
Yaaa askimlarr hyunjin salak olabilir ona kızmayın tamam mı?(Belasını sikin awq)
LEE FELİX AĞZINDAN ฅ^•ﻌ•^ฅ
karsimda hyunjini görünce korkmuştum. Ryujine daha sıkı sarılmıştim ya onun kızı olduğunu anlarsa...
Ayağa kalktım ryujine bakıp endişe ile konuştum.
"Prensesim bu amca sana bişey yaptı mı ha doğruyu söyle " ryujin ve hyunjin aynı anda kıkırdayinca hyunjine sinili bakışlarımı gönderdim ve anında sustu tekrar kızıma dondugumde bana ellerini açmıştı. Ellerine baktığımda bogurtlern olduğunu gördüm.
"Baba bak bunları topladım çok güzeller ve bu amca değil hyunjin hyung beni o getirdi"
"Ahh prensesim benim isteseydin bahçemize dinlerdik beraber Avustralya da ki evimiz gibi"
"Gerçekten mi babacimm benimm" diyip bana sarılmaya çalışmıştı. Evet çalışmıştı çünkü boyu kısa olduğu için tek bir dizime sarıldı sonra memnuniyetsizce benden ayrılmış ve bana dönmüştü.
"Ya baba egilsenee sarilamiyorum" ikimizde gülerken eğilip sarıldım o sırada bir kikirdama sesi daha duydum gülmemek için kendini zor tutan hyunjini görünce yine gerilmistim.
"Prensesim babacim hadi bakalım içeri girelim hyunjin hyunguna da teşekür ettik."
"Ama baba beni buraya kadar getirdi brownie ikram edelim hem komsumuzmusta " duyduğum şey ile şok olmustum ne demek komşumuz.
"Nasıl yani bu hyung bizim komşumuz mu" hyunjin ilk defa konuştu.
"Evet bak hemen sağ taraftaki ev benim hatta arka bahçemiz hemen hemen birleşik "
"Ahss cidden mi" sessizce söylendiğinde hyunjinin duyduğuna emindim ardından bana sırıtarak tekrar konuştu.
"Ee brownie yemeyecek miyiz?"
"Ryujin bak komsuymusuz şimdi hyunjin hyung gitsin benimde biraz isim var sonra beraber yapıp tabağa koyarız gelip yer olur mu?"
"Oluy babacimmm bekle hemen geliyorum" küçük ayaklari ile 7-8 adımda hyunjine ulaşmış ve eğilmesi için emir vermişti.
"Hyunjin hyung hemen eğil" hyunjin anlamamis bir şekilde endişe ile egilmişti. Ryujinin çatık kasları düzelmiş sicakcik gülümsemiş ve hyunjinin boynuna dolamisti kollarını hyunjinde hemen onu tutup ayağa kalkmış kucaklamisti.
Ben tam alıp gidecek korkusu ile ryujini bırak diyecekken ryujin ile yanıma doğru gelmis kucağıma vermisti ryujinde hemen benim boynuma dolamisti ellerini.
"Görüşürüz böğürtlen kizz" hyunjin ryujinin burnuna dokunmuş ve geri çekilmişti tam gidecekken ryujin bağırdı.
"Görüşürüz prensimm~" hyunjin kollarıni kafasında birleştirip kalp yapmıştı ryujinde ona gülmüştü.
Ardından içeri girdik ve mutfağa gittik. Ryujin benimle konuşmak istesede cevap vermiyordum.
"Baba trip mi atiyorsun ben senin kızının amaa"
"Kızım beni dinlemiyor ve sevmiyor" mutfak masasına oturdugumda o da yanımdaki sandalyeye oturmuştu ve nesquiklerimizi yemeye başlamıştım.
"Ne demek sevmiyorum ya en çok seni sonra chrisi seviyorum "
"Bu nasıl sevmek hyunjine prensim dedin ama bana demiyorsun onu seviyorsun işte"
"Yaa kıskansın mi beni babacimm"diyip sırnaşmıştı bana.
"Hiç sırnaşma hem sen niye korumalardan kaçtın biliyorsun kaçırılma ihtimalim var" bir kere kaçırılmıştı.
"Biliyorum ama ben yeji diye bir kızla oyun oynarken korumalar geldi çok kabalardi yeni hemen kaçtı onlardan "
"Abiler yejiye bir şey mi dedi"
"Hayır ama arkamda durmuş pis pis bakıyorlardı"
"Hmm belki yejiiyi buluruz nasıldı yeji"
"Ahh yeji mi?? Çok tatlı,kibar,sevimli biri ve çok ta guzelll" ardından susmuştu yejiyi dusundugune eminim.
"Heyy dünyadan ryuya dünyadan ryuya"
"Efendim babacimm"
"Görünüş olarak nasıldı"
"Ahh şey saçı tavşan kulakti ama saçları kirmizj gibiydi hani sen bu kere boyadin ya ateş gibi öyle sonra pembe bir tulum giymişti içine de beyaz kısa kollu bir crop ayakkabilari da adidasti beyaz ve pembeydi"
"Hmm pekii buralarda mi oturuyor"
"Sanırım site içinde olduğuna göre evet"
"Peki yejiiyi bulmami ister misin"
"Tabii kii deeee yapar mısın gerçekten??"
"Evett prensesim isterse yapmaz mı babası"
Ryujin sarildiktan sonra ben korumaları aramıştım yejinin tanımını vermiştim eminim bugün bulurlardi.
Ardından biraz çalışmak için çalışma odama gittim ryujin de benimle geldi ben çalışırken o önümde resim çiziyordu. Canım kizimmmm.
Akşam olmuştu bile yemek yedik Chris geldiğinde ryujin uyumuş olduğu icin öpüp hemen assagi geldi.
"Ooo Felix bey yorgunlukla bize kahve mi yaptiniz"
"Kahve olmazsa olmaz Chris beyy "
Kahve kupalarimiz ve sirttimizdaki ince battaniyeler ile dışarı balkona çıktık beraber aynı koltuğa oturduğumuz da Chris bana hitafen konuştu.
"Bişey mi oldu"
"Oha müneccim misin awq"
"Tabii ne sandın yaa Felix"
"Neyse aslında evet hyunjini gördüm bugün "
"Şaka yapıyorsun oyy bebişim ne oldu?"
"Ya bugün isim var sıkılmasın diye ryujini parka gönderdim ondan sonra korumlar kaçtığını şöyledi ." Ardından nefesim duzensizlestigi için Chris battaniyesini açmış beni hafif çekmiş sarılmıştı. Kolu omzumdayken kfam onun omzumdayken konuşmaya devam ettim aglamasamda göz yaşım geliyordu.
"Kapı çaldı bende hazırlanmıştır ryujini aramak için sonra... Kapıyı bı açtım ryujin sarıldım öptüm felan kafamı kaldırdığında o vardı. Bana bakıyordu çekinmeden utanmadan. Pislik hiç mi pişman olmaz ya insan bı de diyor ki böğürtlen kız sikerim ha belanı piç o benim kızım lan" ben kendi kendime yükselirken Chris bana gülüyordu. Bende ne yaptığımı fark edince bende gülmüştüm.
Sacimdan öpüp yanağımı okşamaya başladı.
"Ne yapmayı planlıyorum o konu hakki-"
"SELAMM" gelen ses ile Chrisin lafı yarım kalmia ikimizde yan bahçeye dönmüştük.
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |