Ama öyle, ödevi yarına ertelemek ya da bir işi sonraya bırakmak gibi basit şeylerden bahsetmiyorum.
Duyguları hissetmeye üşeniyorum bazen. Nasıl desem...
Çok mutlu olmam gereken bir anda, ufak bir sevinçle yetinip geçerim mesela.
Çünkü o an sevinmek bile gözümde büyür, fazla gelir.
İçimde kısacık bir an yaşar, sonra her şeyi akışına bırakırım.
Ama belki de bu yüzden, fazla öfke gibi bir sorunum yoktur.
Kavgalarım, sinirlerim hep kısa sürelidir.
Sinirlendiğim birini iki dakika sonra unutup eski halime dönerim.
Kin tutmak, nefret etmek... Bunlar hep fazla çaba isteyen şeyler gibi gelir bana.
Beni kıran insanların içi rahat olsun; uzun vadeli öfke hissetmem,
Zaten kolay kolay kırılamam. Bu, benim yapımda yok.
Hani o çocukken oynadığımız hamurlar vardı ya,
Sıkıştırır, buruşuk hale getirirdiniz ama bıraktığınızda eski haline dönerdi.
İşte, ben de öyleyim. Kırılırım, kızarım, bazen dağılırım…
Ama sonunda hep eski halime dönerim.
Ne kadar sıkıştırılırsa sıkıştırılsın, tekrar toparlanan bir hamur gibi.
Bu yüzden beni kırdıktan sonra kimsenin içi burkulmasın,
Zaten kimseyi uzun süre suçlayamam.
Öyle bir çaba harcamaya gerek duymuyorum.
Ben buyum işte: Kendi içinde kısa fırtınalar koparan,
Ama hemen ardından sükuneti seçen biri…
Belki de bu yüzden, herkesin bir şekilde affedildiği bir liman gibiyim.
Kin tutmak için fazla tembelim...
E🍂
✨️E.N.K BAHAR✨️
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
1.19k Okunma |
790 Oy |
0 Takip |
50 Bölümlü Kitap |