Bir süre sonra kapının açılma sesi ile bir umutla ve heyecanla kapıya yöneldim gelen ablaydı
Günaydın abla hoş geldin. Abla bu arada ismini hatırlayamadım kusura bakma
Günaydın kızım semiha adım. Allah kavuştursun kızım , Rüzgar oğlum sağ salim dönecek inşallah
İnşallah abla bu arada bu kadar erken gelmene gerek yok,hatta her gün gelme sen haftada bir iki kez gelsen de olur.
Abla bir şey daha var , yatağıma dokunma olur mu nevresimler değişmesin.
Ablayla konuştuktan sonra kendimi hemen duşa attım. Gözyaşlarım su damlalarıyla karışmış sonu yok gibi akıyordu.Uzun bir süre çıkmadım , çıktığımda bornozumu giyip odama geçtim. Adamın kokusu tüm odayı sarmıştı sanki , neyseki kokusu vardı. Üstümü giyip odamdan çıktım. Semiha abla çoktan eve girişmişti bile birde şarkı açmıştı şarkıyı duyduğumda Karadeniz damarım ağır bastı olacak ki şarkıya eşlik etmeye başladım
Selam söylemiş bana
Selami baş üstine
Ben o hayırsuz yarun
Kalem çektum üstine
Bir elum tabancali
Öbür elum biçakli
Bakalum defterlere
Kim kimden alacakli
Şarkıyı söylerken annem ve babam gelmişti aklıma. Yazları memleketimize giderdik yolda bu şarkıları açardı babam. Hemen kendimi toparladım
Ne güzel sesin varmış be kızım
Kendime kahve yapmaya mutfağa gidiyordum ki aklıma hande geldi , kahveye geleceğim demişti
Günaydınn gelmek üzereyim ne uyanması
Hemen kahveleri yapmaya başladığımda kapı çaldı kapıya yönelem semiha ablayı gördüğümde “ ben bakarım abla” diyerek onu işine devam etmesi için yönlendirdim.
Hande : Hoşbuldum da bu hal ne ?
Kahvelerimizi alıp salona geçtiğimizde hande gözlerini ayırmadan beni izliyordu
Hande : Bende öyle diyordum başlarda ama hiç inandırıcı olmuyor biliyor musun?
Gülümsememe engel olamadım o an hande ise sanki konuşmamı bekliyormuş gibi devam etti sözlerine
Hande : Aden sen çok güçlüsün bunun farkına var , Rüzgar abi seni bize emanet etti ama senin bizden çok kendine ihtiyacın var. Toparlan , kendine gel.
Hande : haklısın çok haklısın hatta ama Rüzgar abi döndüğünde seni böyle görürse çok üzülür emin ol.
Hande : haklı olmak istemediğim bir konu
Biliyor musun ben senin gibi olmayı çok isterdim. Baksana gözün kara senin , asker olmuşsun ailene rağmen. Ben öğretmen oldum ona bile sahip çıkamadım. Duygusalım herşeye ağlıyorum.
Hande : iyi bir şey mi sanıyorsun gerçekten ? Bak sana şöyle bir örnek vereyim Rüzgar abi gitmeden önce bizi bir ton tembihledi seninle ilgili. Giderken kendini değil seni düşündü. Ali olsaydı hande bakar başının çaresine derdi. Bakarım bakmasına o ayrı ama insan arada bir sevildiğini böyle haraketlerle görmek istiyor. Bazen insan herşeyi de halletmek istemiyor.
Aslında seninle iki ayrı karakteriz farkında mısın ?
Hande : o yüzden sevdik zaten birbirimizi
İkimiz de gülmeye başladık hande ile bütün gün beraberdik Bol bol sohbet edip dertleştik. Akşam olmak üzereydi ki telefonum çaldı
Evet
Arkadaşım yanımda deniz başka zaman gelsem olur mu ?
Deniz : olur tabi. Aden iyi misin bebeğim ?
