yemek masasında oturmuş yemek yiyordu Demir dışında etrafa bakındım ama yoktu Allah bilir ne iş çeviriyor.

"Besteee bi gelsene yukarı"heh iti an çomağı hazırla tam lafına geldi. Diğer taraftan da Dilan geldiğini gördüm. Nispet olsun diye Demire dönüp konuştum.

" Tamam geliyorum kocacımmm"

Merdivenlerden yukarı çıkıp Demire baktım maşallah ne süslü püslü olmuş

"Hayırdır bir yere mi gidiyorsun? "

"Gidiyosun değil gidiyoruz karıcım"

"Ben senle hiç bir yere gelmem"

"Oğlumuz için gelmek zorudasın"

"Oğlumu hemen araya kat zaten öküz"dedim söylene söylene.

" Ne dedin sen duyamadım da"

"Bişe demedim hazırlanıyorum dedim"

"Burda paketlerin içinde elbise ve ayakkabı var "

"Onları giymem hayatta benden habersiz yapıyon bişe bari kıyafetime karışma"

"Oğlumla beraber seçtik. "

"Tamam giyip geliyorum" Paketleri alıp banyoya gittim.

Üstümü çıkarıp kirli sepete bıraktım elim boynuma gitti hala kolye boynumdaydı bu kolye yi neden taşımak zorundayım bunu ona soracaktım. Elbiseyi ve ayakkabıyı görünce çok beğendim zevkimi biliyordu. (Multimedya da elbise)

Makyaj yapıp saçlarımı bitirdim en son elbise ve siyah ayakkabını giydim kapıyı açtım.

Demir şok olmuş bir şekilde bana bakıyordu. Gülesim geldi ama kendimi tuttum. Kokunu bana uzatıp"gidelim mi"dedi. Bende cevap olarak koluna girdim aşağıya indik herkes çok güzel nidalarında bulunuyordu. Dilan hariç pis çiyan kocamı sana bırakırmıyım ben "Ana biz dışarda yiyeceğiz " Selcan anne kafasını sallamıştı. Mutlu görünüyordu.

Kapıya çıktık şöför bizi bir restoranta getirdi önce Demir indi sonra kapımı açıp elimi tuttu. Ah be adam yapma yakıyon beni günaha mı sokacan?

İçeri girip bize ayrılan masanın önüne geçtik Demir sandalyemi çekip karşıma oturdu. Yanımıza garson gelip menüyü verip gitti karar vermiştik Demir garsonu çağrıcakken Adar ağayı gördü kaşlarını çattı. İnşallah bu yemek kanla bitmez amin.

Sevgili okuyucularım sizi çok seviyorum