7. Bölüm

7.Bölüm:Ateş Altında

Cansu
cnswqlls

 

Bölüm 7: Ateş Altında

 

Sabahın ilk ışıklarıyla birlikte Gölge Timi, harekât için brifing odasında toplandı. Hava soğuk ve ağırdı; herkes görev ciddiyetinin farkındaydı. Altay, haritanın başında sessizce duruyordu. Yüzündeki kararlılık, her zaman olduğu gibi ekibine güven veren bir ifadeye dönüşmüştü.

“Bugün hepinizin en iyi performansını göstereceğinizden eminim,” dedi Altay, soğukkanlı ama net bir şekilde. “Operasyonun adı Sessiz Gece. Amacımız, düşman kampındaki istihbarat cihazlarını ele geçirmek ve kampı etkisiz hale getirmek. Unutmayın, gereksiz çatışma istemiyorum. Sessizlik ve disiplin birinci önceliğimiz.”

Hilal, Altay’ın konuşmasını dikkatle dinledi. Haritaya baktı ve bir detayı fark ederek söze girdi. “Yüzbaşı, güney hattındaki devriye rotaları burada belirtilmemiş. İstihbarat tam değil. Bu, ilerlerken bize sorun çıkarabilir.”

Altay, Hilal’in söylediklerini gözden geçirirken kısa bir an düşündü. “Güney hattını kontrol etme işi sizde, Hilal. Aylin ile o bölgeden geçeceksiniz.Arda 'da kuzey hattını koruyacak. Emirhan benimle birlikte ana binaya ilerleyecek. Herkes görevi net anladı mı?”

Tüm ekip başını salladı. Gölge Timi için bu görev, daha önceki operasyonlara göre daha karmaşıktı. Altay, son bir kez herkese göz gezdirip ekledi: “Hepiniz birbirinize güvenmek zorundasınız. Unutmayın, burada yalnızca kendinizi değil, ekip arkadaşlarınızı da koruyorsunuz. Şimdi hareket zamanı.”

 

---

 

Operasyon, gecenin karanlığında başladı. Hilal ve Aylin, güney hattından ilerliyordu. Sessizlik, ormanın içinde yankılanan tek gerçekti. Hilal, kaskındaki telsizden gelen fısıltıyı duydu.

“Hilal, devriyeleri gözlemledim. Normalden daha kalabalıklar,” dedi Aylin alçak bir sesle.

Hilal, kısa bir süre durup düşünerek çevreyi taradı. “Sessizce geçeceğiz. Gerektiğinde etkisiz hale getiririz. Altay’a rapor ver.”

Devriyeyi sessizce atlattıktan sonra telsizden Altay’ın sesi duyuldu.

“Hilal, güney hattı temiz mi?”

“Evet, Yüzbaşı. Şimdi ana binaya doğru ilerliyoruz,” diye yanıtladı Hilal.

Altay, bir an için içinden rahatladığını hissetti, ancak ses tonu değişmedi. “Hızlı olun. Kampın içindeki durum beklediğimizden daha karışık olabilir.”

Hilal ve Aylin, ana binaya yaklaştıklarında içeriden gelen hareketlenmeyi fark etti. Altay ve Emirhan içeride çatışmaya girmişti.

“Hilal, hemen destek sağlayın!” diye telsizden Altay’ın sesi bir emir gibi yankılandı.

Hilal, hızla pozisyon alarak destek ateşi açmaya başladı. Ancak düşman sayısı beklenenden fazlaydı. Yoğun bir çatışma başlamıştı.

 

---

Ana binaya girip cihazları ele geçirdiklerinde çatışmanın en şiddetli anıydı. Hilal dışarıda pozisyon almış, düşmanların geri çekilmesini engellemeye çalışıyordu. Ancak tam bu sırada beklenmedik bir şey oldu.

Bir keskin nişancının fark edilmediği anlaşıldı. Bir mermi sesi gecenin sessizliğini bozdu. Hilal, karnına saplanan kurşunla bir anda yere yığıldı.

“Hilal vuruldu!” diye bağırdı Aylin , hemen onun yanına koşarak.

Altay, bağırışı duyar duymaz tüm dikkatini ona çevirdi. Hemen dışarı fırladı. Hilal’i yerde kanlar içinde görünce, nefesi kesildi. Yüreği, onu bir an bile böyle görmeye dayanamıyordu. Dizlerinin üzerine çökerek onu kontrol etti.

“Hilal, güzelim... Gözlerime bak,” dedi Altay, sesi titrerken. “Dayan. Söz veriyorum, iyileşeceksin. Seni buradan çıkaracağım.”

Hilal, gözlerini zorlukla araladı. Acıdan nefesi kesiliyordu, ama Altay’ın yüzündeki endişeyi görünce zayıf bir sesle konuştu. “Görevi tamamla... beni bırak.”

Altay, dişlerini sıkarak başını iki yana salladı. “Seni burada bırakmam! Görev falan umrumda değil, tamam mı? Önce seni güvenli bir yere götüreceğim.”

Emirhan, panikle Altay’a baktı. “Komutanım, onu hemen tahliye etmeliyiz. Daha fazla kan kaybederse...”

Altay, Emirhan’a kesin bir emirle bağırdı: “Helikopter çağır! Hemen!”

Hilal’in ellerini sıkıca tuttu. Gözlerinin içine baktı. “Hilal, bana bak. Dayanacaksın. Seni bırakmayacağım. Ben buradayken kimse sana zarar veremez.”

Hilal, gözlerinde yaşlarla hafifçe gülümsedi. “Sana güveniyorum, Altay...”

Tahliye helikopteri geldiğinde Altay, Hilal’i taşıyarak helikoptere bindirdi. Diğer ekip üyeleri çatışmayı sonlandırırken Altay, bir an bile Hilal’in yanından ayrılmadı.

“Her şey geçecek, güzelim,” diye fısıldadı Altay. “Sen güçlüsün. Bu yarayı da atlattığında birlikte güleceğiz. Söz veriyorum.”

Hilal, Altay’ın elini sıkıca tuttu. “Beni bırakmadığın için teşekkür ederim.”

Altay, onun elini sımsıkı kavradı ve yavaşça başını salladı. “Bırakmam, Hilal. Asla bırakmam.”

Operasyon bitmişti, ama Gölge Timi’nin liderleri için bir sınav daha yeni başlamıştı. Aralarındaki bağ, bu gece bir kez daha sınanmış ve güçlenmişti.

 

 

Bölüm : 12.12.2024 23:04 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...