İyiyim merak etmeyin , yani en azından henüz delirmedim
Denizle kahkaha atmıştık , acınacak halime gülüyordum artık. Telefonu kapattıktan sonra hafe ile film izlemeye başladık . Saat oldukça ilerlediğinde yatmak için odama geçtim yatağa yattığımda buram buram Rüzgar kokuyordu. Hemen ona bir mesaj yazmak istedim , görmezdi biliyorum ama geldiğinde görecekti.
Kalbimmm , evimm sen şu an bunu okuyamıyorsun ama ben yazmak istedim. Seni şimdiden çok özledim orda dikkat et kendine olur mu? Yastığıma sinen o kokunla uyuyacağım şimdi , seni çok seviyorum binbaşı , Allaha emanet ol.
Mesajı gönderdikten sonra telefonumu kapatıp , uykuya geçmiştim. Sabah gözlerimi açmakta oldukça zorlandım , içeriden gelen seslere bir süre kulak verdim hande uyanmış olmalıydı. Kalkıp içeri geçtiğimde hande ve semiha abla çoktan kahvaltıyı hazırlamışlardı.
Hande : Günaydın aden , alışkanlık olmuş uyuyamadım
Semiha abla : Aden kızım günaydın kahvaltı hazır gel hadi
İştahım yok size kahvemle eşlik etsem olur mu ?
Hande : Hayır olmaz , emir büyük yerden az da olsa bir şeyler yemeden bu masadan kalkamazsın.
Rüzgar handeyi güzel tembihlemişti , bunu her halinden anlayabiliyordum. Masaya oturup az da olsa bir şey yerden semiha ablanın oturmadığını fark ettiğimde
Abla sen niye oturmuyorsun gelsene hadi
Semiha abla : yok kızım afiyet olsun size
Hayır olmaz öyle sende bizimle yiyeceksin bak bende yemem yoksa hadi
Semiha abla : Rüzgarın seni neden bu kadar sevdiğini anlıyorum ben , senin kalbini sevmiş o .
Yutkunamadım , bir insanın kalbi sevilir mi ? Sevilirmiş. Benim onun kalbini sevdiğim gibi.
Semiha abla sen rüzgarı ne zamandır tanıyorsun
Semiha abla : Kızım valla rüzgar küçüktü yani 13-14 yaşında falandı herhalde yaklaşık bi 20 sene olmuştur.
O zaman annesini ve babasını da tanıyordun
Semiha abla : Tanıyorum tabi tanımaz olur muyum rahmetliler çok iyi insanları. Allah mekanlarını cennet eylesin.
Semiha abla : babasına aynı babası
Semiha : Çok iyi bir kadındı ama bi o kadar da sertti. Tabi o dışarıya karşı sertti. Rüzgarın üstüne titrerdi. Hatta rüzgar asker olmak istiyorum dediğinde çok uğraştı vazgeçirmek için. Olmadı. Neyse size afiyet olsun ben kalkayım
Semiha abla sanki konuyu kapatmak ister gibi kalkıp gitti. Hande ile birbirimize baktık
Kimse rüzgarın anne ve babası hakkında konuşmuyor.
Hande : bir şey biliyor ama söyleyemedi
Başımla onayladım ve kahvaltımızı yapıp sohbet etmeye başladık. Kahvelerimizi içerken deniz aradı
Evet iyi misin deniz bir şey mi oldu ?
Deniz : iyiyim sıkıldım da geleyim diyecektim
Denizle telefonu kapattıktan sonra hande ile yarım kalan sohbetimize devam ettik ve artık deniz gelmişti. Kapıdan girdiğinde karnı artık fazlasıyla belirgindi , yeğenime dokunup öptüm.
Hoş geldin halasının yakışıklısı , hoş geldin yengecim
Deniz : çarpıcam ağzına görüceksin yengeyi
Denizin bu dediğine gülmeden edemedim , salona geçtiğimizde hande iile sohbetimize deniz de dahil olmuştu artık. İkisi de baktığımda hayatıma son zamanlarda dahil olmuş ama benim için değerli olan iki insandı. Bazı insanlarla ne kadar aüredir tanıştığımız değil de aradaki sevgi be birbirini anlamak daha önemli oluyor.
