1. BÖLÜM: Karşılama

Öncelikle sevgili okur hoşgeldin.❤️Bu kitap spor temalı bir gençlik kitabıdır. Umarım ki beğenirsin.

Lütfen yorumlarda başka kitaplardan bahsetmeyin.

Başlama tarihi: 12.09.2024

Sizlerin de başlama tarihlerinizi buraya bekliyorumm.

Keyifli okumalar dilerim.🖤✨

Alarmın sesiyle gözlerimi yavaşça araladım. Elimi uzatarak çalar saate dokundum ve saatin iğrenç sesini susturdum. Bu gün yeni takımımdaki ilk günümdü. Heyecanlı mıydım? Sanırım evet. Uzun süredir sadece kadınların olduğu bir takımda oyunculuk yapıyordum ama bu gün onlarca erkeğin içinde oynayacaktım.

Ellerimle gözümü ovuşturarak yatakta oturur pozisyona geldim ve gerinerek yataktan kalktım.

Çok kötü bir gün olacak Balca.

Tanıştırayım kendisi iç sesim olur.

Böyle sıkıntılı olduğum zamanlarda iç sesim devreye giriyordu ve bu durumdan hiç hoşnut değildim. Kendi iç sesime göz devirdiğime göre artık kahvaltı edebilirdim. Evimde tek yaşadığım için kahvaltı hazırlamaya genelde üşendiğimden mısır gevreği yiyordum ama bu gün yorucu bir gün olacağı için bana daha fazla enerji vereceğini düşündüğümden kendime sandviç hazırladım. Ne kadar verirse tabi.

Yanına da acı bir kahve yapıp hızlıca kahvaltı ettim. Ardından odama girip üzerimdeki pijamalardan kurtuldum. Altıma siyah bir tayt üzerime ise oversize beyaz düz bir tişört giydim. Saçlarımı da sıkıca toplayıp at kuyruğu sleek bun yaptım.

Sporcu çantamı da 5 dakika da hazırlayıp ​​​​​( elime ne geldiyse içine attım.) Arabamın anahtarını da alıp evden çıktım. Arabayı çalıştırdığım da telefonum çalmaya başladı. Arayan ​​​​​​​​​​Dicle'ydi.

"Efendim"

" Ne yaptın vardın mı? Erkek yuvasına."

" Hayır, daha yeni çıktım."

" İyi, dikkatli ol da yemesinler seni kızım."

Söylediklerine kıkırdayıp "Saçmalama Dicle, medeni erkekler olacaklarından eminim." Dicle' nin erkeklere karşı bir antipatisi oluşmuştu. Geçen yaz bir erkeği sevmişti. Sonra çocuğa açıldı. Çocukta onu reddetti. Aslında bunun çok normal bir olay olduğunu düşünebilirsiniz ama Dicle için öyle değil. Kendisi bir balık burcu. Bu olayı atlatamadı. Ve işte o günden sonra ise tüm erkekleri gözünde bir hayvan olarak görüyor. Ayı. Bunun çok yanlış bir düşünce olduğunu ona ne kadar anlatsam da asla inandırmıyordum. Bende artık takmıyordum.

" Her neyse ben futbolcumuzu yormayayım. Çıktıktan sonra ararsın benim Balca'm. "

" Tamam Dicle'm görüşürüz" dedikten sonra aramayı sonlandırdım.

Ayıların inine gidiyorsun Balca.

Saygısız iç ses. İyice Dicle'ye benzemeye başladın sende saçma sapan konuşma onlarda aynı ben gibi bir sporcu ve çok iyi anlaşacağımıza inanıyorum.

Kendini kandırmaya devam et, Balca.

E​​​​​​​​​​​​​​​e fazla oldun artık iç ses. Kendimle daha fazla kavga etmeye devam edecektim ama takımın spor tesisine varmıştım. Derin bir nefes alıp arabayı park ettikten sonra çantamı alıp arabanın kapısını açtım ve dışarı çıktım.

Tabela da Güven Spor Tesisleri yazıyordu. Ne kadar süredir tabelaya baktığımı bilmiyordum ama kapıda ki güvenlik yanıma gelip bana seslendi. " Buyurun kime bakmıştınız?" Gözlerimi birkaç kez kırpıştırarak güvenliğe döndüm. "Ben yeni oyuncu Balca Öz belki müdürünüz bahsetmiştir." dedim.

" Doğru ya sen yeni oyuncusun sabahleyin söylediydi müdür de yaşlılık işte kızım unutuvermişim kusuruma bakmayıver, içeri geçebilirsin" dedi. Yüzü biraz kırışmıştı ama bu özellik onu daha samimi biri haline getirmişti.

Gülümseyip koridordan içeriye doğru yürümeye başladım. Sahaya yaklaştıkça bağırma sesleri daha da artıyordu. Sahaya açılan kapının önüne geldiğimde biraz bekledim tam kapıyı açacaktım ki karşı taraftaki kişi benden daha çabuk açtı ve kapı burnuma vurdu. " Ahh " diye bir ses çıkardıktan sonra elimle burnunu tuttum. Kanıyordu. " İyi misin? Görmedim, kusura bakma " Dedi karşımdaki kişi. Erkekti.

Kafamı kaldırıp suratına baktım. O da kafasını eğmiş benim iyi olup olmadığımı görmek istercesine bana bakıyordu. Simsiyah saçları terden alnına yapışmıştı. Gözleri de saçları gibi simsiyahtı. Gelmeden önce biraz takımı araştırmıştım bu Aktan olmalıydı. Yaklaşık 1.92 boyunda olmalıydı. Ben ise kısa biri değildim halbuki 1.81dim. Ama bana kafasını eğmiş bakıyordu. Sanki aramızda 20 cm vardı da kafasını eğmiş bakıyordu. Zürafa.

" Özür dilerim, gerçekten" elimle kanayan burnumu tutmaya devam ediyordum. " Daha dikkatli olsan iyi edersin." Dedim biraz sert çıkmış olabilirdim ama kanamaya devam eden burnumu görünce dayanamamıştım. Arkadan " Noldu lan Aktan " dedi bir erkek. " Aktan ne dikiliyon orada? Çekilde biz de görelim ne varsa?" Dedi yine bir erkek. O sırada önümde dikilen Aktan kenara çekildi.

Ve ter içinde kalmış 21 erkek ile karşı karşıya kaldım. Demek 11 e 11 vs atıyorlardı. Hafifçe gülümsedim ama sonra gözümü erkeklere çevirince hiç de iyi bir durumda olmadığımı düşündüm.

" Yeni takım arkadaşımız " dedi arkamda duran Aktan.

" Demek sen o şanslı kızsın, çok iyi anlaşacağız " dedi sarı saçlı mavi gözlü bir erkek ve kolunu omzuma attı. Ne olduğunu anlamadığım için soru işareti taşıyan bakışlarımla ona baktım. " Bu arada ben Gökhan" dedi ve kolu hala omzumdaydı. Ne bu samimiyet? Daha sonra yanıma kahverengi kıvırcık saçlı bir erkek geldi ve ismini yeni öğrendiğim Gökhan' ın kolunu omzundan atıp " İlk günden de sıkma kızı be oğlum " dedi ve " Bu arada ben Oğuzhan" diye devam etti.

O da kendini tanıttıktan sonra Toprak adında 2 metre boyunda kumral, yeşil gözlü bir erkekle, Deniz adında benim boylarımda esmer, kahverengi gözlü bir çocukla daha tanıştım ve sonunda tüm takımla tanıştıktan sonra " Ben de Balca " dedim.

İşte böylece bu takımdaki maceramda başlamış oldu. Önümde uzun bir yol vardı ve umarım bu yol çok keyifli geçerdi.

Ayılarla nasıl keyifli bir zaman geçirebilirsin ki Balca?

Kes sesini iç ses.

🖤🖤🖤

İlk bölümümüz sonuna geldik. Umarım beğenmişsinizdir. Daha yeni başladık ve çok güzel devam edeceğiz. Bir sonraki bölümlerde görüşmek dileğiyle. Sevgiyle kalın 🦢🤍