

Ceyda Özel / Türkiye - Ankara
12 Kasım 2023
Tam üç ders matematik işledikten ve blok ders yaptıktan sonra,beynimizin erimemesi için nihayet mola verdiğimizde tek istediğim başımı sıraya yaslayıp azıcık kestirmekti.
Ama midem bunu reddediyordu.
"Kantine insek mi yaa,biraz daha aç kalırsam Ceyda namına bir şey kalmayacak, eriyeceğim." Dedim yanımdaki Beyzaya.
"Kesinlikle katılıyorum, bende sübilimleşmeden gidelim." Dedi Beyza, gülerek ayaklandık ve kantine doğru yürümeye başladık.
Artık bir an önce şu LGS gelsin ve bitsin istiyordum.
Merdivenleri inip kantine vardığımızda önümüzde upuzun bir kuyruk vardı.
"Uff abi bide bu kuyrukla mı uğraşacağız ya,zaten birazdan gene mecburen sınıfa döneceğiz." Diye sızlandı Beyza.
"Harbiden ya,şu sıraya bak.Neyse blok ders yaptık teneffüsümüz uzun Allah'tan." Diye katıldım bende ona.
Okul dedikodularıyla dolu kantin kuyruğunda nihayet sıra bize geldiğinde ben kakaolu süt aldım, evden sandviç getirmiştim zaten.
Beyzada birşeyler alınca sınıfa dönüp orada yemeye karar verdik,kantin çok kalabalıktı.
İkinci kata çıktığımızda Beyza lavabonun önünde durdu, "Kanka sen şunları al da ben bir lavaboya gireyim.Sen bekle burda,nimetle girmeyelim şimdi." Dedi elindekileri bana verirken.
"Ya abi ben sınıfa gidiyorum gelirsin sen de işte."
"Yok olmaz ya, bekle işte iki dakika nolucak."
"İyi tamam ya." Diyip uflayarak lavabodan biraz uzak bir duvar kenarına yaslanarak Beyzayı beklemeye başladım.
Elimdeki kakolu süt ve Beyzanın tostuyla bakışıyordum, gözlerimi ayakkabılarıma çevirmiştim ki uzaktan gelen bir ses dikkatimi çekti.
"Bunların hepsi gerizekalı,işe yarayacağını falan mı düşünüyorsun cidden?"
"..."
"Duymamış gibi davranman da ayrı ironi,noldu kulakların duyma yetisini mi kaybetti bir anda?"
Bu, içerisinde oldukça argo kelime barındıran tek taraflı konuşma ilgimi çekmişti bir anda, yaslandığım duvardan kalkıp sese doğru ilerledim.
"Çok şükür duyma yetim hala sağlıklı bir şekilde çalışıyor.Ama senin gibi terbiyeden yoksun kalmış saygısız insanları duymamayı tercih ediyorum."
Gördüğüm manzara beni şaşırtmıştı.B şubesinden bir iki kez gördüğüm kapalı bir kız, üstünde tanımadığım bir ülkenin bayrağı olan mini bir stand kurmuştu, aslında standdan çok basit bir masa gibiydi.Karşısında ise C şubesinden Kaan bağırıp çağırıyordu.
"Bunu gördüm ya,kola içmeye gidiyorum şimdi,1 litrelik miss."
"Çocuklar ölüyor Kaan! Farkında mısın bu vahşeti?" Dedi bu sefer başka bir kız.
"Gebersinler!Umrumda bile değil!" Diye bağırdı Kaan.
Neyden bahsettiklerini anlayamıyordum.
Şimdi herkes durmuş onları izliyordu.
"Sen ne biçim-" diyordu ki,B şubesinden gördüğüm kapalı kız arkadaşını kolundan tutarak durdurdu.
"Seviyesiz insanlara laf anlatamazsın Sena.Bırak gitsin,tek amacı nefretini kusmaktı,benim hedefimde hiçbir değişiklik olmadı,olamaz da.O yüzden hiçbir önemi yok." Dedi B şubesindeki kız Kaanı hiçbir şekilde umursamadığını belli edercesine.
Açıkçası seviyeli konuşmasına,diksyonuna ve karakterine hayran kalmıştım.
