29. Bölüm

evlatlik

Balım
benimtatlibalim

evet yeni bir bölümle karşınızdayım hala sağlık sorunları ile uğraşıyorum kusuruma bakmayın o yüzden gec geliyor umarım beğenirsiniz iyi okumalar iyi akşamlar canlarım🩷

aradan tamı tamına 5 gün geçmişti tatilimizin bitmesine 1 hafta kalmıştı bizimkileri affetmistik daha doğrusu Ayza ve Piraye affetmisti ben hala affetmiyordum

gitmeleri Poyraz'ın sucuydu bunu kabul ediyordum ama dansözün o kadar yakınlaşması onun sucuydu bu yüzden onunla konusmuyor,ayni odada bulunmuyor, doğru düzgün yemek yemiyordum

6. güne gözlerimi halsiz açmıştım yemek yememek beni biraz fazla etkilemisti galiba pijamalarimi çıkarmadan aşağı indim bizimkiler oturmus film izliyordu

kızlar beni görünce endişe ile yanıma geldiler "Nehir neyin var cok kotu gozukuyorsun"dedi Ayza gülümsemeye çalıştım ve "iyiyim sadece halsiz hissediyorum"diye mirildandim kizlar hava almam için beni bahçeye cikardilar

ve birlikte çimlere oturduk "Nehir artık Mert abiyi af mı etsen ikiniz de çok kotu durumdasınız"dedi Piraye "evet Mert abi de yemek yemiyor sensiz boğazından geçmediğini söylüyor uyumuyor bile"diyerek Ayza da ona katıldı

bilmiyordum bende çok özlemiştim bende cok kotuydum ama hala ona kirgin ve kizgindim "bilmiyorum kızlar inanin bende 5 gün içinde çok özledim ama hala kirginim hala kizginim"dedim caresizce

sonra arkadan bir ses duyuldu bu Mert'in sesiydi"izin verirsen hatamı telafi edebilirim Nehir"dedi kızlar Mert'i görünce ayaklanip içeri girdiler Mert'de yanıma oturdu

"bilmiyorum"dedim soğuk sesimle ve kafamı başka bir yere çevirdim Mert parmaklarını ceneme koydu ve hafifce yuzumu ona çevirdi göz altları morarmisti 5 gündür uyumuyor muydu bu çocuk?

"Nehir çok özledim 5 gün ya 5 gündür birbirimizin yüzünü bile görmüyoruz"dedi sesinde iki şey vardı özlem ve pişmanlık

bir yanım deli gibi affetmek istiyordu ama diğer yanımda dur diyordu galiba affet diyen tarafımı dinleyeceğim "Mert bende çok özledim ama affedemedim seni kırgındım kızgındım"dedim

Mert birşey demedi kafasını yere eğdi bende cümleye devam ettim "ama şuan affediyorum çünkü sana ihtiyacım var yanımda olmana ihtiyacım var"dedim

Mert şaşkınlıkla kafasını kaldırdı yüzünü bir gülümseme ele geçirmişti anında beni kendine çekip sıkıca sarıldı bende ona sarıldım özlediğimi biliyordum ama bu kadar ozledigimi tahmin etmemistim

"şu kokuya hasret kaldım"dedi ve geri çekildi bu sefer bakışlarını dudaklarıma çevirdi saniyeler sonra da dudağımda hissettiğim baskıyla karşılık vermeye başladım bu şehvetli bir öpüşme değildi

bu özlemle dolu bir öpüşmeydi dakikalar sonra birbirimizi istemeden bıraktık ama şuan çok daha iyi ve huzurluyduk

Mert gülümseyerek ayağa kalktı ve beni de kucağına aldı beraber içeri girdiğimiz de bizimkiler deli gibi alkislamaya ıslık çalmaya basladilar

ama Mert onlara bakmadan odamıza çıktı ve beni yatağa bıraktı ardından tişörtünü çıkarıp yanıma yattı "sensiz gecen her gece işkence gibiydi"diye fısıldadı

gülümseyerek Mert'e sokuldum o da elini belime atıp beni kendine çekti ve saniyeler içinde kendini uykuya bıraktı uyurken hiç olmadığı kadar masum gözüküyordu

Mert'i izliyerek bende kendimi huzurlu bir uykuya bıraktım

---------------------------------------------------------

sarılarak ne kadar uyuduk bilmiyordum tek bildiğim şey hayatım da ki en huzurlu uykuydu Mert'e baktığımda hala uyuyordu ellerimi saçlarına koydum

saçları arasında gezdirdim sonrasında yavaşça yüzüne indirdim sakalları hafiften çıkmaya başlamış elime batıyordu

sonra gözlerim kaslarına indi tövbe estağfurullah bunları yapmak için çok mu uğraşmıştı ellerimi yavaşça karnında ki kaslara indirdim ardından utanarak geri çektim ama Mert elimi havada tuttu

"kocandan mı utandın sen az önce?"dedi uyku mahmuru sesiyle hassiktir bu uyumuyor muydu ya ne diyecektim en iyisi cevap vermemekti bende sessizliğimi korudum

Mert yatakta doğruldu ve sırtını yatak başlığına dayadı "uykum da benden faydalanmadın umarım karıcım böyle şeyleri ben uyanıkken yapmanı tercih ederim ikimiz için"dedi ve göz kırpıp yataktan kalktı

o kalkınca bende yataktan fırladım "ne faydalanması be tövbe estağfurullah ben her tanıdığın kadına benzemem o besteye hiç"dedim sinirle neyin siniri bu acaba he göt kurtarma siniriydi doğru

ben öyle diyince Mert bu halime sırıttı ve üzerime yürümeye başladı Mert'in her adımında ben bir adım geriliyordum en son sırtım soğuk duvarla buluştu

Mert'in gözlerinde tek şey vardı o da şehvet ellerini belime sardı ve kendini bana bastırdı ağzımdan küçük bir inleme kaçtığında gözlerinde ki şehvet daha da yükseldi

dudaklarıma yaklaştı nefesini yüzümde hissediyordum konuşsak dudaklarımız birbirine değecekti ve tam o sırada kapı açıldı Mert küçük bir küfür savurarak geri çekildi

gelen kişi tabi ki Batu'ydu ama bu sefer yanında Arda da vardı el ele yanımıza geldiler ben sırıtarak Mert'e baktım ama o sinirliydi Batu ve Arda aynı anda "şey bizi evlatlık alır mısınız buradan gidene kadar çocuğunuz olmak istiyoruz"dedi

Mert tam red etmek için dudaklarını araladiginda ben ondan hızlı davranıp konustum "tabi ki alırız lafı olmaz"dedim Batu ve Arda sevinçle çığlık attılar ve önce birbirlerine sonra da bize sarıldılar

Arda bana Batu da Mert'e sarılmıştı ama Batu sarılmayı abartıp Mert'in paçasına yapıştı "babey babey ever beni babey kari istirem"dedi ben kahkaha atarken Mert Batu'yu ittirip kafasina vurdu

Arda bana daha sıkı sarıldı "annis babam kardesimi dövüyor"dedi bebek sesiyle gülümseyip kafasından öptüm ve Mert'i kolundan tuttum "Mert ne vuruyorsun çocuklarımıza"diyerek azarladım

Mert hayretle bana baktı"sen ciddi olamazsin karicim ne çocuğu ya kazma kadar bunlar kendi çocuklarını kucaklarına alacak yastalar bizim mi çocuğumuz olacaklar lütfen hayır"dedi üzüntüyle ama ben kabul etmedim

 

 

Bölüm : 08.12.2024 23:57 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...