

Adel'in gözünden:
Geceye kadar orada beklemiştim tek şansım farkedilmeden sabaha kadar beklemek fırsat bulduğumda sarmaşıklardan kayarak aşağı inip kaçıp çıkmaktı ama şuan bunu yapamazdım o yüzden gene beklemeye karar verdim
Gözüme bir türlü uyku girmiyordu çünkü aşağıda beni öldürmeyi isteyen yaratıklar vardı resmen kıçımdan ter akıyordu
Bı kaç saat geçmişti sanırım sabaha yaklaşıyordu sesler gelmeye başlıyordu sanki birisi bulunduğum duvara tırmanıyordu aşağıya baktığımda ızdırap verenlerden birisi geliyordu şimdi sıçmıştım
Fazla ses çıkarmadan duvarın diğer tarafındaki sarmaşıklara tutunarak aşağı biraz indim ızdırap veren diğer taraftan duvarın üstüne çıkmıştı beni arıyordu kendimi sarmaşıkların arasına iyice saklanmıştım o ise tekrara aşağı indi burda asılı kalmıştım tekrar çıkmaya çalışırsam sesi duyabilirdi hava aydınlanıyordu biraz daha bekleyip aşağı inicektim
Asılı durduğum için her tarafım kasılmıştı artık tutunamıyordum
Bir kaç dakika sonra artık vücudum dayanmıyordu yavaş yavaş aşağı inmeye başladım tek umudum duvarların açılmasıydı
Aşağı indiğimde var gücümle koşmaya başladım arkama baktığımda ızdırap verenlerden birisi beni görmüştü artık daha da hızlanmıştım bir duvarın arkasına saklandım sesler kesildi üst tarafımdan çıtırtı sesi gelmişti baktığımda manyak duvarın üstüne çıkmıştı bana saldıracağı sırada son anda kafamı çekerek sokmasından kurtuldum
Tekrar koşmaya başladım aşırı hızlıydı ve nerdeyse beni yakalanmasına az kalmıştı uyuyamadığım ve yemek yemediğim için bedenim oldukça yorgundu
Sonunda çıkış kapısının olduğu yere gelmiştim köşeyi dönerken kuyruğundaki iğne tarzımsı şeyi sırtıma sokucaktı ani refleksle yana kaçıp kuyruğuna beni sokmaması için sarıldım
İğnesini sökmeye çalışıyordum ve sökmüştüm ama beni sürekli savuruyordu
Thomas'ın gözünden:
Labirentin kapısı açılmıştı ve sesler geliyodu herkes kapının ağzına toplanmıştı ve ellerinde ağaçtan mızraklarla bekliyorlardı
Adel'in gözünden:
Tanrım artık tutunamıyordum her tarafım duvara çarptığım için muhtemelen morarmıştı kuyruğuyla beni ileri doğru savurmuştu resmen uçarak yere yapışmıştım yan tarafıma baktığımda kapı açılmıştı herkes şokla beni izliyordu hemen kalkarak koşmaya başladım o yaratık arkada kalmıştı ve gitmişti
Newt gelerek hemen bana sarıldı
Newt: tanrım öldün sanmıştım
Diye fısıldadı Tam tekrar sarılacakken herkesin bizi izlediğini farkedip geri çekildi
Thomas ve Minho ya dönüp
Adel: Tanrım gittiğinizde orda tek başıma kaldım koşmaktan kıçım yırtıldı neredeyse ölüyordum
Thomas: Bak ben gelemedim çünkü o zaman benim peşimdeydi gerçekten çok özür dil-
Onu kendime çekip sarıldım Minho ya baktığımda mahçup bir şekilde bana bakıyordu hızlıca gelip sarıldı hemen geri çekildi ona bakıp gülümsedim
Gally elimdeki iğneyi gördü garip bir bakış attı ve iğneyi eline aldı
Thomas: onlardan birisinin iğnesi aynısından bu sabah bulduk
Chuck yanıma gelerek
Chuck: onlardan birisini öldürdü
Adel: bende etkisiz hale getirmiş sayılırım iğnesini çaldım
Diyerek tebessüm ettim yürümeye başladığımda başım dönüyordu tam düşecekken Minho beni kolumdan tuttu newt yanımıza gelerek beni kucağına aldı
Newt: Neredeyse dünden beri birşey yemedi halsiz düşmüş olmalı
Beni hamakların ordaki tedavi yapılan yere götürüyordu onu izliyordum benim ona baktığımı görmüş olmalı ki bana baktı
Newt: İyiki ölmemiş sin Adel çok işime yarıyordun
Adel: ne yani sadece işine yaradığım için mi yanımdaydın
Newt: Sadece şakaydı
diyerek güldü
Omzuna hafifçe vurduğumda gülümseyerek önüne döndü geldiğimizde içeride birisi vardı
Newt: Ona ben bakarım sen git istersen
Dedi Oğlan başını sallayıp dışarı çıktı Newt beni otutturdu bez parçası alarak sarmaşıklar yüzünden kesilmiş ellerimi sardı çoğu yerimde morluk vardı
Boynuma yakından bakmak için geldiğinde nefesini boynumda hissedip irkildim kafamı çevirdiğimde nefesi yüzüme çarpıyordu önce dudaklarıma bakıp geri çekildi
Newt: yemek yemen gerekiyor bayılmak istemezsin
Adel: Tamam
Dedim o ise dışarı çıktı
***
Yemeğimi yedikten sonra diğerlerinin yanına gittim herkes toplanmıştı içeriye girdiğimde
Gally: Adel Thomas'ın yanına otur
Giderek Thomas'ın yanına oturdum
Gally: Birisi onlardan birisini öldürdü birisi onlardan birisinin iğnesini aldı ,oraya giderken aklınızdan ne geçiyordu
Adel: Ne yani Minho ve Alby'yi orda ölüme mi terk etseydik
Gally: sizde ölebilirdiniz aptal
Adel: çok mu umrunda
Gally: Evet umrumda
Newt: Yeter
Gally: Kuralları çiğnediler ceza verilmeli
Herkese bakarak söylüyordu
Newt: Peki o zaman bir gece yemek verilmeyecek sonrada
Newt bana bakarak söylüyordu
Newt: Koşucu olarak eğitilecekler
Gally: Bir de tebrik edelim o zaman
Alkışlamaya başladı bizi sonra sinirle dışarı çıktı peşinden çıktım
Adel: Derdin ne senin
Gally: Derdim,sizin aptallığınızdan dolayı başımıza başka birşey geleceği anladın mı beni
Adel: anlamadım!
Gally: Anlatıyım o zaman!
Bağırarak kavga ediyorduk newt gelerek beni tutup geriye çekti
Newt; Yeter artık!
Gally: Ne oldu Newt küçük sevgilini kurtarmaya mı geldin
Newt: Kes sesini
Newt ve Gally birbirlerinin yakalarını tutarak sinirle birbirlerine bakıyorlardı
Alby: Bu kadarı yeter
Alby gelmişti iyi gözüküyordu newt ve gally birbirlerini bırakmıştı Newt'in kolundan tutarak başka yere götürdüm
Adel: iyi misin
Newt: Evet iyiyim
Adel: Gally'nin bizimle sorunu ne
Newt: Bilmiyorum Thomas geldiğinden beri böyle
Kafa salladım ve diğerlerinin yanına döndük
***
artık neredeyse akşam oluyordu diğerleri gene ateşin başında eğlence yapıyorlardı
Kendime bir köşe bulup oturdum eğlenenleri izliyordum tam karşımda Newt'i gördüm elinde birşey içerek beni izliyordu benim baktığımı görünce hemen kafasını başka yere çevirdi
Yanıma birisi oturmuştu bu Teressa ydı geldiğimden beri neredeyse hiç konusmamıştık
Teressa: merhaba
Adel: merhaba
Teressa: Sanırım ikiside senden hoşlanıyor
Ona döndüm
Adel: kimlerden bahsediyorsun
Teressa: Newt ve Gally
Adel: saçmalamayı kes
Teressa: hayır saçmalamıyorum
Yanımıza Thomas geldi
Thomas: hey ne konuşuyordunuz
Teressa: Adel ve-
Onun kolunu dürttüm
Teressa: Adel ve labirentte nasıl kaldığını konuşuyorduk
Thomas kaşlarını kaldırarak başını salladı onların yanından kalkıp uyumaya gittim
Uyumaya çalışıyordum fakat uyuyamıyordum uyuduğumda da sürekli kabuslar görüyordum zaten kalkıp etrafa baktığımda herkes uyuyordu biraz uzaklaşmadan dolaşmak istedim
Etrafta dolanırken ses duydum tedavi edilen yerde birşey geziniyordu elime kesici birşey aldım yavaş adımlarla içeri gidiyordum içeriye baktığımda kimse yoktu elimdekini bir kenara bırakıp tekrar dönerken omuzumda bir el hissettim
Omzumdaki eli tutarak çevirdim ve karnına bir yumruk geçirdim baktığımda bu kişinin newt olduğunu farkettim
Adel: Aman tanrım newt iyi misin
Newt karnını tutuyordu biraz doğruldu ve kendine geldi
Newt: Ben olduğumu farketmeseydin şimdiye galiba ölmüştüm
Güldüm
Newt: neden uyumadın
Adel: uyku tutmadı
Kafa salladı
Adel: sen neden uyumadın
Newt: Burada birkaç işim vardı halledip geri dönücektim
Adel: Anladım,peki bitti mi işin
Newt: birkaç eşya kaldı sadece yerine yerleştirmem gereken
Adel: Peki yardım ediyim o zaman
Gülümseyerek önüne döndü
Dağılan bir yeri toplarken nefesini boynumda hissettim arkamdaydı önüme döndüm iki elini de arkamdaki masanın üzerine koydu çok yakındı artık nefesini yüzümde hissedebiliyordum
Dudaklarıma bakıyordu
Newt: Burdan Bir şey almam lazım
Ben de onun dudaklarına bakarak
Adel: tamam al o zaman
Dedim gözlerimin içine bakıyordu kollarını çekti alacağını aldıktan sonra benim düzenlediğim yeri hemen düzenleyerek
Newt: işimiz bitti uyuma vakti sabah labirente giriceksiniz unutma
Kafa salladım beraber yürüyerek hamaklarımıza gittik
Adel: iyi geceler
Newt: iyi geceler
Gülümseyerek hamağa yattım uykum gelmişti kendimi uykunun kollarına bırakmadan önce gördüğüm şey Gally'nin yanımdan bana bakarak geçmesiydi...
(Bir dahaki bölümde görüşmek üzere)
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |