Birazdan ilk dersime girecektim.
Yağmur:Sizin ilk dersiniz kiminle?
Çağrı:Benim ki Mustafa hocayla.
Çağrı:Ne diyim derse girmeden önce bir tane parol iç.
Çağrı:Bizde geçen sene abilerimizi ziyaret ederken bir kaç kez dersine girmiştik.Hoca o kadar çok bağırıyor ki düzgün ders anlatmıyor.
Yağmur:Yarın görürüz,nasıl biriymiş?
Sinan:Yarın onunla dersin mi var?
Sinan:Hiç, çağrının da yarın Kemal hocayla dersi var.
Yağmur:Evet, biliyorum.Ders programlarımız çok benziyor.
Çağrı:Her neyse artık gidelim yoksa derse geç kalıcaz.
Yağmur:Haklısın, hadi çıkalım.
Yolda biraz daha sohbet ettikten sonra sonunda sınıfa geldik.
Yağmur:Sinan burda yollarımız ayrılıyor.
Sinan:Evet, haydi görüşürüz o zaman.
Yağmur:Cips,kola,kilit. Kilidi bende.
Çağrı onaylamaz bir şekilde kafasını salladıktan sonra yağmurun peşinden sınıfa girdi.Yağmur çoktan bir yere oturmuştu bile.Çağrı oraya baktığında yağmurun adını Burak olduğunu bildiği zorba bir herifin yanına oturduğunu ve çocuğun yan gözle yağmura baktığını görünce sinirlendi.Yağmurun yanına gitti.
Çağrı:Yağmur benim gözlerim pek iyi görmüyor, biraz daha önlerde mi otursak?
Yağmur:Olur, nereye oturacağız.
Çağrı:Bilmem, çok gerilerde olmasın yeter.
Yağmur ayağa kalktığı sırada yanındaki çocukta ayağa kalktı.
Burak:Hiç sadece çok geride olduğumu fark ettim.
Burak:Biraz daha önlere gideceğim.
Çağrı:Olur mu kardeşim senin gözlerin kartal gibidir görürsün sen buradan!
Burak:Yok ya o kadar iyi değil benim gözlerim, arka taraftan pek iyi göremiyorum.
Yağmur:Çağrı hadisene ders başlamak üzere!
Yağmur ve çağrı en önde boş buldukları yere oturduktan sonra, arkalarından gelen Burak’ta yağmurun sol tarafındaki sandalyeye kendini attı.Burak çağrının ona baktığını görünce çağrıya dönüp gülümsedi tekrar önüne döndü.
Yağmur:Bir şey mi dedin çağrı?
O sırada içeri hoca girdi hoca aşırı genç bir hocaydı; üzerindeki siyah bol paça pantolonu ve beyaz gömleği ile aşırı güzel görünüyordu.Yağmur dönüp çağrıya baktığında onunda kendisine baktığını gördü.
Çağrı:Ne oldu bir şey mi söyleyeceksin?
Yağmur:Şey diyecektim ya hoca çok güzel değil mi.
Çağrı dönüp hocaya baktı tekrar döndüğünde evet anlamında başını salladı.Neden olduğunu bilmesede çağrının hocayı güzel bulması yağmurun hoşuna gitmemişti.
Çağrı:Sonunda ders bitti ne sıkıcı bir dersti.
Yağmur:Evet bende çok sıkıldım.
Tam o sırada arkadan çağrını sırtına biri atladı.
Çağrı:Ya Sinan eşşek ölüsü gibisin abi in şu sırtımdan, sıtım koptu!
Sinan:Olum sende ne çıt kırıldımsın ya!
Sinan:Neyse onu boş ver şimdi ben sana ne diyeceğim.
Sinan:Bir şey olmadı ama olucak haftaya okulun yeni dönemini kutlamak için bir parti olucakmış.
Sinan:Olum manyak mısın sen partiye gitmeyeceğini söyleme sakın bana.
Sinan:Ne yapıcaz mı?Olum az biraz eğleniriz işte.
Yağmur:Bencede boş ver Sinan, hem benim partide giyebileceğim hiç bir şeyim yok.
Yağmur:Yani ben gelmem ama siz isterseniz gidebilirsiniz.
Sinan:Öyle şey mi olur yağmur, yarın dışarı çıkar beraber bakarız sana kıyafet.
Yağmur:Senin için de uyar mı çağrı?
Çağrı:Olur bana uyar ordan da yemek yemeye gideriz.
Sinan:O zaman yarın dışarı çıkıyoruz.
Okur Yorumları | Yorum Ekle |