14. Bölüm
Biraz saçmalamasyon bir bölüm oldu, keyifli okumalar!
Çokça yorum atarsanız 15. Bölümü atacağım hemen ♡
Efe; sen bana tatlı yapacaksan neden olmasın.
Bilmiyordum. Nedense bir gün Efe'yle görüşecek olma ihtimalini, çok uzak gelecekte bile göremiyordum.
Görüşünce ne olacaktı? Bir şey olması gerekmiyordu ama yine aynı olacak mıydık? Yine rahat hissedebilecek miydim, çekinmeden yine her şeyi anlatabilecek miydim?
Bu yabancı kalma olayı büyülü hissettiriyordu ve eğer görüşürsek bunun bozulması ihtimali hayal kırıklığına uğrayabileceğimi söylüyordu.
Ahu; lahmacun, mantı falan severim ben.
Ahu; hala yapmak istiyor musun?
Ahu; seni hamur açıp, mantı kapatırken düşünemiyorum dkdkskslls
Efe; bunu el becerilerime yabancı olmana veriyorum.
Efe; annem yemek yaparken genelde beni yanında tutardı.
Efe; ablamla beni karıştırıyordu sanırım.
Efe; o da benim aksime yumurta bile kıramıyor mesela.
Efe; aslında tam senin sevebileceğin tarzda biri diye düşünüyorum.
Ahu; bana deli mi diyorsun sen?
Ahu; iyi anlaşırdınız diyorsun baksana?
Ahu; deli biriyle deli olmadan nasıl anlaşabilirim acaba?
Ahu; şimdi de Ahu çok konuştun mu oldu?
Efe; hiç söylemediğim şeyleri duyma yetisi mi kazandın, Ahu?
Ahu; çok konuşuyorum ben değil mi?
Ahu; hem deliyim hem çok konuşuyorum.
Ahu; düşünmeden her şeyi anlat söyle dedin!
Efe; bundan bahsetmediğimi biliyorsun.
Efe; yine kafanda ne kurdun da sinirlerin bozuldu kim bilir...
Sinirle sırtımı fırının kapağına yaslarken, aramasını çat diye açtım. Neden mutfakta oturduğuma dair bir fikrim yoktu.
"Kafamda kurmuyorum bir şeyler!"
"İstersen bunun üzerinde tartışmayalım, sen zararlı çıkarsın."
"Bağırmıyorum ben. Hem ne kuracakmışım ben kafamda, öyle kuruyorsun, ediyorsun falan?"
"Bilmediğimden soruyorum ben de."
Neden bana karşı bu kadar sabırlıydı? Neden sesinde bir gram bezmiştik yoktu? Neden sıkılıp çekip gitmiyordu?
"Ne gibi şeylerden bahsediyorsun?"
"İşte, sen ne gibi şeylerden bahsediyorsan. Ondan. Kuruyor musun?"
"Demek öyle, ben kafamda kurmuşum o zaman..."
"Zaten hemen dalga geç, hiç vakit kaybetme. Ben bir şey demiyorum ya hemen dalga geç. Oh maşallah ya, valla hava sana güzel!"
"Ahu..." dedi tatlı tatlı gülerek.
Yüzüme ateş basmış gibi hissediyordum.
İltifat mı ediyordu, yoksa hala dalga mı geçiyordu, emin değildim ama fazla samimi hissettirmişti.
O görüyormuş gibi omuzumun üstünden saçlarımı geriye attım.
"Evet, öyleyim." dediğimde daha çok güldü.
Sessizlik olduğunda, aklıma sormak istediğim bir şey gelmişti.
Güzelim... bunu boşluğuna geldiğine varsaymak istiyordum...
"Sence hislerin zamanla bir alakası var mı?"
Nefes alıp verme sesini işittim. Sanırım düşünüyordu.
"Bunu ben de çok düşünüyorum bu aralar."
"Peki bir sonuca vardın mı?"1
"Üzerinde çok durmamaya karar verdim. Çok düşünmek mantık aramaya yol açıyor ve sonunda kendini yargılıyorsun. Zaten mantık işi değil. Emin olmak yeterli."
"Ama emin olmak için düşünmek gerekmiyor mu?"
"Evet, ama neden ve nasıl olarak düşünmemelisin. 'Ne hissediyorum?' üzerine düşündüğün zaman cevaba ulaşmak ve onunla yetinmek daha kolay olacaktır."
"Ya cevabı kendim bulamıyorsam?"
