-Nehir'in anlatımıyla-
gözlerimi açtığımda odamda değildim staj yaptığım hastaneye getirilmiştim başımda arkadaşım Dilan ve iki asker vardı ama abim yoktu
Dilan gözlerimi açtığımı görünce gülümsedi ve bir oh çekti büyük ihtimalle endişelenmisti "Nehir çok korktuk kızım ne yapacağımızı şaşırdık öbürleri de çok merak etti ama duramadilar başında"dedi
gülümseyerek kafa salladım askerler bize garip ve anlamamış gibi bakıyordu "e ben burada stajerdim de bu da Dilan arkadaşım"dedim askerler kafa salladı
biri uzun boylu esmerdi gözleri elaydi vücudu ise yapılıydı üzerinde ki asker üniformasından bile belli oluyordu öbürü ise uzun boylu kumral kahverengi gözlere sahipti onun da vücudu yapılıydı ama diğeri kadar değildi
ben onlara bakarken ela gözlü sert sesiyle konuştu "Merhaba Nehir ben abinin komutanı Mert,Mert Aslan bu yanımda ki de Batu"dedi
kafa salladım"memnun oldum abim nerde? o beni gördü mü o halde" dedim gözlerim çoktan dolmuştu ve yaşadıklarımı hatırlamaya başlamıştım Samet Ağa bana dokunmuştu
"siz gelmeseydiniz.."dedim titreyen sesimle cümlenin devamını getiremiyordum gözyaşlarım benden bağımsız akmaya başlamıştı içeri koşarak abim girdi ve sıkıca bana sarıldı
"güzel kızım nasılsın ha?"dedi cevap vermedim çünkü yalan söyleyemezdim"kötüyüm,kirliyim" diye mırıldandım geri çekilip saçlarımı okşadı
"atlatacağız Nehir beraber atlatacağız seni bir daha bırakmayacağım"dedi ben sadece kafa sallamakla yetindim çünkü inanmıyordum atlatamazdim
sonra içeri Gökalp girdi Gökalp doktor arkadaşlarımdan biriydi aynı zamanda eski sevgilimdi düşman olarak ayrilmamistik arkadastik hala
"Nehir nasılsın Dilan söyleyince hemen geldim"dedi hep düşünceli biriydi "Teşekkür ederim Gökalp gayet iyiyim yani olabildiğim kadar"dedim
anlamamış bir şekilde bana baktı abime baktığım ise Gökalp'a ters ters bakıyordu "Sen kimsin?"dedi abim Gökalp gülümseyip elini uzattı ama abim elini tutmak yerine baktı
"Ben Gökalp Duman burada doktorum aynı zamanda da Nehir'in arkadaşıyım siz?" dedi Gökalp'ın hava da kalan elini Mert sıktı "aha bak şu Nehir'in yanında oturan abisi Teğmen Aras yanımda ki Batu bende Mert Bozkurt Tim'inin Komutanıyım"dedi
Gökalp kafa sallayıp bana geçmiş olsun dedikten sonra neredeyse kaçarak gitti sinirle abim'e ve komutan Mert'e döndüm "Ya siz ne yapıyorsunuz niye korkuttunuz çocuğu"dedim sinirle onlar ise gayet sakindi
Batu ellerini havaya kaldırdı "vallahi ben birşey yapmadım Nehir bacım aha hep ikisi"dedi küçük çocuk gibi onun bu hareketine güldüm
Mert ise Batu'nun koluna vurdu ve "bütün lojmanı sen temizliyeceksin Asker!"dedi Batu'nun gülen yüzü hüsranla yerini üzüntüye bıraktı abim Batu'ya dönüp bir oh çekti ve bana bana döndü
"o lavuk sadece arkadaşın mı abicim? emin misin nasıl sırıtıyordu"dedi içimden 'bu çocuk niye herşeyi bu kadar çabuk anlıyor'diye geçirdim gerçekten de çabuk anlıyordu
"Eski sevgilimdi"dedim "belli"dedi abim
++++++++++++++++++++++++++
şuan lojmanda abimin yanında oturuyordum bütün Bozkurt Timi buradaydı Abim ve Ayza Batu ve Piraye sevgiliymis bunları anlatmışlardı kızlarla çok iyi anlaşmıştık ama çok yorgundum ve hala korkuyordum
gözlerim kapanıyor sonrasında ben zorlukla geri açıyordum uyursam beni almalarından korkuyordum abim bu halimi görünce "Nehir hadi eve gidelim sende biraz uyu çok yorgunsun"dedi
kafamı iki yana salladım "istemiyorum uykum yok"dedim ama abim ikna olmamıştı "Abin haklı Nehir uyumalısın neler yaşadın bugün"dedi Ayza ama ısrarla "uykum yok"diye direttim
"Nehir biliyorum korkuyorsun fakat gerçekten uyumalısın bu halde kalırsan tekrar bayilabilirsin itiraz etme sizleri Time gelen iki kişiyle tanıştırayım evlere dağılalım"dedi komutan Mert
Bütün Tim ona şaşkınlıkla baktı "Yeni biri mi?"dedi Batu Mert kafa salladi "Evet burada olduğumuz sürece Tim'de olacaklar iyi askerler olursa kalıcı bile olabilirler"dedi
herkesin suratı düşmüştü istemiyorlardı galiba ortama sessizlik hakim olmuştu çıt çıkmıyordu bir süre sonra içeri iki asker girdi biri erkek biri kadındı
erkek olanın yüzü çok tanıdık geliyordu o da beni görünce şaşkınlıkla baktı bu Dershaneden Ardaydi dershane bittiğinden beri hiç görüşmemiş,konuşmamıştık
şaşkınlıkla "Nehir? burada ne işin var"dedi Tim'in bütün gözleri bana döndü "Arda çok iğrenç şeyler yaşadım abim de beni buradan almaya geldi"dedim
Arda'nın gözünde ki sinir patlamasını görmüştüm ailemi çok iyi tanıyordu "yine ne yaptılar sana?"dedi ben cevap verecekken Mert yapmacık şekilde öksürdü
"Bozkurt Tim'ine hoşgeldiniz!"dedi Arda ve yanında ki güz gür bir sesle 'sağol!'dediler Mert'de Tim'ine yeni askerleri tanıtmaya başladı "Bu Beste,Bu da Arda"dedi
Tim'deki herkes samimiyetsiz bir 'hoşgeldiniz' dedikten sonra herkes evlerine gitti Abim ve Mert ev arkadaşıymış bunu yeni öğrenmiştim
eve geldiğimizde abim bana kendi dolabindan siyah bir kazak ve siyah bir eşofman çıkarıp verdi sonra da salonda olacağını söyleyip çıktı
bende kendimi hemen duşa attım suyu açıp beni öptüğü yeri derim kızarana kadar lifledim bir yandan da ağlıyordum düşünmek daha çok canımı yakıyordu bir süre sonra duştan çıktım ve üzerimi giyindim
abimin verdikleri çok büyüktü ama giymiştim bir sekilde boynum çok kızarmıştı derim soyulmuştu pek umursamadim saçlarımı kurutmadan içeri gittim ama abim yoktu sadece Mert vardi üzerinde siyah eşofman ve beyaz tişört vardi
yavaş adımlarla yanına ilerledim "abim nerede salonda olacağını söylemişti"dedim Mert sesimi duyunca gözlerini bana çevirdi ve beni suzmeye başladı
gözleri boynumda takılı kaldı hemen ayağa kalktı "Abin Ayza'nın yanina gitti Nehir de bu boynunun hali ne?"dedi şaşkınlıkla
parmağını yavaş bir şekilde boynuma değdirdi "Samet denilen piç kurusunun öptüğü yer değil mi?"dedi usulca kafa salladım
"çok acıyor mu"diye sordu "hayır hissetmiyorum içim daha çok acıyor"dedim bu dediğime birşey diyemedi sadece kafa sallamakla yetindi
sonra odasına gitti geri geldiğinde elinde bir krem vardı nemlendiriciydi galiba "otur"diye emretti itiraz etmedim oturdum o da yanıma oturup saçlarımı geriye attı ve yavaşça kremi sürmeye başladı
bir yandan da üflüyordu acımaması için bu beni gülümsetti bir yandan da gözlerim dolmuştu ilk defa biri beni düşünüyor ve yaralarıma krem sürüyordu kremi sürdükten sonra masaya bıraktı
yüzümde hala buruk bir gülümseme vardı "Senin Gamzen mi vardı?"dedi bana bende kafa salladım bir süre ikimizde sustuktan sonra sessizliği Mert'in telefonu bozdu arayan abimdi telefonu hoparlör'e aldı
-telefon konuşması
Mert:Efendim kardeşim
Aras: Mert Ayza sürekli kusuyor üşüttü galiba Piraye de Batu'nun yanına gitmiş şimdi Ayza'yı hastaneye götüreceğim ama geç gelirim Nehir'le ilgilenebilir misin aklım onda?
Mert: Aklın kalmasın kardeşim Nehir bana emanet geçmiş olsun dileklerimi ilet Ayza'ya hem Nehir de seni duyuyor şuan
Nehir:Hallederim ben abi aklın kalmasın Yengeme de geçmiş olsun
Aras: Sağolun Sağolun tamam görüşürüz dikkat edin kendinize
dedi ve telefonu kapattık Mert bana döndü "Abin geç geleceğine göre beklemek saçma olur hadi git yat birşey olursa yan odanda olacağım"dedi bende kafa sallayıp abimin odasına gittim
yatağa yattığımda birkaç dakika sonra uyuya kalmıştım
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
14.32k Okunma |
1.01k Oy |
0 Takip |
37 Bölümlü Kitap |