17. Bölüm

Fetih neye uğradığını şaşırmıştı zira şu an ismini bile unutmuştu dudaklarının üstündeki dudaklar burcunundu gözleri fal taşı gibi açılmıştı bir eli yavaşça burcunun beline gitti gözlerini yumuyorduki bir anda aklına gelen şeyle burcuyu kendinden uzaklaştırdı evet o yıllardır bu anı bekliyordu ama böyle değil burcu fetihe soran gözlerle bakıyordu "hayır burcu benim duygularım bir intikam planı için çok fazla ben bunu kaldıramam" fetih burcuyu o kadar uzun yıllardır seviyorduki burcuyu, burcudan bile daha iyi tanıyordu "intikam için değil fetih,içimden geldiği için" fetihin dudakları hafifçe yukarı doğru kalktı bırcuya biraz daha yaklaştı yüzlerinin arasında milimler kalmışken durdu "seni senden bile daha iyi tanıyorum ben burcu" dedi ve geri çekilip arkasına bile bakmadan gitti burcu fetihin arkasından öylece baktı neden böyle birşey yapmıştıki ama burcu onada hak veriyordu selim onu aşdattıktan hem2n sonra fetihin öpmüştü ama bunu fetihin sandığı gibi intikam için yapmamıştı sadece içinden onu öpmek gelmişti oda öpmüştü fetih arkasına bakmadan gidiyordu evet yıllardır burcunu onu öpmesini bekliyordu ama burcunun böyle bir olayın etkisindeyken gelip onu öpmesini değil o burcunun düzgün düşünebiliyorken ona gelmesini istiyordu fetih adımlarını dahada hızlandırdı çünkü yavaşlarsa geri dönüp burcuyu bu sefer doya doya öpeceğini çok iyi biliyordu hayır bunu yapmamalıydı ama aklına onun o kırmızı dudaklarını düşündükçe gidesi daha çok geliyordu ama ona geri gitmesini söyleyen tarafını dumazlıktan gelerek daha hızlı yürümeye başladı ama suratındaki aptal sırıtışı engelleyemiyordu neden engelleyemiyordu o bir bordu bereliydi ve ifadesiz olmalıydı ama olamıyordu işte burcu onu öpmüştü bugün hemde dudaklarından yeterince uzaklaştığını düşündüğünde ara sokakların birinde durdu kaldırıma oturdu artık kendini tutamıyordu sokağın ortasında deli gibi kahkaha atmaya başladı

💌

Alazdan

Arabama henüz yeni binmiştimki gelen sesle durdum kafamı yavaşça camdan çıkarıp baktım nazlı balkona çıkmış battaniyesini etrafına sarmış bir eliyle tutarken diğer eliylede tarağını tutuyordu ve mahallenin en başından bike duyulabilecek kadar yüksek bir sesle şarkı söylüyordu. siktir! Bu kız az önce sızmamışmıydı. Hemen arabadan indim balkonun altına doğru yürüdüm "nazlı " bana bakmadı "şşş nazlı " inatla bana bakmıyordu "nazlı bana bak "bu sefer hefifçe başını indirip bana baktı tıpkı sahnede şarkı söyleyen sanatçıların alttan ona seslenen fanlarına baktığı gibi baktı bana "ne oldu" "nazlı bütün mahalleyi uyandıracaksın gir içeri" beni gram kayda almadan biraz daha eğilip bana baktı "ah Romeo neden romeosun sen" ne saçmalıyordu yine."inkar et babanı adını yassı". Onun bu hallerine bakarken gülüşüme engel olamıyordum "eğer yapamazsan yemin et sevdiğine"daha fazla bu hallerine dayanamayıp binadan içeri girdim kapının yanına geldiğimde anahtarı yerinden aldım kapıyı açıp içeri girdim hemen mutfak balkonuna gittim nazlı hala şarkı söylüyordu kolundan tutarak içeri doğru .ektim hafifçe çekerken nazlı daha çok bağırmaya başladı "imdaaaaat adam kaçırıyorlar" ne! Nazlı daha fazla bağırmak için ağzını açınca elimi ağzına kapattım "ne yapıyorsun benim alaz" nazlıyı içeri koyup kapıyı arkasından kapattım nazlı yere oturmuş sırtını duvara yaslamış gülüyordu hayır gülmüyordu bağırarak kahkaha atıyordu "ben sana en iyisi bir -" sözümü kesen nazlı oldu "bir taksi çağır ,en iyisi bana bir taksi çağır sen ,gidiyim artık" bileğinde olmayan saatine baktı "ooooo .bayağıda geç olmuş ben kalkıyım artık" yok bu böyle olmayacak en iyisi onun gibi davranmaktı"tamam çağırırım ama seni bir kahve içmeden bırakmam". Çok iyi ya bi yaşlı teyzeler gibi davranmamıştım ama artık onuda yaptım "tamam ama bir barsak içer giderim" içimden gülmek geliyordu ama hafif bir tebessümle yetindim kahve makinasını çalıştırıp hzır olmasını bekledim o sırada nazlı yerinden kalkmış tezgahın diğer tarafına kalkıp oturmuştu kahve hazır olunca iki kupa çıkarıp kahve doldurdum birini nazlıya uzatıp diğerini kendim içtim kahveler bitince bardakları lavabonun içine bırakıp nazlıya döndüm "uyumazmısın sen " nazlı bana boş gözlerle bakmaktan başka birşey yapmadı "ben seni kandırdım" dedi gülerek "nasıl kandırdın" dedim bende onun gibi gülerek "uyumuş gibi yaptım sen gidincede konser vermeye başladım ama sen bırakmadın ,yarın çok kötü linçleneceğim bir santçı öyle indirilirmi sahneden" onun konuşmasını gülerek dinlerken o devam ediyordu onaylamaz sesler çıkarıp "çok ayıp bir şey bu yaptığın". "Hadi nazlı gelde uyu artık , yoksa yarınki konsere uyanamazsın" şu anda onunla ancak onun gibi davranarak anlaşabilirdim gözlerini kocaman açıp tezgahtan atladı ayakları yalpaşayınca yere düşüyordu ki tuttum odasına tekrar götürdüm "ama taksi çağırmadın" yatağı gösterip "bak çağırdım seni bekliyor " dedim yatağa doğru yürüyüp kendini yatağa bıraktı tekrar mutfağa gidip battaniyeyi aldım geri dönüp battaniyeyi nazlının üstüne örttüm yatağın karşısındaki koltuğa oturup onu izlemeye koyuldum

-ben yokken aşık mı oldun sen

Ne aşık olması

-basbayağı aşık olmuşsun işte inkar erme

Yok öyle birşey saçmalama

-niye gözünü kızdan alamıyorsun şu an bile onu izliyorsun

Aşık olduğumdan izlemiyorum herhalde yine kalkıp kaçar diye hem ben sana niye açıklama yapıyorum siktir git

-aman ve gidiyorum

Nazlıdan

Sabahın ilk ışıkları ile gözlerimi açtım başım o kadar ağrıyordu ki kalkamıyordum bile bir anda kapının çalınmadan açılması ile yerimden sıçradım beste kapıda durmuş şaşkın şaşkın bir bana birde odanın diğer köşesine bakıyordu kafamı çevirdiği de alazla göz göze gelmeyi beklemiyordum bir anda dün gece olanların hepsi aklıma hücüm etti kahve içtiğim için hepsini hatırlıyorum utançla ellerimi saçlarıma geçirip kafamı eğdim üstüne birde hıçkırdım "ben çok yanlış bir zamanda geldim galiba " beste arkasını dönmüş gidiyordu ki "yok sen yanlış anladın " ne diyeceğimi cidden bilmiyordum kafamı alaza bile çeviremiyordum utancımdan ,kıpkırmızı olmuştum ,alaz kalkıp kapıya doğru yürüdü adamdaki rahatlığa bak "dün gece mazlıyı eve bıraktım ama balkona çıkıp duruyordu bende sabaha kadar başında bekledim sonrada uykuya dalmışım" alaz herşeyi besteye açıkladı ve öylece çıkıp gitti şimdi daha fazla utanabilirdim resmen dün gece gidip adama 'seni.allah özene bezene yaratmış' demiştim buraya kadarda kucağında gelmiştim dün gece olanları daha fazla düşünmeden kalkıp hazırlanmaya başladım olanları unutmam lazımdı hemen dolabımda. Elbise çıkarıp giydim

Kombin bu

Saçlarımı açık bırakıp düzleştirdim Hafif bir makyaj yaptım ve hazırdım ayakkalbılarımıda giyip evden çıkıyordumki kapıdaki postacıyı gördüm bizim katın kutusuna da zarflar bırakınca hemen gidip baktım aralarından biri banaydı diğerleri ise faturalardı hemen bana gelen zarfı açıp baktım sağlık bakanlığından geliyordu ve anlattıklarına göre bugün den sonra askeriyede doktor olarak çalışacaktım.

Neden ben neden ben dün geceden sonra adamdan kaçmaya çalışıyorum sağolsun sağlık bakanlığımızda beni onun yanına gönderiyor ama olsun görev görevdir bende ona gözükmem hem askeriyede ki tek doktur ben değilimdir nasıl olsa onların yanına gider oda beni fark etmez bile