45. Bölüm
Bozkurt Pençesi / Yarım Kalan Sigara / Bölüm 44 : Yaşam Savaşı

Bölüm 44 : Yaşam Savaşı

Bozkurt Pençesi
bozkurt.pencesi

Emir Kaan’dan...

 

Sabahtan beri devriye, ani görev, büro işleri… Vücudum artık bana karşı isyandaydı. Midem yanıyor, başım uğultuyla atıyordu.

"Ercan... bana bir su kap gelsene ya."

Sesim kısık ve boğuktu. İçimden yükselen bir çırpınışın dışa sızan son kırıntısıydı bu.

 

"Emredersiniz Komutanım."

Ercan başını bilgisayardan kaldırdı ama gözleri yüzümde takılı kaldı. Yüzündeki tebessüm, bir anda dondu.

 

"Komutanım iyi misiniz?"

"Değilim Ercan. Midem bir tuhaf... Soğuk aldı herhalde. Su kap, olur mu?"

"Hemen Komutanım!"

 

Ama o daha odadan çıkar çıkmaz boğazıma dayanan kusma hissine karşı koyamadım. Lavaboya koştum. Kapıyı hızla kapatıp kilitledim.

Ellerim lavabonun kenarına yapıştı. Omuzlarım titriyor, karın boşluğum kasılıp duruyordu. Son bir hamleyle eğildim ve...

 

İstifra ettim. Acı bir şeydi bu. Midemden gelen değil, ciğerimden dökülen bir çığlık gibiydi.

Ve sonra...

 

Ağzıma dolan metalimsi tat.

Kan.

 

Elimin tersiyle dudaklarımı sildiğimde kırmızı parmaklarımın ucuna bulaştı. Gözlerim dehşetle açıldı. Boğazımda bir yumru, göğsümde kabaran bir karanlık vardı.

 

Sırtımı yavaşça kapıya yasladım. Bacaklarım titriyor, nefesim daralıyordu. Gözüm hâlâ avucumdaki o kana takılmışken fısıldadım:

 

"Bittin Emir..."

 

Boşluğa doğru eğildim. Duvar sırtımı taş gibi bastırırken, dünya bir anda yavaşladı. Sessizlik çökmedi, sadece içimdeki çığlık her sesi bastırdı.

 

Kapıyı aralayarak dışarı adım attığımda tek amacım kimse görmeden elimi yıkayıp toparlanmaktı. Ama vücudum benimle aynı fikirde değildi.

 

Tam lavabonun karşısındaki musluğa yönelmiştim ki, göğsümün ortasında bir kıvılcım gibi yanan ani bir ağrıyla irkildim. Kalbim yerinden fırlayacak gibi attı. Tüm sinir uçlarım bir anda gerildi. Dizlerimin bağı çözülürken sırtımı hızla duvara verdim ama... çok geçti. Gövdem yavaşça duvar boyunca kaydı. Ayaklarım bedenimi taşıyamıyordu artık.

 

Elim titreyerek pantolon cebime gitti, ilaca ulaşmaya çalışıyordum. Ama damarlarım sanki derimin altından çıkacakmış gibi şişmişti. Parmaklarım ilaç kutusuna değdiği an, başka bir acı daha yaktı içimi. Dişlerimi sıktım, çenem kilitlendi.

 

Nefes almalıydım.

 

Derin… bir… nefes…

Ama her çekişim acı dolu bir bıçak gibi ciğerlerime saplanıyordu.

 

Gözlerim istemsizce boşaldı. Sadece acıdan değil… korkudan da.

 

Tam o sırada koridorun köşesinden bir ses duydum:

 

"Komutanım?!"

Ercan’ın sesi yankılandı. Adımlarını hızlandırarak koştuğunda beni yerde, duvara yaslanmış hâlde buldu. Gözleri kocaman açılmıştı.

 

"Pantolonun... cebinde... ilacı al... Ercan, hızlı..."

Sesim kısık ve parçalıydı. Dudaklarım kurumuş, vücudum titriyordu.

 

Ercan, ne olduğunu anlamaya çalışmadan diz çöktü. Titreyen ellerle cebime uzandı. Kutuyu bulduğu an gözleri doldu.

 

"Dayanın Komutanım, tamam… alıyorum… sakın gözlerinizi kapamayın."

İlacın kapağını açarken sesi titriyordu

 

 

İlacın ağzıma bırakılmasıyla birlikte başımı arkaya yasladım. Boğazımdan geçmesi sanki bir çivi yutuyormuşum gibi acı verdi. Zorla yutkundum. Her kasım istemsizce kasıldı. Gözlerimi sıkıca yumarken bir elin parmaklarımı kavradığını hissettim.

 

Ercan, elimi tutmuştu.

“Komutanım ambulans isteyeyim!” dedi panikle.

 

O anda, içimde yükselen sancının şiddetiyle onun elini aniden sıktım. Parmaklarım kemiklerine kadar bastı.

 

“Komutanım?!”

Sesi titredi. Canı yanmıştı ama geri çekilmedi. Benden korkmuyordu. Endişeleniyordu.

 

Nefesim yetmiyordu konuşmaya, ama birkaç kelimeyi sıkıştırabildim dişlerimin arasından:

 

“Atak geldi… Ercan… Bir şey yok… sonra anlatırım.”

 

Söylediklerimin yalan olduğunu ikimiz de biliyorduk. Gözümün kenarından akan terle karışan yaşlar vardı artık.

 

Ercan, hâlâ başımda beklerken diğer eliyle cebimden peçete çıkarıp alnımdaki soğuk teri sildi.

“Komutanım, sizi böyle görmeye dayanamam. Bu sefer anlatacaksınız. Yalnız değilsiniz…”

 

Bakışlarımı kaçırmaya çalıştım ama gücüm kalmamıştı.

 

“İklim’e bir şey deme. Sakın… kimse bilmeyecek. Ayağa kalkmam gerek.”

 

Ercan, dudaklarını ısırarak başını salladı.

“Tamam Komutanım... ama bu iş böyle gitmez.”

 

Kafamı yavaşça salladım.

“Benim ömrüm de öyle gitmeyecek zaten.”

diye mırıldandım, sadece kendime.

 

“Emir Kaan!”

Sesin sahibini tanımam için başımı kaldırmam yetti. Gözlerim yarı açık, sırtım hâlâ duvara yaslıydı.

Baran.

 

Hızla yanıma çöktü, bir dizi yere, bir dizi kalbime indi sanki.

 

“Kardeşim ne oldu? Emir?!”

Sesiyle beraber eli omzuma dokundu. Nefesim göğsümde düğümlendi.

 

“İyiyim... zorlama... anlatacağım.”

diyebildim güçlükle, kelimeler boğazımdan kısık iniltiler gibi geçerken.

 

Baran gözlerimi inceledi, terle ıslanmış alnıma baktı.

“Bu mu iyi halin?! Tüm karakolda seni arıyorum, deli gibi!”

 

“Araban burada mı?”

diye sordum, dudaklarım kuruyken bile gözlerimde bir tek kaygı vardı: görünmemek.

 

“Burada! Kalk, gidiyoruz hastaneye.”

 

“Kimse görmesin Baran…”

Sesim fısıltıya dönüştü.

 

“Oğlum ne oluyor sana?!”

Baran’ın elleri kollarımda titredi. Cevap bekliyordu ama bende verecek hâl kalmamıştı.

 

O sırada Ercan yeniden yanımıza geldi, nefes nefeseydi.

“Komutanım... hızlı olalım.”

 

“Hastane değil... eczaneye gitmem lazım. Baran, Ercan dolabımda kırmızı kaplı kutu var. İğne... Ondan lazım.”

 

Baran irkilmişti. Yüzündeki ifadeyi okudum. Şüphe, korku ve anlayamadığı bir acı.

 

“Emir Kaan…”

 

Gözlerimi kısmadan ona baktım, çatılan kaşlarımın arasında donuk bir kararlılık vardı.

“Ercan alıp gelsin. Seninle birlikte sakin bir yere geçelim. Hastanelik işim kalmadı artık benim...”

 

Baran’ın gözleri büyüdü.

“N-ne diyorsun Emir sen?!”

 

Yutkunarak omzunu tuttum, bu kez ben ona tutundum.

“Sözümü dinle. Yeminle anlatacağım. Ama şimdi sadece... inan bana. Şu an sadece bunu yap.”

 

Baran’ın gözleri doldu. Göz göze geldik. Her şeyi konuşmadan anlayan bir ağabey gibi başını eğdi.

 

“Tamam kardeşim. Ama yemin ettin... Bunu bana anlatacaksın. Bugün...”

 

Ben başımı sallarken gözlerim yeniden karardı. Sakin bir yere gitmeliydik. Çünkü yüreğimde, sadece bir sır değil, ölüm sessizliği büyüyordu.

☆☆☆

Kısa oldu özür dilerim ama annem rahatsız. Hazırda olan bölümü attım size. Daha yenisini yazamadım. Başka bölüm de yok elimde... Yoğunum ama bölüm atmaya çalışırım ❤️

Oylama 25 in altına düşmesin ❗️

Bu bölümü tekrar atacağım sonra haberiniz olsun. Çünkü devamını yazamadım daha :(

Bölüm : 05.08.2025 11:17 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
İçindekiler
Bozkurt Pençesi / Yarım Kalan Sigara / Bölüm 44 : Yaşam Savaşı
Bozkurt Pençesi
Yarım Kalan Sigara

57.91k Okunma

6.71k Oy

0 Takip
112
Bölümlü Kitap
Bölüm 1 : Atalay Timi 🦂🇹🇷Bölüm 2 : İlk Karşılaşma ❤️‍🔥Bölüm 3 : Görünmeyen YaralarBölüm 4 : Yeni başlangıçlarBölüm 5 : Tamamlanmayı Bekleyen HayatlarBölüm 6 : Timin başı DertteBölüm 7 : Küçük Umut Yaman ParsBölüm 8 : Aşiret ve Töre Kurbanları 🔥Bölüm 9 : İki Sevdanın arafında...Bölüm 10: Başımız Belada ❤️‍🔥Bölüm 11 : Zoraki Evliliğe İlk AdımBölüm 12 : Sözde KarımBölüm 13 : Dik Durmaya ÇalışmakBölüm 14 : Senin Sayende ❤️‍🔥Bölüm 15 : Aşka Adım Adım ❤️‍🔥Bölüm 16 : İstenmeyen GelinBölüm 17 : Namus Davası ve ÇarşafBölüm 18 : Hayatta Kalma SavaşıBölüm 19 : Zor GünlerBölüm 20 : İlk TavizlerBölüm 21 : Aşiret ile karşı karşıya 🔥Bölüm 22 : Kıvılcımlar ArasındaBölüm 23 : Sevgi Tohumları ❤️‍🔥Bölüm 24 : İlk BuseBölüm 25 : Yağmurun altında bir günBölüm 26 : Yasak Sevdalı 💔Bölüm 27 : Acılar 💔Bölüm 28 : Kapanmaz Yaralar ❤️‍🔥Bölüm 29 : Beklenmeyen HaberBölüm 30 : Gönül YarasıBölüm 31 : Cam kırıkları 💔Bölüm 32 : Yağmur Seninle GüzelBölüm 33 : Aşk YağmuruBölüm 34 : Şükür SebebiBölüm 35 : Gökyüzü güzelliğini kıskanırBölüm 36 : Aşk ve Adalet ❤️‍🔥Bölüm 37 : Merhamet Kokulum ❤️‍🔥Bölüm 38 : Aşkı Şerbetli ❤️Bölüm 39 : Yürek Yarası ❤️‍🔥Bölüm 40 : İlk İtiraf ❤️‍🔥Bölüm 41 : Kıskançlık Krizi ❤️‍🔥Bölüm 42 : Korku olmazsa aşk olmaz ❤️‍🔥Bölüm 43 : Beklenmeyen Buse 🥲Bölüm 44 : Yaşam SavaşıBölüm 45 : Ölüm ile Yaşam...Bölüm 46 : İyi ki Sen ❤️‍🔥Bölüm 47 : Canımdan can gidiyorBölüm 48 : Özlemek istiyorumBölüm 49 : Mest Olunur GüzellikBölüm 50: Sevdiğiyle Çocuk Olurmuş İnsan ❤️‍🔥Bölüm 51 : Aşk Ve savaşBölüm 52 : Yıkımlar başlıyor...Bölüm 53 : Mor orkide 🇹🇷Bölüm 53 : Aşk Sakinleştiricisi 🔥Bölüm 54 : Gurur ve Sevda🔥Bölüm 55 : Şımarmak istiyorumBölüm 57 : Masum Aşıklar 🫠Bölüm 58 : Yaşayan Fosilsin SenBölüm 59 : Can kırıklarıBölüm 60 : Bir Gönül Davası 🔥Bölüm 61 : İki Cihan CennetimBölüm 62 : Yak yanıyorsak söndürmeBölüm 63 : Hüzün MaltemiBölüm 64 : Alevler ve küllerBölüm 65 : Bir Yürek Yangını ❤️‍🔥Bölüm 66 : Emir HayranlıklarıBölüm 67 : YıkılışlarBölüm 68 : Gamzenin Çukurunda kaybolmak istiyorumBölüm 69 : Gururum ❤️‍🔥Bölüm 70 : Anlat Onlara...Bölüm 71 : Hasret kavuşmasıOkurlarimmBölüm 72 : Saklanılan AcıBölüm 73 : Küçük Emir’in Acıları❤️‍🔥Bölüm 74 : Acı ve GururBölüm 75 : Hisler Uyanıyor...Bölüm 76 : Yüreğimin Vatanı ❤️‍🔥Bölüm 77 : Yıldızların Altında 🫠❤️‍🔥Bölüm 78 : Son hatırlarBölüm 79 : Başka bir EmirBölüm 80 : Canımı Yakıyorlar ❤️‍🔥😔Bölüm 81 : Hisler Yalan söylemezSoru-Cevap yapıyoruzBölüm 82 : Mazi ve aşkBölüm 83 : Sırılsıklam aşkBölüm 84 : Kokunda Dinlenmek İstiyorum😔❤️‍🔥Bölüm 85 : Kanlı Nefesler 🥀❤️‍🔥Bölüm 86 : Acılar ve Gerçekler 🥀❤️‍🔥Bölüm 87 : Diriliş mi Bitiş mi ?Bölüm 88 : Uyanış ❤️‍🔥Bölüm 89 : Küçük Yılmaz ❤️‍🔥Bölüm 90 : Bir İç savaş Meselesi❤️‍🔥Bölüm 91 : Pembe bisiklet 🫠Bölüm 92 : Efelerin EfesiBölüm 93 : Nemrut’un Kızı ❤️‍🔥Bölüm 94 : Aşk ve SavaşBölüm 95 : Ahım ölüme kadar 🥀🔥Bölüm 96 : Tatlı Aşermeler 🫠❤️Bölüm 97 : Canımın Canını AldılarBölüm 98 : Sensiz Nasıl Yaşarım Ben...Bölüm 99 : Canımı YaktınızBölüm 100 : TükenişlerBölüm 101 : Kanlı GömlekBölüm 102 : Son Yüzleşme ❤️‍🔥Özel Bölüm : Leyla'nın GerçekleriBölüm 103 : Kanlı Son Direnişler...Bölüm 104 : Ahirim SensinBölüm 105 : Kana Karışan NefeslerBölüm 106 : Zamana TutsakBölüm 107 : Aşabildin mi ?Spoi107.bolume oy ve yorum gelmediği sürece bölümü atasım yok bilginize
Hikayeyi Paylaş
Loading...