5. Bölüm

5. BÖLÜM: Neden Geldin?

𝓑𝓵𝓸𝓼𝓼𝓸𝓶⁠☆
beyzisim

Hoşgeldinn...💝

Keyifli okumalar dilerim

Kaleyi onlar seçti, top ise bizdeydi.

İlk pası Oğuzhan' a attım. O ise Cem' e. Cem tekrar bana gönderdi topu. Karşımda Aktan vardı. 2 saniye kadar göz teması kurdum ki anında ayağımdan topu kaptı.

Haksızlıktı bu dikkatimi dağıtıyordu.

Pislik zürafa.

Daha da hırslandırmıştı beni. İyi paslaşıyorlardı. Bizim yarı sahamızda girmişlerdi bile.

Top Aktan' ın ayağına geçti. Sen şimdi görürsün kimin ayağından top aldığını diye içimden mırıldandım.

Hızlanıp yanına yetiştim. Birkaç çalım denedi ama bu hareketleri beni geçmesine yetmedi. İki şansım vardı ya taca bırakacaktım ya da faul yapacaktım. Tabi ki de ikinciyi seçtim. Niye mi? Bilmem. Onu sertçe itip yere devirebileceğimi düşünmüştüm ama pek de öyle olmadı.

Devrilmemişti.

O zaman b planına geçecektim. Onunla göz teması kurdum. Zaten bana bakıyordu. Ne yapmaya çalıştığımı anlayamamıştı. Kaşları çatılıydı. Kapana yavaş yavaş giriyorsun - minik - zürafa.

Göz temasını kesmeden ayağından topu çaldım. Ne olduğunu anlaması biraz zamanını almıştı ama hemen koşup bana yetişmişti bile. Boyu uzun olunca adımları da büyük oluyordu tabi.

Bir pas Ateş' e oradan Oğuzhan' a ve yine bana. Kafamı kullanarak topu önüme indirdim. Kaleyi gördüm.

Ve şık bir gol. Ağları havalandırmıştım bile.

İlk gol gelmişti. Golü atar atmaz baktığım ilk kişi tabi ki de o olmuştu. Yine bana bakıyordu. Acaba gözlerini hiç üzerimden ayırmıyor muydu? Ben de ona bakmaya devam ettim ta ki Oğuzhan yanıma gelip bana sarılana kadar.

Daha ilk günden bu samimiyetin nerden geldiğini anlamamıştım ama odun gibi gözükmemek için bende ona aynı içtenlikle cevap verdim.

" Tebrikler " dedi içten bir şekilde.

" Senin sayende " dedim ben de.Tam o sırada Aktan' da bir an da yanımda belirdi.

" Tebrikler, güzel goldü. " Dedi soğuk bir ses tonuyla." Teşekkürler " dedim ben de ona bakarak.

Ve devam ettik.

İlk yarı 1-0 bitmişti. Öndeydik. Ve 15 dakika mola.

İkinci yarı için sahaya girdik. Takım arkadaşlarımın hepsini kısaca bir süzdükten sonra karşı takıma da hızlıca bir baktım.

Hazır görünüyorlardı ve daha da hırslanmışlardı. Ama o sakindi. Kendinden, bu maçı kazanacağından emin görünüyordu. Tam o sırada benim ona baktığımı hissetmişcesine bana baktı. Yine göz göze gelmiştik.

Eh bu kadarı da yeterdi ama. Göz devirip önüme döndüm. Oğuzhan' ın yanına gidip hazır olup olmadığımızı sormak için harekete geçecektim ki bir anda yanımda biri belirdi.

" Beni dikizleyen birinin ben ona baktığımda göz devirmesi komik duruyor. "

Yanıma gelip bunu söylemesini beklemiyordum. Ukala.

" Ben mi seni dikizliyorum? "

Evet. Bal gibi de dikizliyordun Balca.

