Yanlış Anlaşılma

Sevgilim❤

Minho balım

Ne oldu tatlım?

Yoksa işen geç mi döneceksin?

Evet tatlım

Ben gelene kadar istediğini yap

Seni seviyorum

Dikkat et güzel karıcım

Anlarsınız ya, hayat böyle işte; sana hiç beklemediğin yerden sürprizler verir. Mesela bana bakın, babam katil diye okulda zorbalık gördüğüm çoçuk, şu anda her gece altımda inliyor. Hayat işte. Herneyse. Telefonumu bırakım Han'ın odasına gittim ve onun dolabını açtım, onun tişörtlerinden birini giyecekken dolapta bir defter gördüm. Defteri alıp içini açtım ve içinde Han'ın bebekliğini gördüm. Ne kadar da tatlı...Ama...bu çocukta kim? Sayfaları her çevirdiğimde Han ve bu çocuk daha çok yakın duruyorlardı ve sürekli birbirlerine sarılıyorlardı.

Minho: Hayir hayır, Han beni aldatmaz....değil mi?...

Bu çocuk benim sevgilime aşırı yakındı ve Han'da bunu hiç sorun etmiyordu....Ama nasıl?....Bu fotoğraflar, kanımın kaynamasina neden oluyordu....Yumruğumu sıktığım için tırnakların derime sertçe batıyordu ve derimin kesilip kanamasına neden oluyordu...

Minho: Beni aldatmanın bedelini ödeyeceksin Han Jisung...

(Han'ın iş yerinde)

Felix: Han...Minho konusunda emin misin?

Han: Evet Felix, endiselenme artık lütfen. Biz çoktan sevgiliyiz zaten.

Felix: (iç çeker) Bak Han...Minho...O gerçekten bir katil ve istese sana bile zarar verir...Ailen bu dünyadan göç ettiğinden beri....O öldüğünden beri çok değiştin....O ölmeden önce, ona seni sonsuza kadar korumak için söz verdim. Sen benim kardeşim gibisin, sana zarar gelmesini asla istemem.....

Han: Endişelenme Felix....ben iyiyim ve bana birşey olmayacak....

Felix: Söz mü?

Han: Söz veriyorum Felix...

Felix bana gülümsedi ve bana sıkıca sarıldı..Benim hakkımda çok endişeleniyo....Felix beni bırakıp bana son kez gülümsedi ve odadan çıkıp gitti. Felix gidince sandalyeme yaslandım ve Deli Lee davasina bakmaya devam ettim. Uzun süredir, tek bir ipucu bile bulamamıştım...O sırada birinin sesini duydum

Han: Minho? Merhaba se-

Minho: SENİ OROSPU! NE CÜRRETLE BENİ ALDATIRSIN, HA?!

Minho benim boğazımı sıkmaya başladı ve beni duvara yasladı, gittikce nefesim tükeniyodu ve konuşamıyordum. Sonra Minho beni yere bıraktı ve elindeki beyzbol (yazımını bilmiyorum) sopasını kafama indirdi. Kafam kanamaya başladı ve yere düştüm. O sırada Minho beni kaldırıp bana birşeyler söyledi.

Minho: Bodrumumda çok eğlenceli zaman geçireceksin sevgilim!

Ve o anda, kafamdan akan sıcak kan gözlerimden aşağı aktı ve kıyafetime damlarken gözlerim kapandı...

(Devam Edecek)