Tim Özel Bölüm

TimÖzelBölüm
Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın!

1k oldu hesabım. Bende özel bölüm atayım dedim. Çok teşekkür ederim. Yakında 200k olacak kitap. Sizlere çok teşekkür ederim. Şimdi ses kayıtlarıma bakıyordum. Bir kayıt isimsizdi ben normalde hepsine tek tek isim veririm. Açtım kendi ses kaydım. Kitabımı bin kişi okumuş falan ama sesim nasıl heyecanlı çıkıyor. Yani gerçekten çook teşekkürler. Hepinizi çok seviyorum.

Bu arada eski tim özel bölüm❗️Dirilmediler yani.

İyi okumalar.
_____________________________

Asena'dan
Bozkurt timi olarak bugün izinliydik ve hepimiz evde uyuyorduk. Biri hariç sabah kalkmış yine yemek denemesi yapıyordu.

"Ceyhun ya annemden kaçtım sana geldim! Şu tabakları takırdatma artık hayvan herif!" Cenk abi bağırdığında homurdanma sesi geldi.

"Abi kulağımın dibindesin Allah aşkına bağırma." Mete'nin seside yakınımdan gelince gözlerimiz açtım.

"Siz niye burdasınız?" Gözlerimizi aralayıp etrafa bakındık.

"Ben niye burdayım?" Kendi kendime konuşmuştum.

"Biz niye salonda uyuduk lan." Aras'ı hepimiz onaylayıp geri yattık. Uykumuzdan önemli değildi. Kapı yumruklanmaya başlayınca Batın böğürmeye başladı.

"Bi uyku uyutmadınız yeter ya! Ben gidiyorum!" Yastığı ve üstündeki örtüyü alıp ayaklandı. Bende kalktım.

"Bende gidiyorum." Yastığımı ve örtümü aldım.

"Bende" Aras'ta ayaklandı.

"Bende" Cenk abide ayaklandı.

"Bende" Mete'de ayaklandı. Arkadan bir ses geldi.

"Hiçbir yere gitmiyorsunuz." Fırat abiymiş demek ki gelen.

"Fırat abi sal bizi kurbanın olayım sal bizi." Fırat abi Batın'ı tınlamadı bile.

"İyi bari buraya yatında uyandırması kolay olsun." Biz uyku mamuru olduğumuz için hızlıca kalktığımız yere geri yattık. Bir süre sonra üstüme soğuk suyun gelmesiyle sıçrayarak uyandım.

"Senin ananı avradını CEYHUN!" Cenk abiydi. Fırat abiyle Ceyhun gülüyordu. Soğuk su ile uyandırılan takım olarak göz göze geldik. Diğerleri Ceyhun'u kucaklarken ben banyoya gittim. İki tanede kova aldım. Birine hafif sıcak su birine soğuk su koydum.

Bizimkiler Ceyhun'u getirince bi ona bi ona kafasını sokuyordu.

"Bir daha yapacan mı lan!" Cenk abinin şartelleri atmıştı.

"Yapacam." Soğuk suya kafasını soktular. Bende gülerek izliyordum ta ki Fırat abinin hortum çekip bizi ıslatana kadar.

"Kurtarıcım geldi!" Fırat abi Ceyhun'u alınca bizimkiler dolan kovalardan birini alıp Fırat abinin üstüne boşalttılar. Bende arkadan gizlice çıkıp hortumu aldım ve kahkaha atmaya başladım.

Benim takım benim yanıma geçince Fırat abiyi ve Ceyhun'u hortumla ıslatmaya başladım.

"Koskoca adamlarsınız kadınsınız hala su savaşı yapıyorsunuz!" Eda ablanın sesi gelince hepimiz mum olmuştuk.

"Yenge." Cenk abi bile.

"Yenge tabi ya siz kocamı ıslatacaksınız ben rahat duracağım öyle mi?"

"Yenge senin kocanda biz uyurken bizi ıslattı." Batın küçük çocuk gibi Fırat abiyi Eda ablaya şikayet ediyordu.

"Benim kocam yapabilir gidin üstünüzü değiştirin mutfağa gelin. Sen Ceyhun sakın gelme." Eda abla gittiğinde haykırarak gülmeye başladık.

"Siktirin gidin ya!" Ceyhun ortamı terk ettiğinde bizde odalarımıza gidip üstümüzü değiştirdik. Fırat abiye Cenk abi kıyafet vermişti.

Ortalığı topladıktan sonra kahvaltı hazırlayıp kahvaltı etmiştik.

"Bugün ne yapıcaz?" Mete'ye hitaben konuştum.

"Yatmak gibi bir eylem yapacağız." Eda abla kaşlarını çatarak bize baktı.

"Şu güzel havada yatacak mısınız?" Hepimiz aynı anda konuştuk.

""Evet."" Eda abla Fırat abiyle Ceyhun'a döndü.

"Sizi kurtardım lan ben." Ceyhun beni gösterdi.

