9. Bölüm

"SESSİZ ÇIĞLIKLAR"

BİR HAFTA ÖNCE

"Gelin çocuklar sizle bir konu hakkında konuşacağım sakın sözümü kesmeyin. "

"Hayır inşallah. "

"Hayır hayır Sahra kızımın abin üzerindeki nikahı düştü biliyorsun o yüzden Sahra ile sen evleneceksin torunum bu evde büyüyecek. "

"Baba bu dediğin olmaz. "

Son sözünü söyleyip çekip gitmişti beni öyle bir başıma bırakmıştı. Suçum varmış gibi başım yere bakıyordu.

Bende hızlıca dışarı çıkıp odama kadar hiç durmadım.Oğlumu görünce kucağıma alıp sıkıca alıp sarıldım.

Kokusu babasını hatırlatıyordu hamile olduğumu öğrendiğimizde beni bir uçurumun başına getirmişti her yer çok güzeldi süslenmişti bir gelin gibi bir şarkı açmıştı dansa kaldırmıştı beni, şarkı çok güzeldi.

Boğazında düğümlenen hıçkırık olayım

Unutma beni, unutama beni

Gözünden damlayamayan göz yaşın olayım

Unutma beni, unutama beni

Gölgen gibi adım adım

Her solukta benim adım

Ben nasıl ki unutmadım

Sen de unutma beni, unutama beni

Bitmek bilmez kapkaranlık geceler boyunca

Unutma beni, unutama beni

Ayrılığın acısını kalbinde duyunca,

Unutma beni, unutama beni

Sevişirken, öpüşürken

Yapayalnız dolaşırken

Unutmaya çalışırken

Unutama beni, unutama beni

"Ben seni hiç unutmadım."

Azadı daha da görmemiştim aksam yemekten sonra herkes odasına çekilmişti. Gül ve ben mutfağı toplayıp sohbete daldık.

"Şimdi sen Ömer ağabey ile evlencen ha?"

"Evet ve heyecanlıyım Alim babasını tanımadı ki ,kokusunu bilmedi ."

"Bence tanıyordu babasını,ben Alinin ne zaman ağladığını görsem Ömer abi kucağına alıyor ve Ali sanki hiç bir şey olmamış gibi duruyordu. "

"Galiba haklısın ama o canavar yüzünden Ömerimi oğlundan mahrum bıraktım. "

"Bu senin suçun değildi. Keşke şuan Selim ve Melek burda olsaydı onları çok özledim ya oğlumuz babasının kokusunu bile bilmiyor. "

"Biliyor musun Selim abi ve Melek seni ve Mervanı izliyor senin dik durup evladın için savaşmalısın. "

"Haklısın artık Mervan için yaşamam lazım o benim tek evladım. "

"Mehmet babanın dediği şeyi yapacak mısınız?"

"Bilmiyorum bana şart koştular. "

"Ne!Ne dediler?"

"Ya Mervanı bırakıp gidicem ya da Azad ile evleneceğim. O benim kocamın kardeşi nasıl evlenebilirim."

"Bence bunu düşün sen çünkü Azad ağabeyin yüzünü ilk defa böyle mutlu görüyorum. "

"Neden daha önce gülmez miydi?"

"Hayır Işıl vefat ettikten sonra bir daha gülmedi. "

"Işıl kim?"

"Azad ağabeyin nişanlısıydı. Ama düğün günü ölü bulundu nehir kıyısında."

"Neden ölmüş, canına mı kıymış, Azadı sevmiyor muymuş?"

"Kız yavaş yavaş sor."

"Pardon ee anlat."

"Aslına bakarsan benim ablamla,Işıl arkadaştı ben ondan öğrendim tecavüz etmişler oda canına kıymış. Güzelliği dillere destan biriydi."

"Gerçekten merak ettim bu kızı."

"Bende resmi var ama odamda."

"Kaç yaşında vefat etti?"

"On sekiz yaşında vefat etti. Benim duyduğuma göre o ailenin zamanında bir kız bebekleri daha varmış ama kayıplara karışmış kimi öldü diyor kimi kayıp ama bir iz yok ."

"Çok acı gerçekten kimlerdenler bunlar. Onlarda mı zengin."

"Evet en az bizim aşiret kadar zenginler hatta ortak şuan şirketlerimiz."

"En azından yine de yanında durmuşsunuz."

Azad'dan

Şirkette işlerle uğraşırken bide babamın dedikleri ile uğraşıyordum neymiş Sahra ile evlenecek mişim tamam belki kalbim ısındı ona ama bu onunla evleneceğim anlamına gelmez.

Şirketten çıkıp doğru Işılın mezarına gittim. Güzel sevdiğim kadın.

"Bizi ayıranı bulduktan sonra onu da beter edicem sadece şuan elimden bir şey gelmiyor ama az kaldı. O iti elime geçirince ölmek için yalvaracak."

Dua ettikten sonra mezar taşını öpüp mezarını suladım sonra da arabaya bindim.

3gün sonra

Telefonuma gelen mesajla gözlerimi açtım eve gitmediğim için şirkette uyukluyordum.

"Sevdiğin kadının katili ağabeyinin eşinin babası, ha bir de yengenin oğlu da ağabeyinden değil istersen DNA testi yap."

Ne lan bu nasıl olur lan bu?