Deniz : şimdi size çok güzel bir teklifim var , bebeğime alışveriş yapmaya gelir misiniz benimle ?
Hande , dönerse haber gelir değil mi ?
Hande : emin ol ayak bastığı an haber gelir.
O zaman tamam hazırlanalım biz.
Rüzgar gelir de beni bulamazsa diye evden çıkmak istememiştim ama handenin söylediği bir nebze rahatlatmıştı içimi. Hazırlanmaya başladığımızda rüzgara mesaj attım
Sevgilim biz deniz ve hande ile alışveriş yapmaya gidiyoruz bebiş için.
Sanki cevap verecekmiş gibi ekranı açık bıraktım bir süre. Hazırlandıktan sonra kızlarla yola koyulduk. Avm ye vardığımızda neredeyse bütün bebek mağzalarına girip yeğenime çok güzel şeyler aldık.
Deniz : ben yoruldum , tatlı mı yesek biraz
Denizin cümlesine ikimiz de kıkırdadakik
Ay benim yeğenim tatlı ister de yemez miyiz ya hadi gidelim
Hep birlikte bir mekana oturup siparişlerimizi verdik , sipaeişler geldiğinde deniz önünde duran tatlısını 2 dakika içinde bitirmişti. Bir süre onu izledim çok güzeldi. Anne olmak çok yakışmıştı ona ,
Hande : deniz bir tane daha ister misin ?
Biraz daha sohbet edip kahvelerimizi nitirdikten sonra dönüş yoluna geçtik denizi eve bıraktıktan sonra hande ile eve geçmeye başladık. Eve vardığımızda hemen üstümüzü değiştirip sohbet etmeye başladık. O sırada rüzgara tekrar mesaj attım
Aşkım geldik biz evdeyiz birkaç alışveriş yapıp kahve içtik.
Rüzgara mesaj atarken hande lafa girdi
Hande : aden , deniz ile okula başladığında tanışmıştınız değil mi ?
Hande: çok güzel , hala bu kadar yakın olmanız. Abinle evlenmiş sonuçta hiç soğukluk girmedi mi aranıza.
Yani biz yakın arkadaş olmuştuk , abimle evlendiğinde daha da yakın olduk tam tersine. Hep benim yanımda oldu , hakkını ödeyemem ben onun.
Hande : ne güzel hiç kıskançlık olmamış aranızda
Kıskanılacak bir konu yoktu ben abime çok düşkündüm o bunu biliyordu bense onlar mutlu olduğunda onlardan çok mutlu oluyorum. Benim hayatta tek ailem Abim ve deniz.
Hande başıyla onayladığında aslında onun yaşadıkları ile bizim ailemizin karşılaştırmasını yaptığını anlamıştım. Bir süre daha sohbet ettikten sonra film izlemeye başladık. O kadar yorgundum ki gözlerimin kapanmasına engel olamadım.
Gözlerimi açtığımda sabaha karşı saat 5 olmuştu tekrar uyumaya çalışsam da uyuyamadım , bir süre etrafa bakındım handeye baktım uyuyordu. Kendime lahve yapıp camın önünde kahvemi içmeye başladım.
Uyuyor mudur acaba ? Gittiği yerde uyuyabiliyor mudur ? Hiçbir şey olmadan dönmesini istiyordum artık. İçim sıkışmaya başlamıştı. Sessiz bir şarkı açıp dinlemeye başladığımda göz yaşlarım bunu bekliyormuş gibi süzülmeye başladılar. Bu sakinliğe oldukça ihtiyacım varmış gibi hissettim o an. Belli ki rüzgar tek kalmamı istemiyor , daha çnceki yaşadığım şeyin yaşanmaması için sürekli etrafımda birilerinin olmasını istemişti. Fakat sakinlik tam tersine iyi gelmişti.
Ben mi uyandırdım , kusura bakma
Hande : yok ben bu saatlerde kalkıyorum genelde.
