15. Bölüm
Elif cemre / Yılların sırrı / 15. Bölüm

15. Bölüm

Elif cemre
cemrequeen

 

 

Bölüm 15 – Sessiz Fırtına’nın İlk Dalgası

 

“Bazen en derin yaralar, en sessiz çığlıklarda gizlidir.”

 

Sabahın ilk ışıkları odama süzülürken, içimde kopan fırtınalar henüz dinmemişti. Geceden kalan yorgunluk ve karanlık, ruhumu sarmıştı. Dışarıya baktım; şehir uyanmaya başlamış, kuşlar hafifçe ötüyordu. Ama içimdeki ses hiç durmuyordu.dün o gördüklerim gerçekmiy di koray'la yaman eniştem gerçek'ten kardeşmiydi yok sa bir rüya mıy dı bu ya o sırın mesajı kafam çok karışık. Ben "doğa yaşar" gerçeklikle geçmişin arasında sıkışıp kaldım . Keşke beni biri bu sıkışıklıktan çekip alsa tutsa ellerim denn . Dede bana doğa sen yanlız, değilsin sen güçlüsün, bunları düşünürken pencerem'den gelen havayı içime çekip.

Derin bir nefes aldım ve aynaya baktım. O an gözlerimde gördüğüm yorgunluk ve acı, sadece benim değildi. Yıllardır sakladığım, bastırdığım tüm gerçekler oradaydı. Sırların yükü, ihanetlerin gölgesi.

O anda kapı hafifçe aralandı, içeri Damla ablam girdi. duruyordu karşımda. Gözlerindeki endişe ve güç, sanki bana yaşam için tutunacak bir dal verdi.

 

“Doğa,” dedi, “ablana güven. Dayanmalısın. Yanındayım hep. Yalnız değilsin, unutma.”

 

Konuşması kısa ama anlamlıydı. Omzuma dokundu, sıcaklığı içimi ısıttı.

 

“Boran ve ekip Sır’ın izini sürüyor ama işler sandığımızdan daha karmaşık. Çok fazla gölge var.”

 

“Ne kadar karmaşık?” diye sordum, sesim titrek.

 

Damla ablam derin bir nefes aldı: “Sadece zaman gösterecek. Ama ben hep seninleyim, ablam” yaman da öyle boranda Dora ablan'da her nekadar bu olaylara giremesede oda senin yanın'da emre'de herkez o sır' denen şerefsizin peşin de. Ablam'mın yüzüne sıcak bir tebessüm ederek sarıldım.ama çok uzun sürmedi .bir mesaj. Vardı bana

 

O an telefonum titredi. Bilinmeyen numara. Ekrana baktım, mesaj gelmişti:

 

> “Kardeşlik bazen en büyük sırdır, küçük yıldız. Ama gerçekler ışıldadığında, gölgeler kaçacak yer arar. Hazır ol.” — S

 

Mesajın ardında kalan gizem, kalbime buz gibi indi.

 

Gecenin sessizliği içinde Yaman, şehrin loş sokaklarında yalnız yürüyordu.

Gözleri uzaklara dalmış, düşüncelerle boğuşuyordu. Koray’dan kimseye bahsetmemişti. O, sadece bir dost değil, çok daha fazlasıydı. Ama bunu kimse bilmiyordu. Bu sır, kalbindeki yükü ağırlaştırıyordu.

 

Yavaşça adımlarını hızlandırdı, yüzünde kararlılık belirdi.

“Artık saklanma zamanı değil,” dedi kendi kendine. Ama bir an da aklına bir şey geldi dorayla son konuşmaları çünkü tek gelmiş'ti korayın yanına dönemez di belki de.

(Geçmiş konuşma)

 

Başka bir yerde, Dora ile Yaman arasındaki buz tabakası inceliyordu. Yılların suskunluğu, yerini küçük kıvılcımlara bırakıyordu.

