20. Bölüm

20. Bölüm

Gizliyazar_1907
ay.gece

♠️♠️♠️ O YAR GELİR...

 

Karargahta yapılan büyük koşuşturmanın arasında da en stresli olan Tuğruldu...

 

Revirin kapısında 1 saatir mesken tutmuş, onun nadide sesini dinliyordu.

Nazlı...

 

Buraya atandığından beri yani 3 yıldır hoşlandığı ama kendine itiraf edemediği aşkı.

 

Ama karar vermişti, bugün ne pahasına olursa olsun itiraf edecekti.

Belki bir şans yakalayabilirdi.

 

Saat akşam 5e doğru gelirken Nazlı eve gidip hazırlanmak için çıktı. Ama Tuğrulu görmezden gelerek hızla çıkış kapısına yöneldi.

Tuğrulun morali bozuldu ama beni görmemiştir diye pek takmadı.

Bu akşam ki partide söylemek için kendine and içti.

 

O da eve doğru yol alırken bu akşam ne giyeceğini düşündü.

 

♠️♠️♠️

 

Saatler akşam 8i gösterirken bahçe de herkes toplanmıştı.

Albay konuşma yaptı ve sahneyi orkestra ekibine bıraktı.

 

Çalan dans müziği ile Alp Tomrisi, Doğu Sudeyi, Albay da eşini kaldırdı.

 

Sahnede sadece 3ü varken Yavuz, Buketin önünde diz çöktü." Bu dansı bana lütfedermisiniz madam?"

Dediğinde Buket gülümsedi.

Giydiği zarif siyah elbisenin eteğinden tuttu ve ona uzatılan el ile birlikte sahneye çıktı.

 

Tuğrul, fırsat bu fırsat diyerek Nazlının yanına gitti ve elini uzattı.

" Bu dansta bana eşlik edermisiniz " dediğinde Nazlı dumura uğradı.

İlk önce bana mı dedi diye etrafına bakındı ama anlayınca hafif tebessüm etti ve o da siyah elbisesine uygun siyah eşarbını da düzelttiğinde elini tuttu ve piste kalktı.

 

Aynı zamanda da Onur Damlayı piste kaldırmıştı.

 

" Benum senlen konuşmak isteduğum şeyler var maviş " dedi gayet rahat hir tavırla.

" hmm neymiş bakalım " dedi merakla ve korkuyla. Diyeceği şeyi tahmin ediyordu ama anlamış olamazdı değil mi?

 

" Bak biliyrum biraz erken oldu gibi ama mevzu hislerin-" dediğinde yanlış anladı Damla ve konuşmaya başladı.

" evet biraz erken oldu ama ben seni seviyorum. Istersen bağır çağır kız! Ama benim sana olan aşkımı kimse değiştiremez." Dedi tek nefeste ve gözlerini kapadı.

Kulağının dibinde ki nefese şaşırdı ve gözlerini açtı ama karşısında ona dolu gözlerle bakan ve oldukça yakın olan onuru beklemiyordu.

 

" benda seni seviyorum mavişim, hemda oyle boyle değul!" Dedi ve Damlaya sıkıca sarıldı.

 

Tuğrul ile Nazlı dans ederken Nazlı sürekli ondan gözlerini kaçırıyordu.

Dans müziği bittiğinde herkes yerine geçti ve gelen atıştırmalık şeylerden yemeğe başladılar.

 

Tuğrul sürekli Nazlıya bakıyordu ama bir ara öyle birşey gördü ki gözlerini ayırmadı.

Sinirden olduğu yerde titredi.

 

Batu,kenarda Nazlının kolunu tutuyordu ve belli ki sıkmıştı.

 

Tuğrul hızla oraya doğru yaklaşırken duyduğu şeyler ile şok geçirdi.

 

" ben seni seviyordum Batu ama bu değişemez diye birşey yok! Sen meğersem çok yanlış düşünmüşsün. Her zaman tek kalan ve platonik seven sen olacaksın. Bem eminim ki benim aşkım karşılıklı. Seviyorum onu ve asla daha ayrılmayacağım." Dediğinde bu sefer Tuğrul sinirden değil acıdan titredi.

 

Ne yani, hoşlandığı kadın, aşık olduğu kadın bir başkasına mi aşık olmuştu?

 

Bu sefer titreyen bir o değildi. Batu karşısında ki kadının bu soğukluğu ile titremişti. Hızla kolunu bıraktı ve oradan koşar adım uzaklaştı.

Neyin tribini atıyordu ki?

O değil miydi bodrum katlarda kızın gururunu çiğneyen!

 

Nazlı onun arkasından bakmayı bıraktığında gözleri başka harelerle buluştu.

Tuğrulun dolu ama hir o kadar da duygusuz bakan hareleri...

 

Tuğrul da ona ardını döndü ve uzaklaşmaya başladı.

" Tuğrul Bey! Durun yanlış anladınız " dediğinde durdu ama onu durduran şey yanlış anlaşılmış olması değildi.

Onun, Nazlının gözünde bir Bey olmasıydı...

 

Tuğrul acıyla doldu taştı ama bunu artık içinde tutamazdı. Ona doğru koşar adımlarla yürüdü ve kolunda tutup arka tarafa sürükledi.

Kolunu bıraktığında dibine kadar girdi.

 

" ben yanlış anlamadım NAZLI HANIM! Ama şu bir gerçek ki kalbim bazı şeyleri olması gerekenden fazla yanlış anladı. Belki yanlış anlamasaydı şu an bu durumlarda olmazdık.