"Siz izin aldınız mı burda eylem yapmaya?Burası sokak değil,okul!" Dedi bu sefer de Kaanın yanındaki çocuk.
Bu ikisi neden defolup gitmiyordu ki?
"Ne eylemi! Şurda insanlık namına birşey yapıyoruz!" Diye öne atıldı hemen,az önce adının Sena olduğunu öğrendiğim kız,ama arkadaşı onu gene durdurdu.
"Müdürden izin aldık, saygı çerçevesinde insanları rahatsız etmeden bilgilendirme amaçlı bir etkinlik yapıyoruz,ama sesinizi biraz daha yükseltip saygısızca davranmaya devam ederseniz sizi daha yetkili birilerine şikayet etmekten hiç çekinmem."
"Boykot saçmalık!Şikayet edecekmiş!Et de gör be,hocalar kimin tarafındaymış!"
Boykot mu?
"Burda taraf falan yok Kaan! Olay çıkarma defol git artık!" Diye bağırdı sonunda Sena.
Tam o sırada nöbetçi öğretmen geldi,birileri ona haber vermeye gitmiş olmalıydı.
"Ne oluyor böyle?Ne bu şamata?" Diye sordu aşırı diktatör fen hocası.
"Hocam! Bu kız bana defol dedi!" Diyen Kaan kendini temize çekmeye çalışıyordu resmen.
"Bu kız değil! Benim bir adım var!" Dedi Sena sinirle ve heyecanla öne atılarak.
"Bir geç yerine! Düzgün konuşun birbirinizle,ne oldu bi anlat Kaan." Dedi hoca Senayı azarlayarak.
Ne yani, herşeyi zaten olayları çıkaran ve kendini masum gösteren Kaandan mı dinleyecekti?
Kendi aralarında birşeyler konuşuyorlardı ama bulunduğum duvar dibinden duyamıyordum.
Hoca Kaan'ı suçsuz bulmuş gibiydi, sert bir ifade ile topuklu ayakkabılarının tıkırtıları eşliğinde Sena ve arkadaşına -B şubesindeki kıza - döndü.
"Kimseye saygısızlık etmeyin, birisi sizin fikrinize katılmıyor diye ona defol diyemezsiniz. Hem ne bu propaganda?"
Yok artık.Propoganda mı?
Hoca standın üstündeki yazıları okudu ve "Peh,ne? Filistin için boykot, arkadaşınız boykot etmiyor diye 'defol' mu diyorsunuz?"
Filistin mi?
Bu ikinci duyuşumdu..
Peki Filistin için boykot da neyin nesiydi?
"Sana diyorum!Ne bu saçmalık?" Diye bağırdı hoca,B şubesindeki kıza.
Acaba onlara yardım etmeli miydim?
İyi de ne diyecektim ki.
Ama herşeyi görmüştüm.
Tam düşüncelerimin içindeyken birinin sırtıma dokunmasıyla irkildim.
Beyzaydı bu.
"Naber kanka? Noluyor burda?Beni beklemeden gitmişsin." Dedi heyecanla omzuma dokunarak.
"Shtt,sessiz ol.Bak." diye duvarın arkasına çekip olanları gösterdim ona.
"Ee nolmuş? Konuşuyorlar işte hocayla,hadi gidelim Ceyda çok acıktım,tostum soğudu artık."
Ama ben hala kızlara bakıyordum,ne derlerse desinler hoca inanmayacak gibi duruyordu,belki de Kaanın masumluğuna çoktan inanmıştı..
"Kaaankaaa?Hadi?"
Beyzanın sesi beni ikilemde bırakmıştı.
Arkamı dönüp hiçbir şey olmamış gibi gitmeli miydim?
Yoksa hocanın yaptığı bu haksızlığa gördüklerimi anlatarak engel mi olmalıydım?
Filistin diyorlardı..
Daha o standı neden kurduklarını,neyi savunduklarını bile bilmiyordum ki.
"Ceyda?"
Hayatımda hiç bu kadar ikilemde kalmamıştım..
...

(İki fotoğraf da ai ile hazırlandı)
...
Ceyda napacak sizce 👀
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |