6. Bölüm

4

BÜŞRANUR
busu1143

Arabaya binmiştik ve annem benden bir cevap bekliyordu. Nasıl anlatabilirdim? Battı balık yan giderdi sonuçta öyle değil mi? Her şeyi anlatmalıydım. Annem arabayı çalıştırdı.

 

 

 

"Bana neden yarışmayı anlatmadın?" Yüzüne bakamadım ama konuşmaya başlamamı beklediğini biliyordum. "Hadi bir cevap bekliyorum, mantıklı olmalı ama."

 

 

 

*Şey... Babam yarışmaya katılmama izin vermedi. Bunun için kavga bile ettik. Kavganın sonucunda inatla kayıt yaptırdım bugün. Kayıt sırasında da Gökalp ile karşılaştık. Hoca onun gitarla katılacağını söyledi ve bereber bir grup olmaya karar verdik." tek nefeste anlattım ve düşündüm anlatmadığım bir şey var mı diye. Evet vardı kavganın içeriği asla anlatmadığım ve anlatmak istemediğim bir konuydu.

 

 

 

"Babanla bu yüzden mi kavga ettin?" annemin sesi olabildiği kadar anlayışlı çıkmaya çalışıyordu ama bir sorun vardı ben buna ne diyecektim?

 

 

 

"Evet." hayır, yalan mıydı bu? Kısmen diyebilirdik. Kavganın asıl çıkış noktası buydu, devamını hatırlamak istemiyordum.

 

 

 

"Baban anlayışlı biridir bu konularda, neden izin vermedi ki? Aslında abinden yardım isteseydin o izin kopartırdı." annemin suratına boş boş baktım. Bu önerisini doğru duymak ble istemiyordum. "Hem müzik yarışması babanla kavga edecek kadar önemli mi, o senin baban?"

 

 

 

"Anne bak farkında mısın bilmiyorum ama ben 19 yaşındayım.Böyle basit ve hayalime uzanacağım güzel bir fırsatım varken değerlendirmemeli miyim? Ayrıca yaşıtlarım izin kelimesini dile getirmiyorken benim abim üzerinden izin almam ne kadar normal ve doğru bunu bana söyler misin?" annem şoke olmuştu çünkü ilk kez sesimi volümde kullanmış ve içimdekileri yüzüne söylemiştim. "Küçükken en büyük hayalim sesimle bir yere gelmekti ama siz yani sen ve babam bu hayalimi kesip attınız. Asla umrunuzda olmadım. Şu ana kadar senin umrunda olduğumu sanıyordum fakat güvenimi boşa çıkarttın."

 

 

 

"Sevde hayır yanlış anladın beni." gerçekten içten gelmiyordu. Bugün bana ne olmuştu ya da etrafımdakilere?

 

 

 

"Arabayı durdur." konuşmamız 10 dakika bile sürmemiş ve evden çok da uzaklaşmamıştık. Annem inadına durmuyordu sanki. Durmayıp arabayı sürmesi beni iyice sinirlendiriyordu. Bana bakması için ofladım. Umrunda olmadığı bariz olsa da tekrar oflasam da istediğim tepkiyi alamamıştım. Bu sefer arabayı açmak için kolu çektim fakat annem kapıyı kilitledi. Gözümü yumdum ve ailemin neden böyle olduğunu düşündüm anlık. Tek bir günde hem annemle hem de babamla kavga etmiştim ve bu beni yormuştu.

 

 

 

"Derdİn ne senin?" annem sonunda beni kale almıştı. "Arabadan mı atlayacaksın atla atlayabiliirsen!" çığlık attım. Saçımı başımı yolmak istiyordum. Hayallerim yıllardır küçümseniyordu bunu anlamıştı. Zaten babamın üniversite tercihime karışmasından bu belliydi. Bunu 19 yaşımda fark etmem hayatımın bundan sonra aynı olmayacağının bir göstergesiydi.

 

 

 

"Derdim benim bir kez olsun arkamda durmanız. Şu an anlıyor ve her şeyi oturtuyorum kafamda. Neden beni böyle yetiştirdiniz ya da bunu neden tercih ettiniz. Beni neden babama bıraktın mesela, anlatsana bunu bana?" sinirle ağzıma geleni söylesem de bu kadarı yeter gibi düşündüm çünkü annemin bakışları değişmişti.

 

 

 

"İn o zaman. Arkadaki taksiye bin ve eve git." arabayı durdurdu ve kilidi açtı. "Hadi bekletme beni, çok istiyorsun madem in."

 

 

 

Blof yaptığını sanıyor olabilirdi ama ben aklımdakini yapmaktan korkmadığım bir günümdeydim ve buna ddevam etmek istiyodum. Tüm asık suratımla arabadan indim ve 10 metre ötedeki taksiye dur işareti yaptım. Etraf karanlıktı ve sadece taksiyi görebiliyordum. Taksiye el işaretii yaptım ve taksi önümde durdu. Bindiğimde annemin arabasına baktığım zaman önümüzden çoktan sürdüğünü gördüm. Gideceğim yeri söylediğimde araba hareket etti. Gerçekten gitmemi beklemeden sürmüştü annem. Bunu hangi annenin yüreği buna izin verirdi? Gerçekleri söylemem benim başıma patlamıştı. Şimdi babama rest çekmenin saçmalığımı anladım. Annem de babam da aynıydı. Beni anlayan tek kişi anımdı ama o da kayırmaya maruz kalıyordu.

 

 

 

Yarım saatlik yolun sonunda taksi durunca ücreti ödeyip indim. Babamla yaşadığımız evin kapısının önüne geldiğimde göğsümde derin bir acı hissettim. Bazı parçaları oturtamıyordum kafamda. Sikeyim gerçekten. Abımı arayıp kapıyı açmasını istedim. Babam bana kızma zamanı dışında erken uyuyordu, uykusu da inanılmaz hafifti.

 

 

 

"Gelmeni beklemiyordum." abım kapıyı açarken konuştu.

 

 

 

"Ben de beklemiyordum abi." eve gidim. İçeriye sallana sallana girdim ve çantamı koltuğa koydum.

 

 

 

"Annemlerde niye durmadın?" abime bıkkın bir suratla baktım. Anlatacak gücüm yoktu ama abimde de beni konuşmadan bırakacak göz yoktu.

 

 

 

"Kısaca annemin hayallerime olan mükemmel bakış açısını öğrendim." konuşacakken sözünü kestim. "Daha konuşacak gücüm yok, içim sıkılıyor. İlacımı içip yatacağım."

 

 

 

"Yarın ayrıntısına kadar anlatacaksın ama kaçışın yok." başımı olumlu anlamda salladım fakat daha çok geçiştirmeli bir ifadeydi.

 

 

 

Odama çıkıp ilacımı aldım ve mutfağa geçip suyla tek yudumda içtim. Geri odama çıkıp rahatlatıcı, beni uyutacak bir ses açtım telefonumdan. Uykuya dalmak zor olsa da başarmı

 

 

 

***

 

 

 

Karanlık ve sessiz odada baba ve oğlu karşılıklı oturuyordu. Yusuf, oğlundan bilgiler almak için kızı eve gelir gelmez çalışma odasına girmiş, masasına oturmuştu. Yarım saat sonra oğlu geldiğinde annesinden ve kardeşinin öğrendiklerini sıralamıştı.

 

 

 

"Sevde beni geliştirdi fakat çok kırıldığı belliydi." dedi oğlu Görkem.

 

 

 

"Benden on adım bile uzaklaşamayacak, radarımdan çıkamayacak." Yusuf'un suratında o kadar büyük bir hırs vardı ki suratına fazladan kırışıklıklar eklenmişti. "Annenin sesi nasıldı? "

 

 

 

"Sınırlı ve anlatmayacak gibiydi ama ikna edebildim sonunda. O yüzden uzun sürdü gelmem ama değerdi." kardeşinin üzülmesine dayanamasa da dersini alması gerektiğini düşünüyordu. "Ayrıca Defne biraz patavatsızlık yapmış ama sorun şu ki neden krize girdiğini annem de ben de anlamadım."

 

 

 

Yusuf sessiz kalmıştı çünkü kızını o yetiştirmiştir. Tüm huylarını biliyordu. En büyük krizleri kıskançlığından olurdu. Ayıca sinirlendiğinde onu yatıştırmak çok zordu. Gittiğinde annesiyle kavga edeceğini biliyordu. Bu yüzden izin vermişti ya.

 

 

 

"Tamam gidebilirsin artık."

 

 

 

Oğlu odadan çıkınca kafasını masaya vurmaya başladı. Bu işin sonu asla iyi değildi. Kızını kaybetmek istemiyor ayrıca annesinin gerçek yüzünü görmesini istiyordu. Aklı şu an çok karışıktı Sevde'nin, hiçbir şeye anlam veremiyordu. Yakın zamanda bu karışıklıktan kurtulacak ve yaşananları ona anlatmayı umarak odadan çıktı. Tek çaresi vardı o da bu plana devam etmekti. Oğlunun bile yarım yamalak bildiği bu plan ya ailesini dağıtacaktı ya da Sevda'yı güçlendirecekti. Kızını o piç ten kurtarmayı her şeyden daha çok istiyordu. Biliyordu, onun kızına yaptıklarını biliyordu.

 

 

 

Kızını odasının kapısını açtı ve baktı. Onun bu kendinden vazgeçmeyişi hoşuna gidiyordu. Odaya girip kızını yanağından öptü ve odadan çıktı. Odasına doğru yürürken kızına bunları yaptığı için üzün mahiyetinde bir hediye almayı düşündü. Er ya da geç bunlar ortaya çıkacaktı ve o zaman galip gelen kişi kendisiydi.

Bölüm : 21.01.2025 22:16 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
İçindekiler
BÜŞRANUR / SEVGİ NOTASI / 4
BÜŞRANUR
SEVGİ NOTASI

30 Okunma

19 Oy

0 Takip
5
Bölümlü Kitap
Hikayeyi Paylaş
Loading...