 

“Bazen en karanlık geceler, en parlak sabahlara doğar dedi Dora yumuşak ama kararlı bir sesle.

“Bizim de zamanımız gelmeli.”artık sensiz olmuyor yaman bak tamam geçmişimiz belki okadar iyi değil ama ben seni seviyorum hâyla ben artık bizim için yeni bir sayfa açmak istiyorum dedi. Peki sen de var mısın?

 

Yaman ona baktı, gözlerinde geçmişin gölgeleri vardı ama artık yeni bir yol çizmek istiyordu tamam dedi yaman yeniden başlayalım aşkımıza tertemiz bir sayfa açalım artıkk dedim. Tam tebessüm le dudağın dan öpecekken Dora dur dedi.

Doğa: artık bir daha asla bırakmaycaz bir birimizi asla sözümü .

Yaman: söz sevgilim söz diyip dudaklarına tebessümle bir öpüçük kondur'du doranın sonra sarılarak ayrıldılar.

(Şuan ki zaman)

Gece karanlığı eski yanmış evlerin arasında ağır ağır çökerken, Koray gölgeler içinde sessizce ilerliyordu. Yanında sımsıkı tuttuğu zarf, içinde yılların sırrını taşıyordu.

 

Tam o anda arkasından sert bir ses yankılandı:

“Dur!”

 

Yaman karanlıktan çıktı, gözleri kararlı ve elleri tetikteydi.

 

“Bizi bekleme Koray,” dedi.

“Bu kez her şey farklı olacak.”

 

Koray alaycı bir gülümsemeyle döndü:

“Bekleyeceğim. Çünkü bu oyun bitmedi.”kardeşim.çok garipti bir den yağmur yağmaya başladı. Sır çok büyüdü artık onu asla yıkamaz sınızz

 

Bir anda aralarında elektrik yüklü bir sessizlik oluştu.

Çevredeki ağaçlar rüzgarla hışırdarken, geleceğin belirsizliği, geçmişin yüküyle birleşti.

 

Boran ve Emre hızla olay yerine geldiler.

Boran telsizden durumu bildirdi:

“Ekip hazır, çatışma başladı!” Koray tabi'ki tek değil di sanki önce den biliyorlar gibi bir anda etraflarını tonlarca adam sardı evet adamların arasın'dan kurtul'mayı başarmışlardı ve şuan silah'la çatışıyolardı bir anda yaman bir ada'mı vuracak'ken adam on'dan önce davranıp yamanı karnın alt kısmında vurdu yaman kanlar içinde yere yığıldı bir anda Boran. Hemen yamanı güvenli yere çekip telsiz'den destek istedi o sırada yaman yerde kanlar içinde gözleri kıpkırmızı olmuştu ve sadece birkaç bir şey söyledi

 

Yaman: bacanak dedi biliyormusun inledi ben bugün dorayla barıştım bana dedi'ki bir birimizi asla sözünü kesti acılar inledi son nefesiyle konuştu birbirimizi asla bırakmaycaz dedi eyer bana bir şey olursa onu sen koru sadece tamam'mı boran diyip derin bir uykuya daldı

Boran : öyle deme oğlum bak biz daha bacanak olacağız yaman uyuma aç gözünü yaman diye bağırdı yaman sarılarak . Hemen tesizi eline alarak destek nerede kaldı burada bir polis memuru vuruldu ambulans'ta gönderin çabuk. Dedi boran ilk defa bukadar ağlıyor'du ve hemen ardından destek geldi ve adamların hepsini Teker teker indirdiler yamanı hemen ambulans la hastaneye kaldırdılar durumu çok ağırdı sadece.

 

Gölgeler arasında kaybolan Koray, ardında soru işaretleri ve kırık bir kardeşliğin tohumlarını bıraktı.

Bu gün lük bu kadar hoşçakalın....

Bölüm : 26.07.2025 00:13 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...