43. Bölüm

güncel bölüm geldiii

Sena şahin
asen24

Düşüncelere dalmışken kurumuş olan çamaşırları katlayıp bitirmiştim bile. O sırada kapı çaldığında üzerimi düzelterek kapıya yöneldim

- hoş geldin hande gel

- hoş buldum

Salona doğru yöneldiğimizde hemen kahvelerimizi alıp yerime geçtim

- Eee nasıl gidiyor

- Aynı bildiğin gibi

Diyordu fakat gözleri ağlamaktan kan çanağına dönmüştü. Şiş ve kızarık , üzerine gitmek istemiyordum ama anlatırsa rahatlardı.

- hande biliyor musun sana bahsettiğim abimin eşi deniz vardı ya. Ben rüzgarı ilk ona anlattım. Irmak da vardı çocukluk arkadaşım kardeşim gibi ama Deniz yanımdaydı ve elinden geleni yapmaya beni dinlemeye hazırdı. Yeni tanıştığın birine kendini açman daha kolay oluyormuş , seni yargılamadan dinleyebiliyor.

- ne yapmak istediğinin farkındayım

- ister misin peki ?

- Bilmiyorum

- Elimden bir şey gelir mi bilmiyorum ama yanında olmak istiyorum. İznin olursa

- Ben buraya gelebilmek için aileme kötü bir veda ettim.

Yutkundu kahvesinden bir yudum aldı ve devam etti.

-Daha doğrusu ali için. Aden ben doğu kültüründe büyümüş bir kızım , ailem hala orada yaşıyor. Şu an ne kadar böyle şeyler devam etmese de bizim ailemizde maalesef hala devam ediyor. Babamlar bana amcamın oğlu yani kuzenimi uygun gördüler. Senelerdir olan bir mevzu zaten ama ben okula kaçtım. Okumama izin vermediler , bende kazanmıştım okulu kaçtım. Uzun süre görüşmedim daha sonra annem sayesinde ve mesleğim sayesinde tekrar görüşmeye başladık. Derken yıllar sonra tekrar açıldı bu konu. Ama ben Aliyi çoktan tanımış ve kapılmıştım. Sonrası da bildiğin gibi zaten Rüzgar abi beni aldı buraya O gün bu gündür ailemle ne konuşuyor ne de görüşüyorum.

Bir süre sessiz kaldı sanırım benden bir karşılık bekliyordu fakat onun istediği karşılığı vermediğimde hemen sözlerine devam etti.

Geçtiğimiz hafta sonu başka bir kuzenimin düğünü olmuş , evlenmiş. Fotoğraflarını gördüm. Ne bileyim aden üzüldüm yani. Sevdim diye hepsi sildi attı beni üstüne bir de aliyle kapıştık biraz.

Hande sözlerini bitirdiğinde gerçekten söyleyecek bir şey bulamamıştım. Zor bir durumdu onun için.

- Aliyle neden tartıştınız özel değilse ?

- Sevgili olduğumuzu hala yeni ekip bilmiyor desem.

- neden ?

- Aliye göre hiç konu açılmamış.

- sana göre ?

- Vereceğim cevabın gerçek olma düşüncesi bile canımı çok yakıyor sen anla lütfen.

- Bence alinin düşüncesine katılalım çünkü ali seni çok seviyor.

Hande ile konuşurken nasıl zaman geçmişti anlayamıyordum. Çocukluğumuza kadar inmiştik neredeyse. Uzun zaman olmuştu biriyle böyle dertleşmeyeli. Handeye de bana da çok iyi gelmişti.

- Başını ağrıttım senin de

- saçmalama bana da çok iyi geldi. Dışarıdan çok sert biri olarak görünüyorsun.

- Mesleğin verdiği bir şey o aslında

- sinirlendiğinde peki

- onu saymıyoruz

Ikimizde kahkahamıza engel olamadık

- Aden biliyor musun ben hayatımda hiç rüzgar abi gibi birini tanımadım.

- o ne demek şimdi ?

- Seni , senden çok seviyor. Yani sen farkındasındır tabi ki ama bilmiyorum rüzgar abi çok sert biri , insanı bakışlarıyla korkutuyor ama konu sen olunca değişiyor.

Hande cümlesini bitirdiğinde o korkutucu gördüğü adama minnoş dediğim aklıma geldiğinde ufak bir gülümsememe engel olamadım.

- Hande biz çok zor şeyler atlattık. Yani bize göre zor. İkimiz de kaybetmenin ne demek olduğunu en derinlerimize kadar hissettik. Bir daha birbirimizi kaybetmeye gücümüz yok.

- peki sen anlatmak ister misin o dönemleri ? Kendini kötü hissetmeyeceksen tabi.

- bilmiyor musun ?

- Ben seni biliyordum , gözlerinin rengini , saçlarını , kalbini... yaşadıklarını çok bilmiyorum.

- Biz rüzgarla bir kaç tesadüf sayesinde tanıştık aslında , sevince herşey halolur sandık ama biz ilişkiyi çok fazla yaşadık , benim geçmişim peşimi bırakmadı. Anlayacağın birbirimizi yıprattık. En son ben bir kaza geçirdim , annem de rüzgarı suçladı ve benden ayrılmasını istedi. Rüzgar da doğrunun bu olduğuna inanıp gitti.

 

Kimseye anlatmadığım kendimin bile kaçtığım geçmişimi dile dökmek çok zordu. Derin bir nefes aldım ve devam ettim

 

- Ben daha önce rüzgar göreve gittiğinde bilincimi kaybettim , hastanede yatmıştım. Rüzgar gidince delirdim anlayacağın , hastanede tedavi gördüm bir süre hatta uzun bir süre. Ama çıktığımda da kalbim den de aklımdan da o çıkmamıştı. Sonra rüzgar geldi bi gün dilim onu istemiyorum dedi ama kalbim tek bir cümlesi ile ona yenik düştü. Şimdi ise tekrar birlikteyiz.

 

- Saçların... Ne zaman kestin ?

Hastahanede kaldığım dönem. Sen nerden biliyorsun saçlarımı

 

Rüzgar abi anlatıyordu çok güzel papatya sarısı beline kadar uzanan saçları vardı diyordu .Ama aramızda bak duymasın sonra kızıyor bana.

- Bu gün burada konuşulanlar burada kalacak.

 

Hande ile biraz daha konuştuktan sonra biraz dolaşmaya karar verdik , hazırlanırken hemen rüzgarı aradım

- Bir an beni unutmuş olma ihtimalini düşündüm. Neredesin sen aramıyorsun?

- sen arasaydın o zaman binbaşım. Hande ile konuşuyorduk

- Bunu bildiğim için rahatsız etmek istemedim.

- anlayışlı minnoşum benim

- Aden , hande yanındayken konuşma şöyle.

- tamam tamam duymuyor zaten , şey biz dışarı çıkacağız dolaşmaya haber vermek için aradım

- nereye

- AVM ye geçeriz herhalde

- dikkatli olun , hande de araba olması gerek onunla gidin

- tamam tamam merak etme

Telefonu kapattıktan sonra handeyle hızla evden çıktık. Arabaya bindiğimizde

- senin araban olduğunu nerden biliyor rüzgar ?

- Aslında onun arabası diyebilirim

- nasıl yani ?

- Ya aslında şöyle ben İzmire gelince ali lojmandan ayrıldı ve bize bir ev tuttu. Eşyalar falan derken ikimiz de bütün birikimimizi eve harcadık. Ama ali benim için araba almak istiyordu kredilere falan bakıyordu. Rüzgar abide de bu araba varmış krediyle uğraşma çok fazla oluyor geri ödemesi diye bunu verdi bize başta kabul etmedik ama sonra aralarında bir şeyler konuşup Emanetime sahip çıkmıştın sana borcum vardı dedi rüzgar abi öyle kkapandı konu. Emanet ne diye soracak olursan valla bende bilmiyorum.

Içimden ben biliyorum diye geçirdim.

- Kalbini sevdiğim

Sanırım içimden geçirmem gerekeni dışarıya savurmuştum hande bir an gözlerini yoldan bana çevirdiğinde yaramaz bir çocuk gibi gülümsedim. Avm ye vardığımızda ayaklarımıza kara sular inene kadar dolaştık. En son hande dayanamayarak

- artık lütfen bir yerde oturalım ben görevlerde böyle yorulmuyorum ya

Dediğinde gülerek “hadi gel” dedim ve kahve içmek için oturduk. O sırada telefonum çaldı “Binbaşım” yazısını görünce telefonu hemen açtım

- güzelim nerdesiniz

- Avm deyiz kahve içiyoruz

-Tamam ali ve ben geliyoruz , biz seninle şu denizin annesi ile tanışmaya gideceğiz daha.

- tamam canım bekliyoruz.