" Hem sen sabah burnumu kanattığını ne çabuk unuttun da üste çıkmaya çalışıyorsun ki!" İçimdeki çirkef Balca yavaş yavaş ortaya çıkıyordu.

" Sabah ki olay için özür dilemiştim."

Doğru dilemişti.

" Özür dileyince masum olmuyorsun."

" Ne yapsam masum olurum? "

Ne yani? O daha demin bana ne demişti? Şimdide çaresiz çocuk rolleri mi oynayacaktı?

" Bu maçı bana ver. " Dedim hızlıca düşünmeden hareket ederek.

Salak Balca. Gerçekten bunu mu istedin koskoca sporcudan! Aciz seni.

Sen sus iç ses bende biliyorum yaptığım şeyi bir anlığına öyle ağzımdan kaçıverdi.

Dudakları memnuniyetle kıvrıldı. "Kazanamayacağını düşünüyorsun o halde "

Haklı.

" Hayır, yani kazanacağımdan emin olmak istiyorum."

" Peki o halde seve seve bu maçı sana veriyorum. "

Seve seve?

Kafamı sallayıp yanından ayrıldım. Daha fazla rezil olamazdım değil mi Balca? Lütfen sus iç ses.

Oğuzhan' ın yanına gidip son hazırlıkları yaptık. Sonunda ikinci yarı başladı.

Gerçekten de 2-0 kazanmıştık. Oyunda vardı ama sanki yoktu. Top ayağına geçince sürekli bizim oyunculara atıp yanlışlıkla atmış gibi yapmıştı ya da çizgi dışına atıp bize taç kazandırıyordu.

Tabi takım arkadaşları bu duruma isyan etmişlerdi ama bu Aktan' ın pek de umurunda olmamıştı.

2. Golü de benim asistim ile Deniz attı. Ve böylece 2-0 kazanmış olduk.

Maçın bitiş düdüğü çaldığında gözlerim Aktan' ı aradı. Kimse ile muhatap olmamak için hızlıca sahanın çıkış kapısına doğru yürüyordu. Ona yetişmek için koşup yanına ulaştım.

" Sağol, sözünü tuttuğun için. " Dedim sanırım bir teşekkür borçluydum.

Kafasını salladı.

" Peki, bir sorun mu var? "

Tesisin çıkışındaki merdivenlere ulaştık. Sonra merdivenlerden birine oturdu. Ben de onunla beraber yanına oturdum. Cebinden bir sigara paketi çıkardı ve birini yakıp dudaklarına koydu.

Ve cevap beklercesine yüzüne baktım. O da bana baktı. Gözleri şimdi daha da koyu siyah olmuşlardı. Dumanı gökyüzüne doğru üfleyip " Neden geldin ki Balca? " Dedi yüzüme doğru soğuk bir ses tonuyla.

İlk defa ismimle hitap etmişti.

Kaşlarım çatıldı. Neden geldin diye sormuştu bana. Sanki ben bu takıma gelmek için can atıyordum. Sorduğu soruya bak.

" Ne saçmalıyorsun sen? Sanki ben buraya gelmek için can- " derken sözlerimi böldü ve " Her şeyi alt üst ettin " Deyip geçip gitti yanımdan.

Bu da ne demek oluyordu şimdi?

Orada öylece ne kadar oturdum bilmiyorum ama en son yanıma Oğuzhan' ın gelip beni soğuk merdivenlerden kaldırdığını ve evime bıraktığını, yatağıma yattığım ilk an uyuyakaldığımı hatırlıyordum.

🖤🖤🖤

Evet, sizce Aktan o son sözleri neden söyledi?

Bunu bir sonraki bölümlerde öğreneceğiz. Umarım bu bölümü beğenmişsinizdir.

Bir sonraki bölümlerde görüşmek dileğiyle

Sevgiyle kalın 🦢

 

 

 

 

​​

Bölüm : 16.09.2024 22:15 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...