22. Bölüm

Ben bir kız sevdim (Kimse yazmadı,kendime yazayım dedim;)

Elifnaz
birbaskadirpapatya

Ben kitap kokusunu seven bir kız sevdim…

Kelimelerle dans eder, cümlelerin arasında kaybolurdu.

Onu en çok kelimeler yaralardı,

çünkü her harf bir anlam taşırdı onun için;

ve anlam, her şeyden daha ağır gelirdi.

O, kitapların büyüttüğü bir kızdı;

satır aralarından dünyalar kuran,

ama kimsenin göremediği kadar derin yaralar taşıyan.

 

Ben güneş gibi bir kızı sevdim…

Gülüşünde baharlar, bakışlarında yaz güneşinin sıcağı saklıydı.

Bir an yüzüne bakmak bile insanın içini ısıtırdı.

Ama o güneşti; kendi ışığını cömertçe saçarken,

kendi karanlığında kaybolmayı çoktan öğrenmişti.

 

Ben papatya seven bir kız sevdim…

Kahve gözlerinde masumiyet, yüreğinde sonsuz bir iyilik taşırdı.

Her şeye rağmen güzellikler bulmayı başarırdı;

tıpkı bir papatyanın koparıldığında bile güzel kokular saçması gibi.

O, kırıldığında bile umut dağıtan,

ama kimseye kendi yaralarını göstermeyen bir çiçekti.

 

Ben yağmuru seven bir kız sevdim…

Gökyüzünün ağlayışında huzur bulur,

şimşeklerin ışığında kendi fırtınalarını dindirirdi.

Damlaların ritmiyle kalbi tekler,

her damla onun sessiz acılarını yıkardı.

O, kendi yağmurunda büyüyen bir çiçek gibiydi;

herkes dışındaki güzelliği severdi,

ama kimse köklerindeki savaşı göremezdi.

 

Ben yıldızlara âşık bir kız sevdim…

Her gece gökyüzüne bakar, gözlerinde sonsuzluğun ışıkları yanardı.

Kendi karanlıklarında bile parlamayı başaran bir yıldızdı o.

Ama kimse fark etmezdi; o hep yalnız kayar,

gökyüzünde iz bırakırdı, sessiz ve derin.

 

Ben çocuk kalpli bir kız sevdim…

Hayata çocuksu bir masumiyetle bakar,

her şeyde bir güzellik bulmaya çalışırdı.

Ama o çocuk kalbinin ardında,

yarım kalmış masallar ve kırık hayaller gizliydi.

O, her düşüşünde yeniden ayağa kalkarken,

kimse o kalbin ne kadar yorulduğunu bilmezdi.

 

Ben yaralarını saklayan bir kız sevdim…

Herkese güçlü görünür,

ama geceleri yalnızlığına sarılırdı.

Kendi acısını susturur, başkalarını iyileştirirdi;

ve bu yüzden en çok kendisi tükenirdi.

O, dünyayı sırtında taşıyan bir dağ gibiydi;

ama zirvesindeki yalnızlığı kimse anlamazdı.

 

Ben bir hayalperest sevdim…

Gerçeklerin ağırlığına inat, düşler kuran birini.

O, masallara inanırdı;

bu yüzden gerçekler en çok onu yaralardı.

Ama yine de, hayal kurmaktan asla vazgeçmezdi.

O, düşler kurmaya devam ettikçe,

ben onun varlığına inanmayı sürdürdüm.

 

 

Ben dünyayı kalbine sığdıran bir kız sevdim…

Her insanı, her duyguyu anlamaya çalışan birini.

Onun sevgisi, bir eylem değil, bir varoluş biçimiydi.

Sevmek onun ruhunun özüydü;

her şeyi sarıp sarmalayan bir ışık gibi.

 

Ve ben…

O kızı hep sevdim.

Eksikleriyle, fazlalıklarıyla, içindeki karanlık ve ışıkla birlikte.

Onu sevmek, yaşamayı yeniden öğrenmek gibiydi;

her defasında daha derin, daha sonsuz.

 

E🍂

 

✨️E.N.K. BAHAR✨️

Bölüm : 12.12.2024 18:21 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...