5. Bölüm

5. BÖLÜM - TESADÜF YOK

🔥
artemiral

Gün, sessizce üzerime çöktü. Ne zaman bittiğini dahi anlamadım. Sanki biri perdeleri kapatmış da ışıkla birlikte ben de yavaşça silinmiştim. Okuldan dönerken daha yeni keşfettiğim sokaklarda yürüdüm; ayakkabılarım kaldırım çizgilerini ezdi, ben ise bir türlü adımlarımın sesine alışamadım. Eve vardığımda odam beni her zamanki gibi loş bir dinginlikle karşıladı. Güvenli bölgeye giriş yapmıştım sonunda. Derin bir nefes verdim. Çantamı bir kenara fırlattıktan sonra yatağımın ucuna oturdum öylece. Sadece soluklanmak istiyordum. Gözlerimi yeni yerleştiğim odamda gezdirdim. Masa lambam yalnızca bir köşeyi aydınlatıyordu, kitaplarımın gölgeleri duvara düşüyor, kendi hayaletlerini yaratıyorlardı. Geceden kalma bir kupa pencere önünde duruyordu, dudak izim hâlâ üzerindeydi. Elimi ceketimin cebine attığımda buruşturulmuş not elime batmıştı. Hâlâ sıcaktı ya da ben öyle zannediyordum. Parmaklarımın arasına alıp yazıya bir kez daha baktım: “Ben, beni unuttuğunuz an öldüm. Esir şehrin insanları, sayfa 97. –G”

Harfin kıvrımları, kalemin bastırdığı yerlerde oluşan küçük izler, bir çığlığın gizlenmiş haliydi. Bunu yazan Gül müydü? Ona ne olmuştu? Yoksa… Başımı arkaya yasladığımda, günün başka bir anı, zihnimde belirdi. Beyazıd. Koridordaki belirsizliğin içinde, belime değen parmakları. Anlık bir dokunuş. Sonra, sanki bir şeyden çekinmiş çekmişti ellerini bedenimden. O anı, bastırmaya çalışsam da zihnim tekrar tekrar oynatıyordu. Yüzündeki ifadeyi tam anlayamamıştım ama bir tereddüt vardı. Bir tanıma. Ya da… bir suçluluk?

Kahvaltı masasının sessizliği geceyle yarışabilirdi. Annemin tabaklara koyduğu peynirler bile yorgun görünüyordu. Babam her zamanki gibi telefonuna gömülmüştü. Arada çatalını tabağa vuruyor, sonra çayını yudumluyordu. Annem bana kısa bir bakış attı sonra ekmeğini bölmeye devam etti.

‘’Yeni okulunu sevdin mi?’’

Babam telefona bakmaya devam ederken sorusuna bir yanıt bekliyordu. Boğazımı temizledim.

“Yarın okuldaki öğrenciler kumsalda parti yapacakmış,” dedim, çayımı karıştırırken göz ucuyla babama baktım. “Beni de davet ettiler.”

Sessizlik, annemin çatala uzanan eliyle bozuldu.

“Hiçbir yere gitmiyorsun.”

Sesi sakin ama kararlıydı. Cümlede fazladan hiçbir kelime yoktu, jilet gibi.

“Anne sadece bir parti. Öğrenciler düzenliyor. Hava da güzel yarın.”

Okulumu çok sevmişim gibi niye ısrar ediyordum bilmiyorum. Belki de sadece görmek istiyordum. Partiyi, kumsalı, zenginliğin ihtişamını.

“Geç olur. Kalabalık olur. Uyuşturucu, alkol kim bilir ne vardır. Hem daha yeni başladın okula, ne partisi şimdi?”

Bardaktan son yudumunu alırken babam başını telefondan kaldırdı. Yüzünde sıkıntılı bir ifade yoktu.

“Gitmek istiyorsa gitsin. Kendi bilir ne yapacağını.”

Babamın izin vermesine şok olan bedenim benden bağımsız tepkiler veriyordu, gözlerimin irileşmesi gibi ama çok sürmedi. Annem anında döndü ona.

“Ne işi var kızın orada tek başına?”

Babam sakinliğini koruyordu.

“Ne var bunda? Gitsin görsün. Kız on yedisinde.”

Annem her kelimesinde sinirden biraz daha kızarıyordu.

“Senin derdin ne, ha? Orada kim olacak, kim ne yapacak biliyor musun sen? Ben kızımı o ortama göndermem.”

“Sen her şeye böyle yasak koyarsan yarın öbür gün ne olduğunu bile anlayamazsın.”

Bu sözler gerçekten babama mı aitti? Rüyada mıydım? Birinin beni tokatlamasına ihtiyacım vardı şu an ama sanırım annem birazdan babama bunu ciddi ciddi uygulayacaktı. Annemin sesi titremeye başladı ama öfkesinden mi endişesinden mi bilmiyordum. Bense çatalımla salatalığı tabağın kenarına sürtüyordum. Gözümü kaldırmadım. Annemle babam gerildiğinde ne yapacağımı şaşırıyordum. Babam tabağından son bir lokma alıp ayağa kalktı. Ceketini aldıktan sonra bana kısa bir bakış attı.

“Akşam saat sekizde evde ol.”

Kapı kapanınca sessizlik bir kez daha çöktü. Annem gözlerini masadaki kırıntılara dikmişti. Benim aklım ise yarın ki kumsal partisindeydi. Belki de sadece bir eğlence değil, bir işaret olacaktı. Ve ben o nottan sonra artık hiçbir şeyi tesadüf saymıyordum. Annemi öptükten sonra hızla evden ayrıldım. Bugün erken gidiyordum çünkü kütüphaneye uğrayacaktım. Eğer notta bahsettiği kitap kütüphanedeyse bir ipucu daha bulacaktım lakin notu yazan Gül müydü, o ise ona ne olmuştu onu da öğrenmem gerekiyordu.

Okula vardığımda, kalabalık henüz kantine toplanmamıştı. Koridorlar boş, ayak sesleri azdı. Doğrudan kütüphaneye yöneldim. Kütüphanede zaman sanki başka bir ritimde akıyordu. Rafların arasından geçen tozlu ışık huzmeleri, kitapların yaşını ele verir gibiydi.

“Esir Şehrin İnsanları.”

Dudaklarımdan dökülenler bir isim değil de bir anahtardı. Sırrın kapısına ait. Geziniyordum rafların arasında bir umutla. Parmak uçlarımı kitaplara usulca dokundurarak ilerliyordum. Neredeydi? Rafın üst kısmında, göze çarpmayacak şekilde sıkışmış bir cilde gözlerim kenetlendi. İşte oradaydı! Parmak uçlarım heyecanla uzandı. Kitabın köşesini yakaladım, çekerken fark etmeden yanındaki kitapları da kıpırdatmışım. Bir anda domino taşı gibi art arda kitaplar devrilmeye başladı. Kısa bir an. Sadece birkaç kalp atışı kadar. Ve ben aptal gibi, kaçmak yerine gözlerimi kapattım. İnsan, üstüne koca bir raf boşalırken de böyle beklemez ya! Kaçmadım. Eğilmedim. Sadece gözlerimi yumdum. Sert ciltli kitapların çarpacağı anı bekledim. Ama… Hiçbir şey olmadı.

Sadece bir his. Yalnız olmadığıma dair. Gözlerimi araladım ve o anı gördüm. Kitaplar havadaydı hâlâ. Artık düşmüyorlardı. Hepsi, tek bir elde tutuluyordu. İri ama zarif bir el. Sanki ağırlık yokmuş gibi rahat, alışkınmış gibi kontrollü. Bakışlarımı yavaşça sahibine doğru kaydırdım. Kolu takip ettim, vücuda ulaştım. Oradaydı. Göz göze gelmedik çünkü o bana değil, kitaplara bakıyordu. Bu, günde onlarca kez yaptığı bir şeymiş gibi sakindi. Dalgaları andıran parlak, kumral saçları yer çekimine meydan okurken dahi oldukça nizamiydi. Üzerinde ince, koyu renk bir mont vardı. Havaya göre fazla kalın ama ona göre tamamlayıcı bir parça gibiydi. Yüzü... Tam seçemiyordum. Işık, yüzünün yalnızca bir yanına vuruyordu. Diğer yanı gölgede kalmıştı. Bir şey demesini beklemiştim oysa o kitapları yavaşça yerine yerleştirdi. Ne bir kahraman edası ne de bir tebessüm. Sadece yapması gerekeni yapmış bir yabancıydı. Son kitabı da rafa bıraktığında döndü, gitmeye başladı. Adımlarını saymak istedim, sayamadım. Sadece orada öylece kalakaldım. Elimde hâlâ G’nin işaretlediği kitap. Kalbimde ise yeni bir soru işareti: Kimdi o? Ve… Neden tam zamanında oradaydı?

Oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorum bal peteklerim

Bölüm : 16.07.2025 20:47 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
İçindekiler
🔥 / Yasak Oyun (TAMAMLANDI) / 5. BÖLÜM - TESADÜF YOK
🔥
Yasak Oyun (TAMAMLANDI)

41.3k Okunma

3.22k Oy

0 Takip
80
Bölümlü Kitap
1. BÖLÜM - OKUL2. BÖLÜM- İLK TEMAS3. BÖLÜM - BEŞ KURAL4. BÖLÜM - SEÇİLEN5. BÖLÜM - TESADÜF YOK6. BÖLÜM - KIRMIZI PENCERE7. BÖLÜM - KAN RENGİ8. BÖLÜM - BİR BAKIŞ9. BÖLÜM - BUZ PARÇASI10. BÖLÜM - PARTİ11. BÖLÜM - GEÇMİŞİN YÜKÜ12. BÖLÜM - UCUZ NUMARALAR13. BÖLÜM - İYİ OL14. BÖLÜM - TARAFSIZ15. BÖLÜM - GRİ16. BÖLÜM - NET CEVAP17. BÖLÜM - KIZIL HAVUZ18. BÖLÜM - GÜLÜMSE ADA19. BÖLÜM - EZİK20. BÖLÜM - DÖVÜŞ KULÜBÜ21. BÖLÜM - ZAAF22. BÖLÜM - ACININ ÇOCUĞU23. BÖLÜM - RİNG24. BÖLÜM - DOKUNMADIM SANA25. BÖLÜM - YENGE26. BÖLÜM - DANS ET27. BÖLÜM - UZAK DURUN28. BÖLÜM - SARIL BANA29. BÖLÜM - ABİ30. BÖLÜM - GERÇEK31. BÖLÜM - RESİM ATÖLYESİ32. BÖLÜM - ÇIĞLIK33. BÖLÜM - BENİM SAHNEM34. BÖLÜM - 12/D35. BÖLÜM - SADECE ARKADAŞ36. BÖLÜM - DELİSİN SEN37. BÖLÜM - EFSANE38. BÖLÜM - KARANLIK ADAMLAR39. BÖLÜM - ARKADAŞLARIM40. BÖLÜM - ÜÇ İSKENDER41. BÖLÜM - SIFIR42. BÖLÜM - TUZAK43. BÖLÜM - KÜL44. BÖLÜM - ADRES45. BÖLÜM - CD46. BÖLÜM - ÖNCE VE SONRA47. BÖLÜM - YUMRUK48. BÖLÜM - BUÇUK49. BÖLÜM - YARDIM EDİN50. BÖLÜM - NOT51. BÖLÜM - CAMİİ52. BÖLÜM - TOKAT53. BÖLÜM - YOYO54. BÖLÜM - ÇEKİ DÜZEN55. BÖLÜM - HAYATİ GÜVENCE56. BÖLÜM - YENİ DENGE57. BÖLÜM - GÜZELLİK58. BÖLÜM - RANCH SOS59. BÖLÜM - UFAKLIK60. BÖLÜM - FERYAT61. BÖLÜM - YARIŞ62. BÖLÜM - KAÇIŞ63. BÖLÜM - ÇILGIN ŞEY64. BÖLÜM - YENİ MEKAN65. BÖLÜM - KROKİ66. BÖLÜM - SEVGİLİ67. BÖLÜM - MARKET68. BÖLÜM - DAVET69. BÖLÜM - MİSAFİR70. BÖLÜM - YARA71. BÖLÜM - NORMAL72. BÖLÜM - HACKER73. BÖLÜM - İLK74. BÖLÜM - ANTRENMAN75. BÖLÜM - YILDIZ76. BÖLÜM - BUSE77. BÖLÜM - MORLUK78.BÖLÜM - PEÇETE79. BÖLÜM - İTİRAFFİNAL
Hikayeyi Paylaş
Loading...