boşol

birkaç dakika sonra yanıma Arda geldi "komutanım iyi misiniz Ayaz'ı gördüm"dedi endişeyle kafa salladım

"Evet geldi eger Nehir'i korumak istiyorsam tek yolu Nehir'le evlenmemmis yoksa bir daha ki sefere Nehir'i kurtaramazmisiz"dedim

Arda şaşırarak beni dinliyordu "peki şimdi ne olacak"dedi "evleneceğim"dedim net bir sesle Arda sadece kafa sallamakla yetindi

sonra da nehirin yanına çıktık Nehir uyanmıştı mutlulukla yanına oturdum "meleğim iyi misin?"dedim ama Nehir cevap vermedi belli ki hatırlıyordu

Arda'ya döndüm ve çık işareti yaptım o da kafa sallayıp çıktı "Nehir biliyorum dediklerime çok kırıldın ama onlar doğru değildi hiçbiri hepsi işimde ki sert duruşumun bozulmamasıydı"dedim pişmanlıkla

"ben bilmiyordum herşey yalan sandım yaşadıklarımız desteğin"dedi gözleri dolarak sıkıca ona sarıldım

"hayır tabi ki hiçbirşey yalan değildi Nehir ben senden hoşlanıyorum sanki senin yanındayken nefes alıyor gibiyim"dedim

Nehir bunu beklemiyordu hoş bunu bende beklemiyordum kiza bildiğin aşk itirafı yapmıştım "Mert bende aynı düşünüyorum"dedi mutlulukla

ellerini tuttum ve derin nefes alarak "o zaman Nehir Demirel Bozkurt Tim'inin yengesi benim de sevgilim olur musun?"dedim

"ne! bir dakika! şimdi! evet! yani olurum!"dedi Nehir saçmalayarak bu haline güldüm ve alnından öptüm

o sırada kapı pat diye açıldı evet beklenen kişiydi karşınızda romantik anların katili Batu Yıldız!

Batu'nun bu girişine küfür etsem de o gözlerini kapattı "görmedim ben birşey yok ben yokum ki"dedi ve çıkmaya yeltendi

bende kalkıp kolundan tuttum ve içeri ittim "mallasma da otur konuşmamız gereken şeyler var"dedim

Batu hemen ciddilesti ve dinlemeye başladı"biz Nehir'le sevgiliyiz dur sakın sevinme sonraya sakla ve yarın Nehir 18 oluyor bu yüzden bir parti düzenle aynı zamanda Nehir 18 yaşına bastığı anda nikah kıyması icin bir nikah memuru bul ve imam ben dini nikahı yarın bozduracağım tamam mı?"dedim tek nefeste

bu kelimeler Batu'ya ağır gelmişti galiba çünkü çocuk donakalmisti Nehir'e baktığım da o da aynı durumdaydı

"Batu kendine gel"dedim ama aynıydı sonra sağlam bir tokat geçirdim suratına ve saniyesinde Batu'nun çığlığı duyuldu

"Evet lan! hayallerim gerçekleşiyor! çok mutluyum Piraye'yle evlensem bu kadar mutlu olmazdım amına koyayım!"dedi ve koşarak odadan çıktı

Nehir hala hareket edemiyordu elimi salladım elimi bile görmemişti en sonunda dudağından öptüm ve sadece 'ne' diyebildi bu hali gerçekten çok komikti

"biz evlenecek miyiz? peki benim neden şuan haberim oluyor Mert Aslan!"dedi Nehir galiba sicmistim kızlar herhalde soy ad kullanınca sinirli oluyordu yani bizim kızlar öyle yapıyordu

"meleğim valla bak ani gelişti ben bile 20 dakika önce falan öğrendim evleneceğimizi"dedim durumu kurtarmaya çalışarak bence başarılı olmuştum yani umarım

Nehir anlatmamı isteyince Ayaz'ın dediklerini anlattım o da bana hak verdi ve kabul etti "ama bir şartım var"dedi evet işte geliyor gelmekte olan

"şartınız nedir Nehir hanım?"dedim beni ne bekliyordu acaba "evlendikten sonra evlilik teklifi istiyorum"dedi yani bu mantıklı bir şarttı

zaten yapmayı düşünüyordum bu yüzden kabul ettim bir süre daha konuştuktan sonra Nehir uyuyakaldı benimde yanında yatmami istedi ama yarasına degmekren korktuğum için kabul etmemistim

bende orada ki kanepeye kıvrılıp uyudum

+++++++++++++++++++++++++

sabah konuşma seslerine ve güneşin acımasız ışığıyla uyandım Bozkurt Timi gelmişti benim uyandığımı gördüklerinde "oo günaydın damat bey"dedi Aras

ama hic samimi değildi sesi bu beni az da olsa korkutmuştu çünkü en yakın arkadaşımın neler yapabileceğini biliyordum

Aras benim neredeyse ikiz versiyonum gibiydi huylarinimiz felaket benziyordu bu yüzden bir tık korkmam normaldi

Nehir ortamda ki gerginliği hissedince abisinin kolunu cimcikledi Aras'da acıyla söylendi

"kızım seni vermicem gör lan nedir bu çektiğim çile"dedi "Aras Nehir'i vermezsen bende Ayza'yı vermem unutma Ayza'yı benden istiyeceksin"dedim şerefsizce sırıtarak

Aras hemen yanıma geldi ve sarıldı"komutanım kulunuz köpeğiniz olayım sakın ha"dedi herkes Aras'ın bu haline güldü

++++++++++++++++++++++++++

şuan Duran konağının önündeydim yanımda Batu ve Nehir vardı Aras'ı götürmek iyi bir fikir olmazdı o yüzden yanıma Batu'yu götürme kararı almıştım

Nehir çok korkuyordu bu her halinden belliydi sıkıca elinden tuttum ve kulağına fısıldadım

"korktuğunu belli etme ve korkma iki cihan da birleşse kimse seni benden alamaz meleğim"dedim

Nehir gulumsemekle yetindi içeri girdiğimizde terasa çıktık ve Nehir'in elini bırakıp silahımı aldım ve Samet Ağa'ya doğrulttum

"Samet Duran ya Nehir'i boşarsın ya da öğlene ailen namazını kılar"dedim Samet'in gözünde tek şey vardı korku

işte böyleleri her boku yer bir silah gördüğün de dal gibi titrerdi "tamam boşayacağım komutan az sakin ol"dedi

"sana haydi dedim hızlı boşa çabuk ama Nehir'e en ufak yaklaştığını görürsem o beynini ikiye ayırır köpeklere veririm"dedim korkarak kafa salladı

bende tekrar sıkıca Nehir'in elini tutup arkamdan çektim "boşol boşol boşol"dedi ve der demez Nehir'le arkama bakmadan konaktan çıktım Batu da arkamizdan geldi

uzerimden büyük bir yük kalkmıştı adeta geriye kalan tek şey bu gece olan parti ve evlilik teklifimdi