4.Bölüm: Pasaport

4.BÖLÜM: PASAPORT

Sonunda eve gelmiştim

Annem: " Kızım hadi hazırlan 1 saate havaalanında olmalıyız."

Lina: " Tamam annecim !"

Doğrudan odama koştum.Fakat odamın bomboş olduğunu unutmuştum. Aklıma bavulların içinde kıyafetlerim olduğu geldi.Hemen merdivenlerin basamaklarından teker teker indim.Dış kapıyı açıp arabanın bagajına bavulları yerleştiren adamların elinden pembe bavulumu çekerek aldım.

Lina:" Hemen getireceğim!"

Koşarak bavulla beraber odama çıktım.Bavulu yatağın üzerine koydum ve fermuarını açtım.İçinden mavi sweatimi ve siyah kot şortumu çıkardım. Direk üzerimdekileri çıkarıp onları giydim.Çıkardıklarımı geri bavulun içine tıkıştırdım. Çantamdan telefonumu çıkardım ve Tumblr'a girdim.Doğa mesaj yazmıştı;

Doğa: " Lina ne yapıyorsun? "

Hemen cevap yazdım

Lina: " Öyle birazdan havalimanına gideceğiz. "

Doğa: " Aaa çok iyi. "

Lina: " Eee şey sana demeyi unuttum. Benim geçenlerde sana hep gördüm dediğim çocuk var ya."

Doğa: " Eee"

Lina: " Sabah onunla çarpıştık ve üzerine kahve döktüm yanlışlıkla. Sonra onunla tanıştık adı Oğuzmuş. Onunla aynı lisedeymişiz. Oda beni hep görüyormuş ama o okula gitmiyormuş. "

Doğa: " Ne Oğuz mu ? "

Lina: " Evet , adı çok güzel değil mi? "

Doğa: " Hı , hı "

Lina: " Ah ,çok yakışıklıydı "

Doğa: " Sen bulmuşsun "

Lina: " Yaa öyle demee "

Doğa: " Hadi neyse ben kütüphaneye gideceğim. Fransa'ya gelince haber ver. "

Lina: " Tamam haber veririm merak etme! "

Bavulumun fermuarını kapattım ve hızlıca merdivenlerden aşağıya indim.

Lina: " Gidiyor muyuz anne? "

Annem: " Evet canım "

Güvenlikler bavulumu alıp arabanın bagajına yerleştirdiler. Bende arabanın arkasına bindim. Murat ise çocuk koltuğuna oturmuştu.

Lina: " Anne kedileri aldınız mı? "

Annem: " Evet canım yanına vereyim mi? "

Lina: " Olur anne "

Annem kucağıma kedilerin çantasını verdi. Bıcırık uslu uslu dururken Leke sesli bir şekilde hırlıyordu.

Lina: " Ya bir yerinde durur musun Leke? "

Leke hala hırlıyordu.

Lina: " Ya sabır"

Araba çalıştı,annem hepimiz burada mı diye bir bakındı.

Annem: " Niye yerinde durmuyor bu kedi? "

Lina: " Ne bileyim anne, Leke bir dursana artık! "

Leke ona bağırdığımı fark edince sustu. Oh be dünya varmış! "

15 dakika sonra

Havaalanına gelmiştik. Annem ve babam pasaportlarla ilgileniyorlardı. Bende bavulun üztüne oturmuş diğer bavulları koruyordum. (bir nebze) Yandaki içecekçiden aldığım kolamı içiyordum. Bıcırık ve Lekenin çantaları şeffaf ve yan yana olduklarından birbirleriyle oynamaya çalışıyordular. Babam ve annem geldi.

Babam: " Hadi Lina uçak birazdan kalkacak şu taraftan." ( eliyle koridorun sonunu işaret etti) Gösterdiği yere doğru gidiyorduk...

Sonunda uçaktaydık.Yandaki pencereden bulutlara bakıyordum. Annem ve babam Murat ile beraber oturmuşlardı bende tek. Çantamdaki bluetooth kulaklığımı aldım ve kulağıma taktım ardından gözlerimi yumdum.

5 SAAT SONRA

Saat sabah 5 civarındaydı. Hava yeni yeni aydınlanıyordu.Uçağın kapısı açıldı ve uzun merdivenlerin basamaklarından teker teker indim.

Hostes: " Hoşçakalın efendim yine bekleriz. " (gülümsedi)

Diğer hostesler bavulları ve kedileri getiriyorlardı. Kedileri elime verip;

Hostes; " Çok tatlı kedileriniz var "

Lina: " Teşekkür ederim. "

Babam gideceğimiz yere bir araba kiralamıştı. Araba geldi ve içinden çıkan adam Bavulları bagaja yerleştiriyordu. Çantamdan gelen sesle telefonumu aldım. Oğuz mesaj yazmıştı;

Oğuz: " Nerdesin Lina? "

Lina: " Fransa'dayım. "

Oğuz: " Aaaa geldin mi? "

Lina: " Evet."

Oğuz: " Tamam o zaman sonra konuşuruz. "

Lina: " Tamam "

Arabaya bindim ve yeni evimize doğru gidiyorduk...

30 DAKİKA SONRA

Sonunda yeni evimize gelmiştik. Evin kapılarını hizmetliler bize açmıştı.

Hizmetli: " Bienvenue ma dame! " (Hoşgeldiniz hanımım!)

Hiçbir Fransızca kelime bilmediğimden sadece gülümsedim. Hizmetlinin biri bavullarımla önden gidiyordu. Onu takip ettim. Merdivenleri çıktık ve tam önümüzde duran kapıyı açtı.

Hizmetli: " Voulez-vous que je range vas vêtements ma dame? " (Kıyafetlerinizi yerleştirmemi ister misiniz hanımım?)

Ben hala kadının ne dediğini anlamadığım için ingilizce bir şekilde;

Lina: " I'm sorry I don't know your language " (Üzgünüm sizin dilinizi anlamıyorum.)

Hizmetli: " Oh well , do you want me to talk? " ( Ah, pekala böyle konuşmamı ister misiniz? )

Lina: " Yes please " ( Evet lütfen)

Hizmetli: " would you like me to put your clother in the closet , my lady? " (kıyafetlerinizi dolabınıza yerleştirmemi ister misiniz hanımım?)

Lina: " Oh no , thak you wery much " ( Ah , hayır hiç gerek yok çok teşekkürler.)

Hizmetli: " Okay , my lady " ( Tamam , hanımım.)

Hizmetli odadan çıktıktan sonra biraz sosyal medyada dolaştım.Daha sonra sıkılıp bavulumdaki kıyafetlerimi dolaba yerleştirmeye koyuldum...

Biraz sonra Oğuz tekrar mesaj attı;

Oğuz: " Ne yapıyorsun Lina? "

Lina: " Ne yapayım işte yeni eve falan geldik oturuyorum. "

Oğuz: " Ah sevindim. "

Biraz sonra odamın kapısı çaldı ve hizmetli içeri girdi;

Hizmetli: "My lady, someone is waiting for you outside. " ( hanımım sizi birisi dışarıda bekliyor.)

Lina: "Oh okay I'm coming." ( Ah pekala geliyorum)

Odadan dışarıya çıktım ve arkamdan kapıyı kedilerin çıkamayacağı şekilde kapattım.Merdivenlerden teker teker indim ve kapıda beni kimin görmek istediğini merak ederek önden kapıyı açtım.Kimse gözükmüyordu galiba kadın yanlış çevirdi. Diye düşünüp kapıyı geri kapattım. Tekrardan odaya geri girdim. Telefonuma gelen bildirim sesiyle kendimi yatağa attım. Mesaj Oğuzdandı;

Oğuz: " Lina cama bakar mısın? "

Lina: " Neden? "

Oğuz: " Dediğimi yap."

Ne saçmalıyordu bu beni yerimden kaldırmak için yaptığını biliyordum.

Lina: " Beni yerimden kaldırmak için yapıyorsun. Yemezler. "

Oğuz: " YA ben ne yapayım oturup oturmadığını dediğimi yap. "

Lina: " Off yedim işte yedim. "

Oflayarak odanın ucundaki pencereye baktım. Bir tane balon sallanıyordu. Üzerinde aşağıya in yazıyordu.

Lina: " nE? "

Camdan aşağıya kimin bunu yazdığına baktım ama kimse yoktu. Telaşla Oğuzun buraya gelme ihtimalini düşünüp olamaz diye içimden sayıklıyordum ve koşarak merdivenlerden aşağıya indim. Kapıya çıktım ve balonu tutanın ne olduğuna bakmaya karar vedim. Taa ki iki elin omuzumu tutana dek...

4.BÖLÜM SONU DEVAM EDECEK