Belki yanlış anlamasaydı sana bu kadar tutulmazdım,

Belki yanlış anlamasaydı sana değil de bir başkasına aşık olurdum.

Tıpkı senin beni görmediğin! Bana bir duygularının olmadığı gibi!

Ben çok yanlış anladım Nazlı Hanım ama şu bir doğru ki, o konuşmalar kesinlikle doğruydu." Dedi ve arkasında dolu gozlerle bir kadın bırakarak timinin yanına gitti.

 

Timi onun durumunu anlamıştı ama ses etmediler. Sahnede ki kadına kulak verdi Tuğrul.

Tomrise...

 

Resmen Tuğrul için yazılmış nameleri okuyordu o eşsiz sesiyle.

Belki de kendi için okuyordu ama Tomrisin Tuğrulla bir farkı vardı.

 

Tomris aşkına kavuşmuştu, tek taraflı değildi. Tuğrul aşkını bulmuş ama tek tarafıydı.

 

" o yar gelir yazı da yaman

Gün olur yar yar

Gün olur yar yar

Gün olur...

 

Yüzün görsem tutulur dilim

Lal olur yar yar

Lal olur yar yar

Lal olur..

 

Aşka düşen divane gezer

Del olur yar yar

Del olur yar yar

Del olur...

 

Aşka düşen divane gezer

Del olur yar yar

Del olur yar yar

Del olur..."

 

Tomris kendini gizlemeden en içten duygular ile sevdiğinin gözleri içine baka baka söyledi şarkıyı...

Hiç gocunmadan, utanmadan.

 

Tüm karargah onun sesine hayran kaldı, onun için alkış tuttular ama onun yüzünde ki maskeden dolayı yüz mimiklerini görmediler.

Alparslan hariç...

Fısıltı hariç...

 

Yüzünde sadece acı vardı ama onlar onu gülümsüyor sanıp onun acısına alkış tutuyorlardı.

 

Bu şarkı, eski tim arkadaşlarının en sevdiği şarkıydı...

 

Bu şarkı, kardeşim dedikleri adamın Vuralın Hain sevdiğine söylediği şarkıydı...

 

" Evlerine vara da gele

Usandım yar yar

Usandım yar yar

Usandım...

 

El oğlunu ben kendime

Yar sandım yar yar

Yar sandım yar yar

Yar sandım...

 

Yüreğime hançer de vurdu

Gül sandım yar yar

Gül sandım yar yar

Gül sandım...

 

Yüreğime hançer de vurdu

Gül sandım yar yar

Gül sandım yar yar

Gül sandım ... "

 

 

01.01.2020

 

Kar palan palan yağarken Fısıltı timi karargahta ki toplanma odalarında toplanmıştı. İki kişi hariç.

Vural ve Zeynep...

 

" komutanım nerede bunlar? Bu saatte nerede olabilirler? Telefonları da burada " dedi sıkıntıyla Yavuz.

 

Tomris de derin bir nefes aldı ve herzamanki sert çehresi ortaya çıkararak maskeyi çıkardı.

O çıkardığında diğerleri de maskesini çıkardı.

 

Hepsi sırayla koltuklara oturduklarında içeriye bir er girdi.

Onun girmesiyle tim maskeleri geri taktı.

" Er Yiğit Başkan/ Edirne emredin komutanım "

 

" söyle asker "

 

" komutanım Albay sizi toplantı odasında bekliyor "

 

Dediğinde hepsi ayaklandı ve odaya doğru yürümeye başladılar.

" iki kişi eksiğiz ama biz itleri paklamaya yeteriz demi komutanım " diye sordu bulut.

 

" yeteriz aslanım yeteriz "

 

Toplantı odasına girdiklerine birkaç üst rütbeliyi burada gördüler.

Hepsi selam durduğunda Albay onlara bir baş selamı ile rahat olmalarını söyledi.

 

Hepsi koltuklara otururken Albay arkada ki ere birşeyler söyledi ve bir video başladı ekranda.

 

Tim hızla ayağa kalktığında sandalyeler yere düştü ama bu gözlerinden düşen yaşlara eşdeğer değildi.

 

" Vural!" Dedi Tomris acıyla.

" kardeşim "

 

" Baraja yakın bir yerde göğsüne saplanan bir hançer ile cesedi dün öğlen 2.5 sularında ele geçirildi.

Tam bilgi almadan size haber vermedik ama hançer de ki parmak izi de bu videoyu çeken kişiye ait.

Serya ya...

Yani ekip arkadaşınız olan Zeynep aslında bir senden beri aradığınız teröristmiş."

 

Dediğinde tim yıkıldı.

 

Zaten belliydi;

Vural Zeynep için her o yar gelir şarkısını gönderme yaptığında

' dikkat et de o hançer gerçekten saklanmasın ' derdi Zeynep.

Yani Serya...

 

Tim o gün o kadar nefretle doldu ki ertesi hafta Seryanın leşini dağın tepesine astılar.

 

Tim o gün o kadar üzüldü ki arkadaşlarının ne şekilde şehit olduğunu 3 yıl 8 ay geçse de asla unutmadılar...

 

 

***BÖLÜM SONU***

 

Ah Vural 😭😭😭

 

Yüreğime hançer de vurdu

Gül sandım yar yar

Gül sandım yar yar

Gül sandım...

 

Bölüm : 28.01.2025 12:05 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...