18. Bölüm

Araba ile ilerlerken ikimiz de sessizliğimizi koruyorduk

Doğan. : " özel değilse sana birşey soracağım"

" Tabi komutanım"

Doğan : " uyurken neden gitme diye sayıklıyorsun "

" Sevdiğim herkes gittiği için "

Doğan : " kusura bakma ben gerçekten bilmiyordum "

" Sorun yok komutanım "

Doğan : " istersen müzik açabilirsin "

Telefonu elime aldım ve hep dinlediğim o müziğe dokundum

Çökertme türküsü .. babamın en sevdiği türküydü beni o türkü ile uyuturdu hep

Ve o ezbere bildiğim sesi işttim

Çökertmeden çıktımda halilim

Aman başım selamet

Çökertmeden çıktımda halilim

Aman başım selamet

Bı tez de yalısına varmadan halilim

Aman koptu kıyamet

Bı tez de yalısına varmadan halilim

Aman koptu kıyamet

Arkadaşım İbrahim çavuş

allahıma emanet

Gidelim gidelim halilim

Çökertmeye varalım

Yolcular görür ise halilim nerelere kaçalım

Teslim olmayalım halilim aman kurşun saçalım

Burasıda asvalt değil halilim aman bir tez yarası

Ciğerime ateş saldı aman fişek yarası

Güvertede gezeriken aman kumduram kaydı

İpekli madiğini o rüzger aldı

Çakırda gözlü gülsümümü Çerkez kaynaktan aldı

Burasıda asvalt değil halilim aman

Bı tez yalısı ciğerime ateş saldı aman fişek yarası...

Gözlerim istemsiz dolmuştu

Hayır ağlayamazdım şu an olmazdı

Türkü devam ederken gözümden akıp giden yaşı gizlemeye çalıştım kafamı cama yasladım ve bir süre orada ağaldım sessiz sessiz

Sonrası yoktu

Doğandan

O güçlü duruşun ardında bir enkaz vardı

Neden onun canı yanınca canım acıyordu

Hayır dedim yine hayır doğan o senin askerin seni komutanı olarak görüyor

Boş boş şeyler düşünme

Buçin : " gitme "

Yine yüreğime ağırlık çökmüştü kafamı çevirdiğimde iki büklüm uyuya kaldığını gördüm neden aptal bir gülümseme yer edinmişti suratımda

Kendime gelmem gerekiyordu hemde hemen