Telefonu kapattığımda Handeye geleceklerini söyledim kahvelerimizi bitirip kağıya çıktığımızda çoktan gelmişlerdi bile. Ali rüzgarın arabasından inip handenin yanına geldiğinde bende vedalaşıp Rüzgarın yanına geçtim

Rüzgar : Hoş geldin güzelim

- hoşbuldum , nasılsın nasıl geçti günün

Rüzgar : aynı stabil şeyler , siz ne yaptınız?

- dolaştık , kahve içtik , sohbet ettik. Öyle

- güzel.

Telefonumu elime alıp hemen denizi aradım , geleceğimizi haber vermeyi unutmuştum. Yani en azından rüzgarın geldiğinden haberleri yoktu.

- Deniz müsait misiniz?

- evet aşkım geliyor musun ?

- geliyoruz

- rüzgar ile mi ?

- evet

Denize cevap verirken rüzgar bir an telefonu elimden çekerek hopörlere aldı telefonu ve denizle konuşmaya başladı

- annen beni biliyor mu deniz ?

- galiba hayır

- bilmesin gelince ben söylerim

- Desene eğleneceğiz

- hasbinallah

Telefonu kapattığımızda rüzgar gergin duruyordu , onu yumuşatmak için

- Minnoşum annesi seni bilmiyor bilse zaten böyle bir çabaya girmez

- bilmemesi sorun zaten aden.

- Döndüğünü bilmiyor , seni biliyor

Rüzgar gözünü bir an olsun ayırmamıştı yoldan abimlere geldiğimizde arabadan inip binaya yürümeye başladık. Tuttuğum ellerini rüzgar kapının girişinde bıraktı

- ne oluyor ?

- Birşey olmuyor sadece ben olmasam ne olur merak ediyorum.

Kapıyı çaldığımda deniz gelip kapıyı açtı kapıda denizle görştükten sonra hemen salona annesinin yanına ilerledik. Beni görünce hemen ayaklanmaya çalışsa da

- otur otur ben gelirim

Dedim tüm sevecenliğimle ve yanına gidip elini öptüm. O ise hiç bir saniyeyi kaçırmak istemez gibi başladı

- geldi benim cennet gözlü kızım , sen zayıflamışsın ha bunlar bakmıyor mu sana . Bak bu sefer sana öyle bir delikanlı buldum ki sen de isteyeceksin. Eli yüzü düzgün temiz delikanlı bu

Denizin annesinin susacağı yoktu ben ise kıp kırmızı olmuştum bile. O hala kafasındaki kişiyi anlatıyordu ki kapının eşiğinde duran rüzgar kendini göstermek için bir adım attı salona. Deniz annesinin fark etmesi için “Hoş geldin rüzgar” dedi. Annesi meşhur delikanlıyı anlatırken bir an duraksadı kafasını rüzgara çevirdi.

Hoşgeldin oğlum

Derken gözlerini denize çevirdi annesi kim bu der gibi bakıyordu. Rüzgar bunu fark etmiş olacak ki hemen söze girdi

Ben Rüzgar efendim , Adenin sevgilisiyim

 

Sevgilisi mi ? Kız ne ara buldun benim haberim olmadı. Deniz niye söylemiyorsun sen bana bende çocuğa adeni göstermiştim. Bilseydim göstermezdim.

Rüzgar duydukları karşısında gözlerinden alev çıkartıyordu resmen , saygısını bozmamak için zor durduğunun farkındaydım. Hemen yumuşatmak için

Teyze anlattık ya biz sana unuttun mu ? Rüzgar hani asker olan....

Haa şimdi oldu. Döndün demek. Bu kızın aklı kaçtı sen nereye kaçtın

Dediğinde gülmemek için yanağımın içini dişledim artık kendimi sıkmaktan kas katı kesilmiştim ki deniz ile göz göze geldikten sonra ikimiz de kahkahayı bastık.

Deniz “ Anne ne kaçması , burda işte” dediğinde rüzgar denize minnet edermiş gibi bir bakış atmıştı. Sohbet ilerlerken sanırım Rüzgar denizin annesini sevmişti onlar sohbete daldıklarında deniz ile göz göze gelip ikimiz de şaşkın bir şekilde olanları izliyorduk. Denizin annesi bir an bana dönerek

Sevdim ben bu delikanlıyı , ekmek getirir bu çocuk.

Deniz : o ne demek anne allah aşkına

Sever , üzmez , sahip çıkar kızım.

Sohbet ilerlerken abim de gelmişti , bizi görünce hemen yanımıza geldi

Hoş geldiniz gençler

Diyerek bize sarıldı , denizin annesi hemen lafa girdi

Aha sen de mi biliyorsun

Neyi anne ?

Aha bu kaçağı

Ben bilmezsem olur mu hiç

Denizin annesi tatlı ve ton ton bir kadındı. Çok yaşlı görünmese de yaşı oldukça vardı. O yüzden herkes onu sever ve alttan alırdı. Abim de sohbetimize eşlik etmeye başladığında rüzgar ve abim kendi aralarında konuşuyordu , biz ise denizin akrabaları hakkında bilgi paylaşımı yapıyorduk. O sıra denizin annesi son golü attı

Eee düğün ne zaman

Dediğinde ortam bir an sessizleşti rüzgar bana bakmaya başladığında ben çoktan gözlerimi ona çevirmiştim.

Rüzgar : Çok yakında olacağı kesin.

Dediğinde abim ben ve deniz şaşkın ifadelerle rüzgara dönmüştük. Ne demişti o çok yakında mı ? Benim bundan neden haberim yoktu acaba ?

Aras : Bundan neden benim haberim yok peki ?

- Abicim benim de yok merak etme .

Deniz : sanırım sadece rüzgarın haberi var

Dedi gülerek ama rüzgar gülmüyordu ciddiydi. Yine dönüp dolaşıp aynı konuya gelmiştik.

Rüzgar : Netleştiğinde haberiniz olur.

Aras : Rüzgar konuşallım mı biraz?

 

Abim rüzgara kardeşim dememişti rüzgar demişti yani sinirli ve ciddiydi. Deniz ile bir süre bakıştık. Ne konuşacaklardı şimdi , bir sorun çıkmaması için bildiğim tüm duaları ettim.

RÜZGAR

 

Aras konuşmak istediğinde az çok ne konuşacağımızı kestirmiştim fakat ciddiydi. Onu görünce bende bozuntuya vermeden sert ve net bir şekilde davrandım. Balkona çıktığımızda sandalyeye oturup söze başladı

Aras : Bu evlilik nerden çıktı ?

- Hep vardı zaten uzatmak istemiyorum.

Aras : tamam ama kolay şeyler yaşamadınız , şimdi bu kadar yeniyken..

- Ne yenisi Aras ? Siz abi kardeş beni çıldırtacaksınız artık ben senelerdir adenin hayatındayım. Gitmiş olmam onu sevmekten vazgeçtiğim anlamına gelmiyor.

Aras : Rüzgar bu çok net bir karar. Ben kardeşimi düşünmek zorundayım.

- Bana da kardeşim diyordun hayırdır Rüzgara döndü ?

Aras : Hala kardeşim diyorum , konu yüzünden öyle çıktı ağzımdan.

- aras sen benim adeni ne kadar sevdiğimi biliyor musun ?

Aras : biliyorum oğlum biliyorum

- güveniyor musun ?

Aras : Güvenimi sorgulama bence aynı evde yaşarken

- sorun ne ?

Aras : Evlenin lan evlenin çıkarmıyorum sesimi. Ama bana bak bir daha kardeşimi üzersen seni mahvederim.

- Asla , hata bir kere yapılır

Arasla konuşurken aden ve deniz ellerinde kahvelerle balkona geldikleri için konuyu bu şekilde kapatmış olduk. Abisiydi hak veriyordum ama benim sevgimi görmezden gelemezdi. Adeni bir daha kaybetme düşüncesi tüylerimi ürperten cinstendi. İmkansızdı.

 

 

ADEN 

 

Deniz ile kahveleri alıp balkona geçtiğimizde abim ile rüzgar bir anda sustular

Aras : Annem nerde

Deniz : uzandı biraz .

Aras : iyi yapmış

Deniz: Eee evlilik konusunu ne yaptınız?

-Şu an öyle bir konu yok

Rüzgar : var aden ne kadar kabul etmese de

Kabul etmiyor değilim henüz biz konuşmadık daha

Rüzgar : Güzelim eve geçince konuşalım olur mu tadımız kaçmasın şimdi

Kesinlikle

Abimlerle kahve içip sohbet ettikten sonra toparlanıp çıktık arabaya bindiğimizde bir süre sessizlikten sonra cümlelerimi toparlayıp başladım

Seninle evlenmek istemediğimi düşünmüyorsun değil mi ?

Rüzgar : Başka bir açıklaması var mı ?

Direksiyonu tutan elini tutmaya başladığımda devam ettim konuşmama

Seninle evlenmeyi herşeyden çok istiyorum ama içimde bir yerde durduran bir şey var ne olduğunu bilmiyorum. Evet sen benim hayatıma yeni girmedin ama biz bu hayata yeniden başladık bırakalım doya doya yaşayalım.

Rüzgar: Aden seni bırakıp gideceğimi düşünmüyorsun değil mi ?

Gitmezsin biliyorum

Rüzgar : gidemem. Sadece karım olmanı istiyorum hepsi bu.

Bu konuyu kısa süreli rafa kaldıralım belki sonra tekrar konuştuğumuzda bir şeyler değişmiş olur. Olur mu ?

Rüzgar : öyle olsun bakalım

Kısa süre sonra eve vardığımızda ikimiz de fazlasıyla yorgunduk. Hemen yatağa uzanıp rüzgarın göğüsüne koydum başımı saçlarımla oynarken çoktan uykuya dalmıştım bile.

 

 

Gözlerimi açtığımda saat oldukça erkendi , rüzgarın yanından usulca kalkıp mutfağa geçtim ona kendi ellerimle çok güzel bir kahvaltı hazırlamak istiyordum. Hemen işe koyuldum. Yaklaşık yarım saat sonra masam hazırdı , hemen rüzgarın yanına gidip yanağına ufak öpücükler bırakıp uyandırdım.

Rüzgar : şu an yanımda yatmadığına göre geçerli bir sebebin vardır herhalde.

Sana kahvaltı hazırladım işe gitmeden kahvaltını yap , hadi kalk

Rüzgar : Çok da geçerli bir sebep değil ama neyse

Hadi söylenme kalk

Rüzgar söylene söylene kalktı yerinden , elini yüzünü yıkayıp hemen mutfağa yanıma geldi ellerini belime dolayarak arkamdan sarıldı

Rüzgar : Ama ben bunu hep isterim bak , çok güzel görünüyorlar

Bende hazırlarım o zaman

Sofraya oturup ona az da olsa eşlik ettikten sonra rüzgar hazırlanıp çıktı evden, ben ise ortalığı toparladıktan sonra kendime bir kahve yapıp dinlenmeye başladım. Televizyondan güzel bir dizi açıp izlemeye başladım , bir süre geçtikten sonra zilin çalmasıyla diziyi durdurup kapıya yöneldim. Açtığımda karşımda daha önce görmüş gibi hissettiğim fakat tam olarak çıkaramadığım orta yaşlı bir kadın duruyordu.

Buyrun

Aden kızım beni Rüzgar oğlum gönderdi.

Ne için gönderdi abla ?

Ne için olacak kızım çalışmam için

Ablayı yeni tanımıştım , rüzgarın evindeki yardımcı ablaydı. Ve rüzgarın ne yaptığını anlamam zor olmamıştı

Gel ablacım sen gel

Hala ismini hatırlamadığım abla içeri geçip eşyalarını hemen küçük odaya koydu. Anladığım kadarıyla rüzgarın o gün temizlik için çağırdığı kişiydi. Hızla işlere başlamıştı ben ise ona ayak bağı olmamak için duşa girdim . Duşta kendi kendime aldığım bir karar ile Rüzgarın yanına gidecektim. Duştan çıkıp hazırlanmaya başladım evden çıkmadan ablaya seslendim

Abla ben çıkıyorum , sen kaçta gideceksin

Ben işim bitince çıkarım kızım , sabah kahvaltıyı kaçta yapıyorsun ona göre geleyim.

Abla sen kaçta istiyorsan o saatte gel ben kahvaltı etmiyorum. Rüzgarın kahvaltısını da ben hazırlıyorum.

Tamam kızım

Ablayı evde bırakıp çıktım , normalde evimde yabancı olması beni rahatsız eder ama rüzgar onu benim evime gönderdiyse ona fazlasıyla güveniyor olmalıydı. Yoksa asla göndermezdi. Taksiye atlayıp hemen komutanlığa gelmiştim. Bahçeye girdiğimde asla görmeyi beklemediğim bir manzara ile karşılaştım.

Yeni ekip ve rüzgarların ekibi hepsi birlikte oturmuş sohbet ediyorlardı. Yanlış mı görüyordum yoksa rüzgar kızların tam ortasında mı oturuyordu ? O kızın rüzgarın içime düşecek gibi ne yapıyordu öyle ? Hayır Hayır yanlış görüyorum. Beni ilk fark eden Hande olduğunda hemen adımlarımı onlara yönelttim

Bölüm : 05.02.2025 23:05 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...