8. Bölüm

Pansuman

Dicle Seçenoğlu
diclesecenoglu

İlk yardım kutusundan bir pamuk ve oksijenli su almıştı eline. Başını önde, gülmeyen çocuğa bakıyordu pamuğa suyu dökerken. Çenesinden tutup başını kaldırdı, onun karşısındaki sehpada oturuyordu, iç geçirdi. Pamuğu sehpaya bırakıp onu kendine çekti.

 

Oktay'ın vücuduna sarılırken başını boynuna yaslamıştı, "Kıyamam sana..." dedi. Dudakları Oktay'ın boynuna temas ediyordu. Elini Oktay'ın saçlarına götürüp bir süre öyle durdu, Oktay iyi hissetmeye başlayınca Vural'a sarılmıştı.

 

Oktay'ın kendine gelmesini beklerken bir süre öyle kalmaya razı geldi, "Benden ayrı dışarı çıkma kurbanın olayım..."

 

Oktay başını onun boynuna gömerken, "Senin yanına geliyordum, bir anda karşıma çıktılar." dedi. Vural Oktay'ın saçlarıdan öptü, "Mahvedeceğim onları, ne demek sana el sürmek, hem de benden izinsiz!"

 

Oktay tepki vermedi.

 

Vural ona sıkı sıkı sarılıp başını kaldırdı, "Gel şu yaralarına pansuman yapalım." dedi onu omuzlarından kavrayıp hareketlendirirken.

 

Sehpadaki pamuğu değiştirip üfleyerek Oktay'ın dudağındaki yaranın üzerini temizledi, ona bu kadar yakın durmak kalbinin beynine kadar atmasına sebep oluyordu, pamuğu tuttuğu eli titriyordu.

 

Oktay'ın çenesine ve gözünün altına krem sürdükten sonra onu koltuğa yatırmış ve üzerini örtmüştü. Sağ taraftaki cama baktı, hava kararıyordu.

 

Oktay acıkmıştır diye düşünüp dolabı açtı, asker dönüşü aldığı malzemeleri çıkarıp Oktay'ın sevdiği tavuklu pilavdan yapmaya karar verdi.

 

Tavuğu sotelemeden önce, derisini ve iliklerini ayıklamıştı, Oktay sevmiyordu çünkü. Tavuğu küp küp doğrayıp tavanın altını açtı. Üzerine yap döktüğü tavadan cızırtı sesleri gelince tavuğu kızgın yağın üzerine attı. Tavukları karıştırıp, pilav için pirinç yıkadı.

 

Pilavın yağında önce tel şehriye ve badem kavurdu, pirinci atıp iki çevirdikten sonra yetecek kadar su döktü, tencerenin kapağını yarım kapattı.

 

Hızla yemek masasını hazırladı. Baharatla sotelediği tavuğu pilavın yanına koydu. Yemeği salon masasına hazırlamıştı. Oktay hâlâ uyuyordu.

 

Yanına gidip, yüzüne gelen kumral saçları geriye tarayarak, "Yavrum, hadi kalk." dedi. "Uyan, iki lokma bir şeyler ye."

 

 

Bölüm : 30.08.2024 20:25 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...