Hande : ben bir kahve yapayım kendime eşlik edebilir miyim?
Tabi
Hande kahvesini alıp karşıma oturdu
Hande ile kahvelerimizi yudumlayıp bir süre sessiz kaldıktan sonra semiha abla da gelmişti. Günler öyle böyle geçmeye başlamıştı. Bir yanım eksik ama sevgilimin istediği gibi güçlü durmaya çalışıyordum.
Pazartesi günü sabah erkenden kalkıp hazırlandım. Saçımı makyajımı yapıp yeni çiçeklerimle tanımak için yola koyuldum. Okulun kapısından girdiğimde tüm anılarım geçti gözümün önünden , tekrar gelse çıksa karşıma şurda geldim dese. Düşüncelere dalmışken kapıdaki abinin “ günaydın hocam” diyerek bölmesi ile irkildim. Hızla öğretmenler odasına geçip kahve yaptım kendime sanırım ilk gün heyecanından erken gelmiştim.
Kısa süre sonra oda dolmaya başlamıştı , herkesle günaydınlaştıktan sonra artık ders zili çalmıştı. Sınıfa girip kendimi tanıttım.
Hepinize merhaba , Ben hem sınıf öğretmeniniz hem de müzik öğretmeniniz Aden Yıldırım. Bir sene boyunca sizinle beraber yürüyeceğiz bu güzel yolu. Hepinizin birer çiçek olduğunu biliyorum ben sizleri sulayacağım sizlerde açmak için gayret edeceksiniz. Anlaştık mı ? Şimdi sizleri tanıyabilirim.
Dediğimde hepsinin yüzünde bir gülümseme oluştu. Onlarla da tanıştıktan sonra ilk gün ders işlenmez klişesi ile sohbet etmeye başladık.
Yeni mi başladınız öğretmenliğe ?
Hayır , sadece bir süre ara vermiştim tekrar döndüm. Çok güzel pırıl pırıl öğrenciler yetiştirdim bu sıralarda , tıpkı sizler gibi.
Sohbet ederken , neşelerine enerjilerine eşlik etmek iyi gelmişti bana. Bu gün sadece 4 dersim vardı. Derslerim bittiğinde eve gitmek için taksi beklemeye başlamıştım ki kapıda abimi görene kadar. Arabaya binmeden yanına gittim
Nerden biliyorsun bu saatte çıkacağımı
Yaklaşık 1 saattir buradayım sevgilin saatleri karıştırmış herhalde.
Ders programını direk bana yolladı çıkış saatlerinde adeni al yazmış. Askeriyiz çünkü rüzgar beyin
Dediğinde ikimiz de kıkırdadık
Abi sen zahmet etme bundan sonra ben dönerim eve artık.
Yok öyle bir şey ben alıcam tabi başka bir ihtimal söz konusu olamaz. Rüzgar söylememiş olsa bile yine bu böyle olacaktı.
Uzanarak abimin yanağına ufak bir öpücük biraktım. Sohbet ederek eve varmıştım bile. Eve girdiğimde hande yoktu hemen mesaj attım ona
Evde yoksun merak ettim bir şey mi oldu?
Hande : Alinin yanına geldim haber verecektim unuttum kusura bakma , akşam için birşeyler alırım dönüşte.
Aaa tamam rahatsız ettiysem kusura bakma akşam görüşürüz.
Hande : yok ne rahatsızlığı görüşürüz.
Tabi ta kız benim yanımda olmak için sevgilisinden uzak kalmıştı. Hemen bir duş aldım , kahvemi yapıp yerime geçtim rüzgara tekrar mesaj attım
Bu gün ilk iş günümdü biliyor musun çok güzel çiçeklerim var yine. Şimdi eve geldim duş aldım kahve içiyorum. Ve seni çok özledim binbaşı , artık dönmen gereken konular var. Yatağımdan kokun siliniyor.
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
38.74k Okunma |
2.12k Oy |
0 Takip |
74 Bölümlü Kitap |