
CHENNAI
SHANTİ'NIN GÖZÜNDEN
Yolculuk fazlaca yorucu geçmişti
ama burası gerçekten rüya
gibiydi.Motorun arkasındayım
Samar'a fazlaca yakındım ama
kendimi çok uzak hissediyordum.Ben
bunu haketmemiştim ben hayalet
değildim. Gözlerim hemen dolmaya
başladı. Samar'ın sesi ile kendime
geldim.
" Burada biraz
duralım nereye gideceğimizi bende
bilmiyorum.Pansiyon gibi bir yer
bulmamız lazım." diyip bana baktı.
"Burayıda bulur o adamlar
nereye kadar kaçıcaz ? " diyip gözlerimdeki yaşı silmeye çalıştım.
" Burda kalıcı değiliz Shanti.
Bir süre durur sonra başka yere
geçeriz. Gerekirse kaçarız, ekipler
adamların peşinde ben onların peşine
düşmek isterdim ama seni yalnız
bırakamam. "
Shanti ve Samar kendi aralarında konuşurken uzaktan kırmızı bir traktör onlara
doğru gelir ve yanlarında durur
Traktörden yaşlı bir adam iner.
"Hey evlat buralar köye çok uzak
buraların yabancısısınız galiba." diyerek yanlarına doğru yürür.
"Evet bayım yeni geldik.Pansiyon arıyoruz bulabilir miyiz
burada? "
Adam gülümser ve kendini tanıtır .
"Evlat benim adım Rizvan buralarda
pansiyon bulunmaz çünkü buradaki
herkes fazlaca misafirperverdir her
ev senin,her sofrada bir tabağın
vardır." diyerek elini Samar'ın omzuna dokundurur.
"Bu çok güzel biz kalacak yer
arıyoruz. Buraları keşfetmek ve dolaşmak
istiyoruz.Sizinle karşılaşmak büyük
şans ben Binbaşı Samar Anand çok
memnun oldum." diyerek elini sıkar...
" Bende memnun oldum
evlat.Bu kızımızda bayan Anand
olmalı. "
Samar ve Shanti çok şaşırırlar çünkü Rizvan ikisini evli sanmıştır.Samar ufak bir şaşkınlık
geçirdikten sonra hemen toparlanır .
" Evet efendim eşim
Shanti. Gerçekten size minnettarız ." Shanti buna çok sinirlenir ve Samar'ı kolundan hafifçe çimdikler.
" Çok memnun oldum efendim" diyerek gülümser..
" Hava kararmadan köye gitsek
iyi olur evlat beni takip et" diyip traktöre atlar. Samarda arabasıyla onu takip etmeye başlar. Arabada yol boyunca sessizce yolculuk ederler..
SAMAR'IN GÖZÜNDEN
Bu güzel yürekli insanı kandırmak
gerçekten istemediğim bir durum
ama evli olduğumuzu düşünmeseydi
belki hoş karşılamıyacaktı 0 yüzden bu
oyunu sürdürmemiz gerekiyordu.
"Köyümüz burası geldik." diyip yol gösterir.
Samar Shanti'ye tüm olanları anlatmak
istiyordu ama önce başındaki olayları
atlatmak zorundalardı. Bu yüzden de bir kaç hafta bu köyde kalmalıydılar en azından başka bir yer bulana kadar...
Köye geldiklerinde
etrafta bir şenlik vardı. Her yer rengarenk balonlarla, süslü eşyalarla doluydu. Masalarda çiçekler etrafında bir çok çeşit yemek bulunuyordu.
Merakıma yenik düşüp sordum.
"Rizvan Bey bu şenliğin sebebi ne?"
"Samar oğlum bu şenlik bizde her yıl bir defa yapılır.. Bu şenliğe herkes katılmak
zorundadır yani anlayacağınız sizde
bu akşam bu şenliğe katılıp hem şarkı
söyleyecek hem de dans edeceksiniz.."
" Peki.."
Rizvan Bey'in eşi Ferooz onlara kalacakları odayı gösterip onlara bi kaç parça elbise verip odadan çıkar..
