sarhoş

-Mert Aslan'ın anlatımıyla-

Ayzalar gidince sarhoş iki mala baktım bunlar başıma mı kalmıştı cidden Arda'ya döndüm "Arda yardım et de şunları bana götürelim" dedim

Arda kafa sallayıp Aras'ı bir şekilde arabaya götürmüştü bana da Batu kalmıştı uğraştığım şeye bak hayaller karımla olmak hayatlar bu hıyar

oflayarak Batu'nun kolunun altına girdim "gerizekalı az yardım et eşek ölüsü gibisin"dedim ama Batu başka dünyalardaydı "piros cok tatlısın ne ara bu kadar güçlü oldun"dedi sırıtarak

bu beni Piraye sanmiyordur dimi insallah sanmiyordur yoksa boku yedim "Batu mal misin ne pirosu Mert ben Mert "dedim sinirle

ama Batu kabullenmeyerek bana sarıldı ve öpmeye çalıştı"pirooos ne diyorsun"dedi Allah'ım sen beni kurtar itmeye çalıştım ama şerefsiz yapışmıştı

Arda'ya seslendim Arda neredeyse koşarak geldi bizi görünce gülmeye başladı "gülme de al şu sapığı Piraye'nin neden bununla aynı evde kalmak istemediğini şimdi anladım"dedim

Arda Batu'yu da aldığında hepimiz arabaya bindik Batu ve Aras arkadaydı biri Piraye biri Ayza diye bağırıyordu Allah'ım imdat karımı istiyorum diye ağlayacağım şimdi

"komutanım biz bunları cami avlusuna mı bıraksak çekilecek gibi değiller ya yengeler nasıl çekiyor bunları"dedi haklıydı kızlar nasıl katlaniyordu bu iki mala

"hiç sorma Arda bende şimdi karımı istiyorum diye ağlayacağım bu ne amına koyayım hayalim Nehir'le olmaktı hayatim bu iki hiyarla olmak"dedim

Arda gülerek kafa salladı sonra Batu çığlık atmaya başladı "Piros Piros yaktın beni ah yanıyorum lan yanıyorum!"dedi gerizekalıydı bu cidden

Aras'da ona katılıp bağırmaya başladı"Ayzam Ayzam Ayzam nerelerdesin sarışınım benim nerdesin aaaah"dedi

daha fazla dayanamayarak arkaya döndüm Batu'nun kafasına bir tane indirdim "bağırma gerizekalı Batu bu da hala Ayza diyor ebenin aminda sus artik andaval"diyip önüme döndüm

en sonunda eve geldiğimizde Batu'yu kolundan tuttum ve kıyafetleriyle duşa kabine soktum sonra da soğuk suyu açtım Batu titreyerek kaçmaya çalıştı "anani sikeyim dolu mu yağıyor noluyor çok soğuk imdat"dedi

ben gülerken Batu kaçmaya devam ediyordu en sonunda kayıp götunun üstüne düştü o biraz kendine gelince çıkardım ve salona bıraktım sonra da Arda Arası getirdi

yine suyu açtığımız da Aras kaçmak yerine durdu "noluyor amına koyayım savaşa Antarktikaya mi geldik benim sevgilim üşür gidelim hadi"dedi kafasına şampuanla vurdugum da gözünü açmadan etrafta baktı

"ah kafamdan vuruldum siktirin gidin lan valla bir kendime gelirsem yasayamazsiniz"dedi kafasını tutarak ne diyordu bu mal ya hepsi ayrı kafalarda

en sonunda bunu da çıkardıktan sonra giydirmesi için Arda'ya verdim sonra da ben duşa girmeye karar verdim duştan çıktıktan sonra giyinip salona girdim

girmez olaydım Batu ve Aras donla yerde sızmışlardı Arda'ya baktım o da uyudu uyuyacaktı "kardeşim eyvallah yardımcı oldun bırak bu mallar böyle kalsın sen git duş al sonra da arasın kiyafetlerinden giy uyu"dedim

Arda kafa sallayınca odama gittim kafami yastığa koyduktan saniyeler sonra yorgunluktan uyuyakalmıştım

-Nehir'in anlatımıyla-

sabah büyük bir gürültüyle uyandık daha doğrusu uyanmadik tek duyduğum Piraye'nin söylene söylene gidip kapıyı açmasıydı

ben çok umursamadan Ayza'ya sarıldım ve uyumaya devam ettik saniyeler sonra Ayza'yı benden çekmeye çalıştılar ama biz daha çok sarıldık

en sonunda Mert ve Aras'ın sesini duydum "yapışmış karıma sarı yılan bıraksana Ayza karımı"diyordu Mert abimde "ikiside birbirine yapışmış tutkalla mi yapıştırdınız gece birbirinizi amına koyayım bıraksanıza"dedi

Ayza'nın küfür etmesiyle gözlerimi araladım "ya siktirin gidin yatıyoruz piros al şunları nolur"dedi yalvararak Abime baktığım da Ayza'yı belinden tutmuş çekmeye çalışıyordu

"ya noluyor sabah sabah rüyanızda mı gördünüz bizi"dedim Mert benim sesimi duyduğunda gözlerini bana çevirdi "meleğim allah için gel evimize gidelim nolur ben bir daha bu iki malla kalamam"dedi

ne olduğunu anlamamıştım ama pek de umurumda değildi Ayza Arasa tekme attığında Piraye de bunu fırsat bilip Batu'yu itti ve sonra yanıma yattı o da bana sarıldığında gözlerimi geri kapadım

"arkadaslar piros beni itti ben ağlamaya gidiyorum"dedi Batu "Batu mallasma carparım sana burdan adam ol"dedi sinirle Mert daha fazla dayanamayarak dibime geldi

"Nehir geliyor musun gelmiyor musun"dedi ben cevap verecekken kızlar iki yandan cıkladı ve "yok gelmiyor"dedi ve bana daha sıkı sarıldılar

Mert daha fazla dayanamayarak dibimden çıktı saniyeler sonra geri geldi ve ardından kızların çığlıkları duyuldu gözlerimi hızla açtığım da Mert'in kızlara sürahi ile su doktugunu gordum

Batu da elinde bardakla sırıtarak yanima geldi ve bardakta ki suyu başımdan aşağı döktü çığlık attığım da korkarak kaçtı Mert de bunu fırsat bilip beni kucakladı

şuan görüş açım gitmişti tek gördüğüm Mert'in sırtıydı söylenerek Mert'in sırtına vurmaya başladım "öküz hayvan dağ ayısı bıraksana beynime kan gidiyor valla geberir giderim sende karısız kalırsın"dedim sinirle

ama Mert umursamayip yürümeye devam etti "sana birşey olmaz ayrıca goturmesem yine karisiz kalıyorum bu iki sülük bırakmıyor seni"dedi ve evden çıktı

şuan kocam tarafından kaçırılıyordum! sinirle sırtını ısırmaya çalıştım ve başarılı olmuştum

Mert acıyla beni yere indirdi ve elini sırtına götürdü o sırtına bakarken bende eve geri koştum Mert'in sesini duyduğum da daha hızlı koştum

eve girdiğim de Ayza'yı gördüm Ayza beni görünce gülerek kapıyı kapattı içeri baktığım da Piraye batudan kaçıyordu abim de bizim yaptığımız yere kurulmus yatıyordu

saniyeler sonra kapi caldi Mert gelmişti Batu duyar duymaz hemen kapıya yapıştı bizi ittirip hafifçe kapıyı araladı ve elini uzattı "komutanım kapı açılmıyor"dedi