2. Bölüm

2. BÖLÜM: KARAR

Dilan Özçelik
dilanzclk

 

 

3 ay sonra…

 

Nefesimi toprağın altına vereli tam üç ay olmuştu. Ne için hala intihar edip peşinden gitmiyordum. Nasıl olurda onun nefes almadığı bir dünyada nefes almaya devam ediyordum?

 

“Beni hiçbir zaman ardında bırakmayacağına, hep benimle yan yana yürüyeceğine yemin eden sen değil miydin?” diye fısıldadığımda mezar taşına, mezar taşının soğukluğu canımı yakmıştı. “Üşüyor musun canımın içi?” Gözlerimden artık yaş akmadığını fark ederken mezar taşına biraz daha sıkı sarıldım. Küçük kardeşim Kaya hemen birkaç adım arkamda benim nöbetimi tutuyordu. Kendime bir şey yaparım diye asla yalnız kalmama izin vermiyorlardı.1

 

 

Ama ben Arslan’ın canına kıyanları öldürmeden hiçbir yere gitmeyecektim ki!

 

Arslan’ın kardeşi Boran yeri göğü birbirine katmıştı katillerini bulabilmek için ama ne bir iz ne bir tanık vardı. “Hadi ablam, gidelim artık. Konaktan bizi bekliyorlar.”

 

“Yarın yine geleceğiz değil mi?”

 

“Geleceğiz tabi ablam.” Demişti Kaya, daha on sekizine bile basmayan kardeşim bana abilik yapıyordu üç aydır. Benimle her gün mezarlığa gelmiş nöbetimi tutmuştu. Bu dünyada beni Arslan’dan sonra en çok seven kişi oydu ama ben artık onu da kaybederim diye sevmek istemiyordum. Usulca Kaya’nın yardımıyla ayağa kalktığımda, Kaya beni kollarının altına alarak arabasına doğru yürütmüştü.

 

Arabanın yanında bekleyen korumalarda bizimle birlikte araçlara binerken, Kaya bana arka koltuğunun kapısı açtı binmem için. O sırada bir araç mezarlığa girmiş ve birkaç metre uzağımızda durmuştu. Gelen araç Boran Safir’e aitti. O da her gün benden sonra gelirdi abisinin yanına. Özellikle ben gittikten sonra gelirdi. Sözsüz bir anlaşma gibiydi bu bizim için ama bu gün ben çıkmadan gelmişti. Belki de başka bir işi vardı.

 

Boran araçtan indiğinde kısa bir an gözlerimin içine baktı daha sonra Kaya’ya başıyla selam verip, yanımıza gelmeden abisinin yanına doğru yürüdü. Ardından birkaç saniye baktıktan sonra araca bindim.

 

 

Konağa geldiğimizde kahvaltı sofrası kurulmuştu. Sadece bugün Hicran ve Baran’da kahvaltı sofrasında misafirdi. Dört aylık hamile olan Hicran’ın yanına oturdum. Abisinin ölümünden sonra hamileliği çok zor geçiyordu. Oda durmadan ağlıyor, sancıları baş gösterdikçe hastanenin yolunu tutuyorlardı. Hal hatır sorduktan sonra sessizce kahvaltı masasında oturmaya devam ettim. Eskiden bu sofranın neşesi bendim, kahkahası eksik olmazdı soframızın. Şimdi herkes sessizliğime sessizlik katmaktan başka bir şey yapmıyordu.

 

Kahvaltı bittikten sonra odama çekilmek izin alacakken Baran’ın “Dila gitme, konuşacaklarımız var.” Demesiyle oturmaya devam ettim.

 

“Dinliyorum.” Derken herkesin gergin halini yeni yeni fark ediyordum. Kimse gözlerimin içine bakmıyordu. Baran uzun bir süre konuşmakta tereddüt etse de bakışlarımı babama çevirdim. “Baran belli ki konuşamayacak, Baba sen söyle, ne oldu?”

 

Babam annemle bakıştılar. “Seni canımdan çok severdim Dila’m. Sen benim ilk göz ağrımsın.” Bende seni çok seviyorum diyemedim o an babama. Çünkü her ne söyleyecekse ondan nefret etmekten ödüm kopuyordu. “Biliyorum.” Dedim yalnızca.

 

 

“Belki de seni bu kadar çok sevmeseydim, sen üzülme diye evlenmene izin vermeseydim bu gün bu konuşmayı yapmak zorunda kalmayacaktım.” Babama Arslan’la evlenmeme izin versin diye aylarca yalvarmıştım, bazen isyan etmiştim bazen de kendimi öldürmekle tehdit etmiştim ama asla Safir’lerden biriyle evlenmemi istememişti. Çünkü düşmanları çoktu, seveni kadar sevmeyeni de vardı ailenin. Ama en sonunda kendime bir şey yaparım diye kabul etmişti. “Senin için kabul ettim Safir’le evlenmeni. Senin için Baran ve Hicran’da kendini kurban etti.” Bakışlarım usulca Hicran ve Baran’ın üzerinde gezindi.

 

“Onlar birbirini seviyorlar.” Dediğimde babam karşı çıktı. “Bu bir şanstı kızım, birbirlerini sevmiyor da olabilirdi.” Babamın hâkli olduğunu içten içe kabul ettim. Evet, birbirlerini sevdikleri için bizimde yolumuz açılmıştı. Onlar olmasaydı belki bizde evlenemeyecektik. “Hicranda artık bizim kızımız ve bu eve gelin olarak geldi. Senin berdelin olarak.” Başımla onu onayladım. Babam ilk defa konuşurken bu kadar güçlük çekiyordu.

 

 

“Sende artık Safir’lerin gelinisin.” Kaşlarım istemsizce çatılırken Hicran’ın ellerimi tuttuğunu hissettim. “Yerin artık burası değil, Safir konağı.”

 

“Ama Arslan orada değil.” Diye fısıldadım, kirpiklerine tutunan göz yaşlarıma direnirken. “Benim yerim kocamın yanı, benim yanım onun yanındaki boş mezar.”

 

“Dila…” diye uyardı babam aklımdan geçenleri duyuyormuş gibi. Bende onun aklındakileri okuyordum artık ve ölsem bile kabul etmeyeceğimi biliyor olması lazımdı. “Senin yerin Safir konağı, kocanın yanında olacaksın. Boran…”

 

“Baba hayır.” Diye fısıldadım. “Baba sakın.”

 

“Boranla evleneceksin.” Diye tamamladı sözünü babam.1

 

“Olmaz.” Dedim titreyen sesimle. “Hayatta olmaz.”

 

Babam masaya setçe elini vurdu. “Safir’lere gelin olacağım diye yapmadığını bırakmayan sendin kızım.” Dedi sakin kalmaya çalışarak. “Sırf onlara gelin olacağım diye Hicran ve Baran’ı kendine kurban ettin.”

 

Hicran masadaki sessizliğini korurken “Hicran’ı benden almalarına asla izin vermem Dila.” Demişti Baran. “Eğer sen Boran’la evlenmezsen karnı burnumdaki karımı geri alacaklar benden. Andım olsun ki, o zaman savaşı çıkaran ben olurum.”

 

 

“Benim Arslan’ın kardeşiyle evlenmemi nasıl istersiniz?” diye sordum dehşet içinde. Bir kabusun içindeydim sanki. “Ölürüm yinede evlenmem Boran’la!”

 

“Kaya mı ölsün?” diye bağırdı babam. “Yoksa Baran mı, yoksa daha çocuk olan diğer erkek kardeşlerin mi?” Kaya’nın da başı önündeydi. Herkes gibi oda kabul etmişti bu durumu. Anneme baktım. O oldu olası nefret etmişti Safir’lerden. Son ana kadar beni vazgeçirmek için elinden geleni yapmıştı ama ben onu dinlememiştim.

 

Bakışları yargılayıcıydı annemin. Konuşsun, hayır desin ağzının içine baktım. “Benim sana kurban edeceğim başka evladım yok Dila.” Demişti annemde. “Bu sonu sen hazırladın kendine. Kaderini sen zorladın bu sona. Al işte sonunda gerçekten de Safir’lere gelin olacaksın.”

 

“Yapmayın ne olur.” Cinnet geçirmek üzereydim. “Bana bunu yapmayın!” Kaya’nın dizlerine kapandım. Yaşı küçük olsada evin en büyük erkek çocuğu olduğu için lafı dinlenirdi. “Kaya, abim sen bir şey söyle. Hayır de. Arslan abime bu nasıl yaparsınız de. Sen Arslan’ı çok severdin.”

 

“Canım sana kurban olsun ablam.” Dedi Kaya beni dizlerinden kaldırırken. “Ama Şervan, Aran, Karan… hepsi çok küçükler... Onlara bir şey olmasına nasıl izin vereyim? Karnı burnundaki Hicran’ı evimizden alıp götürmelerine nasıl müsaade edelim? Karnında ki bizim kanımız. Sen söyle! Benim canım mühim değil, senin için ölürüm de öldürürüm de ama onlarda benim kardeşim senin gibi. Bu davada Boran’la evlenmekten başka çaren yok!”

 

 

 

Daha sonrasını dinleyemedim. Gözlerimin karardığını dizlerimin bağının çözüldüğü hissettim. Saniyeler sürmemişti Kaya’nın kucağına yığılmam. Birkaç saniye sonra dünyam kapkaranlıktı.

Bölüm : 10.12.2024 10:42 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
İçindekiler
Dilan Özçelik / SAFİR / 2. BÖLÜM: KARAR
Dilan Özçelik
SAFİR

92.48k Okunma

4.84k Oy

0 Takip
68
Bölümlü Kitap
1. BÖLÜM ARSLAN SAFİR'İN ÖLÜMÜ2. BÖLÜM: KARARKARAKTERLER3.BÖLÜM : KAÇIŞ4 BÖLÜM: DİLA SAFİR5.BÖLÜM: BORAN SAFİRİN KARISI DİLA SAFİR6. bölüm: KUMA7.BÖLÜM: SENİN KAPINA ÖLMEYE GELDİM8.BÖLÜM: KAVUŞMAK9.BÖLÜM :İNTİHAR10.BÖLÜM: YAMAN ÇINAR11.BÖLÜM: KANA KARŞI12. BÖLÜM: "Vurmazsan karım değilsin."13.BÖLÜM: YENİLGİ14.BÖLÜM: CEHENNEMİN DİBİ15.BÖLÜM: SİLAH16.BÖLÜM: KATİL17.BÖLÜM: NEFES18.BÖLÜM: DUA19.bölüm: Yalancı20.BÖLÜM: İNATÇI21.BÖLÜM: DEDİKODU22.bölüm : BACIM DİYECEKSİN23.BÖLÜM: YILLAR ÖNCE24.BÖLÜM:ZİNCİR25.BÖLÜM: KONU SEN DEĞİLSİN26.BÖLÜM: YARA27.BÖLÜM: BOŞ OL28.BÖLÜM: EV29.BÖLÜM: KARIM30.bölüm31.BÖLÜM: CENNET32.BÖLÜM: SEVDİM33.BÖLÜM:NİNNİ34.BÖLÜM:LAL35. GİDİP DE DÖNMEMEK36.BÖLÜM: MAHVETMEK37.BÖLÜM: YANALIM O ZAMAN BORAN AĞA38. BÖLÜM: BERDEL39.BÖLÜM: KARDEŞ40.BÖLÜM: GERÇEKLER41.BÖLÜM: KAÇMAK42.BÖLÜM: ZARİF43.BÖLÜM: İMKANSIZ44.BÖLÜM: LARİN VE KAYA45.BÖLÜM:KURBAN46.BÖLÜM:ALDATMAK47.BÖLÜM: DAVRAN SAFİR48.BÖLÜM:İHTİLAL49.BÖLÜM: ARTIK KARIM DEĞİLSİN50.BÖLÜM: SAFİR KIZI51. BÖLÜM: ŞEHİR52.BÖLÜM:DOĞUM53.BÖLÜM: DÜĞÜM54.BÖLÜM: AFFETMEYECEĞİM55.BÖLÜM: HİÇBİR ZAMAN56.BÖLÜM: BARBAS GELİNİ57.BÖLÜM:DELİRİYORUM58. ZALIMIN KIZI59.BÖLÜM: İTİRAF60.BÖLÜM: GÜZEL OLAN SEDACE SENSİN61.BÖLÜM:SENİ SEVMEK KADAR İMKANSIZ DEĞİL62.BÖLÜM: KARDEŞİMSİN63.BÖLÜM:TORUN64.BÖLÜM:MEYDAN65.BÖLÜM:HÜKÜM66.BÖLÜM:İNANMAK67.BÖLÜM: GİDEMEM
Hikayeyi Paylaş
Loading...