"Emir büyük yerden." Yemeğimiz bittiğinde Eda abla hepimizi tehtit ederek dışarı çıkarmıştı.

"Şu güneşte dışarıda ne işimiz var ya?" Aras konuşmuştu.

"Haklı." Bendim.

"Haklı." Batındı.

"Haklı." Cenk abiydi.

"Haklı." Ceyhundu.

"Haklı." Meteydi.

"Hak-" Fırat abi konuşacaktı ki Eda abla susturdu.

"Susun bozacının şahitleri şıracılar sizi." Cenk abi kurulmuş gibi konuştu.

"Senin bi oğlun olsun kendime benzeticem yenge gör bak sen." Eda abla umursamadı bile.

"Yenge bari nereye gidiyoruz onu söyle." Eda abla Mete'nin sıcaktan erimiş halini görüp acımış olmalı ki cevap verdi.

"Lunapark'a" Bir duraksama geldi hepimize.

"Ben gelmem." Arkamı dönmüş gidiyordum ki ensemden Eda abla tuttu.

"Hiçbir yere gitmiyorsunuz." Timle göz göze geldik. O üç saniye içinde konuşma gerçekleşti ve bitti.

"Tamam abla, tamam hadi bırak sen beni." Eda abla ensemi bırakınca yürümeye devam ettik.

Lunapark'ın önüne geldiğimizde su satan yeri gördüm.

"Ben su almaya gidiyorum gelen var mı?" Cenk abi ve Aras benimle gelmişti. Diğerleri aletlere Eda abla zoruyla binmeye gitmişti.

"Onlar gitsin enayiler oyuncaklara binsinler." Oyuncak silahla atış yapılan yeri görünce ikisinide dürttüm.

"İkinizide yenerim." Aras alayla baktı.

"Nesine lan?" Ayaklandık ve yürümeye başladık.

"Nesine diyorsan." O da onaylayınca oyuncak silahları alıp yarışmaya başladık. Cenk abide ikisindende yararlanan üçüncü kişiydi.

"Üç el sıkacağız." Parasını verdikten sonra silahları aldık ve sıkmaya başladık.

"İkimizde berabere kalmışız ama ya. Abi sen üç atış daha ver." Biz silahlara odaklanmışken sırtımda bir ıslaklık hissettim. Biri su balonu atmıştı. Aras'ta silahı bırakınca ona da geldiğini anladım. İkimizde arkamızı döndüğümüzde Cenk abi bize su balonu atmıştı. Nerden bulmuştu, ne ara doldurmuştu bilmiyordum ama arkasından koşmaya başladım. Arasta benimle birlikte koşmaya başladı.

"Cenk abi ya!" Elimizde su balonu olmasa bile bir askerin tırnağı bile tehlikeliydi. Üçümüzde kalabalığın arasında tazı gibi koşuyorduk.

Merdivenleri inmeden direk atladığımızda millet bize yaratık görmüş gibi bakıyordu. Biraz daha hızlandığımda ne olur yere düşüp bir yerimi kırar mıyım diye düşünmeden Cenk abinin üstüne atladım. İkimizde yere düştüğümüzde güldüm.

"Yakaladım seni." O da güldü. Aras'ta hızını alamayıp üstümüze düştüğünde deli gibi gülmeye başladık. Lunaparkın ortasında üstelik yerde deli gibi gülen üç kişiydik. Utanmamız gram yoktu.

"Neyse kalkın milleti korkutuyoruz. Bizi deli zannediyorlar sonra." Aras'a tuhaf bir şey söylemiş gibi baktım.

"Zaten deliyiz." Yine de ayaklandık.

"Diğerleri nerde acaba?" Cenk abi konuşunca omuz silktim.

"Bilmem."

"Başka bir yere gidelim mi?" Aras'tı.

"Nereye gidicez oğlum iki anahtarıda Fırat abiye verdim." Cebimdeki anahtarı çıkardım.

"Birini cepledim ben." Cenk abi anahtarı alıp gülümsedi.

"Nereye gidiyoruz?" Sorduğum soruya kimse cevap vermemişti bende tekrar sormadan peşlerine takılmıştım. Arabaya bindik ve Cenk abi kendi bildiği bir yere götürdü bizi. Bir uçuruma.

"Burası çok güzel." Büyülenmiş gibi bakıyordum. Gün batımı harika gözüküyordu çünkü.

"Anlatamayacağınız derdiniz olursa buraya gelin. Gizli yerimiz gibi bir şey olsun." Gülümsedim.

"Olur." (O uçuruma timi yanındayken hiç gitmemişti timi gittikten sonra neredeyse her gün ordaydı...)

"Oturalım o zaman." Aras'ı onaylayıp oturduk uçurumun kenarına. Hiçbirimiz konuşmuyorduk. Manzara o kadar güzeldi ki resmen büyülemişti bizi. Cenk abi ayaklandı.

"Ararlar birazdan gidelim hadi." Telefonum çaldığında Cenk abiye bayık bir bakış attım.

"Ağzını hayra açsaydın keşke." Telefonu açtım.

"Efendim Fırat abi." Araba sesi geldi arkadan.

"Arabayı almış gitmişsiniz nerdesiniz?"

"Geliyoruz abi."

"Bize geçiyoruz gelin hadi."

"Tamam abi." Telefonu kapattım.

"Fırat abile geçecekmişiz." Arasla birlikte ayaklandık ve arabaya bindik. Ben başımı kapıya dayadım ve gözlerimi kapatıp uyumaya başladım.

"Asena, Asena aç güzelim geldik." Gözlerimi açtığımda Cenk abi beni uyandırmaya çalışıyordu.

"Geldik mi?" Etrafa bakındım.

"Geldik." Aras salak salak gülmeye başladı.

"Ne oldu lan?" Yüzümü gösterdi.

"Kapı yüzüne geçmiş." Göz devirdim.

"Gerizekalı." Binaya yürüdüm ve kapıyı açıp asansöre bindim. Diğerleri de gelince asansör kapandı ve Fırat abigilin olduğu kata çıkmaya başladı. Kapı açılınca çıktık ve Cenk abi zile bastı.

"Ooo beyefendiler ve hanımefendi gelmiş." Fırat abiydi kapıyı açan.

"Kapıda karşılayan kölemiz sen nasılsın?" Gülen Cenk abiye Fırat abi okkalı bir şekilde ensesine indirdi.

"Geç lan içeri." Ayakkabıları çıkarıp içeri geçtik. Sofra hazırdı.

"Ceyhun yapmadığına göre yiyorum." Aras yaprak sarmayı attı ağzına.

"Yok o yapmadı." Ceyhun, Aras'a baygın baygın baktı.

"En sevdiğim yengem sen hep bana yaprak yap tamam mı?" Bunu demeyecektin Aras.

"Sizin benden başka yenge" sessizlik oldu.

"Biriniz sevgili mi yaptı?" Hepsi cıkladı.

"Fırat."

"Karıcım." Aras hala yaprak sarma yiyordu.

"Fırat."

"Efendim karıcım."

"Ne diyor bu Aras?" Fırat abi Aras'a öyle bir baktı ki ortamdaki hava gerildi.

"Saçmalıyor bu salağa takılma değil mi Aras?" Aras hemen başını salladı.

"Tabi yenge ben saçmalıyorum sen yaprak ye." Eda abla birden gülümsemeye başladı.

"Her neyse sizi farklı bir şey için bizim eve topladım." Korkarak Eda ablaya bakıyorduk.

"Kötü bir şey mi yenge?" Mete korkarak sormuştu.

"Değil." Hepimiz derin bir nefes verdik. Aras'ın yaprak sarmaya uzanan eli dahi durmuştu o an.

"Hamileyim." İkinci bir sessizlik oldu. Hepimiz ayaklandık.

"Baba oluyorum!" Fırat abi bağırarak Eda ablaya sarılınca hepimiz gülümsedik.

"Baba oluyorum lan!" O kadar heyecanlıydı ki sesi. Fırat abi sırayla bize sarılmaya başladı sonrada Eda abla.

"Bende amca oluyorum lan o zaman. Keşke başka bir şey dileseymişim." Cenk abi sabah Eda ablaya çocuğunu bana benzeticem dediği yeri kastediyordu.

"Ama inşallah yenge oğlun olur da bi kendime benzetirim." Fırat abi Cenk abinin ensesine vurdu.

"Abi ikidir enseme vuruyorsun ama."

"Kızım olacak lan benim." Bir kahkaha tufanı sardı etrafı.

"Neyse oturun yemek soğuyacak." Eda abla hepimizi oturtu.

"Ben bi su alıp geleyim." Eda abla ayaklandığında Fırat abi onu oturttu. Batın koşarak su almaya gitti. Yemekler yendikten sonra biz toparlayıp salona geçmiştik. Fırat abi Eda ablaya hiçbir şey yaptırmıyordu. Elime bir gitarın verilmesiyle neye uğradığımı şaşırdım.

"Bi şarkı patlatsan hadi be Asena." Fırat abiyi kırmadım önüme akorları açtım ve çalmaya başladım.

"Kimseyi görmedim ben senden daha güzel." Bana eşlik etmeye başladılar.

"Kimseyi tanımadım ben senden daha özel."

"Kimselere de bakmadım aklımdan geçen."

"Kimseyi tanımadım ben senden daha güzel."

"Senden daha güzel."

"Senden daha güzel."

"Senden daha güzel."
________________________________

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın.

Bitti.

Tim özlendi ya.

Güzel miydi?

Şimdi yoklar ama.

Uçurumun anısı?

Aras?

Batın?

Ceyhun ve yemek denemeleri?

Fırat abi?

Cenk abi?

Mete?

Hortum?

Duman- Senden daha güzel dinlerken aklınıza hep benim kitabım gelecek artık.

Sizleri seviyorum, kendinize iyi bakın, görüşürüz.