Akşam olur.. Samar ve Shanti çok güzel
süslenip dışarıya çıkarlar..
Samar çok şık bir takım giymiş, Shanti'yse Bordo bir elbise seçmişti.
Sırayla herkes dans edip şarkı söyledikten
sonra en son sıra Samar ve Shanti' ye gelir..
Şarkı çalarken ikiside bir anda kendilerini pistte bulurlar..
Bu şarkıda dans
ettikten sonra sıra şarkı söylemeye
gelir..
Samar tek ve özel kabul ettiği şarkıyı söyler .. Samar şarkısını
bitirdikten sonra herkes alkışlar ..
Sıra Shanti'ye gelir.. Shanti de en
sevdiği şarkıyı söyler. Samar böyle büyüleyici bir sesi duyunca adeta büyülenmiştir.. Şarkı bitince bir anda
alkış kıyamet kopar.. Shanti Samar ‘a baktığında hala ona baktığını görür..
" Samar , Samar.. Pisssttt.."
diyip onu dürtünce Samar bir anda
kendini pissten düşmüş bulur..
Shanti Samar'ın yanına koştuğunda kafasının kanadığını görür..
" Çok özür dilerim..Böyle olsun istememiştim ama sende
dalıp gitmeyeseydin bu senin
suçun." dedikten sonra birden gülmeye başlarlar..
Aradan 1 Ay geçer...
Samar'ın aklına Türkiye'de olan arkadaşı gelir. Hemen Rizvan Beye ve diğerlerine durumu anlatır...
Rizvan Bey ile Channei'den Türkiye' ye gitmek
için tren ve uçak bileti almaya yola koyulurlar...
Shanti'ye dönüp " Hemen
yola koyulmamız lazım Türkiye' ye gidiyoruz.."
" Türkiye ? uzak bi yer
değil mi? " diye bakar meraklı gözlerle.
" İşte o yüzden oraya
gidiyoruz, bizi orada kimse bulamaz. En güvenilir yer orası şuan..1 saate hazır ol yola koyulmamız lazım.."
" Tamam Samar. Bende bavullarımızı hazırlayım."
Shanti hiç bilmedikleri bir ülkeye gidecekleri için biraz
korkuyordur.O ülkedeki insanlar
acaba iyiler miydi ? onları sıcakkanlılıkla karşılayacaklar mıydı ? Hiç
haberi yoktu...
Tren ile yolculuk başlamıştı.. Samar
içinden
'Shanti'ye olan aşkımı nasıl
kanıtlayacağım ? ona tüm gerçekleri en
kısa zamanda anlatmak zorundayım...' diyordu.
O sırada Shanti düşüncelere dalar.
' Samar'ın gözlerinde
gördüklerimin hepsi ölmüş sevgilisi
Sonia'ya benzediğim içindi.. Samara
aşığım ama onun duygularından kendi
duygularım kadar emin değilim.'
Tren Mumbai'ye vardığında Samar
bir anda irkilir çünkü uyuyakalmıştır...
Shanti'ye döndüğünde onunda uyuduğunu farkeder ve ona yavaşça dokunur ..
" Shanti uyan Mumbai'ye geldik."
Havaalanına vardıklarında kendi uçaklarının yarım saat sonra kalacağı anonsu duyulur..
" Shanti acıkmış olmalısın..Ben gidip birşeyler alacağım sen sol köşede otur ve beni bekle."
Samar gidip kantinden kendilerine yiyecek birşeyler ve içecek alıp geri gelir..
SAMAR'İN GÖZÜNDEN
Shanti bütün olanlardan dolayı
hiç uyumamış olsa gerek sandalyelerin
uzerine dalmıştı.. Çok güzeldi sanki
bir melek gibi mışıl mışıl
uyuyordu..
Yanına gittim, ona dokununca bir
anda irkildi sandalyeden düşecekken
elimdekileri bir yere koyup onu
düşmeden yakalayabildim..
" Shanti hamburger ve kola getirdim ye.. 25 dk. ya uçak kalkacak hemen yerimize
geçsek iyi olacak.."
Uçağın olduğu yere doğru yavaş yavaş yemeklerini yiyerek yürürler.. Hostes koltuklarını gösterir.
" Shanti Turkiye ' ye
varana kadar uyu istersen daha çok
yolumuz var.." diyip üstüne ceketini örter
" Peki ama sadece yarım
saat sonra uyandır.." diyip gözlerini yumar.
"Peki Tamam.."
Samar ona uyandıracağını söylemişti
ama uyandırmadı çünkü onu
uyurken izleme fırsatını bir daha ne
zaman bulurdu bilmiyordu..
6 Saatlik yolculuktan sonra Türkiye'ye varırlar..
Samar'ın daha önceden ordudan
tanıdığı arkadaşını arar.. Salman, Samar
ve Shanti ' yi Havaalanından almak
için yola koyulur..Yarım saat sonra
Salman‘ı gören Samar el sallar.
"Salman geldiğin için sağol .." diyip kucaklaşırlar. Kendi aralarında şakalaşırlar.
" Ne demek Samar..Sen beni ordudayken az korumadın ..Bu Sonia yengem değil
mi ? Hoşgeldin yenge.." diyip Shanti'ye elini uzatır.
Shanti o anda Salman‘ın dediği 'Sonia Yenge' lafına
çok bozularak elini sıkar.
" Salman bu Sonia değil..Bu Shanti...Sonia'yı malesef bir kaç sene önce bomba saldırısında kaybettik.."
"Çok özür dilerim hanımefendi ..Sizi
Sonia zannettim.." diyip özür diler mahcup bakarak.
"Sorun değil .. Samar
‘daBÖLÜM 5
CHENNAI
SHANTİ'NIN GÖZÜNDEN
Yolculuk fazlaca yorucu geçmişti
ama burası gerçekten rüya
gibiydi.Motorun arkasındayım
Samar'a fazlaca yakındım ama
kendimi çok uzak hissediyordum.Ben
bunu haketmemiştim ben hayalet
değildim. Gözlerim hemen dolmaya
başladı. Samar'ın sesi ile kendime
geldim.
" Burada biraz
duralım nereye gideceğimizi bende
bilmiyorum.Pansiyon gibi bir yer
bulmamız lazım." diyip bana baktı.
"Burayıda bulur o adamlar
nereye kadar kaçıcaz ? " diyip gözlerimdeki yaşı silmeye çalıştım.
" Burda kalıcı değiliz Shanti.
Bir süre durur sonra başka yere
geçeriz. Gerekirse kaçarız, ekipler
adamların peşinde ben onların peşine
düşmek isterdim ama seni yalnız
bırakamam. "
Shanti ve Samar kendi aralarında konuşurken uzaktan kırmızı bir traktör onlara
doğru gelir ve yanlarında durur
Traktörden yaşlı bir adam iner.
"Hey evlat buralar köye çok uzak
buraların yabancısısınız galiba." diyerek yanlarına doğru yürür.
"Evet bayım yeni geldik.Pansiyon arıyoruz bulabilir miyiz
burada? "
Adam gülümser ve kendini tanıtır .
"Evlat benim adım Rizvan buralarda
pansiyon bulunmaz çünkü buradaki
herkes fazlaca misafirperverdir her
ev senin,her sofrada bir tabağın
vardır." diyerek elini Samar'ın omzuna dokundurur.
"Bu çok güzel biz kalacak yer
arıyoruz. Buraları keşfetmek ve dolaşmak
istiyoruz.Sizinle karşılaşmak büyük
şans ben Binbaşı Samar Anand çok
memnun oldum." diyerek elini sıkar...
" Bende memnun oldum
evlat.Bu kızımızda bayan Anand
olmalı. "
Samar ve Shanti çok şaşırırlar çünkü Rizvan ikisini evli sanmıştır.Samar ufak bir şaşkınlık
geçirdikten sonra hemen toparlanır .
" Evet efendim eşim
Shanti. Gerçekten size minnettarız ." Shanti buna çok sinirlenir ve Samar'ı kolundan hafifçe çimdikler.
" Çok memnun oldum efendim" diyerek gülümser..
" Hava kararmadan köye gitsek
iyi olur evlat beni takip et" diyip traktöre atlar. Samarda arabasıyla onu takip etmeye başlar. Arabada yol boyunca sessizce yolculuk ederler..
SAMAR'IN GÖZÜNDEN
Bu güzel yürekli insanı kandırmak
gerçekten istemediğim bir durum
ama evli olduğumuzu düşünmeseydi
belki hoş karşılamıyacaktı 0 yüzden bu
oyunu sürdürmemiz gerekiyordu.
"Köyümüz burası geldik." diyip yol gösterir.
Samar Shanti'ye tüm olanları anlatmak
istiyordu ama önce başındaki olayları
atlatmak zorundalardı. Bu yüzden de bir kaç hafta bu köyde kalmalıydılar en azından başka bir yer bulana kadar...
Köye geldiklerinde
etrafta bir şenlik vardı. Her yer rengarenk balonlarla, süslü eşyalarla doluydu. Masalarda çiçekler etrafında bir çok çeşit yemek bulunuyordu.
Merakıma yenik düşüp sordum.
"Rizvan Bey bu şenliğin sebebi ne?"
"Samar oğlum bu şenlik bizde her yıl bir defa yapılır.. Bu şenliğe herkes katılmak
zorundadır yani anlayacağınız sizde
bu akşam bu şenliğe katılıp hem şarkı
söyleyecek hem de dans edeceksiniz.."
" Peki.."
Rizvan Bey'in eşi Ferooz onlara kalacakları odayı gösterip onlara bi kaç parça elbise verip odadan çıkar..
Akşam olur.. Samar ve Shanti çok güzel
süslenip dışarıya çıkarlar..
Samar çok şık bir takım giymiş, Shanti'yse Bordo bir elbise seçmişti.
Sırayla herkes dans edip şarkı söyledikten
sonra en son sıra Samar ve Shanti' ye gelir..
Şarkı çalarken ikiside bir anda kendilerini pistte bulurlar..
Bu şarkıda dans
ettikten sonra sıra şarkı söylemeye
gelir..
Samar tek ve özel kabul ettiği şarkıyı söyler .. Samar şarkısını
bitirdikten sonra herkes alkışlar ..
Sıra Shanti'ye gelir.. Shanti de en
sevdiği şarkıyı söyler. Samar böyle büyüleyici bir sesi duyunca adeta büyülenmiştir.. Şarkı bitince bir anda
alkış kıyamet kopar.. Shanti Samar ‘a baktığında hala ona baktığını görür..
" Samar , Samar.. Pisssttt.."
diyip onu dürtünce Samar bir anda
kendini pissten düşmüş bulur..
Shanti Samar'ın yanına koştuğunda kafasının kanadığını görür..
" Çok özür dilerim..Böyle olsun istememiştim ama sende
dalıp gitmeyeseydin bu senin
suçun." dedikten sonra birden gülmeye başlarlar..
Aradan 1 Ay geçer...
Samar'ın aklına Türkiye'de olan arkadaşı gelir. Hemen Rizvan Beye ve diğerlerine durumu anlatır...
Rizvan Bey ile Channei'den Türkiye' ye gitmek
için tren ve uçak bileti almaya yola koyulurlar...
Shanti'ye dönüp " Hemen
yola koyulmamız lazım Türkiye' ye gidiyoruz.."
" Türkiye ? uzak bi yer
değil mi? " diye bakar meraklı gözlerle.
" İşte o yüzden oraya
gidiyoruz, bizi orada kimse bulamaz. En güvenilir yer orası şuan..1 saate hazır ol yola koyulmamız lazım.."
" Tamam Samar. Bende bavullarımızı hazırlayım."
Shanti hiç bilmedikleri bir ülkeye gidecekleri için biraz
korkuyordur.O ülkedeki insanlar
acaba iyiler miydi ? onları sıcakkanlılıkla karşılayacaklar mıydı ? Hiç
haberi yoktu...
