58. Bölüm

YILBAŞI ÖZEL BÖLÜM

Cemre
cemreyldrm_

Size yılbaşı özel bölüm getirdim. Buda size yılbaşı hediyem olsun..

Bu arada diğer kitabıma da bakmayı unutmayın


İYİ OKUMALAR 🤍❤️


9 ay sonra


"Emiiiiirrrr " diyerek bağırdım..

Emir salona Işık hızında gelerek hazır olan doğum çantasını tek koluna takmış bir şekilde, endişeli bir şekilde içeri girdi.

"Noldu geliyor mu!?"

Kasede ki portakalı ağzıma attım.

Rahatça kaşlarımı kaldırıp indirdim.

"Alıştırma yapıyorum.. Doğumm sırasında seni nasıl çağırabilirim diye "

Emir iki elini beline koyarak derin bir nefes verdi.

Gözlerimi kısarak huysuz bir şekilde "Ömrümden ömür yedin gerçekten" dedi. Kolundaki çantayı bırakırken.

Karnımı tutarak, zorla kalktım. Yanına giderek gözlerim dolu dolu "Sen artık beni sevmiyorsun, şişkoyum diye dimi?" diyerek ağlamaya başladı.


Emir kafasını kaldırıp derin bir nefes aldı.

"Hayır, hayır sen her halinle güzelsin Işığım" dedi. Göz yaşlarımı silerken.

Sitemle omuzuna vurarak "O zaman niye öyle diyorsun pislik"

Saçlarımı okşarken "Özür dilerim" dedi.


Resmen doğurmama günler kalmıştı..

15 ocak'tı doğum günü. Ve bu süreçte Emir'den tuttu. Efe'ye kadar destek olmuştu bana hatta bir ara Efe şöyle bir
şey demişti.

"Allah'ım yardım ett Çıkar artık şu çocuğu içeriden artık" demişti.

Ve buna bir hafta ağlamıştım.


Ardından Efe ikinci kez de "Oğlak burcu olacak" diyerek kahkaha atmıştı..




Koltuğa zorla oturduğum da derin bir nefes verdim. Koltuğun kenarında ki yılbaşı süslerini görünce ağacı süslemediğimiz geldi.

Dehşetle "Emiiir" dedim.

Emir oturduğun yerden hemen dikleşti "Noldu geliyor mu?!" dedi. Travma olmuştu.

parmağımla süsleri gösterdim. Dolu dolu gözlerle. "Ağacı süslemedik" dedim.

Emir iki eliyle yüzünü sıvazlayarak, derin bir nefes vererek sabırla konuştu.

"Yapalım güzelim yapalım " diyerek kendisi ayağa kalkarak ilerlerken.

"Beni de kaldırsana, beni unuttun." diye sitem ettim.

Son dakika aklına gelmiş olacağım ki, Hemen hızla dönerek elimi tutarak kaldırdı.

Belimi tutarak zorla kalktım. Küçük adımlarla giderken ağacı süslemeye başladık.


******

" Bunu da takayım lütfeeeeeennn "

Emir "Güzelim en yükseğe nasıl takacaksın hamilesin yaa" dedi.

Gözlerim dolu dolu Emire baktığım da

gözünü sıkıca kapattı. "Yapma şunu kıyamıyorum" dedi. Ve o an zil çaldığında

Emir "Allah sesimi duydu." dedi.

Ve koşar adımlarla kapıyı açmaya gitti.

Ben ağacın en üst kısmıyla bakışırken içeriye Efe'nin sesi geldi kulağıma

"Doğurdu mu?"

Emir "Hayır" dediğin de ise Efe "Hadi Ece gidelim doğunca geliriz" dedi an

"EFE!! "diye gür bir ses çıkardım.

Efe" Doğruyor! " dedi an arkamı döndüm.

gözlerimi üçünü de, buldu.

Emir. Ensesine bir tane yapıştırarak " Aptal niye senin adını söyleyerek doğursun! " dedi.

Efe koltuğa oturarak sıkıcı bir sesle " Eee hadi ama, artık çıksın. " dedi Ardından ayağa kalktı bana yaklaştı. Karnıma bakarak. Sitemle "Çık artık çık" dedi.

Emir yine en sesine vurarak "Ne bağırıyorsun lan oğluma, o ne zaman isterse o zaman çıkar!"

Efe yalvaran bir sesle "Çıksın artık" dedi.

Efe'yle iddiaya girmiştik. Bana asla benzemez benzerse tam altın alacağım demişti.

Ece heyecanlı bir şekilde "Sevmek için dimi? " dedi.

Efe umursamaz bir şekilde "Ne münasebet, sadece kime benzediğini merak ediyorum" dediğin de.

Efe'ye Üçümüz de öküzün trene baktığı gibi baktık.


Konu değiştirmek amacıyla. "Ee sizin nikah tarihi belli mi?" dedim.


Ece heyecanla "Ayy evet evet, ağustos ta" dedi.

Kaşlarımı çatarak "Ee haziran diyordunuz?"

Ece huysuzca "Efe ben sıcak havayı seviyormuş" dedi.

Bu dediğine kahkaha attım.

Ece aynı sesle "Gülme" dedi. Ağzıma fermuar çeker gibi yaparak gülmemeye çalıştım.

Arkadan Efe'nin "Yaptım yaptım" sesini duymam bakışlarımı Arkama çevirdiğim an başımdan aşağı kaynar su döküldü.

Çünkü yılbaşı ağacının en üst süsünü Efe koymuştu.

Ve bu bir kez daha ağlamama sebep oldu.

"Emiiiiiirrr" diyerek emir'in omzunda ağlamaya başladım.

Efe süsü çıkararak bana uzattı. "Al hadi tamam bir de, sen tak" dedi.

Ağlayarak "Sus beee" dedim.

Ellerimi bacaklarıma vurarak ağlamaya devam ettim. "Gitti gitti süsüm onuu ben takacaktım"

Ece sinirle mırıldandı Efe'ye "Afferin beğendin mi yaptığını"

Efe önümde ki portakaldan ağzına atarken konuştu. "Buda herşeye ağlıyor beee"

Efe'nin bu dediğine de ağlarken

Ece ve Emir artık sinirlerinin son raddesine gelmiş olacaklar ki "EFE!!" diye uyardılar.


*****

"Çok güzel olduuu" diyerek süslediğimiz evin son haline baktım hayranlıkla.

Işıklar, yılbaşı ağacı abur cuburlar, mandalina ve daha fazlası.

Emire dönerek hayranlıkla "Çok güzel olduu" dedim.

Saçımı kulağımın arkası atarak "Senin gibi güzelim"

Sıkı sıkı sarıldım. Kafamı geri çekerek. "Efe ve Ece gelecek dimi?" dedim.

"Evettt tabii ki gelecek " dedi.

Bu dediğine mutlu olmuştum. Işıl'da zaten akıllıydı güzel kızım.

Emire bakarak hüzünle "Ayaz da olsaydı" dedim.

Ayaz İngiltere'ye gitmişti. Yeni bir iş için.

Emir bana moral vermek istercesine "O da belki diğer yılbaşında olur" dedi.

"Ama yeğenin görmeye gelecek dimi? " dedim emin olmak için.

O nasıl laf der gibi "Tabii ki " dedi.


Tekrar zil çaldığın da Emir kapıya bakmaya gitti. Küçük küçük adımlarla koltuğa giderken kafamı kapıya çevirdiğim de, yılbaşı şapkası, yılbaşı maskesi, ve yılbaşı düdüğü ile Efe'yi gördüm.

Düdüğü üfleyerek "Happy New year" dedi.

Cidden bu çocuk nasıl evlenecekti. Ece'yi görmemle bu düşüncemi onayladım çünkü onunda Efe'den bir farkı yoktu. Sadece düdüğü eksikti.

Emir dehşetle "Bu haliniz ne lan" dedi. İkisini de süzerek, ki benim de bir farkım yoktu Emir'den.

Ece "Ne var abii yaaa, eğlenmeye geldik" dedi. Boynunda ki uzun yeşil süsü benim boyuma dolarken.

Efe ise Emir'in kafasını kırımızı kartondan yılbaşı şapkasını kafasına koydu..


Efe bizi umursamadan kendini genişçe koltuğa atarak kumandayı eline aldı. televizyona açtığı an,

Dehşetle bize baktı "Ne yani sizde tv8 nasıl açık olmaz! O ses Türkiye bakmayacak mıyız?!"

Sinirle gözlerimi yumarak konuştum. "Emir.. Emir.. Birşey yap, yoksa şuan sinirden doğuracağım!!"

Emir'in dediği şeyle Gözümü açtım.

Emir Efe'nin elinden kumandayı aldı.

"Benim karım ve oğlum ne isterse ona bakacağız"








Efe ve Ece derin bir nefes aldı baktıları televizyondan ki, Emirin de bir farkı yoktu.
Çünkü tam şuan ibo show yılbaşı özel izliyorduk.

