Akşam olmuştu yanımda Minho ile ateşin başında eğlenenleri izliyorduk o sırada gözüme sohbet eden Thomas ve newt takıldı
Minho bana dönerek efendim der gibi bir bakış attı
Adel: Newt ve Thomas'ın yanına gideceğim gelmek ister misin
Minho başını sallayarak benimle birlikte ayağa kalktı yanlarına oturduğumuz da
Aklımda bir sürü soru işareti vardı bu yüzden aklımdaki soruların bir kısmını sormaya karar verdim
Adel: birşey sormak istiyorum biz neden buraya bırakıldık,o sabahki adam da neyin nesiydi, neden burda tutuluyoruz bunların bı cevapları olmalı
Newt: Neden buraya bırakıldığımızı neden burda tutulduğumuzu burdaki hiçkimse bilmiyor,sabahki adam ise-
Newt Minho ya bir bakış atarak
Newt: aslında oda bizden biriydi fakat ızdırap verenlerden bir tanesi onu sokmuş
Thomas: Evet labirentin içindeki bir tür yaratıklar bizden birini soktuğu zaman-
Gally:Hey Thomas dövüşe ne dersin
Thomas Minho'ya bakarak ayağa kalktı onunla beraber bizde kalkmıştık
Thomas Gally nin yanına geldiğinde Gally Thomas'ın yüzüne bir tane yumruk geçirmişti biraz sarılsılmıştı
Fakat Gally'nin üzerine doğru koşarak belinden tuttu ve yere düşürdü Gally sinirle ayağa kalktı Thomas yumruk atıcağı sırada Gally önce davranıp Thomas'ı kolunun altına aldı ve karnına yumruklar atmaya başladı
Gally'nin yanına giderek onu omuzlarından yittim
Adel: Derdin ne senin kes şunu!
Diyerek güldü ve diğerlerinin yanına dönmüştü
Hemen Thomas'ın kolundan tutarak ayağa kaldırdım Newt ve Minho da yanımıza gelmişti
Newt'e Bakıp gülümsedim Minho ise belli belirsiz kıkırdıyordu tek kaşımı kaldırarak ona baktım ama sadece omuz silkti önüne döndü
***
Eğlence bitmişti uyuyacağımız yer hamak şeklindeydi genede güzeldi
Gözümü kapatarak kendimi uykunun kollarına bıraktım
***
Boğuluyordum , karşımdaki sarı saçlı kadın bana bakıyordu cama vuruyordum beni umursamıyordu yan tarafına baktığımda Thomas'ı gördüm ifadesizce bana bakıyordu
Thomas'a bağırıyordum artık ciğerlerim acımaya başlamıştı tanrım ölüyordum
nefes nefese uyandım ter içindeydim Minho tedirgin bir şekilde bana bakıyordu
Havaya baktım saat daha erken olmalıydı herkes uyuyordu ama newt ve yanında bir kaç kişi vardı onlar labirentin önünde bekliyorlardı
Minho başını sallayarak Newt'gilin yanına koştu yanıma baktığımda Thomas da kalkmıştı garip bir şekilde ona baktım
Labirentin önündekileri işaret ettim
Thomas: Koşucular özel olarak seçilir belirli saat Aralıklarıyla girerler ve labirentin her yerini koşarak ezberlerler sonra da aktarırlar
Arkamdan koşarak bana yetişti yanlarına geldiğimizde hepsi bize döndüler
Minho da bana bakarak gülümsedi
Minho: sanırım rüyanda bile dövüşüyordun
Newt kollarını bağlayarak bana baktı
Minho saçlarımı karıştırarak Alby le labirente girdi
Bizde geri döndük herkes yavaş yavaş uyanmaya başlamıştı
***
Newt bana bir kaç iş öğretmeye çalışıyordu elimdeki balta benzeri aleti ağacı kesmek için köklerine vuruyordum
Newt'e baktığımda bana gözlerini hiç ayırmadan izlediğini gördüm benim baktığımı farkedince kafasını önce başka yere çevirdi sonra yanıma geldi
Baltanın üzerindeki elimi tuttu bırakarak ona verdim bu sefer ben oturdum o sırada bizi izleyen Gally'e kaymıştı gözüm
***
Labirentin önüne dizilmişti herkes koşucuların gelmesini bekliyorlardı gecikmişlerdi iki kişi gözüktü
Tanrım Alby yaralıydı Minho onu taşıyordu ama duvar kapanıyordu Thomas ile birbirbirimize baktık aynı anda koşmaya başladık
Arkamızdan gelen bağırma seslerini umursamayarak son anda kapıdan geçtik
Minho Alby i yere bıraktı ve oturdu
Minho: Aferin size aptallar şimdi 4 ümüzde ölüceğiz
Thomas la birbirimize baktık Thomas Alby nin kolundan tutarak kaldırdı
Thomas: Alby Yi sarmaşıklarla yukarı asmamız gerek
Minho ile kafa salladık Minho da Alby nin diğer koluna girdi
Adel: Hey şurası iyi galiba sarmaşıklar sağlam duruyor buraya asalım
Alby i sarmaşıklara bağladık yukarı çekmeye başladık çekerken sesler gelmeye başlıyordu ızdırap verenlerden olmalıydı
Minho: tanrım geliyor Thomas Adel kaçın
Minho koşmaya başlamıştı Thomas la ben hala çekiyorduk tanrım üzerimize bir yaratık koşuyordu sonunda sağlamlayıp bir duvarın arkasına saklandık fakat bizi farketmiş ti koşmaya başladık
Dediği yere çıkmaya hatta tırmanmaya başladık ızdırap veren hala geliyordu çıktığımız yer yüksekti ve atlamamız lazımdı atlayamazdık
Sarmaşıkları göstererek atla dedim atladığımızda ızdırap veren de atlamıştı Thomas ızdırap verenle birlikte aşağı kayıyordu
bu lanet yerde tek başıma kaldım
Artık sabaha yaklaşmıştı ve ben bu aptal sarmaşıklarda asılı kalmıştım tekrar yukarı tırmanarak beklemeye başladım aşağı inemezdim çünkü aşağıda sanırım başka bir ızdırap veren daha vardı
Ses çıkarmamaya oldukça özen gösteriyordum
***
Thomas ve Minho Alby'i getiriyorlardı labirentten çıkmayı başarmışlardı Ama Tanrım Adel yoktu!
Thomas olduğu yerde durdu Minho Alby'i getirdi herkes Thomas'a gelmesi için bağırıyordu arkasından bir ızdırap veren geliyordu bekledi tanrım sokucaktı onu
Koşmaya başladı ve onu duvarların arasına sıkıştırarak öldürdü herkes şok içindeydi onu omzundan yiterek
Newt: Ne halt ettiğini sanıyorsun Adel nerde
Thomas cevap vermeyince Minho'ya döndüm başını iki tarafa salladı o muhtelemen şimdiye ölmüştü
Herkes çok sessizdi Tanrım Adel ölmüştü...
Okur Yorumları | Yorum Ekle |