18. Bölüm

18. Bölüm

Birokuryazar
birokuryazar

Depodan sessizce çıktılar. İstanbul’un dar sokakları, gecenin karanlığında bir labirent gibi gözüküyordu. Baran direksiyona oturdu, Azad ise yanında otururken gözcülük yapıyordu. Her an Halil’in adamlarının çıkabileceğini biliyorlardı.

 

“Abi, sola dönelim. Bu ara sokaklar onları atlatmamız için iyi,” dedi Baran, gözleri caddelerde dolaşırken.

 

Azad başını salladı: “Tamam, ama dikkatli ol. Buradaki ışıklar bizi ele verebilir.”

 

İkili sessizce ilerlerken, uzaktan birkaç gölge hareket ettiğini fark ettiler. Halil’in adamlarıydı. Baran hızla direksiyonu kırıp dar bir sokağa girdi. Arabanın farları gölgeleri dağıtmadan ilerliyordu. Azad, arabanın yan camından silahını çıkardı ve gözlerini gölgelerin üzerinde gezdirdi.

 

“İşte karşımızda!” dedi Azad fısıltıyla, Halil’in iki adamı onları takip ediyordu.

 

Baran arabanın hızını artırdı. Dar sokaklarda ani dönüşler, kaçışın hızını artırıyor, Halil’in adamları geri kalıyordu. Bir köşeyi dönerken Azad hızla silahını doğrulttu ve arabanın arkasında yaklaşan adamları susturacak birkaç uyarı atışı yaptı. Kurşunlar beton duvarlara çarpıyor, gürültüyle dikkatlerini dağıtıyordu.

 

“Süper, Baran! Hedefe 500 metre kaldı,” diye bağırdı Azad.

 

Baran nefesini tutarak arabayı hızla sürdü. Köşeyi döndüklerinde Rojin ve Rozelin’i güvenli bir eve götürecekleri ara sokağa ulaştılar. Kapıyı açtıklarında, iki kadın telaşla dışarı çıktı ve hızla arabaya bindiler.

 

“Baran! Azad! İyi misiniz?” diye sordu Rojin, gözlerinde korku ve endişe karışımı.

 

“Biz iyiyiz! Şimdi sizi güvenli bir yere götüreceğiz,” dedi Azad, hızla direksiyonun başına geçti.

 

Araba sessizce ilerlerken, Baran telefonuyla Halil’in adamlarını kontrol ediyor, olası tuzakları önceden görmeye çalışıyordu. Ara sokaklar, karanlık parklar ve gizli geçitler derken, güvenli evin önüne geldiler.

 

“Tamam, burası güvenli,” dedi Baran. “Hemen içeri girin ve kapıyı kilitleyin.”

 

Rojin ve Rozelin arabadan inerken Azad, Baran’a döndü: “İyi iş çıkardın kardeşim. Şimdi biraz nefes alabiliriz ama Halil’in boş duracağını sanma. Daha işimiz bitmedi.”

 

Baran başını salladı: “Abi, bu gece ailemiz için savaşacağız. Ve kimseye zarar gelmeyecek. Bunu başaracağız.”

 

İkisi de derin bir nefes aldı. Şimdi önlerinde sadece Halil’i alt etmek ve ailesini korumak vardı. İstanbul’un karanlığı, onların gölgeleriyle birleşmiş, sessiz bir bekleyiş başlamıştı.

 

Bölüm : 03.09.2025 13:51 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...