Efe sıkılmış bir şekilde koltuktan kafasını geriye attı. Emir en sonunda konuştu.

"Güzelim, acaba biraz da farklı bir kanal mı izlesek haa"

Efe yalvaran bir sesle "Dur şimdi ağlayacak" dedi.

Ece ise sessizliği tercih etmişti.

Yiyeceğim mandalina dudaklarımda durdu.

Herkes benim gözümün içine baktı.

"Olur" dedim.

Herkes derin bir nefes aldı.

Tv8 açtığımız da bu sefer bu kanalda ki şarkıları dinlemiştik.


Artık ondan geriye doğru sayacakken hepimiz ayaklandık.

Acun ılıcalı dahil beraber sayıyorduk.

On.. Dokuz.. Sekiz.. Yedi.. Altı.. Beş.. Dört.. Üç.. İki.. Bir... SIFIR! "

Herkes birbirini sarılırken ben de Emire sıkıca sarıldım..

" Mutlu senelerimiz olsun canım" dedim.

"Mutlu senelerimiz olsun sevgilim " dedi

an birbirimizi öptük.

Geri çekildiğimiz de Efe konuştu.

Sorgularcasına "Eee ne değişti?" dedi.

"Hiçbir şey "dedi Ece

Efe düz bir sesle" O zaman mandalina yemeye devam" diyerek koltuğa tekrar oturdu.

Gülmüştüm bu haline .. Ama bu gülümsemem dondu. Çünkü suyum gelmişti.. Doğuyordum.

Titreyen sesimle "Emir" dedim.

Gülün yüzüyle "Efendim sevgilim" dedi.

"Suyum geldi. " dedim.

Emir'in de yüzünde ki gülümseme dondu.

Ece"Nee! " dedi.

Efe ise televizyona bakarken kolamı uzattı.

" Su şimdi getiremez Emir, kola iç"

Ece, Efe'ye sinirli bakışlarını gönderdiğin de

Efe sonradan fark etti.

Efe" Ne var, kız su demedi mi, kola içsin " dedi.

Ece" APTAL O ÖYLE SU DEĞİL KIZ DOĞRUYOR" dedi.

Efe ayaklanırken Emir ise "Çanta.. Çanta.. Anahtar.. Anahtar burada" dedi kendi kendine konuşarak ve üçüde çıktı.

Beni unuturak..

bir kaç saniye sonra geri dönerek Emir "Seni unuttuk." dedi. Sanki normal bir şey unutmuş gibi.

Huysuz bir şekilde "Evet " dedim. Ve arabaya doğru ilerledik.



*****
"Son kez" diyen doktora

Son kez ıkındığım da . Bir yandan da Emir'in elini sıkıyordum. Bir yandan da Efe'ye söyleniyordum.

"EFE SENİN YÜZÜNDEN ÇOCUĞUM ERKEN GELDİ!!!"

Bir kez daha ıkındığım da devam ettim.

"ÇIK ARTIK DİYE DİYE ERKEN DOĞDUUU ÇOCUĞUMM!! "



Kafamda ki koyu yeşil bone'den dolayı Fazlasıyla terlemiş, ve saçlarımın bir kaç tutamı alnıma ve boynuma yapışmıştı.

Kafamı geriye doğru attığım da derin bir nefes aldım.

Tekrar ıkındım an, hafif bir boşluk hissettim. Ve ağlayan cılız bir sesle.

Bu sefer kafamı rahatça yastığa koydum.

Bitmişti.. Doğmuştu oğlum.

Efe'nin çık artık diye diye çocuğumu erken doğutmuştu. Hatta arabada bunun için kavga bile etmiştik.

Hatta yükseleni ne olacağını bile arabada sorgulamıştık..


Yanağıma değen küçük bir bebeğe baktım. Bu sefer bana benziyordu. Emire bakarak dolu gözlerle "Ben buu" dedim.

Emir de beni onayladı "Sen" aynı dedi.


Hem Ağlayarak hem gülerek konuştum.

"Efe yandı, tam altın almak zorunda" dedim.


Emir" Amcalık görevini yerine getirmek zorunda " dedi.

Son kez bebeğimiz baktık. Ve kulağına önceden belirlediğimiz isimi fısıldadık.

" Senin adın Mete"


Diğer kitabım Ay perisine bakmayı unutmayın.

Nasıldı özel bölümümüz?✨

Düşüncelerinizi yazmayı unutmayın🤍

SEVİLİYORSUNUZZZZ ❤️🩷💜🌼✨

​​​​

​​​

Bölüm : 28.12.2024 15:05 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...