"Zamana bırak ya da eğer yapabiliyorsan o kişiyle konuş."
"Ben eminim, onun emin olmasını bekliyorum."
"Emin misin?" Sesinden sırıttığı anlaşılıyordu.
"Seni kıskanacağımı falan mı düşünüyorsun?"
"Sanırım şu durumda bir sen kıskanabilirdin..."
"Bakıyorum da tüm delileri çekiyorsun, artık nasıl bir akıl varsa sende, maşallah şeytan tüyü şeysi gibi, bilemiyorum..."1
"Komik mi? Değil, çünkü ben gayet ciddiyim."
"Hayır ben de burada kiminle tartışıyorsam, size göre zaten tüm kadınlar deli. Bir siz akıllısınız, doğrusunuz... tamam ya ben anladım. Gerçekten bak anladım ben."
"Ne, ne var sürekli Ahu, Ahu, Ahu! İsmimi söyleyince sakinleşeceğimi mi düşünüyorsun? Ben düşünmüyorum, yok öyle bir şey!"
Hafifçe güldü. "İsmini söylediğimde sakinleşiyor musun?"
"Hayır canım ne alakası var ben öyle bir şey mi dedim? Hem sen ne diyecektin, söyle ben dinliyorum seni."
"Yani, anonim olduğum sanal bir arkadaşımı kaybetmek istemeyebilirdim..."
"Görüşeceğimiz zaman bunu kaybedeceğini mi düşünüyorsun?"
"Sen düşünmüyor musun? Biribirimizi neredeyse tamamen tanımış olacağız... Bu bana rahatlığımı kısıtlamak gibi geliyor, yani eskisi gibi sana karşı rahat olamayabilirim."
"Bilmiyorum, Efe... Sence öyle mi olur?"
Yine aldığı derin bir nefesin sesini işittim.
"Ben de bilmiyorum, Ahu... Ben de bilmiyorum."
Gülümsemeye çalıştım. "Aman canım, illa görüşürüz bir gün. Benim tatlı sözüm var sen daha mantı açacaksın, kapatacaksın falan... olur yani."
"Mantıları sana kapattıracağım."
"Hiç kusura bakma benim o kadar sançbrım yok, otur kapa mantını."
"Sensin beceriksiz. Ona uğraşacağıma aç kalırım daha iyi. Kıymalı makarnada aynı işlevi görür."
"Mantı seviyorum diyene bakın, mantıcılar duysa sağ bırakmazlar seni."
"Tamam şikayetlenme, ben kapatacağım mantıları."
"Ya lahmacunda yapacak mısın?"
"Ahu hanım, bir zahmet onlarıda siz halledin."
"Daha biraz önce demedin mi yaparım diye? Hem ben tatlı yapacağım."
"Neden beş çayına hazırlanan teyzeler gibi hissediyorum şu an?" Dediğinde kahkaha attım.
"Sesimi duyduğun halde bunu söyledin mi cidden?"
"Belki oğluna para vererek onun sesini kullanıyorsun?"
"Amca olmaya okeydim ama teyze olmak... incindim."
"Ablam ve sen... beni parmağınızda oynatmaya devam edin."
"Tam şu an seni görüşmeye ikna etmeliymişim gibi hissediyorum."
Duraksadım. Zaten görüşmek istiyordum ama içimde aynı korku vardı.
"İkna etmene gerek yok, Efe. Görüşmek istiyorum. Görüşebiliriz yani..."
"Evet hala aynı hissediyorum ama bu istemediğim anlamına gelmiyor."
"Anlıyorum ama seni zorlamıyorum, zorlamamda. Sen nasıl istersen öyle olacak. Sadece... seni merak ediyorum."
İçimde ki kurtçuklar hareketleniyordu.
"Ben de... ben de seni merak ediyorum."
"Uykun geldi mi?" Duraksadı. Sanırım saate bakıyordu. "Saat baya geç olmuş."
Telefonun ekranına tıklayıp saate baktım. On ikiyi geçiyordu.
Onunla konuşmaya devam etmek istiyordum ama konuştukça garip şeyler hissediyordum. Ona çekiliyormuşum gibi şeyler.
Şimdilik konuşmayı kessem iyi olacaktı, zaten onunla konuşurken hep saçmalıyordum, gece gece iyice abartabilirdim.
"Güzel rüyalar..." diye tekrarladım.
Efe dozu bugün fazlasıyla alınmıştı.
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |
