HERKESE SELAMM BAYLAR BAYANLAR4
Gerçi bir erkeğin kitabımı okudğunu düşünmüyorum
Nabersinizz?? Umarım iyisinizdir4
AY OKUL VAR YARIN OFFFFFFF4
BL iki galiba mutlu sonla bitiyor çnk ayraçta yazan şey kitabın sonundaki cümleyiş (2. kitabın) Valla bir videoda gördüm inş doğrudurrr5
Neyse bu bölüm aşşırırı komik1
aslında devamını yazacaktım da heyecan ve merak olsun dedim
Hafta içi bölüm atamayabilrimmm atabilrimde bilmiyroumm
Szii seviyorumm1
Oy:37
yorum:472
Şarkı:Acayip Hayvanlara Benziyirsen (XSDECXSD Gökçen sağolsun ya DRTGVCFV)1
“Götalp, bak emin misin?” diye sordum. Başını evet anlamında salladı.
“Aşırı eminim.” Elimi alnıma attım.
“Allah beni kahretsin ki ağzımdan böyle bir şey çıktı ya!”
“Ne kahretmesi? Allah kahretmesin seni,” dedi hızla yanımdaki Haktan. Onu da zorla sürüklemişti buraya Götlap.1
Korku evinin önündeydik. Evet, ciddiyim.4
Abimlerle karakoldayken Efsun ile sohbet ediyordum. Tabii bu sırada her o malum uygulamada olan kitaplardaki klişeleri konuşuyorduk, başka ne konuşacaktık. Bende korku evinden konuyu açmıştım. Bunu duyan Götalp ise Haktan’ı, beni, Efsun’u, abimi, Gözde ablamı, Sedef’i ve Barış’ı toplamış ve korku evine getirmişti. Hatta şube müdüründen izin almak için ben ile Efsun’u müdüre yalvartmıştı tehditle. Beni sırlarımla tehdit edince ikimizde yalvarmıştık maalesef. Şube müdürüne, “Ayaklarınızı yalayım,” bile demiştim yani.1
Barış etrafa Buraya niye geldim ki? bakışları atıyordu. Sedef ise onun yanındaydı. Farkında mıydı bilmiyorum ama Barış’ın koluna girmişti. Bu da gözümden kaçmamıştı.
Efsun, başına geçen güneşten dolayı bir ağacın gölgesine oturmuştu. Abim ile Gözde ablam kuytu köşede yine yiyişiyorlardı. Bende yanımda ela gözlüm ile Götalp’i ikna etmeye çalışıyordum yarım saattir şuradan gitmek için. Ama nafileydi.1
“Ay Götalp götüne 100 katlı binanın kolonu girsin!” diye çığırımdan çıktım en son. Bağırmamla saçlarım önüme düşmüştü, bana gerek kalmadan ela gözlüm saçlarımı kulağımın arkasına sıkıştırmıştı. Birkaç bakış da bize dönmüştü.1
“Ay girelim artık yoksa Sahra çölünden hallice olan bu yerde eriyeceğim,” diye yakındı Efsun. Bu sırada küfrümü duyan abim, “Irmak! Küfür etme!” diye taa 50 kilometre öteden bağırmıştı.5
“Ay sen hiç eksik olma zaten!” dedim ona Boombastic side eye bakışlarımı atarken. Haktan’a döndüm. Tüm ilgisiyle bana bakıyordu.
“Senin işin falan var mı?” dedim sıkıntıyla.
“Cık,” Bir eli cebindeydi. O da rahatsızdı bu durumdan. Başımı göğsüne gömdüm iki saniyeliğine. Sakinleşmem lazımdı yoksa kafamdan duman çıkacaktı. Başımı kaldırıp bana tip tip bakan Götalp’e döndüm.
“Öf, girelim.” Diğerlerinin de bakışları bizim tarafa dönmüştü. “Ama şuradan çıktıktan sonra ecdadını sövmezsem bende neyim.” Herkes verdiğim cevapla ayaklanırken içeri girdik yavaşça. Haktan’ın eli belimdeydi. O sakindi. Ama ben delirmiştim. Götalp’e sövmekle meşguldüm. Dudaklarını kulağıma yaklaştırıp fısıldadı.
“Tam bir kızgın civcive benzediğini söylemiş miydim?” Dedikleri ile susarken ona baktım. Gülümseyerek hızla yanağıma sert ve uzun bir öpücük bıraktı. Geri çekilirken ise “Ohh,” demişti. Yanaklarımın kızardığını hissettiğimde önüme döndüm.1
Bir adam gireceğimiz odaya yönlendirdi. Tabii bizi giderken korkutmayı da unutmadı. Odaya girdiğimizde bir yatak vardı. Yanında ise minik bir komidin vardı.
“Aa, yatak koymuşlar bizim için. Kız Efsun, gel uzanalım.” Dedi Götalp. Yatağa ilerlediğinde Efsun onunla gelmemişti. Yorgan çok kalın duruyordu. Götalp kendini yatağa bıraktığında yorgan bir anda Götalp’in etrafını sardı.3
“Bismillah!” dedi Gözde ablam.
“Euzubillahimineşşeytanirracim Bismillahirrahmanirrahim!” diyerek Ela gözlümün arkasına sığındım bende. Korkmamış değildim. Götlap ise çırpınıyordu. Bu sırada mekanik bir ses yankılandı etrafta.4
“Korku evine hoş geldiniz. Hiç kimsenin çıkamadığı bu eve giriş yaptınız.”
“Gökalp’e ne oldu?” dedi Efsun. Bakışları Götalp’teydi. Götalp ise yataktaki yüzü gözü siyah olan bir adamla boğuşmaktaydı.
“Yataktaki sarışın malınız iyi. Daha birinci bölüme geçmediniz. Bu promosyondu.”
“Ayıp oluyor ama, sarışın malınız falan!” dedi Götalp zorlukla.1
“Promosyon mu?” dedi abim dayanamayarak. “Makyaj malzemesi mi tanıtıyorsunuz?” Gözde ablam kaşlarını çatıp abim’e baktı.
“Bu makine herşeyi karıştırdı,” dedi Barış’ta. Haktan ise benim saçlarımla oynamakla meşguldü.
“Hee, ela gözlüm o.” “Ela gözlüm kelimesini duyan Haktan ilk önce bana baktı. Sonra diğerlerine. “Ne, ne oldu?”
“Bir şey yok. Seni kıskanıyorlar,” dedim başımı ona çevirerek. Gülümsedim. Saçlarımı öptü o da.
“Allah’ım nereye düştüm ben!” dedi Barış.
“Azalt,” dedi mekanik ses ve siyahları içindeki adam Götalp’i bıraktı. Ve yatağın içine atladı. Evet, atladı!
“Lan?” dedi Götalp saçı başı dağılmış bir şekilde kaybolan adama baktı.
“Azalt mı?” dedi Gözde ablam da. Bayağı keyif alıyordu olanlardan. Abim ise onu izliyordu, gülüşünü.
“Sarı mal!” dedi mekanik ses. “Odaklan bana!”2
“Ay sus be!” dedi Götalp. Sonra ise Efsun’un yanına gitti. “Nasıl dövüştüm ama?”2
“Evet, birinci göreviniz için bu odada bir kapı bulmanız lazım. Kapıyı bulduktan sonra odaya geçeceksiniz. Ama çabuk olun. Ha ha ha ha,”
“O nasıl gülüş lan?” dedi Haktan düşüncelerime tercüman olarak. Korku müziği miydi bu şimdi?”,
“Ay aman!” dedi mekanik ses. “Hastayım. Zaten aldığım maaş 15 bin. Susun ve idare edin.” Başımızla onayladık makinayı. Ben Haktan’ın yanından ayrıldığımda Efsun’da arayışa geçti. Ve diğerleri de. Duvarlar da dahil heryeri inceliyorduk. Bu sırada dikkatimi bir siyahlık çekti. Bu, örümcekti.
“Siktir!” dedim dayanamayarak. Çok büyüktü bu. Hemde çok. Haktan hızla yanımda bitmişti.
“Ne oldu?” dedi merakla. Konuşamadığımdan örümceği gösterdim parmağımla. O da gördü.
“Oha lan, domuz gibi bu.” Dedi. Ona baktım. Tek takıldığı şey bu muydu? Örümcek hareket ettiğinde çığlık attım. Örümcek daha hızlı hareket ettiğimde daha da korktum çünkü hedefi bendim. Bunu fark eden Haktan hızla beni sırtına aldı. Bu sırada diğerlerinin de bakışları bize dönmüş, herkes buraya odaklanmıştı.3
Örümcek üstümüze yürüdüğünde Haktan hızla yataktaki yorganı alıp örümceğin üstüne attı. Yorganın altında kalmıştı. Bir yumru olarak gözüküyordu.
Ve yatağın içi de boştu. Evet, az önceki adam oraya atlamıştı.
“Kapı burası mı yoksa?” dedi Sedef. Olabilirdi aslında. Ama ben korkumdan Haktan’ın boynuna sarılmaktan bir şey yapamıyordum. Tamam, örümcek görmüşlüğüm vardı ama bu çok büyüktü.
“Ulan nasıl korktu!” diye bana gülmeye başladı Götalp. Gülenler abim, Barış ve Götalp’ti. Diğerleri de korkmuştu çünkü. Haktan ise beni sakinleştiriyordu.
“Çok büyük,” diye mırıldandım. “Çok hemde,”
“Daha büyük şeyler var,” diye fısıldadı Haktan. Hâlâ onun sırtındaydım. Büyük mü? Ateş bastı anında. Yanaklarım ısınırken omzuna vurup, “Haktan!” diye bağırdım. Bu adam çok fesatlaşmıştı he. Güldü o da. “Bırak, ineceğim.” Dediğimde dediğimi iki ettirmeyip indirdi beni yavaşça. Ama örümceğin orada olduğunu hatırladığımda yatağın kenarına çıktım.6
“Atlasam ölür müyüm?” diyerek yataktaki deliğe baktım. Ucu bucağı yok gibi duruyordu.
“Ben atlayacağım, ne olabilir ki?” dedi Barış ilerleyerek. Yanıma doğru geldi. Yatağa çıktı. Deliğin içine baktı. “Haydi Allah’a emanet,” deyip atladı. Arkasından baktım.
“Bende gidiyorum lan.” Dedi abim. Çok hızlı gaza geliyordu. Yatağa çıktığında sinsice gülümseyip onu ben deliğe ittim. Bana afilli bir küfür ederken atladı. Ölmüş müydü?1
“Ay Soner,” dedi Gözde ablam. O da deliğe yaklaştı.
“Ay bende gidiyorum,” dediğimde Haktan hızla, “Hayır!” dedi. “İlk ben gideyim, öyle.” Onayladım onu. Canım müstakbel kocam benim ya. Yatağa çıkıp deliğe atladı. Giden neden bir daha çıkmıyordu acaba?
Bende hazırlandığımda Götalp beni ittiğinde çığlık attım. Bir yerde kayıyordum. Bu, kaydıraktı. “Götalp senin amına koyayım! Piç kurusu,” diye sövüyordum onu. En sonunda bir yere düştüm. Daha doğrusu gömüldüm. Bunlar, toptu! Top havuzuna gömülmüştüm!
“Bune?” dedim çırpınırken. Öyle bir dalmıştım ki içine… En sonunda çıktığımda Gördüğüm manzara ile şoka uğradım. Karşımda duran bir tane zebani vardı.5
“Ebenin amı!” deyip hızla topların arasına daldım tekrardan. Bir çığlık sesi işittim, korkunç bir çığlık sesi hemde. Daha da aşağı indiğimde bir çift elin beni aşağıya çekmesiyle küfür ederken çığlık attım.1
Birinin kucağına düştüğüm kesindi. Ama kim olduğunu bilmiyordum. Bir elim hızla inip kalkan göğsümdeyken gözlerimi açtım. Bir adet katıla katıla gülen abim ve Barış vardı. Beni tutan kişi ise ela gözlümdü.
“Allah’ım, sana geliyorum.” Diye mırıldandım. Güldü Haktan. Yavaşça indirdi beni. Yere düşen bir topu alıp abime fırlattım. Bir tane daha yerden alıp Barış’a fırlattım. İkisi de istediğim yere tam isabetti. Nereye isabet ettiğini anlamışsınızdır siz. 😊3
Bu sefer bir çığlık sesi işittik.
Bu…10
AY NASILDI ÇABUK SÖYLEYİN6
Ya kitap 43 bin okuma olmuş ölürüm size ben yaaa 💞💞💞
Öylesine yazmıştım bu kitabı ve bu yere geleceğini bilmiyordummm
Size çok çok çok çok çok çok çok teşekkürrr ederimmm
Haktan tam A MAN yani dfgvcfdetfgh5
Bu kiatpta best karakteriniz kim? dürüst olun9
öptümm💞💞💞1
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
78.24k Okunma |
7.31k Oy |
0 Takip |
98 Bölümlü Kitap |