Yerimden hızlıca kalktım ilk önce emin olmam lazımdı. Ceketimi koltuktan alıp direk şirkten çıktım soluğu konakta aldım konağa gelmeden önce güvendiğim birinden ağabeyim mezarından doktor eşliğinde örnek almasını soyledim.

Eve gittiğimde Sahra mutfaktaydı bende önce onun yanına gittim. Beni görünce gülümsedi.

"Hoş geldin."

"Hoş Buldum. Mervanı almaya geldim."

"Aa anlamadım neden ki?"

"Amca yeğen gezeceğiz biraz."

"Peki ben hazırlım onu getireyim."

Bir süre sonra Mervanı kucağıma bırakıp 'dikkat edin.' dedi.

Arabaya Mervanı güvenlice yerleştirip arabaya bindim. Hastaneye geldiğimde ayarladığım doktorun yanına gittim.

Doktor Mervan'dan aldığı örnek ile doğru laboratuvara yolladı.

"1 saate çıkar sizin için hızlı işlem yapmak için öne aldım."

Bende beklememek için konağa geri döndüm sonuç çıkınca beni aramasını söyledim.

Bir saat sonra çıkmıştı sonuç ve doktorun beni araması ile koltuktan kalktim.

"Azad bey sonuç negatif Mervan bebek Selim ağamın bebeği değil. "

Hırsla telefonu kapatıp duvara fırlattım. Sinirle aşağıya inip Sahranın kolunu tutup.

"Hazırlan bu hafta evleniyoruz tek kelime edersen Mervanı senden alır seni de sürgün ederim.

Sahra gözleri dolmuş bana bakıyordu ama boştu bu bakışları beni etkilemiyordu.

ŞIMDIKİ ZAMAN

"Ağabeyinin emanetine nasıl böyle yaparsın yıkıl karşımdan."

"Bav karışma o benim karım kimseyi ilgilendirmez, artık benim karım ağabeyimin değil. "

"Seyfiii arabayı hazırla. "

"Hemen ağam. "

Mehmet ağa gelinini Ömer'in kucağına alması ile arabaya bindirmişlerdi. Ömer direksiyona geçecekken Azad izin vermeyip kendisi geçmişti.

Kendi de biran korkmuştu. Karısı ne kadar gözünde suçlu olsa da vurmayacaktı. Hayatında ilk defa bir kadına vurmuştu pişman da olmuştu.

Hastaneye yetişince hızlıca karısını kucağına alıp hastanenin içine girdi.

"Sedyee.! "

"Ne oldu neyi var? "

"Bayıldı."

Nasıl diyecekti karıma tokat attım kafasını vurdu bayıldı mı ?Doktor acil müşade odasına aldı. Bir kaç test yaptıktan sonra koridora çıkıp meraklı gözlere baktı.

"Hastamızın durumu iyi kafasını çarpma etkisiyle bayılmış ama otuz iki saat uyanık kalmalı kesinlikle uyumayacak. "

"Peki doktor kızım. "

Doktor gidince gıpta eder gibi oğluna baktı mehmet ağa.

"Diyemedin dimi karıma vurdum diye, ne etti de kız, böyle ettin kıza, ben ananıza elimi kaldırdığımı gördün mü ki kaldırdın o elini bu kızcağıza? "

"Baba üstüme gelme! "

Direk karısının odasına girip masumca uyuduğunu gördü.

Ama masum olmadığını kendince biliyordu. Bu hikâyede yanan o olmuştu hem ailesiz hemde eşsiz kalan kadın üzerine birde iftira atılmıştı ama haberi yoktu.

Karısı ona geçmişteki birini hatırlatıyordu yüzü çok tanıdık geliyordu.

Yavaşça gözünü açan kadından bakışlarını çekip soğuk sert haline geri döndü.

Genç kadın titreyerek gözlerini açtı. "Ben sana ne yaptım da bana bunu yapıyorsun."

"Sende babanda göründüğünüz gibi hiç masum değilsiniz.Ama merak etme bunun bedelini tek sen değil o şerefsiz babanda ödeyecek. "

"Babam ne yaptı?"

"Senin baban benim nişanlımın katili."

"Ne?"

"Saf ayağına yatma."

Azad cebinden çıkardığı DNA raporunu genç kadının suratına attı.

"Al bakalım rezilliğin senin gibi kevaşe ile evli olmaktan ayrı utanıyorum zaten."

Genç kadın hem adamın dediği söze hemde rapordaki negatif sonucunu görünce ağlamaya başlamıştı.

"Bu so-sonuç doğru değil sana yemin ederim ki doğru değil Mervan Selimin oğlu. "

"Kes lan sesini o pis ağzına ağabeyimin adını alma seni öldürüm ardından da oğlunu yollarım. "

"Bana ne yaparsan yap sesimi çıkarmam ama oğluma dokunma lütfen o daha bebek."

"Afferin böyle söz dinle şimdi burda herkesin içinde mutlu aile olacağız odamızda bana köle gibi hizmet ediceksin. Yoksa biliyorsun ne yapacağımı. "

Odadan çıkarken arkasında bir enkaz bırakmıştı.

Kadın kendi kendine bir söz vermişti.

"Gerçekler ortaya çıktığında seni ne affederim ne de karın olarak kalırım bana dediğin bütün lafları yutturucam. "