Tren ile yolculuk başlamıştı.. Samar
içinden
'Shanti'ye olan aşkımı nasıl
kanıtlayacağım ? ona tüm gerçekleri en
kısa zamanda anlatmak zorundayım...' diyordu.
O sırada Shanti düşüncelere dalar.
' Samar'ın gözlerinde
gördüklerimin hepsi ölmüş sevgilisi
Sonia'ya benzediğim içindi.. Samara
aşığım ama onun duygularından kendi
duygularım kadar emin değilim.'
Tren Mumbai'ye vardığında Samar
bir anda irkilir çünkü uyuyakalmıştır...
Shanti'ye döndüğünde onunda uyuduğunu farkeder ve ona yavaşça dokunur ..
" Shanti uyan Mumbai'ye geldik."
Havaalanına vardıklarında kendi uçaklarının yarım saat sonra kalacağı anonsu duyulur..
" Shanti acıkmış olmalısın..Ben gidip birşeyler alacağım sen sol köşede otur ve beni bekle."
Samar gidip kantinden kendilerine yiyecek birşeyler ve içecek alıp geri gelir..
SAMAR'İN GÖZÜNDEN
Shanti bütün olanlardan dolayı
hiç uyumamış olsa gerek sandalyelerin
uzerine dalmıştı.. Çok güzeldi sanki
bir melek gibi mışıl mışıl
uyuyordu..
Yanına gittim, ona dokununca bir
anda irkildi sandalyeden düşecekken
elimdekileri bir yere koyup onu
düşmeden yakalayabildim..
" Shanti hamburger ve kola getirdim ye.. 25 dk. ya uçak kalkacak hemen yerimize
geçsek iyi olacak.."
Uçağın olduğu yere doğru yavaş yavaş yemeklerini yiyerek yürürler.. Hostes koltuklarını gösterir.
" Shanti Turkiye ' ye
varana kadar uyu istersen daha çok
yolumuz var.." diyip üstüne ceketini örter
" Peki ama sadece yarım
saat sonra uyandır.." diyip gözlerini yumar.
"Peki Tamam.."
Samar ona uyandıracağını söylemişti
ama uyandırmadı çünkü onu
uyurken izleme fırsatını bir daha ne
zaman bulurdu bilmiyordu..
6 Saatlik yolculuktan sonra Türkiye'ye varırlar..
Samar'ın daha önceden ordudan
tanıdığı arkadaşını arar.. Salman, Samar
ve Shanti ' yi Havaalanından almak
için yola koyulur..Yarım saat sonra
Salman‘ı gören Samar el sallar.
"Salman geldiğin için sağol .." diyip kucaklaşırlar. Kendi aralarında şakalaşırlar.
" Ne demek Samar..Sen beni ordudayken az korumadın ..Bu Sonia yengem değil
mi ? Hoşgeldin yenge.." diyip Shanti'ye elini uzatır.
Shanti o anda Salman‘ın dediği 'Sonia Yenge' lafına
çok bozularak elini sıkar.
" Salman bu Sonia değil..Bu Shanti...Sonia'yı malesef bir kaç sene önce bomba saldırısında kaybettik.."
"Çok özür dilerim hanımefendi ..Sizi
Sonia zannettim.." diyip özür diler mahcup bakarak.
"Sorun değil .. Samar
‘da ben Sonia ' ya benziyorum diye
bana yardım ediyor zaten.." diyip gözlerini devirir.
" Shanti bu
konuyu sonra baş başa iken konuşsak.." diyip arabaya binerler...
Samar ve Shanti’ nin Türkiye yolculuğu
böylece başlamış oldu.
ben Sonia ' ya benziyorum diye
bana yardım ediyor zaten.." diyip gözlerini devirir.
" Shanti bu
konuyu sonra baş başa iken konuşsak.." diyip arabaya binerler...
Samar ve Shanti’ nin Türkiye yolculuğu
böylece başlamış oldu.
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |