Abi siz baş başa konuşun isterseniz biz biraz dolaşmaya çıkalım ?
Aras : Gerek yok siz yabancı mısınız ? Hem sizin de fikirlerinizi merak ediyoruz değil mi canım ?
Rüzgar : biri bana da anlatabilir mi konuyu sanırım ben bilmiyorum sadece ?
Aras : Kardeşim ben evlenmek istiyorum
Rüzgar : Hadi be çok iyi eee ne zaman düşündünüz ?
Aras : he yok öyle değil deniz hanım istemiyor.
Deniz : İstemiyor değilim Aras kendimi hazır hissetmiyorum zaten uzaktan bir ilişki yaşıyoruz acele etmemize gerek yok.
Deniz mesela senin aklındaki süre ne evlilik için ?
Deniz : Ya öyle hiç düşünmedim de yani hazır hissedince işte
Aras : kendisi de bilmiyor çünkü. Ya hiç hazır hissetmezsen deniz ? O zaman ne yapacağız ?
Deniz : Beklemez misin aras anlamıyorum şu an ?
Aras : Yahu güzelim beklemicek olsam şu an burda bunu konuşuyor olmam ama hazır hissetmeme durumda var sonuçta. Bak kendin söylüyorsun uzaktayız diye evlenince hep yan yana olacağız daha ne istiyorsun?
Deniz : Orası öyle ama acele işe şeytan karışır
Aras : Güzelim bak ben sana gel yarın evlenelim demiyorum önümüzdeki hafta nişan yaparız yaza da düğün zaten 4-5 ay geçmiş oluyor.
Deniz : Önümüzdeki hafta nişan mı gel yarın yapalım aras
Deniz : dalga geçiyorsun birde ya
Aras : çünkü dalga geçmezsem sinirlenirim ve senin kalbini kırmak bu hayatta istediğim son şey deniz.
Rüzgar : araya girdim kusura bakmayın ama beni yanlış anlamazsanız bende birkaç şey söylemek istiyorum.
Rüzgar : ikiniz de aklı başında belirli bir yaşa gelmiş insanlarsınız ve bu kadar sene sonra tanıştınız sevdiniz birbirinizi. Evet evlilik çok zor bir karar deniz çok haklısın acele etmemekte fayda olabilir fakat siz birbirinizi severken neden kendinize bu eziyeti çektirip ayrı kalıyorsunuz ? Bakın bu dünyanın yarını yok , hangimizin yarına çıkacağı belli değil. Eğer gerçekten birbinizi seviyorsanız ve bu yolda yürümeye gayret göstereceksiniz uzatmanın da bir anlamı yok. Ha inişli çıkışlı yollar olacak çoğu zaman düşeceksiniz ama birbirinize ilk el uzatan siz olacaksanız çıkın bu yoka.
Aras : Çok doğru konuştun kardeşim. Ben zaten ona en başta söyledim seni her zaman çok çok mutlu günler yaşatamayabilriim benimle düşmeye de var mısın dedim . Ben hazırım her anlamda deniz konuşsun.
Deniz hazırım dedin farkında mısın?
Deniz : Evet hazırım , ne yaşarsak da beraber yaşayacağız artık. Banaa bak aras ne yaşarsak yaşayalım asla ama asla elimi bırakmayacaksın söz mü ?
Aras : Söz güzelim söz bitanem
Abim denizi hemen kendine çekti be sarıldı. Ben ise gözlerim dolu dolu olanları izliyordum. Ama bir yandan da aklımı dinliyordum. Rüzgar çok güzel konuştu fakat kendisi için de geçerli miydi bu sözleri ? Yoksa sadece ortamı yumuşatmak mı istemişti ? Peki o da mı abim gibi evlenmek istiyordu hemen ama konuşurken bana sana mutlu bir gelecek vaadi veremem demişti. Rüzgar yinr çevresindeki sorunları çözerken benim aklımda yanıtsız bir çok soru bırakmıştı. Ben düşüncelere dalmış onları izlerken abim lafa girdi
Aras : bu arada sizlere bir haberim var
Aras : ben İzmire yerleşiyorum
Deniz : Neee aras ne diyorsun sen gerçekten mi?
Aras : ya uzun zamandır aklımdaydı burada kendi ofisimi açacağım hatta açtım, buraya gelmeden önce yeri tuttum. Aden eğer sen istersen seninle yaşamak isterim ama dersen abi ben yanlızlığa alıştım kimseyle yapamam onu da anlarım ve hak veririm hemen ofisin yanında bir daire buldum oraya da kaparo gönderdim kimseye göstermesin diye.
Deniz : seni çok seviyorummmm çok
Abi saçmalama ya ne başka evi tabi ki beraber yaşayacağız , abimdin şimdi ev arkadaşım olursun fena mı?
Rüzgar : Bak aras sevgilimi görmeme engel olacaksan geri dön istanbula
Aras : lan kızı sana emanet edip gittim ne anlatıyosun sen
Eeee evlilik konusunu halletik , abimin taşınmasını hallettik o zaman bir kutlama zamanı
Deniz ve ben : tabiki kahveee !
Abimin yanıma taşınacak olması beni çok mutlu etmişti. Ben abimi gerçekten çok fazla seviyordum . Abim bu yaşıma kadar ne kıyafetime ne gittiğim mekanlara asla karışmazdı. Sadece bir sorun varsa yanıma gelir benimle arkadaş gibi konuşurdu ve ben de onun ne demek istediğini anlar ve uygulardım çünkü o asla benim üzülmemi istemez bunu bilirdim. O yüzden yanıma taşınacak olması beni çok çok mutlu etti. Evlilik konusuna gelirsek de bu yaz oldukça hareketli geçecek anlaşılan.
Kahvelerimizi aldıktan sonra uzun uzun sohbetler edip konuşmaya başladım. Ben aklımda dönen sorulara engel olamıyordum fakat bu sefer rüzgara bu konuyu açmamaya karar vermiştim. Vereceği her iki yanıt da beni üzebilirdi. Baya bir zaman geçmişti sohbet ederken fark etmemişiz bile. Bizi bölen o lanet telefon oldu. Rüzgar hızla açtı telefonu , önemli bir şey olmasa aramazlar bunu ikimiz de çok iyi biliyorduk.
Rüzgar telefonu kapatırken “ Anladım albayım hemen geliyorum” dediğinde içimde kopan fırtınayı size anlatamam. Hayır ben en başa dönmek istemiyordum ben rüzgarsız kalmaya hazır değildim ki daha.
Güzelim gitmem lazım biliyorsun.
Ben artık gözlerimde birikmiş olan gözyaşlarıma engel olamayıp ağlamaya başlamıştım bile çoktan.
Rüzgar : Güzelim yapma böyle bak sen böyle yaparsan ben nasıl gideceğim.
Rüzgar : güzelim üzme beni lütfen
Başımı onaylarmış gibi salladım.
Rüzgar : Bak şimdi beni çok dikkatli dinle . Sana geri döneceğim diye söz vermiyorum. Ama geri dönmek için elimden gelenin fazlasını yapacağım. Ve sen güzelim burada sakince beni bekleyip hayatına devam edeceksin. Olur da geri döndüğümde seni tekrar o halde görürsem ne seni affederim ne kendimi. Anlaştık mı ?
Geri dön , ben seni bekleyeceğim tamam mı. Ve beni ne olur habersiz bırakma ne olur
Rüzgar : biliyorsun fırsat olmuyor ama denerim. Seni çok seviyorum sarı papatyam
Bende seni çok seviyorum binbaşım.
: tamam be ağlattınız bizi burada , geri döndüğünde sağlam gel he vermem yoksa sana bu kızı.Rüzgar abimin dediği cümleden sonra eyvallah der gibi başıyla onayladı ve ayaklandı. Kapıya geçtiğimizde ona sıkıca sarıldım , kokusunu en derinlerime kadar çektim sanki son kez sarılıyormuşum gibi. Kulağına iyice yaklaştıktan sonra “Çabuk gel “ dedim ve o da bir elini saçlarıma götürüp beni daha da yaklaştırdı kendine “seni çok seviyorum dikkat et kendine “ ve ayrdıldı kapıyı kapattığında tüm dünya başıma yıkılmıştı sanki.
Hemen cama koştum ve bir saate yakın kaldım orda. Abim ile denizi unutmuştum bile onları yanlız bırakmak için hemde yanlız kalmak için odama geçtim. Sanki senelerdir birikmiş vardı içimde o gece sabaha kadar içim çıkana kadar ağladım. Bu çok zordu böyle beklemek çok zor.
Rüzgar gideli 1 hafta olmuştu yarın abim ile denizin nişanı olacaktı bu yüzden akşam annem ile babam da buraya geleceklerdi. Elimden geldiği kadar onların yanında olup destek olmaya çalıştım. Fakat bir yanım hep eksikti. Bir şeyler olmuyordu sanki , tam oturmuyordu herşey rüzgar gelince tamamlanacaktı. Ben tamamlanacaktım rüzgar geldiğinde. O gün de tüm hızla hazırlıklara devam ettik annemler geldiğinde bana bakıp
Annem bu soruyu sormak ve sormamak arasında kararsız kalmıştı. Tekrar duygularımı tetiklemek istemiyor gibi ama bir yandan da merakına yenik düşüyor gibi. Ben ise sanki bu duruma alışmış gibi gözükmeye çalışsam da tek olduğum her an göz yaşlarımı silmekle meşguldum. Onsuz bir özel güne , davete , cafeye... hiçbir yere gitmek istemiyordum.
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
38.84k Okunma |
2.12k Oy |
0 Takip |
74 Bölümlü Kitap |